• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Çiçeksiz Bitkiler Hakkında Her Şey

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
Çiçeksiz Bitkiler Hangileridir?
  • Eğrelti otu,
  • Kara yosunları,
  • Ciğer otu,
  • Kibrit otu,
  • At kuyruğu otu...
Bu grubun oluşturduğu bitki grubuna genel olarak çiçeksiz bitkiler adı verilir.
Ormanlar, çay ve dere kenarları, göl kıyıları çiçeksiz bitkilerin yaşaması için uygun ortamlardır. Kara yosunları ve ciğer otları nemli yerlerde yetişen bitkilerdir. Atkuyrukları, bataklık ve sulak yerlerde yetişir. Eğreltiler de çok sıcak ya da çok soğuk olmayan nemli bölgelerde yetişir.


ZXLivvl.webp

Çiçeksiz bitkilerle ilgili özet halindeki konuya BURADAN ulaşabilirisniz...
 
Eğrelti Otu

Eğrelti ya da Eğrelti otu (Pteridophyta), 12.000 türü bulunan bitki bölümü[1]. Atkuyrukları da bu bölümde olmasına karşın eğrelti adıyla anılmazlar. Karbonifer döneminde 360 milyon yıl öncesine tarihlenen fosil kayıtları vardır.

GsEAjsC.webp

Yapraklarının iç yüzünde spor keseleri bulunan damarlı çiçeksiz bitki. Birçok tür ve cinsi, tropikal bölgelerde genellikle ağaçsı, ılıman bölgelerde otsu olarak yetişir. Köksapları toprak altında bulunan eğreltiotunun yaprakları ince uzun ve çok parçalıdır.

Bitkilerin sınıflanmasında eğreltiotunun yer aldığı sınıfın diğerlerinden farkı spor keselerinin başak biçiminde bir sapın üzerinde değil yapraklar üzerinde bulunmasıdır. Günümüzden 260.000.000 yıl önce de yaşayan eğrelti otlarının karbon devrinde büyük gelişme gösterdikleri ve jeolojik devirde özel mikroorganizmalarca mayalanması sonucunda maden kömürlerinin önemli bir bölümünü oluşturduğu saptandı.

Kimi türlerinde kök sap ve yenebilen kök, nişasta bakımından zengindir. Günümüzde süs bitkisi olarak da yetiştirilen eğreltiotları gübre olarak da kullanılır. Başlıca türlerinden olan erkek eğreltiotu (Dryopteris filixmas) iri yeşil demetler durumundadır ve silisli topraklarda bolca yetişir. Bağırsak asalaklarını düşürücü etkileri olan erkek eğreltiotu adına karşın hem erkek, hem dişi gametler taşır. Dişi eğreltiotu (Ahprium filix femina) Kuzey yarımkürede.

Türkiye'de Kuzey Anadolu'da yaygın olarak yetişir. Kartallı eğreltiotunun (Pteridinum aquilinum) yaprakları dik ve parçalıdır. Adını yaprak sapının kesitinde beliren Avusturya kartalını andıran siyah biçimden alır. Eğreltiotlarının tüm dünyada killi ve humuslu topraklarda 10.000'e yakın türü yetişir.
 
Kara Yosunları

Kara yosunları (Bryophyta), ciğer otları, boynuz otları ve yapraklı kara yosunlarını kapsayan bitkiler bölümü.

"Bryopsida" tek sınıfını kapsar. Sistematikdeki yeri değişkenlik gösteren bir gruptur.

Çok hücreli, fotosentetik bitkilerdir. Kara yosunlarının iletim sistemleri ve gerçek kök, yaprak ve gövdeleri yoktur. Çoğu yapraklı olan küçük yapılı türler içerirler. Kök yerine bir ya da çok hücreden oluşan rizoidler (köksü yapılar) bulunur.

HoUaBFM.webp

Kara yosunlarında sporofit ve gametofit evre olmak üzere 2 farklı yaşam evresi vardır.

Gametofit evrede bitki tamamen ince ve yumuşak yapraksı formda ve bir sapa bağlı olup, birkaç hücre kalınlığında olan yapraklar orta ana damar genellikle içermez. Döl almasıyla eşeyli ürerler. Fotosentezin büyük bir kısmını gametofit nesil gerçekleştirir. Fotosentez sonucu oluşan besinlerini depolayan bitkilerdendirler. Yaklaşık 16.000 türü bilinmektedir.
 
Ciğer Otu

Ciğer otu (Pulmonaria officinalis), hodangiller (Boraginaceae) familyasından Nisan-Mayıs ayları arasında çiçek açan, 10-50 cm boyunda, çok senelik otsu bir bitki türü. Çiçekli bir bitkidir mor kırmızıdır çok tüylüdür

Ciğer otları, Hepaticae ya da Marchantiophyta; bitkiler alemininin bir şubesi ya da karayosunları şubesinin bir sınıfı.

iglNhB8.webp

İlkel, çiçeksiz ve tohumsuz bitkilerdir. Çoğunlukla nemli topraklarda, kayalarda ve ağaç kütüklerinde yaşarlar. Gövdeleri yoktur, yapraklarında orta damar bulundurmazlar. Dallanmış kurdale şeklindeki yapıları toprak üzerinde uzanır. İletim dokuları yoktur. "Rizoid" denilen kökümsü yapılar ile toprağa tutunurlar.

Bitkinin asıl görünen kısmı gametofit nesildir. Yapraklı karayosunlarında olduğu gibi sporofit nesil bir parazit olarak gametofit nesilin üzerinde gelişir. Bazı gametofitlerin üzerinde "gemma çanağı" denilen yapılar bulunur. Bunlar, ana bitkiden ayrılıp, eşeysiz üremeyi sağlayan yapılardır. Gametofit nesili oluştururlar. Yani döl değişimi görülür. Gametofit nesilin üzeri tek tabakalı epidermis ile kaplı olup, gaz alışverişini sağlayan birçok pora sahiptir. Alt yüzeyinde bulunan epidermisde çok sayıda ince pullar bulunur. Bu pullardan uzun ve ince rizoidler gelişir.
 
Kibrit Otu

Dünyanın her yerinde yaygın olan ama en çok tropik bölgelerdeki dağlık ve ormanlık kesimlerde bulunan kibrit otlarının 200 kadar türü vardır. Çoğu toprakta bazıları ise başka bitkilerin üzerinde epifik olarak (yani bazı bitkilerden yalnızca destek sağlayan ama asalak olmayan) yaşayan bu çok yıllık bitkilerin genellikle sürünücü özellikteki gövdeleri çatallı bir dallanma gösterir. Gövdeler ara sıra yukarı doğru dik sürgünler uzatır. İyice küçülerek iğne yada pul biçimini almış yapraklar gövdelere sarmal olarak dizilmiştir. Çoğunlukla dal uçlarında toplanan sporkeseleri kozalağı andıran başaklar oluşturur.

vJoGqtp.webp

Başaklarda çevreye saçılan sporlar toprağa düştüğünde çimlenerek gametofit denen bir bitkiciğe, bu da ürettiği sperma ve yumurta hücrelerinin döllenmesi ile yeni bir kibritotuna dönüşür. Yani kibrit otlarının yaşam çevriminde önce spor, sonra gamet üretilen evreler dönüşümlü olarak birbirini izler. Kibrit otlarına yaygın olarak kurt pençesi de denir.

En yaygın türlerinden biri olan adi kibrit otu Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika’da, Türkiye’de ise Kuzeydoğu Anadolu’nun özellikle dağlık kesimlerinde yetişir. Sürünücü gövdesinin uzunluğu bazen 3 metreye erişebilen bitkinin olgun sporları kurutularak bazı deri hastalıklarının, özellikle de bebeklerdeki pişiklerin tedavisinde kullanılır. Bu toz Anadolu’da göbektozu adıyla anılmaktadır. Kuzey Amerika’nın nemli ormanlarında ve kayalık bölgelerinde yetişen bir türün spor keseleri başaklar oluşturmayıp dallara dağınık olarak yerleşmiştir.

Kibrit otları 300 milyon yıl öncesinden, yani Karbonifer Dönem’den günümüze ulaşan en eski bitkilerdir. Bunların o dönmede yaşamış olan akrabalarının pek çoğu günümüzdekilerle kıyaslanmayacak ölçüde iri hatta ağaç boyutunda bitkilerdir.
 
At Kuyruğu Otu

Atkuyruğu (Equisetum), atkuyruğugiller (Equisetaceae) familyasından bitki cinsidir.

Sulak çayırlar ve su kıyılarında yetişen, çok yıllık ve otsu bitkilerdir. Atkuyrukları "yaşayan fosil" olarak nitelendirilir. Genç sürgünleri ahır hayvanlarında zehirlenmelere neden olabilir.

ETFxtn4.webp


Türleri
  • Alt cins: Equisetum
  • Equisetum arvense - Tarla atkuyruğu TÜRKİYE
  • Equisetum bogotense > - And atkyruğu
  • Equisetum diffusum - Himalaya atkuyruğu
  • Equisetum fluviatile - Su atkuyruğu
  • Equisetum palustre - Bataklık atkuyruğu
  • Equisetum pratense - Çayır atkuyruğu
  • Equisetum sylvaticum - Orman atkuyruğu
  • Equisetum telmateia - Kuzey büyük atkuyruğu
  • Alt cins: Hippochaete
  • Equisetum giganteum - Güney büyük atkuyruğu
  • Equisetum myriochaetum - Meksika büyük atkuyruğu
  • Equisetum hyemale - Pürüzlü atkuyruğu
  • Equisetum laevigatum - Düzgün atkuyruğu
  • Equisetum ramosissimum - Dallı atkuyruğu TÜRKİYE
  • Equisetum scirpoides - Bodur atkuyruğu
  • Equisetum variegatum - Alaca atkuyruğu
At kuyruğu otu 25-60cm yükseklikte ve sapı 3-6mm civarında olan türlerdir. Nemli topraklarda, tarla aralarında, hendek kıyılarında yetişir Daha çok nemli ve bataklık yerlerde yetişen, 50 cm.’ye kadar uzayabilen, çok yıllık, otsu bir bitkidir. Acı madde, saponin, tanen, silisik asit, çeşitli alkoloidler ve potasyum içerir. İğne yapraklar gövdeden kolayca ayrıldığında kuruma tamamlanmış olur. at kuyruğu çiçeği Yapraklar ovuşturularak saptan ayrılır ve bir örtüye serilerek 1-2 gün boyunca tam olarak kurumaya bırakılır. Sonra ince kıyılır ve hava almayan kaplarda saklanır.


At kuyruğu otunun faydaları
  • Romatizma ve nıkris şikayetlerini azaltır.
  • Yaraların ve kesiklerin iyileşmesini hızlandırır.
  • Kanı temizler. Sindirim sistemini güçlendirir.
  • Vücut direncini arttırır.
  • Saçı besler ve kepeği önler.
  • Ağız ve bademcik iltihaplarında faydalıdır.
  • Böbrekleri temizler ve böbreklerde oluşan kum ve taşları dökmeye yardımcı olur.
  • Kronik öksürükte faydalıdır. İdrar ve balgam söktürücüdür.

At kuyruğu otunu nelere iyi gelir?
  • En önemli özelliği, bedende biriken sıvıları ödemleri organizmanın mineral dengesini bozmadan dışkılayabilmesidir.
  • Böbrek, idrar yolları ve mesane iltihabında başarıyla kullanılabilir.
  • Yüksek oranda içerdiği silisik asit sayesinde, akciğer hastalıklarında, katılgandoku, deri, saç ve tırnaklarla ilgili rahatsızlıklarda kullanılmalıdır.
  • Tüm deri hastalıklarında ve geç iyileşen yaralarda, kompres, yıkama veya banyo katkısı olarak kullanılabilir.
  • Kan dolaşımı bozukluklarında, kırıklar nedeniyle oluşan şişliklerde, bacak yaralarında ve deri rahatsızlıklarında da kullanılabilir.
  • Romatizma ve gut hastalıkları da, metabolizma bozukluğundan kaynaklanan hastalıklar olduğu için, silisik asit içerikli banyolarla çok olumlu etkilenebilirler.
  • Bel ağrılarında alınan tam banyolar çok rahatlatıcı olabilir.
  • Bademcik, dişeti ve ağız boşluğu iltihabında gargara ve çalkalama biçiminde kullanılır.
  • İstem dışı idrar kaçırmaya ve çocukların uykuda idrar kaçırmalarına karşı çay kürleri uygulanmalıdır.
  • Prostat büyümesi ve prostat iltihabına karşı kullanılabilecek bitkilerin başlıcalarındandır.

At kuyruğu otu nasıl kullanılır?

At Kuyruğu Bitkisinin toprak üstünde kalan kısımları kurutulup kaynatılmak suretiyle çay ve gargara olarak ya da haricen kullanılır. Pek çok faydalı etkiyi çay olarak içildiğinde gösterir. Ayrıca, Atkuyruğu suda kaynatıldıktan sonra elde edilen su, haricen egzama, sivilce, yara, çıban ve kıl dibi iltihaplarına karşı kullanılabilir. Bu su gargara olarak ise boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarına karşı faydalıdır.
 
Geri
Top