Genç adam, bir gün büyüyeceksin, yaşlanacaksın.
Çocukların, torunların olacak.
Onlara anlatacak bir hikayen olacak mı? Hiç düşündün mü?
Anlatacak hikaye demek; hayatında yaptığın en anlamlı uğraş, ülkene, milletin, ümmetine ve insanlığa yaptığın en değerli katkı demektir.
Anlatacak hikaye demek; bir başarı öyküsü, bir idealist tavır, bir insani duruş demektir.
Neyi başardın, neyi keşfettin, neyi buldun, neyi icat ettin, neyi insanlığa kazandırdın? Anlatacağın hikaye bunlardan biridir.
Ömrünü nasıl geçirdiğini çocuklarına anlattığını bir hayal et:
‘Liseyi okurken, daha çocuktum. O yüzden bir şey yapamadım, hay, huyla geçti gitti.
Üniversiteye girdim. Derslerin yoğunluğu, ortamın hareketliliği, günlük koşuşturmacalar, vizeler, finaller, bütünlemeler derken, bir baktım okulun son sınıfına gelmişim.
Ne üniversitede derece yapabildim, ne de okurken aynı zamanda başka bir başarı elde ettim. Ne enerjimi dünyayı tanımaya, ne doğayı keşfetmeye, ne de yeni şeyler öğrenmeye harcadım. Birden geçmiş öğrencilik yıllarım.
Sonra askere gittim. İş bulma derdine düştüm sonra. KPSS, ALES, YDS sınavları derken, bir kurumda işe girmek zorunda kaldım. Mecburiyetten çalıştım, ne mutlu oldum, ne tatmin.
Sonra evlenmem gerektiğini söylediler. Birini bulma telaşı, kaygısı, uğraşı derken, düğünü yaptık. Bir evim barkım olsun dedim. Borca harca girdim, onları ödemekle uğraştım.
Derken otuz yaşına gelmişim. Çocuğum oldu, onun bakımı, büyümesi, kaygısıyla geçmiş zaman.
İşten eve, evden işe gidip, geldim. Akşamları bir kaç arkadaşınla takılıp, maç falan izledik. Zamanımın geri kalanını sosyal medyada, internette geçirdim.
Bir baktım ki yaş kırk olmuş. Zaten o yaştan sonra zaman yokuş aşağı hızla gidiyor, tutamıyorsun.’
Çocukların büyüdüğünde ve karşına oturup sana, “bize anlatacağın bir hikayen var mı baba/anne?” dediğinde bunları mı anlatacaksın? Bir düşün bence.
Bu anlattığım belki de Türkiye’de milyonlarca gencin hayatının seyri seferiyle aynı.
Şurası kesin: Çocuklarına anlatacak bir hikayen olmayınca, hayatını böyle sürdürdüğün için hayıflanacaksın, pişman olacaksın ve gençlik yıllarına geri dönmek isteyeceksin.
Bir daha başlamak, bir daha hayatını planlamak, kurgulamak ve anlamı şeyler yapmak için geri dönmek isteyeceksin. Yani anlatacak bir hikayen olsun isteyeceksin.
Ancak vakit geçmiş, zaman dolmuş, asla geri dönüşü olmayan bir yola girmiş olacaksın.
İşte genç adam, o gün gelmeden, o gün bu pişmanlığı yaşamadan, o gün dizlerini dövmeden, şu an bir plan yapma imkanına sahipsin.
Eğer bana hak veriyorsan, eminim, ‘peki ama ne yapayım, nereden başlayayım, nasıl yapayım?’ diye düşünüyorsundur.
Eğer bu soruyu soruyorsan, yola çıkmışsın demektir. İşin zor kısmı yola koyulmaktır, yol üstündeki engeller bir şekilde aşılır.
Bir hikayen olması için yola çıktığında iki şeyi yapmalısın genç adam:
1. Kendi başına yapabileceğin şeylerin listesini çıkar.
2. Sana hayatta yol gösterecek, destek olacak, akıl verecek, yüreklendirecek, senden daha tecrübeli, daha bilgili bir yol gösterici bul.
Kendi başına yapabileceklerinin en başına şunları yaz:
* Dürüst ol.
* Adil ol.
* Müslüman olmanın gereklerini öğren.
* Anne, babana, büyüklerine saygılı ve vefalı ol.
* Hangi işi yapıyorsan yap, en iyisi olmak için uğraş.
* Sakın gıybet etme, arkadaşının arkasında konuşma, kötülüklerin üzerin ört.
Bunları çoğaltabilirsin istersen. İnan Müslüman olmak kolaydır aslında. Yapman gerekenler, tüm dünyada herkesin kabul ettiği insani değerlerin kendisidir aslında. O yüzden gerçek bir Müslüman, tüm dünyada saygı ile karşılanır, hürmetle anılır.
Tüm insanlığın saygı gösterdiği bir Müslüman olmak bile, başlı başına anlatılacak bir hikayedir.
İyi bir insanın, saygı duyulacak bir insanın çocukları da ona saygı duyar, hürmet eder.
Ancak sen bunlarla yetinmemelisin. Sana yol gösterecek bir âkil adam bulmalısın. Ve ona şöyle demelisin:
‘Bana yardım et. Milletime, ülkeme, ümmetime ve insanlığa faydalı şeyler yapmak istiyorum. Bir hikayem olmasını istiyorum. Bana destek ol, akıl ver, yol göster. Bir gün bunun karşılığını ikimiz de Allah’tan alacağız.’
Yola böyle çıkabilirsin genç adam.
Sen iyilik yapmak için bir adım atarsan, Allah yolunu genişletir, işini kolaylaştırır, her daim yardımcın olur.
Anlatacak bir hikayen olsun genç adam, sonra çok pişman olursun.
Ali Nur Kutlu / Yeni Şafak
Çocukların, torunların olacak.
Onlara anlatacak bir hikayen olacak mı? Hiç düşündün mü?
Anlatacak hikaye demek; hayatında yaptığın en anlamlı uğraş, ülkene, milletin, ümmetine ve insanlığa yaptığın en değerli katkı demektir.
Anlatacak hikaye demek; bir başarı öyküsü, bir idealist tavır, bir insani duruş demektir.
Neyi başardın, neyi keşfettin, neyi buldun, neyi icat ettin, neyi insanlığa kazandırdın? Anlatacağın hikaye bunlardan biridir.
Ömrünü nasıl geçirdiğini çocuklarına anlattığını bir hayal et:
‘Liseyi okurken, daha çocuktum. O yüzden bir şey yapamadım, hay, huyla geçti gitti.
Üniversiteye girdim. Derslerin yoğunluğu, ortamın hareketliliği, günlük koşuşturmacalar, vizeler, finaller, bütünlemeler derken, bir baktım okulun son sınıfına gelmişim.
Ne üniversitede derece yapabildim, ne de okurken aynı zamanda başka bir başarı elde ettim. Ne enerjimi dünyayı tanımaya, ne doğayı keşfetmeye, ne de yeni şeyler öğrenmeye harcadım. Birden geçmiş öğrencilik yıllarım.
Sonra askere gittim. İş bulma derdine düştüm sonra. KPSS, ALES, YDS sınavları derken, bir kurumda işe girmek zorunda kaldım. Mecburiyetten çalıştım, ne mutlu oldum, ne tatmin.
Sonra evlenmem gerektiğini söylediler. Birini bulma telaşı, kaygısı, uğraşı derken, düğünü yaptık. Bir evim barkım olsun dedim. Borca harca girdim, onları ödemekle uğraştım.
Derken otuz yaşına gelmişim. Çocuğum oldu, onun bakımı, büyümesi, kaygısıyla geçmiş zaman.
İşten eve, evden işe gidip, geldim. Akşamları bir kaç arkadaşınla takılıp, maç falan izledik. Zamanımın geri kalanını sosyal medyada, internette geçirdim.
Bir baktım ki yaş kırk olmuş. Zaten o yaştan sonra zaman yokuş aşağı hızla gidiyor, tutamıyorsun.’
Çocukların büyüdüğünde ve karşına oturup sana, “bize anlatacağın bir hikayen var mı baba/anne?” dediğinde bunları mı anlatacaksın? Bir düşün bence.
Bu anlattığım belki de Türkiye’de milyonlarca gencin hayatının seyri seferiyle aynı.
Şurası kesin: Çocuklarına anlatacak bir hikayen olmayınca, hayatını böyle sürdürdüğün için hayıflanacaksın, pişman olacaksın ve gençlik yıllarına geri dönmek isteyeceksin.
Bir daha başlamak, bir daha hayatını planlamak, kurgulamak ve anlamı şeyler yapmak için geri dönmek isteyeceksin. Yani anlatacak bir hikayen olsun isteyeceksin.
Ancak vakit geçmiş, zaman dolmuş, asla geri dönüşü olmayan bir yola girmiş olacaksın.
İşte genç adam, o gün gelmeden, o gün bu pişmanlığı yaşamadan, o gün dizlerini dövmeden, şu an bir plan yapma imkanına sahipsin.
Eğer bana hak veriyorsan, eminim, ‘peki ama ne yapayım, nereden başlayayım, nasıl yapayım?’ diye düşünüyorsundur.
Eğer bu soruyu soruyorsan, yola çıkmışsın demektir. İşin zor kısmı yola koyulmaktır, yol üstündeki engeller bir şekilde aşılır.
Bir hikayen olması için yola çıktığında iki şeyi yapmalısın genç adam:
1. Kendi başına yapabileceğin şeylerin listesini çıkar.
2. Sana hayatta yol gösterecek, destek olacak, akıl verecek, yüreklendirecek, senden daha tecrübeli, daha bilgili bir yol gösterici bul.
Kendi başına yapabileceklerinin en başına şunları yaz:
* Dürüst ol.
* Adil ol.
* Müslüman olmanın gereklerini öğren.
* Anne, babana, büyüklerine saygılı ve vefalı ol.
* Hangi işi yapıyorsan yap, en iyisi olmak için uğraş.
* Sakın gıybet etme, arkadaşının arkasında konuşma, kötülüklerin üzerin ört.
Bunları çoğaltabilirsin istersen. İnan Müslüman olmak kolaydır aslında. Yapman gerekenler, tüm dünyada herkesin kabul ettiği insani değerlerin kendisidir aslında. O yüzden gerçek bir Müslüman, tüm dünyada saygı ile karşılanır, hürmetle anılır.
Tüm insanlığın saygı gösterdiği bir Müslüman olmak bile, başlı başına anlatılacak bir hikayedir.
İyi bir insanın, saygı duyulacak bir insanın çocukları da ona saygı duyar, hürmet eder.
Ancak sen bunlarla yetinmemelisin. Sana yol gösterecek bir âkil adam bulmalısın. Ve ona şöyle demelisin:
‘Bana yardım et. Milletime, ülkeme, ümmetime ve insanlığa faydalı şeyler yapmak istiyorum. Bir hikayem olmasını istiyorum. Bana destek ol, akıl ver, yol göster. Bir gün bunun karşılığını ikimiz de Allah’tan alacağız.’
Yola böyle çıkabilirsin genç adam.
Sen iyilik yapmak için bir adım atarsan, Allah yolunu genişletir, işini kolaylaştırır, her daim yardımcın olur.
Anlatacak bir hikayen olsun genç adam, sonra çok pişman olursun.
Ali Nur Kutlu / Yeni Şafak