BOYU 170 CM CİVARINDAYDI
Atatürk'ün boyu 1.70 civarındadır, bu konuda net bir rakam bulunmamaktadır. Kilosu ise askerlik yıllarında, 50-55 kilogram iken, ileriki yaşlarda 75 civarıydı. 42 numara ayakkabı giyiyordu. Ayakları taraksız ve narindi.
SOFRADAN DOYMADAN KALKARDI’
Atatürk'ün en sevdiği yemek, etsiz kuru fasulye ile pilavdı. Boğazına çok düşkün olmayan Mustafa Kemal çoğu zaman sofradan tam doymadan kalkardı. Bir diğer sevdiği yemek ise karnıyarıktı. Karnıyarık yemeğini pilav ile karıştırıp yerdi. Öğlen yemeklerinde daha çok ayran ve limonata içmeyi tercih ediyordu.
‘ELBİSELERİNİ KENDİSİ TASARLARDI’
Kahveyi de çok seven Gazi, günde 15-20 fincan Türk kahvesi ve yaklaşık 40 adet sigara içiyordu. Atatürk'ün tüm gömlekleri beyaz ve bej rengindeydi. Gömleklerine yedek kol manşeti ve yaka yaptırırdı. Gelen hediye yabancı kumaşlardan elbise diktirirken, yerli malı haftasının ihdasından sonra Sümerbank'ın kendisine özel hazırladığı kumaşlardan giysilerini yaptırmıştır. Elbiselerinin modelini kendisi tarif ederdi. Gömleğinin sol göğüs üzerine dairesel olarak iç içe geçmiş “G.M.K.” harflerini işletmiştir. Boyun kısmında içte “KEMALAT Yani D. Grammatika” etiketi dikilmiştir.
DÖRT YABANCI DİL BİLİYORDU
Fransızcayı yazıp, konuşabilir, Almancayı ise anlar ama konuşmazdı. Farsça ve Arapçayı mükemmel derecede bilmekteydi. Mustafa Kemal, çok kitap okuyan biriydi. Toplam 3977 kitap okumuştur. Bir ömürde bu kadar kitap okunması inanılmaz bir sayıdır. Sakarya meydan muharebesi sırasında, top gürültüleri altında, çadırında J.J.Rousseau'nun eserlerinin tümünü okuduğunu, 1921 yılında T.B.M.M.'nde yaptığı bir konuşmasında açıklamıştır. Çoğunlukla Çankaya Köşkü'nde ve Anıtkabir'de yer alan kitapları üstün körü değil, önemli satırlara not düşerek okuduğu bilinmektedir. Atatürk'ün, Kurtuluş Savaşı’nın hazırlıklarının sürdüğü o yoğun günlerde dahi vakit bularak kitaplarını okumuş, özellikle Reşat Nuri'nin ‘Çalıkuşu’ romanından çok etkilenip İsmet Paşa'ya da okuması için vermiştir.
TOPLAM 14 KİTAP YAZDI
Atatürk, geometri kitabı yazarak Türkçemize kazandırdığı terimler; açı, açıortay, alan, artı, beşgen, boyut, çap, çarpı, çekül, çember, dış ters açı, dikey, dörtgen, düşey, düzey, eğik, eksi, eşit, eşkenar, iç ters açı, ikizkenar, kesit, konum, köşegen, oran, orantı, paralelkenar, taban, teğet, toplam, türev, uzay, üçgen, yamuk, yataydır. Atatürk'ün bu kitap dışında 13 kitabı daha bulunuyor. Bunların arasında; ‘Medeni Bilgiler’, ‘Karlsbad Hatıraları’, ‘Bölüğün Muharebe Eğitimi’ gibi hem askeri hem de toplumsal konulara yönelik kitapları dikkat çekiyor.
ATLARI VE KÖPEKLERİ ÇOK SEVERDİ
Günümüzde Atatürk çiçeği adıyla bilinen süs bitkisinin Türkiye’de yetiştirilmesi ve tanınmasına önayak olan Mustafa Kemal Atatürk’tür. Yetiştirilmesi sırasında görev alan bitki bilimcilerden gelen öneri üzerine Türkçe’de çiçeğe “Atatürk” adı verilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, atları ve köpekleri çok severdi. Çok sevdiği Sakarya adlı atını, eşi
Latife Hanım'a hediye etmiştir. Alp ve Alber adlı köpeğinden sonra, Mustafa Kemal’in yaşamında en önemli köpek hiç şüphesiz ‘‘Foks'' adındaki köpeğidir. Seyyar fotoğrafçılık yapan Hasan Efendi adındaki birisinden 50 lira gibi yüksek bir fiyata satın aldığı Foks, aslında bir sokak köpeğidir. Foks, Atatürk’ün en sevdiği hayvan olarak Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde her zaman el üzerinde tutulmuş, ona her zaman büyük özen gösterilmiştir. Foks öldükten sonra doldurulup mumyalanmış. Halen de ‘Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi’nde sergilenmektedir.
GÜREŞİR, DÜZENLİ ATA BİNER VE YÜZERDİ
Sporu her yönü ile teşvik eden Ulu Önder Atatürk, spor sayesinde zindelik ve güç kazanılacağını söylüyordu. Sağlık açısından vazgeçilmez bir unsur olan sporu kendisi de yapmaktaydı. Türk gençliğine ‘Gençlik ve Spor Bayramı’nı armağan ederek spora verdiği önemi ortaya koymuştur. En çok sevdiği spor ise güreşti. Düzenli olarak ata biner, yüzer ve bilardo oynardı.
ÜÇ GAZETE ÇIKARDI
Sanata olan ilgisi sadece müzikle sınırlı değildi. Okul yıllarından itibaren yazdığı şiirleri vardır. Ayrıca “Minber”, “İrade-i Milliye” ve “Hakimiyet-i Milliye” olmak üzere üç gazete çıkarmıştır. Edebiyat ve sinema da sevdiği ve ilgilendiği sanat dalları idi. İlk operamız olan “Özsoy”u sahneye koyduran ve İran Şahı’na izlettiren de kendisidir.
UNESCO’DAN YÜZYILIN LİDERİ UNVANI ALDI
Atatürk, 08 Kasım gününden itibaren iki gün komada kalarak,
10 Kasım günü saat; 9.05'de hayatını kaybetti. Atamızı sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyoruz. Ölümünün arkasından UNESCO tarafından “Yüzyılın Lideri” unvanı verilmiş ve 21. yüzyılda tüm dünyada anılmaktadır.