Ülkemiz karasularının %95 inde trol ağlarıyla avcılık yasaktır.
Marmara ve Boğazlar yasayla (tebliğle değil) trole kapalıdır, ama en çok Marmarada trol vardır.
Ayrıca Marmara'da ipten trole yasakken karides algarnası adı altında demirden troller (her biri 6 metre genişlikte, torbası 10-12 mm (göz kenar uzunluğu) ve bir tekneden aynı anda 2-3 adet kullanılıyor) serbestdir.
Doğu Karadeniz 1978 yılından beri trole yasaktır ama tıpkı Marmara gibi devletin resmi rakamlarında orada trol teknesi varlığı görülür.
Trolün serbest olduğu alanlarda denetim sıkıdır. Çünkü orada trol vardır ve denetlenmelidir, oysa trolün tamamen yasak olduğu yerlerde trol yok diye denetim de hiç yoktur. Buralarda kontrolden sorumlu birimler trol varlığını reddetmektedir çünkü çoğu trolü tanımamaktadırlar.
Yasak alanlarda trol varlığı resmen mümkün değildir. Geçiş bile mühürlü ve kontrol altında yapılır, yapılmalıdır. Ama güvertesinde ağ ve kapı ile bu tekneleri pek çok yasak limanda görebilirsiniz.
Trol ağları ekmek bıçağı gibidir. Adam kesmede kullanılan bir ekmek bıçağı yerine, adamı kesen katili cezalandırmak daha doğrudur.
Trol torbası 44 mm olan, ülkemiz karasularının %95 inde zaten yasak ağdır. İstendiğinde ağ gözü büyütülerek istenmeyen boydaki balığın avlanması önlenebilir. Trol ağlarıyla ülkemizde avlanan balığın sadece %8 -12 si avlanır.
Mesela balıkçılığımızdaki kötü gidişatı analiz edebilmek için bir de gırgıra bakalım;
Türkiyede avcılığın %85 i gırgırla yapılır, gırgır ağları yapı ve çalışma ilkeleri gereği seçici yapılamazlar.
Hamsi gırgırı kibrit çöpünü,
palamut gırgırları kraçayı,
orkinos gırgırı palamutu yakalayacak göz açıklığında (sırasıyla 5, 12, 30 mm kenar uzunluğunda) yapılmak zorundadır.
Eğer daha geniş yapılırsa ağ gözüne balık saplanır, ağı kullanılamaz hale getirir, ağa saplanan balıklar makaradan geçmek zorunda kalır, ezilir telef olur. Balık saplanan ağ ağırlığından kaldırılamaz, 500 ton hamsiye saran bir gırgır, göze balık saplanırsa batar.
Bu nedenle gelişmiş ülkelerde yüzey balıkları gırgırla değil ortasu trolleriyle avlanırlar.
Gırgır büyük balığın yemi olan, hamsiyi, kıraçayı, sardalyayı bitirdikçe, trolle avlanacak mezgit, barbun, kalkana yem kalmaz, böylece avlamadığı dip balıklarının da azalmasına neden olur.
Sorunları doğru teşhis etmek, özellikle trolün sadece ülkemizde var olması gibi, doğruyla yakından uzaktan alakası olmayan dedikodulara inanmamak gerekir.
Bakın bu dünyadaki trol teknesi sayısının yıllara göre değişimi...Dik sütun bin adet üzerinden rakamı gösterir, görülen o ki dünyada 1996 da 420 bin adet trol teknesi var, üç tarafı denizle çevrili ülkemizde ise sadece 400 küsür adet. Denize kıyısı olan ülke sayısı 100 adet olsa... ne kadar az trolümüz olduğu görülür.
Yunanistanın 11 milyonluk nüfusları, bizim üçte birimiz kadar üretimlerine rağmen, 337 trolleri, bundan da beteri olan 400 ün üstünde trata tekneleri vardır.
Trol ağlarının tanımı
Sürükleme ağlarından olan trol ağları, demersal ve semipelajik su ürünlerinin avcılığında kullanılan en etkin ve en modern av aracıdır.
]Demersal = dibe bağımlı yaşayan (Barbunya, kalkan, karides gibi)
Semipelajik = Yüzeyle bağlantısız olarak, dipte ve dibin üzerindeki su alanında yaşayan (mezgit, izmarit gibi)
Trol ağlarının genel şekli huniye benzer. Geniş başlayıp arkaya doğru daralan bir ağ torba şeklindedir.
Ağın ağız açıklığı, yatay yönde kapılar yada ağı her iki yandan çeken tekneler ile, dikey açılma ise, mantar yakadaki yüzdürücü ve batırıcılar ile sağlanır.
Trol ağları dipte, yüzeyde yada istenilen her su seviyesinde çekilebilirler.
Ağın balıkları avlaması çekim esnasında ağın ağzından giren ve ağ tarafından süzülen su kitlesi içindeki su ürünlerinin en son bölümdeki torba bölümünde birikmesiyle gerçekleşir.
Temel olarak kullanım şekli ve yapısına göre üç çeşit trol ağı vardır:
1- Çerçeveli troller
2- Kapılı Troller
3- Kapısız (iki tekneyle çekilen) Troller
Ayrıca troller avlamayı hedefledikleri balığın yaşam biçimine göre (dip yada yüzey balığı)
1- Dip trolleri
2- Ortasu trolleri olmak üzere iki çeşittir.
Trol ağlarının en önemli özelliği onlarda değişiklik yaparak istenilen boydaki balığı yakalayıp, küçükleri salmasının sağlanabilmesidir.
Hatta trol ağlarıyla istemediğiniz türlerin yakalanmasını önlemek bile mümkündür. Bu amaçla ağa pencere, ızgara vs. sistemler yerleştirilir, iki torbalı yapılır, kare gözlü ağ kullanılır.
Tezgahtaki balığın ticari balıkçılık yöntemleriyle elde edildiğini unutmadan, yöntemleri karalamak yerine doğru kullanımı teşfik, yanlış kullanımı cezalandırma yolu seçilmesi en doğru yol olacaktır.
Marmara ve Boğazlar yasayla (tebliğle değil) trole kapalıdır, ama en çok Marmarada trol vardır.
Ayrıca Marmara'da ipten trole yasakken karides algarnası adı altında demirden troller (her biri 6 metre genişlikte, torbası 10-12 mm (göz kenar uzunluğu) ve bir tekneden aynı anda 2-3 adet kullanılıyor) serbestdir.
Doğu Karadeniz 1978 yılından beri trole yasaktır ama tıpkı Marmara gibi devletin resmi rakamlarında orada trol teknesi varlığı görülür.
Trolün serbest olduğu alanlarda denetim sıkıdır. Çünkü orada trol vardır ve denetlenmelidir, oysa trolün tamamen yasak olduğu yerlerde trol yok diye denetim de hiç yoktur. Buralarda kontrolden sorumlu birimler trol varlığını reddetmektedir çünkü çoğu trolü tanımamaktadırlar.
Yasak alanlarda trol varlığı resmen mümkün değildir. Geçiş bile mühürlü ve kontrol altında yapılır, yapılmalıdır. Ama güvertesinde ağ ve kapı ile bu tekneleri pek çok yasak limanda görebilirsiniz.
Trol ağları ekmek bıçağı gibidir. Adam kesmede kullanılan bir ekmek bıçağı yerine, adamı kesen katili cezalandırmak daha doğrudur.
Trol torbası 44 mm olan, ülkemiz karasularının %95 inde zaten yasak ağdır. İstendiğinde ağ gözü büyütülerek istenmeyen boydaki balığın avlanması önlenebilir. Trol ağlarıyla ülkemizde avlanan balığın sadece %8 -12 si avlanır.
Mesela balıkçılığımızdaki kötü gidişatı analiz edebilmek için bir de gırgıra bakalım;
Türkiyede avcılığın %85 i gırgırla yapılır, gırgır ağları yapı ve çalışma ilkeleri gereği seçici yapılamazlar.
Hamsi gırgırı kibrit çöpünü,
palamut gırgırları kraçayı,
orkinos gırgırı palamutu yakalayacak göz açıklığında (sırasıyla 5, 12, 30 mm kenar uzunluğunda) yapılmak zorundadır.
Eğer daha geniş yapılırsa ağ gözüne balık saplanır, ağı kullanılamaz hale getirir, ağa saplanan balıklar makaradan geçmek zorunda kalır, ezilir telef olur. Balık saplanan ağ ağırlığından kaldırılamaz, 500 ton hamsiye saran bir gırgır, göze balık saplanırsa batar.
Bu nedenle gelişmiş ülkelerde yüzey balıkları gırgırla değil ortasu trolleriyle avlanırlar.
Gırgır büyük balığın yemi olan, hamsiyi, kıraçayı, sardalyayı bitirdikçe, trolle avlanacak mezgit, barbun, kalkana yem kalmaz, böylece avlamadığı dip balıklarının da azalmasına neden olur.
Sorunları doğru teşhis etmek, özellikle trolün sadece ülkemizde var olması gibi, doğruyla yakından uzaktan alakası olmayan dedikodulara inanmamak gerekir.
Bakın bu dünyadaki trol teknesi sayısının yıllara göre değişimi...Dik sütun bin adet üzerinden rakamı gösterir, görülen o ki dünyada 1996 da 420 bin adet trol teknesi var, üç tarafı denizle çevrili ülkemizde ise sadece 400 küsür adet. Denize kıyısı olan ülke sayısı 100 adet olsa... ne kadar az trolümüz olduğu görülür.
Yunanistanın 11 milyonluk nüfusları, bizim üçte birimiz kadar üretimlerine rağmen, 337 trolleri, bundan da beteri olan 400 ün üstünde trata tekneleri vardır.
Trol ağlarının tanımı
Sürükleme ağlarından olan trol ağları, demersal ve semipelajik su ürünlerinin avcılığında kullanılan en etkin ve en modern av aracıdır.
]Demersal = dibe bağımlı yaşayan (Barbunya, kalkan, karides gibi)
Semipelajik = Yüzeyle bağlantısız olarak, dipte ve dibin üzerindeki su alanında yaşayan (mezgit, izmarit gibi)
Trol ağlarının genel şekli huniye benzer. Geniş başlayıp arkaya doğru daralan bir ağ torba şeklindedir.
Ağın ağız açıklığı, yatay yönde kapılar yada ağı her iki yandan çeken tekneler ile, dikey açılma ise, mantar yakadaki yüzdürücü ve batırıcılar ile sağlanır.
Trol ağları dipte, yüzeyde yada istenilen her su seviyesinde çekilebilirler.
Ağın balıkları avlaması çekim esnasında ağın ağzından giren ve ağ tarafından süzülen su kitlesi içindeki su ürünlerinin en son bölümdeki torba bölümünde birikmesiyle gerçekleşir.
Temel olarak kullanım şekli ve yapısına göre üç çeşit trol ağı vardır:
1- Çerçeveli troller
2- Kapılı Troller
3- Kapısız (iki tekneyle çekilen) Troller
Ayrıca troller avlamayı hedefledikleri balığın yaşam biçimine göre (dip yada yüzey balığı)
1- Dip trolleri
2- Ortasu trolleri olmak üzere iki çeşittir.
Trol ağlarının en önemli özelliği onlarda değişiklik yaparak istenilen boydaki balığı yakalayıp, küçükleri salmasının sağlanabilmesidir.
Hatta trol ağlarıyla istemediğiniz türlerin yakalanmasını önlemek bile mümkündür. Bu amaçla ağa pencere, ızgara vs. sistemler yerleştirilir, iki torbalı yapılır, kare gözlü ağ kullanılır.
Tezgahtaki balığın ticari balıkçılık yöntemleriyle elde edildiğini unutmadan, yöntemleri karalamak yerine doğru kullanımı teşfik, yanlış kullanımı cezalandırma yolu seçilmesi en doğru yol olacaktır.