Yurdumuz, canlı varlıklarının çeşitliliği bakımından, eşsiz bir değere sahiptir. Kısa süre önce bu zenginliğe bir yılan türü daha eklendi.
Adnan Menderes Üniversitesi'nden (Aydın), Prof. Dr. Kurtuluş OLGUN başkanlığında bir ekip, Hatay'ın Dörtyol ilçesi yakınlarında, (Amanos Dağlarında) yeni bir yılan türünün yaşadığını keşfetmişler. Yurdumuzda yaşayan yılan türleri arasına, 47. tür olarak katılan bu yılanın boyu 30 cm kadar ve zehirsiz. Rengi sarımsı kahverengi olup ense kısmında siyah bir bölüm var.
Bu yılan, birkaç yıl önce Şanlıurfa'da yaşadığı tespit edilen çöl kobrası kadar gösterişli olmasa da Türk Bilim Tarihi açısından yüz akı değerinde. Bu, Türk bilim adamları tarafından bulunup isimlendirilmiş ve bilim dünyasına tanıtılmış ilk yılan. Adı geçen ekip, yakaladıkları Rhynchocalamus (Rinkokalamus) cinsinden iki yılan örneğini incelerken, bunların cinsin öbür üyelerinden farklı olduğunu ortaya koymuşlar. Bu yeni türe, ülkemizin ilk yılan uzmanı olan Prof. Dr. İbrahim BARAN' dan dolayı R. barani adını vermişler. Türkçe olarak da "Amanos yılanı" ismi verilmiş.
Canlı varlıklarımız, Osmanlı'nın son dönemlerinden başlayarak, Avrupalı seyyahlarca toplanmaya başlanmış. Biz sonu gelmez savaşlarla yıpranırken, onlar ülkemizde buldukları yeni türlere, gönüllerince isim vermişler. Bu vatanın kuşuna, kurduna, yılanına, çiçeğine kendi kültür değerlerini yansıtan isimler koymuşlar. Bazen bu isimler ideolojik amaçlı da olmuş. (Erzurum'da bulunmuş bir böceğe armeniacus; Fırat'tan yakalanmış bir balığa, kurdistanicus gibi kasıtlı isimler verilmiş.)
Ülkemizin biyolojik zenginliklerinin, kendi bilim adamlarımız tarafından bulunup isimlendirilmesi sevindirici bir gelişmedir.
Adnan Menderes Üniversitesi'nden (Aydın), Prof. Dr. Kurtuluş OLGUN başkanlığında bir ekip, Hatay'ın Dörtyol ilçesi yakınlarında, (Amanos Dağlarında) yeni bir yılan türünün yaşadığını keşfetmişler. Yurdumuzda yaşayan yılan türleri arasına, 47. tür olarak katılan bu yılanın boyu 30 cm kadar ve zehirsiz. Rengi sarımsı kahverengi olup ense kısmında siyah bir bölüm var.
Bu yılan, birkaç yıl önce Şanlıurfa'da yaşadığı tespit edilen çöl kobrası kadar gösterişli olmasa da Türk Bilim Tarihi açısından yüz akı değerinde. Bu, Türk bilim adamları tarafından bulunup isimlendirilmiş ve bilim dünyasına tanıtılmış ilk yılan. Adı geçen ekip, yakaladıkları Rhynchocalamus (Rinkokalamus) cinsinden iki yılan örneğini incelerken, bunların cinsin öbür üyelerinden farklı olduğunu ortaya koymuşlar. Bu yeni türe, ülkemizin ilk yılan uzmanı olan Prof. Dr. İbrahim BARAN' dan dolayı R. barani adını vermişler. Türkçe olarak da "Amanos yılanı" ismi verilmiş.
Canlı varlıklarımız, Osmanlı'nın son dönemlerinden başlayarak, Avrupalı seyyahlarca toplanmaya başlanmış. Biz sonu gelmez savaşlarla yıpranırken, onlar ülkemizde buldukları yeni türlere, gönüllerince isim vermişler. Bu vatanın kuşuna, kurduna, yılanına, çiçeğine kendi kültür değerlerini yansıtan isimler koymuşlar. Bazen bu isimler ideolojik amaçlı da olmuş. (Erzurum'da bulunmuş bir böceğe armeniacus; Fırat'tan yakalanmış bir balığa, kurdistanicus gibi kasıtlı isimler verilmiş.)
Ülkemizin biyolojik zenginliklerinin, kendi bilim adamlarımız tarafından bulunup isimlendirilmesi sevindirici bir gelişmedir.
