Yenidoğan bebeğinizin rutinlerine ve kişiliğine alışmaya başlıyorsunuz ve bebeğiniz de sizi tanımaya başlıyor. Görüş alanının bir iki adım ötesi hala büyük ölçüde bulanık olmasına rağmen, yüzünüz gitgide daha tanıdık hale gelecektir. Ayrıca sizi kokunuzdan ve sesinizden tanıyabilir.
Her bebeğin kendine özgü bir mizacı vardır. Bazıları sessiz ve uyumlu iken, bazıları da sıcaklık, ses veya ışık değişikliklerine karşı daha hassastır. Haftalar geçtikçe bebeğinizin tercihleri daha da netleşecektir. Şimdilik, onun isteklerini ve ihtiyaçlarını tam olarak anlayamadığınız için kendinizi suçlamamalısınız. Bu biraz zaman alır.
Tüm bebeklerde ortak olan bir şey, sizinle ağlama yoluyla iletişim kurmalarıdır. Birinci ayda farklı bir ses duymaya başlayabilirsiniz. Bu, bebeklerin seslerini buldukları zamandır. Bebeğiniz sakin ve uyanık olduğu zaman, sizi gördüğünde veya ona yaklaştığınızı duyduğunda "oo" veya "aa" gibi sesler çıkarabilir.
Emzikler
Emme doğal bir içgüdüdür. Bazı bebeklerin anne karnında iken, ultrasonda bakıldığında parmaklarını emdikleri görülebilir. Birçoğu doğumdan sonra da güçlü bir emme isteği duyar, onu besledikten sonra bile hala emmek isteyebilir.
Emzik kullanıp kullanmamak sizin tercihinizdir. Bazı ebeveynler huysuz bir bebeği sakinleştirmek ve yeniden uykuya dalmasını sağlamak için emziklerin oldukça faydalı olduğunu düşünürler. Bazıları da estetik nedenlerden ötürü emzik kullanmaya karşı çıkarlar ve emzik temizliği konusunda sıkıntıya girmemeyi tercih ederler. (Kendi kendini yatıştırması için bebeğinizin elini ağzına yöneltebilir veya kendi temiz serçe parmağınızı verebilirsiniz).
Bebeğinize emzik vermemek için herhangi bir fiziksel neden yoktur. Eğer emzik kullanıyorsanız aşağıda bazı ipuçları bulabilirsiniz: Eğer bebeğinizi emziriyorsanız, bebeğiniz göğsünüzü tutmayı öğrenene kadar ve süt üretiminiz sabit olana kadar –ki her iki durum da bu hafta itibariyle gerçekleşmiş olmalıdır- emzik vermeyin. İlk haftada emzik verildiği zaman, bebeğiniz emmeyi öğrenme konusunda zorluk yaşayabilir, çünkü meme ucunu ve emziği emmek için ihtiyaç duyulan ağız hareketleri biraz farklıdır.
İlk çare olarak "emzik vermekten" kaçının. İlk huysuzluk belirtisinde hemen bebeğinizin ağzına emzik vermek yerine, besleyin, gazını çıkartın, altını değiştirin, sallayın, kucaklayın ve bebeğinizin temel ihtiyaçlarına cevap verin. Eğer şu an emziği makul bir biçimde kullanırsanız, bebeğiniz büyüdüğünde emziğe daha az bağımlı olacaktır. Emzik sevgi gösterisi ve kucaklama yerine değil, bebeğinizi rahatlatmak için kullanılmalıdır.
Emziğin bebeğinizin diş gelişimini etkileyeceği konusunda endişelenmeyin. 5-6 yaşına kadar kalıcı dişleri çıkmayacaktır ve o yaşlarda emzik sadece bir “hatıra” olacaktır. Karşılaştıracak olursak, parmaklarını emen çocuklar için, bebeklik dişlerini kaybettikleri zaman bu alışkanlığı bırakmak daha zor olabilir ve bu durum ileride diş problemlerine neden olabilir.
Her bebeğin kendine özgü bir mizacı vardır. Bazıları sessiz ve uyumlu iken, bazıları da sıcaklık, ses veya ışık değişikliklerine karşı daha hassastır. Haftalar geçtikçe bebeğinizin tercihleri daha da netleşecektir. Şimdilik, onun isteklerini ve ihtiyaçlarını tam olarak anlayamadığınız için kendinizi suçlamamalısınız. Bu biraz zaman alır.
Tüm bebeklerde ortak olan bir şey, sizinle ağlama yoluyla iletişim kurmalarıdır. Birinci ayda farklı bir ses duymaya başlayabilirsiniz. Bu, bebeklerin seslerini buldukları zamandır. Bebeğiniz sakin ve uyanık olduğu zaman, sizi gördüğünde veya ona yaklaştığınızı duyduğunda "oo" veya "aa" gibi sesler çıkarabilir.
Emzikler
Emme doğal bir içgüdüdür. Bazı bebeklerin anne karnında iken, ultrasonda bakıldığında parmaklarını emdikleri görülebilir. Birçoğu doğumdan sonra da güçlü bir emme isteği duyar, onu besledikten sonra bile hala emmek isteyebilir.
Emzik kullanıp kullanmamak sizin tercihinizdir. Bazı ebeveynler huysuz bir bebeği sakinleştirmek ve yeniden uykuya dalmasını sağlamak için emziklerin oldukça faydalı olduğunu düşünürler. Bazıları da estetik nedenlerden ötürü emzik kullanmaya karşı çıkarlar ve emzik temizliği konusunda sıkıntıya girmemeyi tercih ederler. (Kendi kendini yatıştırması için bebeğinizin elini ağzına yöneltebilir veya kendi temiz serçe parmağınızı verebilirsiniz).
Bebeğinize emzik vermemek için herhangi bir fiziksel neden yoktur. Eğer emzik kullanıyorsanız aşağıda bazı ipuçları bulabilirsiniz: Eğer bebeğinizi emziriyorsanız, bebeğiniz göğsünüzü tutmayı öğrenene kadar ve süt üretiminiz sabit olana kadar –ki her iki durum da bu hafta itibariyle gerçekleşmiş olmalıdır- emzik vermeyin. İlk haftada emzik verildiği zaman, bebeğiniz emmeyi öğrenme konusunda zorluk yaşayabilir, çünkü meme ucunu ve emziği emmek için ihtiyaç duyulan ağız hareketleri biraz farklıdır.
İlk çare olarak "emzik vermekten" kaçının. İlk huysuzluk belirtisinde hemen bebeğinizin ağzına emzik vermek yerine, besleyin, gazını çıkartın, altını değiştirin, sallayın, kucaklayın ve bebeğinizin temel ihtiyaçlarına cevap verin. Eğer şu an emziği makul bir biçimde kullanırsanız, bebeğiniz büyüdüğünde emziğe daha az bağımlı olacaktır. Emzik sevgi gösterisi ve kucaklama yerine değil, bebeğinizi rahatlatmak için kullanılmalıdır.
Emziğin bebeğinizin diş gelişimini etkileyeceği konusunda endişelenmeyin. 5-6 yaşına kadar kalıcı dişleri çıkmayacaktır ve o yaşlarda emzik sadece bir “hatıra” olacaktır. Karşılaştıracak olursak, parmaklarını emen çocuklar için, bebeklik dişlerini kaybettikleri zaman bu alışkanlığı bırakmak daha zor olabilir ve bu durum ileride diş problemlerine neden olabilir.
