semiralev
Üye
Mustafa Kemal, 19 Mayıs bin dokuz yüz on dokuzda Samsun’a çıktıktan sonra hemen Kurtuluş Savaşı hazırlıklarına başlar. Halka, böyle bir savaşın gereğini anlatmak amacıyla Anadolu’yu adım adım dolaşır. Kendisi gibi düşünenleri örgütlemeye çalışır.
Erzurum’da bulunduğu sırada bir gün Ilıca’ya uğrar. Yolda bir göçmen kafilesine rastlar. Yirmi, otuz kişiden oluşan bu topluluğun önünde sırtında tüylü paltosu, elinde kalın sopası ile ak sakallı biri yürümektedir. Yaşlı adam, Atatürk’ü ve yanındakileri görünce onları, nasırlı elini geniş göğsünün üzerine koyarak selamlar. Atatürk de bu yaşlı ama dinç ve gösterişli adamın selamına karşılık verir. Onun yanına gider.
Kısa bir görüşmeden sonra Atatürk, yaşlı adama sorar:
— Ağam, söyle bakalım, böyle nereden geliyorsunuz?
— Paşam, Ruslar geldiğinde göçmen olduk. Erzurum’dan Çukurova’ya indik. Şimdi köyümüze dönüyoruz.
Atatürk, böyle bir zamanda buralara dönüşün pek yerinde olmadığını, kışın sıkıntı çekeceklerini anlatmaya çalışır ve şöyle der:
— Ağa, yoksa oralarda geçinemediniz mi?
— Hayır paşam! Çukurova cennet gibi bir yer. Toprağı çok verimli. Bir ek, yüz alırsın. Ne var ki son günlerde bir söylenti duyduk. (...) bizim Erzurum’u Ermenilere vereceklermiş. Gidelim de görelim dedik; kimin malını kime veriyorlarmış!
Güngörmüş, yurduna candan bağlı bu yaşlı adamın bu içli sözleri, başta Atatürk olmak üzere dinleyenleri çok duygulandırır. Büyük asker, yaşlı gözlerle arkadaşlarına döner,
— Bu ulusla neler yapılmaz, der ve sonra yaşlı adama iyi yolculuklar, esenlikler diler.
------------
Aşağıdaki soruları metne göre sözlü olarak cevaplayınız.
1. Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı için hazırlıklara ne zaman başladı?
2. Mustafa Kemal, Anadolu’yu neden adım adım dolaştı?
3. Mustafa Kemal, göçmen kafilesine nerede rastladı?
4. Mustafa Kemal, yaşlı adama hangi soruları sordu?
5. Yaşlı adam, Erzurum’a dönme nedenlerini nasıl açıkladı?
Erzurum’da bulunduğu sırada bir gün Ilıca’ya uğrar. Yolda bir göçmen kafilesine rastlar. Yirmi, otuz kişiden oluşan bu topluluğun önünde sırtında tüylü paltosu, elinde kalın sopası ile ak sakallı biri yürümektedir. Yaşlı adam, Atatürk’ü ve yanındakileri görünce onları, nasırlı elini geniş göğsünün üzerine koyarak selamlar. Atatürk de bu yaşlı ama dinç ve gösterişli adamın selamına karşılık verir. Onun yanına gider.
Kısa bir görüşmeden sonra Atatürk, yaşlı adama sorar:
— Ağam, söyle bakalım, böyle nereden geliyorsunuz?
— Paşam, Ruslar geldiğinde göçmen olduk. Erzurum’dan Çukurova’ya indik. Şimdi köyümüze dönüyoruz.
Atatürk, böyle bir zamanda buralara dönüşün pek yerinde olmadığını, kışın sıkıntı çekeceklerini anlatmaya çalışır ve şöyle der:
— Ağa, yoksa oralarda geçinemediniz mi?
— Hayır paşam! Çukurova cennet gibi bir yer. Toprağı çok verimli. Bir ek, yüz alırsın. Ne var ki son günlerde bir söylenti duyduk. (...) bizim Erzurum’u Ermenilere vereceklermiş. Gidelim de görelim dedik; kimin malını kime veriyorlarmış!
Güngörmüş, yurduna candan bağlı bu yaşlı adamın bu içli sözleri, başta Atatürk olmak üzere dinleyenleri çok duygulandırır. Büyük asker, yaşlı gözlerle arkadaşlarına döner,
— Bu ulusla neler yapılmaz, der ve sonra yaşlı adama iyi yolculuklar, esenlikler diler.
Faruk ÇIL
Atatürk ve Anıları (Kısaltılmıştır.)
Atatürk ve Anıları (Kısaltılmıştır.)
------------
Aşağıdaki soruları metne göre sözlü olarak cevaplayınız.
1. Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı için hazırlıklara ne zaman başladı?
2. Mustafa Kemal, Anadolu’yu neden adım adım dolaştı?
3. Mustafa Kemal, göçmen kafilesine nerede rastladı?
4. Mustafa Kemal, yaşlı adama hangi soruları sordu?
5. Yaşlı adam, Erzurum’a dönme nedenlerini nasıl açıkladı?