Batı Etkisindeki Tanzimat Edebiyatı
Tanzimat edebiyatı Batı etkisindeki Türk edebiyatının ilk devresidir. Tanzimat siyasi anlamda 1839'da ilan edilen Tanzimat Fermanı'yla başlar. Sanatsal açıdan Tanzimat ise 1860'ta Tercüman-ı Ahval gazetesinin Çıkarılmasıyla başlar. Buna göre Tanzimat Edebiyatı dönemi 1860'ta başlayıp 1895'e kadar sürer.
Servet-i Fünun Edebiyatı içinde yer alan Hüseyin Cahit Yalçın, Tanzimat dönemini şu sözlerle dile getirir: "Tanzimat devri edebı hareketleri kendiliğinden doğmuştur; onu çevre ve ihtiyaçlar doğurmuştur. Nasıl içtimaı (toplumsal) ve siyasi bünyemiz değişiyor, Avrupalılaşıyorsa, bu hareket de edebıyatımızın bir Avrupalılaşma belirtisidir."
Toplumsal yaşamımızdaki değişim ve gelişim Tanzimatla başlar. Bu değişim ve gelişimde Batı'nın, Avrupa'nın büyük etkisi vardır. Divan edebiyatının yüzyıllar boyu süren sıkı kurallara bağlı yapısı Tanzimafla çözülmeye başlamıştır. Tanzimaftan sonra toplumda oluşan orta tabaka, yavaş yavaş kendi edebiyatını da oluşturmaya başlar. Dil, artık Divan edebiyatının seçkinlere hitap eden ağır dili olmaktan çıkmış; orta tabakanın günlük konuşma diline yakın bir dil haline gelmiştir.
Tanzimat Edebiyatı ile topluma yeni bir duyuş, düşünüş ve anlatış tarzı gelmiştir. Batı düşünüş tarzı, Tanzimat'la yurda yayılmış ve böylece sanat, topluma ulaşmada bir araç olarak görülmüştür. "Roman, deneme, tiyatro" gibi daha önce edebiyatımızda hiç denenmemiş türlerde eserler verilmiştir.
Tanzimat Edebiyatı, toplumcudur, doğrunun ve iyinin peşindedir. Bu dönem şair ve yazarları, sanat aracılığıyla toplumu uyandırıp yükseltmek, geri kalmışlıktan kurtarmak ve baskıları ortadan kaldırmak amacını taşır. Tanzimat dönemi sanatçıları, eski edebiyatı yıkarak yerine, Batı edebiyatının ışığında yeni bir edebiyat kurmayı hedeflemişlerdir.
Tanzimat edebiyatı Batı etkisindeki Türk edebiyatının ilk devresidir. Tanzimat siyasi anlamda 1839'da ilan edilen Tanzimat Fermanı'yla başlar. Sanatsal açıdan Tanzimat ise 1860'ta Tercüman-ı Ahval gazetesinin Çıkarılmasıyla başlar. Buna göre Tanzimat Edebiyatı dönemi 1860'ta başlayıp 1895'e kadar sürer.
Servet-i Fünun Edebiyatı içinde yer alan Hüseyin Cahit Yalçın, Tanzimat dönemini şu sözlerle dile getirir: "Tanzimat devri edebı hareketleri kendiliğinden doğmuştur; onu çevre ve ihtiyaçlar doğurmuştur. Nasıl içtimaı (toplumsal) ve siyasi bünyemiz değişiyor, Avrupalılaşıyorsa, bu hareket de edebıyatımızın bir Avrupalılaşma belirtisidir."
Toplumsal yaşamımızdaki değişim ve gelişim Tanzimatla başlar. Bu değişim ve gelişimde Batı'nın, Avrupa'nın büyük etkisi vardır. Divan edebiyatının yüzyıllar boyu süren sıkı kurallara bağlı yapısı Tanzimafla çözülmeye başlamıştır. Tanzimaftan sonra toplumda oluşan orta tabaka, yavaş yavaş kendi edebiyatını da oluşturmaya başlar. Dil, artık Divan edebiyatının seçkinlere hitap eden ağır dili olmaktan çıkmış; orta tabakanın günlük konuşma diline yakın bir dil haline gelmiştir.
Tanzimat Edebiyatı ile topluma yeni bir duyuş, düşünüş ve anlatış tarzı gelmiştir. Batı düşünüş tarzı, Tanzimat'la yurda yayılmış ve böylece sanat, topluma ulaşmada bir araç olarak görülmüştür. "Roman, deneme, tiyatro" gibi daha önce edebiyatımızda hiç denenmemiş türlerde eserler verilmiştir.
Tanzimat Edebiyatı, toplumcudur, doğrunun ve iyinin peşindedir. Bu dönem şair ve yazarları, sanat aracılığıyla toplumu uyandırıp yükseltmek, geri kalmışlıktan kurtarmak ve baskıları ortadan kaldırmak amacını taşır. Tanzimat dönemi sanatçıları, eski edebiyatı yıkarak yerine, Batı edebiyatının ışığında yeni bir edebiyat kurmayı hedeflemişlerdir.