7 haziran 2015 genel seçimleri

Bir devre imza atan Büyük Delçuklu devleti,Bizans imparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu,Menderes hükümeti ve Özal hükümeti gibi Ak parti hükümetininde sonuna doğru geldiği seçim diyorum. Çünkü her başlangıcın bir sonu vardır.

Koalisyon hükümeti ufukta görünüyor.
 
azınlık hükümeti kurarark meclisi erken seçime götürecekler,muhtemel başbakan numan kurtulmuş olacak,türkiye cumhuriyeti seçmeni seçtiği başbakanı astırmıştır,bugünkü siyasiler bunu bilmeli ve bu kadar şımarmalıydı,kibir iyi bir şey değil şimdi herkes şapkasını önüne koysun tekrar düşünsün,adı türkiye olan bir devlette eğer milliyetçiliğin önüne farklı bir etnik milliyetçilik geçiyorsa,üzgünüm ama savaş çok uzak değildir..belki biraz uç gibi düşünmüş olabilirim ama buda benim naçizane fikrim..
 
Gece iki buçuk civarına kadar izledim sonuçları ve değerlendirmeleri, okadar komikti ki partilerden yapılan açıklamalar hangisine daha çok güldüm hatırlamıyorum..
Demirtaş barıştan dem vuruyo. sen apo nun yeğenini meclise soktun, pkk nın siyasi kanadısın, bunun tersini gösterir bi söylemin yok. Hanig barıştan söz edebiliyosun..
Chp nin sözcüsü Haluk koç mhp ve hdp yi koalisyona çağırdı. Yani bence chp diyo ki bizim ideolojimiz filan yok artık, bizim tek dersimiz akp nin iktidardan gitmesi. Onu da geçtim üslubu öyle fevriydi ki yarın piyasalar nolur, dolar filan nereye gider, az sükunetli olalım kaos yaratmamaya çalışalım diye düşünmeden hemde. Dememkki ülke bunların umurunda değil tek umursadıkları akp..
Mhp ayrı bi komedi zaten sen hdp ile aşağı yukarı aynı oranda oy al, buna bakmadan cumhurbaşkanını istifaya çağır, gülermisin ağlarmısın yaa..İlk dakka cumhurbaşkanıyla ne işin var sonuç neyse onu değerlendir.
Anlaşıldı ki akp bu ülkeden asla tasfiye edilemeyecek hiç bir partinin ulaşamadığı belli bi kemik seçmen kitlesi var ancak Akpnin hatalarının farkına varması için çok iyi oldu tek parti iktidarini kaybetmesi denebilirdi ama istikrarı kaybetmek ülkenin ekonomik dengesi açısından hiç iyi olmadı.. Şuan akşamdan bu yana piyasaların ekonomi haberlerini okumaya korkuyorum..:(
 
Gece iki buçuk civarına kadar izledim sonuçları ve değerlendirmeleri, okadar komikti ki partilerden yapılan açıklamalar hangisine daha çok güldüm hatırlamıyorum..
Demirtaş barıştan dem vuruyo. sen apo nun yeğenini meclise soktun, pkk nın siyasi kanadısın, bunun tersini gösterir bi söylemin yok. Hanig barıştan söz edebiliyosun..
Chp nin sözcüsü Haluk koç mhp ve hdp yi koalisyona çağırdı. Yani bence chp diyo ki bizim ideolojimiz filan yok artık, bizim tek dersimiz akp nin iktidardan gitmesi. Onu da geçtim üslubu öyle fevriydi ki yarın piyasalar nolur, dolar filan nereye gider, az sükunetli olalım kaos yaratmamaya çalışalım diye düşünmeden hemde. Dememkki ülke bunların umurunda değil tek umursadıkları akp..
Mhp ayrı bi komedi zaten sen hdp ile aşağı yukarı aynı oranda oy al, buna bakmadan cumhurbaşkanını istifaya çağır, gülermisin ağlarmısın yaa..İlk dakka cumhurbaşkanıyla ne işin var sonuç neyse onu değerlendir.
Anlaşıldı ki akp bu ülkeden asla tasfiye edilemeyecek hiç bir partinin ulaşamadığı belli bi kemik seçmen kitlesi var ancak Akpnin hatalarının farkına varması için çok iyi oldu tek parti iktidarini kaybetmesi denebilirdi ama istikrarı kaybetmek ülkenin ekonomik dengesi açısından hiç iyi olmadı.. Şuan akşamdan bu yana piyasaların ekonomi haberlerini okumaya korkuyorum..:(
Ekonomiyle ilgili yazdıklarınıza kadar mesajınıza aynen katılıyordum ama bence piyasa değerlendirmeleri de gayet komikti. Çünkü ekonomi istikrarlı bir şekilde kötüye gitmeye devam ediyor. Mesela Dolar 2'den 2.73'e çıkmıştı, dün geceki seçimlerden sonra yanlış hatırlamıyorsam 0.07'lik bir artış oldu. Piyasaların belirsizliğe böyle bir tepki vermesi gayet normal, aşırı dalgalanmalar olmadığı takdirde zaten beklenen şeylerdi bunlar. Ama Akp'nin genel stratejisidir, "biz gidersek ekonomi mahvolur" mesajı verir hep, alıştık artık. Bence Akp'nin tek başına iktidar olması bu ülkenin başına gelebilecek en kötü şeydi ve ne olursa olsun, seçimlerde kötünün iyisini yaşadık.
 
Ben akpyi tek parti hükümeti olması olayını hükümranlık kurmaya dönüştürdüğü için desteklemiyorum diğer partileride, karşısında kaliteli muhalefet yapamayıp demokratik yollardan alt edemedikleri için eleştiriyorum ama Dünyada ürkütücü boyutlara ulaşan ekonumik krizi düşünerek değerlendirirsek istikrar ve piyasalara sağladığı güven açısından hakkını yiyemeyiz.
"biz gidersek ekonomi mahvolur" tezine ihtimal veriyorum. Çünkü hiç bir parti akpyi tek başına devre dışı bırakacak çoğunluğa ulaşamadı ve sizin iktidardan gitmesini istediğiniz akpyi çıkararak geriye kalan mevcut koolisyon seçeneklerini düşündüğümüzde türk millyetçilerinin partisi ile kürt milliyetçilerin partisi bir araya gelmezse hükümet kurulamayacağı ortada. bu da çok makul bi olasıkıl değil. demekki önümüzde bir belirsizlik var ve bu belirsizlik piyasaları alt üst edecek bir durum. Ekonomi kötüye gidiyor öznel cümlelerle ifade edilmez. Geçmişten bu güne kıyaslamalara, dünyayla kıyaslayıcı grafiklere, hatta örneğin 12 yılda iflasını isteyen işletme sayısından tutta kar bilançosu veren şirketler sayısına, dibs faiz oranlarına kadar incelemek lazım :)
 
Ben akpyi tek parti hükümeti olması olayını hükümranlık kurmaya dönüştürdüğü için desteklemiyorum diğer partileride, karşısında kaliteli muhalefet yapamayıp demokratik yollardan alt edemedikleri için eleştiriyorum ama Dünyada ürkütücü boyutlara ulaşan ekonumik krizi düşünerek değerlendirirsek istikrar ve piyasalara sağladığı güven açısından hakkını yiyemeyiz.
"biz gidersek ekonomi mahvolur" tezine ihtimal veriyorum. Çünkü hiç bir parti akpyi tek başına devre dışı bırakacak çoğunluğa ulaşamadı ve sizin iktidardan gitmesini istediğiniz akpyi çıkararak geriye kalan mevcut koolisyon seçeneklerini düşündüğümüzde türk millyetçilerinin partisi ile kürt milliyetçilerin partisi bir araya gelmezse hükümet kurulamayacağı ortada. bu da çok makul bi olasıkıl değil. demekki önümüzde bir belirsizlik var ve bu belirsizlik piyasaları alt üst edecek bir durum. Ekonomi kötüye gidiyor öznel cümlelerle ifade edilmez. Geçmişten bu güne kıyaslamalara, dünyayla kıyaslayıcı grafiklere, hatta örneğin 12 yılda iflasını isteyen işletme sayısından tutta kar bilançosu veren şirketler sayısına, dibs faiz oranlarına kadar incelemek lazım :)
Bu verileri incelediyseniz, piyasalardaki durgunluğu fark etmemeniz imkansız zaten. :)
Ekonominin gerçekten nereye gittiğini anlamak için alt ve üst tabakayı ayrı ayrı incelemek gerek. Ekonominin alt tabakasının çoğunluğunu oluşturan işçi ve emeklinin alım gücü çok düştü. Talep azaldı haliyle üretim de azaldı, piyasalar durgunlaştı. Yeni partiler bu gruba ekonomik iyileştirme vaatleri vermişti, haliyle şimdi herkes bir beklenti içinde olacak. Hükümet de üretimi arttırana kadar ortalığı sakinleştirmek için ya üst tabakanın vergisini arttıracak ya da borçlanacak. Muhtemelen borçlanır. Geçici bir çözüm ama üretim hızlandırılana kadar piyasayı canlandırır.
Hdp ve Mhp bence de koalisyona yanaşmayacak. Chp bu konuda arayı bulabilir diyenler var. Çünkü sosyal demokratlığı ile Hdp'ye, ulusalcılığı ile Mhp'ye yakın. Neler olacağını ben de merakla bekliyorum. Umarım fazla uzamaz.
 
Korkular ülkesi yaratarak halkı ümitsizliğe düşürenler siyasi geleceğinin telaşı içinde olduklarını göstermiş oldu. Ekonomideki çalkalanmalar bu güne ait değil yaklaşık bir yıla yakın süredir bu çalkalanmalar devam ediyordu.Ancak böylelikle ekonomi gerçek rotasını bulacaktır.Yaklaşık 15 yıl öncesinde Başbakan,Cumhurbaşkanı yada hükümetten birinin ağzından çıkacağı bir lafla dolar ve yuroda yükselmeler ekonomik çalkantılar tedirginlikler oluyordu. Ülke olarak o dönemi atlattığımıza inanıyorum ve siyasi liderlerde hükümetin kurulması açısından üzerlerine düşeni yapacaklarını bekliyorum.Aksi davranışlar %10 luk baraj altının karası yüzlerine çalınacaktır.Geçmişte hepside bunu iyi bilirler.
Eski kof siyasi söylemlerin ve koalisyon ahlakının yerine daha ılımlı siyasi ahlakın koalisyon anlayışının hakim olacağına inanıyorum. Unutulmamalıki tarihte önemli kırılmalardan sonra refah ve sükünet ortamı yerini almıştır.Amerika birleşik devletleri kuzey ve güney olarak yıllarca savaştıktan sonra bir araya gelmiştir bu da onların kırılma noktasıydı. Bir Fıransız ihtilali Fıransız halkının kırılma noktasıydı. 12 Eylül 1980 İhtilali olmasaydı aynı kırılma noktasını bizlerde yaşamış olurduk halk kendi yolunu doğru şekilde bulmuş olurdu.Ama ihtilal yapılarak halkın önü kapatılmıştır ve Türkiye yirmi yıl geriye gitmiştir. Kaybolan yirmi yıl 2000 yılında son bulmuş ve yeni bir halk inkilabı olarak ortaya çıkmıştır.
Şimdi halk olarak doğal siyasi hayatımızı yaşıyoruz, telaşlanmaya korku halkı oluşturmaya hiç gerek yok su akar yolunu bulur vesselam.
 
Geri
Top