II. Abdülhamit devrinde yayınlanan en önemli gazete olan Tercüman-i Hakikat, ünlü roman yazarı Ahmet Mithat Efendi tarafından kuruldu.
Başlangıçta yazıların çoğunu Ahmet Mithat Efendi kaleme alıyordu. Halka okuma alışkanlığı kazandırma ve eğitme amacını güden ansiklopedik bir gazete idi. Bir çok ünlü Osmanlı gazetecisinin yetişmesinde rol oynadı. İlk sayısı 26 Haziran 1878’de yayımlandı. Ahmet Mithat’ın 1913 yılında ölümünden sonra gazete el değiştirdi, son sayısı 11 Şubat 1921’de yayımlandı.
Edebiyat Eki
Tercüman Gazetesi, okuyucularına çok ciddi bir edebiyat mecmuasını ilave olarak verdi. 1883-1885 yılları arasında gazetenin edebiyat ekini Ahmet Mithat’ın damadı Muallim Naci yönetti. Ancak eski edebiyat geleneğine bağlı olan Muallim Naci, bu konuda Ahmet Mithat’tan ihtar alınca gazeteden ayrıldı.
Tefrika Romanlar
Tercüman-ı Hakikat gazetesinde başta Ahmet Mithat Efendi’nin romanları olmak üzere çok sayıda roman tefrika edilmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Fransiz polisiye yazari Emile Gaboriau'nun “Orcival Cinayeti” adlı romanı Ahmet Mithat’ın çevirisiyle 1883’te tefrika edildi. Bu roman, Türkçe’de yayınlanan ilk çeviri polisiye romanlardan birisidir
Yayın hayatına Tercüman-ı Hakikat’de Başlayan Yazarlar
Hüseyin Rahmi, ilk eseri Şık Tercüman-i Hakikat’de yayınlandıktan sonra Ahmet Mithat’tan gördüğü destekle yazarlığı meslek edindi
Ahmet Rasim, yazarlığa Ahmed Midhat Efendi’nin teşvikiyle başladı. İlk olarak Tercüman-ı Hakikat Gazetesinde Fransızcadan yaptığı bir tercümesi yayınlandı. 21 yaşında Tercüman-ı Hakikat’in yazar kadrosuna katıldı.
Esat Mahmut Karakurt, yayın hayatına 19 yaşında Tercüman-ı Hakikat’de başladı.
Halit Ziya’nın ilk mensur şiir denemesi olan “Aşkımın Mezarı” başlıklı metin, gazetede Muallim Naci'nin "Mezarda aşk aramak, meyyitte can aramaya benzer.'" eleştirisiyle birlikte yayımlandı.
Başlangıçta yazıların çoğunu Ahmet Mithat Efendi kaleme alıyordu. Halka okuma alışkanlığı kazandırma ve eğitme amacını güden ansiklopedik bir gazete idi. Bir çok ünlü Osmanlı gazetecisinin yetişmesinde rol oynadı. İlk sayısı 26 Haziran 1878’de yayımlandı. Ahmet Mithat’ın 1913 yılında ölümünden sonra gazete el değiştirdi, son sayısı 11 Şubat 1921’de yayımlandı.
Edebiyat Eki
Tercüman Gazetesi, okuyucularına çok ciddi bir edebiyat mecmuasını ilave olarak verdi. 1883-1885 yılları arasında gazetenin edebiyat ekini Ahmet Mithat’ın damadı Muallim Naci yönetti. Ancak eski edebiyat geleneğine bağlı olan Muallim Naci, bu konuda Ahmet Mithat’tan ihtar alınca gazeteden ayrıldı.
Tefrika Romanlar
Tercüman-ı Hakikat gazetesinde başta Ahmet Mithat Efendi’nin romanları olmak üzere çok sayıda roman tefrika edilmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Fransiz polisiye yazari Emile Gaboriau'nun “Orcival Cinayeti” adlı romanı Ahmet Mithat’ın çevirisiyle 1883’te tefrika edildi. Bu roman, Türkçe’de yayınlanan ilk çeviri polisiye romanlardan birisidir
- Ahmet Mithat’ın kaleme aldığı ve Türk edebiyatının ilk telif polisiye roman olan “Esrar-i Cinayat”, 1893’te tefrika edildi
- Hüseyin Rahmi’nin “Şık” adlı ilk büyük romanı 1886’da tefrika edildi ve ardından romancı maaşlı olarak gazetede çalışmaya başladı.
- Aleksandr Puşkin’in “Kar Fırtınası” adlı uzun öyküsü Madam Gülnar’ın (Kontes Lebedeva) çevirisile 1890’da birkaç bölüm halinde tefrika edildi
- Fatma Aliye ile Ahmet Mithat’ın birlikte kaleme aldıkları “Hayal ve Hakikat” adlı aşk romanı 1891’de tefrika edildi.
- 1892 yılının Şubat ayında Rus romancı Tolstoy’un “Familya Saadeti” adlı yapıtı yayınlandı.
Yayın hayatına Tercüman-ı Hakikat’de Başlayan Yazarlar
Hüseyin Rahmi, ilk eseri Şık Tercüman-i Hakikat’de yayınlandıktan sonra Ahmet Mithat’tan gördüğü destekle yazarlığı meslek edindi
Ahmet Rasim, yazarlığa Ahmed Midhat Efendi’nin teşvikiyle başladı. İlk olarak Tercüman-ı Hakikat Gazetesinde Fransızcadan yaptığı bir tercümesi yayınlandı. 21 yaşında Tercüman-ı Hakikat’in yazar kadrosuna katıldı.
Esat Mahmut Karakurt, yayın hayatına 19 yaşında Tercüman-ı Hakikat’de başladı.
Halit Ziya’nın ilk mensur şiir denemesi olan “Aşkımın Mezarı” başlıklı metin, gazetede Muallim Naci'nin "Mezarda aşk aramak, meyyitte can aramaya benzer.'" eleştirisiyle birlikte yayımlandı.