valla konuya eğilip size katılmak isterdim ama işini yaptığım 85 yaşındaki vedat ustanın bana anlattığı aklıma geldi
dediki bulunmasın diye yukarıdaki tepeye ektiğimiz tarlamızdki mısırları muhtar jandarmaya söylemiş ziraat bankasından eksperlerle birlikte geldiler ve tarlada 50 kg mısır olduğunu tespit ettiler . 10 kg ını hasat zamanı ziraat bankasına getirmemi bana söylediler
dedimki getirmesen ne oluyor ?
dayak var oğlum dedi tüfeğin dipçiği ile yüzümüze vuruyorlardı . korktuğumuzdan değil kardesim 32 aydır askerde idi annem yanlızdı bakacak kimsesi yoktu benide dövseler mapusa atsalar ne olacaktı halimiz .
dedim ne yaptın ?
80 kilo falan geldi dedi mısır buyuk gürgen ağaçlarının üzerine karakovan koyardık ( arı kovanı ) onların içine doldurduk bi kısmını ne olur ne olmaz diye gelip hepsini alabilirlerdi 10 kiloyda mecbur ziraate götürdüm arkam ile araba yoktu o zamanlar
dedim usta araba yoludamı yoktu
dediki
oğlum cankurtaran geçidini kar kapattığı zaman ayağımızda yırtık çarıklarla jandarmalar bizi zorla götürüp kar küretirlerdi carığımızın yırtığına deri parçaları şıkıstırıp su geçmesin diye uğraşırdık o zamanlar ( cankurtaran geçidi yaklaşık 10 km lik bir bölgedir ) hiç demezlerdiki vatandaş hasta olursa ne yapacak parası varmı onuda boşver hopada hastane yoktu o zamanlar . öyle zamanlardan geldik dedi .
kısacası vatandaş alışık sorun etmeyin .
bugun yaklasık 2 saat vedat usta ile sohpet ettim bana birinci dilden çok şeyler anlattı . gerçekten çok zor dönemler geçirmişiz şükretmek gerek