Her iki gıdanın da sporda yeri olmadığı ve vücuda faydadan ziyade daha çok yan etkilerini bırakabildiğini hemen hemen herkes bilmektedir. Ülkemizde cips ve kola tüketimi avrupada rakamlarına karşı her geçen sene artmaktadır. Bu ise üretimcileri ve yaygınlaşmasını hatta kola reklamlarını artırmaktadır. Ülkemizde cips ve kola yaygınlığına dur demek ise sporculara düşmektedir. Çünkü vücut geliştirmeci sporcuların sözleri toplumda değer kazanmaktadır.
Şimdi cips ve kola hakkında yaptığımız basit bir araştırmayı sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Cips içerisinde bulunan zararlı yağlar ve kombinesindeki k.hidratlarla beraber vücuda en kısa yoldan çabuk yağ depolanabilmektedir. Bundan dolayı bir insanın yarım litre şekerli limonata içmesi iki avuç cips yemesinden daha faydalı görünüyor. Fayda kelimesini şöyle anlayalım. Sadece karbonhidrat alarak enerji depomuzu harekete geçirirz ve yağ depolansa bile bu belli miktarda ihtiyaca binaen gerçekleşir. Fakat siz kötü yağla k.hidratı birleştirirse o zaman vücuda direk yağ depolanabildiğini görebiliriz. Kola ve cips'in reflü rahatsızlığını doğurduğunu uzmanlar bildirir. Reflü, yemek yedikten sonra mide asidinin yemek borusuna kaçması ve bölgenin tahriş olmasıyla ortaya çıkan bir hastalık. Yemek borusuna kaçan asit, burada iltihaba yol açarak ekşime ve yanma hissine neden oluyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nden Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Saruç, pek çok insanı etkileyen reflü hakkında bilgi verdi. Saruç, reflü için en büyük risk faktörünün şişmanlık olduğunu söyledi. Kilo fazlası olanlarda reflünün daha çok görüldüğünü belirterek, "Öte yandan hızlı yemek yiyenlerde, yüksek yağ ve karbonhidrat ağırlıklı beslenenlerde, yemek yedikten hemen sonra yatanlarda, yemekten sonra spor yapanlarda ve dar giysileri tercih edenlerde de reflü şikâyetine sıklıkla rastlanıyor." dedi.
Doç. Dr. Murat Saruç, reflünün yiyeceklerle de ilişkili olduğunu aktararak, "Çikolata, susamlı yiyecekler, portakal, kuruyemiş, patates cipsi, kola, sigara, alkol ve kahve de reflüye yol açıyor. Bu nedenle sık sık reflü şikâyeti çekenlere bu yiyecekleri yasaklıyoruz." açıklamasını yaptı. Reflünün toplumda çok önemsenmediğini hatırlatan Saruç, "Reflü tedavi edilmediğinde uzun dönemde yemek borusu kanserine yakalanma riskini artırıyor. Reflünün yemek borusunda yol açtığı hücresel değişimler kanseri tetikleyebiliyor." şeklinde konuştu. Uzun süre reflü şikâyeti çekenlerde endoskopiyle yemek borusunun incelendiğini ifade ederek, hastalığı kansere dönüşmeden tespit edip gerekli müdahaleleri yapabildiklerini anlattı.
Kola da bulunan kötü şekerli karbonhidrat'ın vücuda getirdiklerini biliyoruz. Peki siz köpükleşmedeki o fosforik asitin kemik yapısına vereceği tahribatı tahmin ediyormuydunuz? Burada kafein, kötü şekerli k.hidrat ve fosforik asit kombinesinin vücuda vereceği hızlı enerji ama fosforik asit ile(fazla alınırsa) metabolizmayı bozacağı görüşleri 1992 senelerinde sağlık dergilerde yazılıyordu. Birçok ülkeler kötü yağlar ile kötü k.hidratları beraber kullanımlarını tamamen yargılamışlar ve ısrarla elinizi çekin uyarısını yapmışlardır. Şimdi şöyle bir düşünelim. Ülkelerdeki gıda bilimciler argo tabirle bağıra bağıra cips ve kolaya uyarı getirmektedirler. Özellikle Amerika ülkesinde bu gerçekleşmektedir. Bu durumda devletlerden gelen ses nedir? Elimiz kolumuz bağlı izliyoruz seslerinden başka bir ses gelmemektedir.
Şimdi ülkelerdeki cips ve kola durumuna göz atalım.
TÜRKİYE
* Afyonkarahisar'da 16 yaşındaki bir gencin CİPS yiyip KOLA içtikten sonra zehirlendiği iddia edildi. Alınan bilgiye göre, Kayadibi Mahallesi Mermer Çeşme Sokak'ta oturan E.Ş. (16) yediği cips ve içtiği kolanın ardından rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan genç, gıda zehirlenmesi teşhisiyle tedavi altına alındı. Afyonkarahisar Devlet Hastanesinde tedavisi süren gencin hayati tehlikesinin bulunduğu belirtilerek, soruşturma başlatıldı. Doktorlar ise koladaki asitin cips içerisindeki yağların mideye zarar vermesini artırdığı görüşündedir. (Tarih 3 Ağustos 2007)
* Araştırmalarda cipslerden ve kolalardan zarar gördüklerini belirten bazı öğrencilerin açıklaması üzerine Milli Eğitim Bakanlığının okullarda kola ve cips gibi ürünleri yasaklamaya koyuldu. Duruma İzmir Büfeciler ve Kantinciler odası karşı çıktılar. Milli Eğitim Bakanlığı geçtiğimiz günlerde yayınladığı genelge ile okul kantinlerinde kola, cips ve patates kızartması gibi yiyeceklerin satışına sınırlama getirilerek, öğrencilere meyve, sebze, ayran ve yoğurt satışının teşvik edilmesini istemişti. (19 Nisan 2007 Perşembe)
* Bağımsız Eğitimciler Sendikası (BES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Yerli Malı Haftası'nın gerektiği gibi kutlanmadığını belirterek, "Bu önemli hafta günümüzde, okullarda kola, cips ve hamburgerle kutlanıyor" dedi.
Atatürk zamanında başlayan 'yerli malı' haftası kültürel değerlerin yaşatılması, doğal zengin kaynakların tanıtılması, mutfak zenginliğimizden örneklerin sunulması, Türkçe'nin korunması ve geliştirilmesi gibi etkinliklerin bir bayram havasında yapıldığı etkinliklerdir. Günümüzde kutlamalar göstermelik bir şekilde gerçekleşmeye başlamıştır. Resmi dairede bir spor salonunda dahi çıkışta cips kolla satılması durumu vahimleştiren bir diğer tablo. (15 Aralık 2007)
* Antalya'da gerçekleştirilen 5. Metabolik Sendrom Sempozyumu'nda konuşan Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, okul kantinlerindeki yeme alışkanlıklarının çocuk sağlığını tehdit ettiğini söyledi. Kurtoğlu, araştırmalara göre cips yiyen bir çocuğun senede 9 kilo yağ aldığını ifade etti. Metabolik sendromu, genel anlamda bel çevresinin kalınlaşması olarak tanımlayan Kurtoğlu, 'çocukların egzersiz yapmaması, asansörle evden ayrılıp, servisle okula gidip tekrar aynı şekilde dönmeleri ve evde bilgisayar başında çok zaman geçirmeleri'ni sendrom nedeni olarak saydı. Kurtoğlu, çocukların 2 saatten fazla bilgisayar ve TV başında kalmamaları gerektiğinin altını çizdi. Metabolik sendromun sadece ileri yaşlarda görülmediğini, çocuk yaşlarda hatta anne karnında temellerinin atıldığını dile getiren Kurtoğlu; söz konusu hastalığın diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, obezite, gut, depresyon, kemik ve kas sistemi rahatsızlıkları ve karaciğer yağlanmasına sebep olabileceğini belirtti. Kurtoğlu, özellikle çocukların risk altında olduğunu sözlerine ekledi. (14 Nisan 2008 pazartesi)
* Saadet Partisi Bingöl Gençlik Kolları Başkanı Mahmut Korkutata nın kola yerine ayran içelim ve sigara yerine tütün içelim kampanyasında ABD ortadoğudan defol sloganları arasında konuşmalarına devam eden korkutata, temsili olarak birer coca cola ve fanta şişesini yere boşalttı. Aynı haftasonu ise Konya Saadet partisi binasında gençlere cips-kola şeker ve lokumlar dağıtıldı. Aynı bina çıkışında sigara içenlerin sayısı %90’dı. (Nisan 2003)
* Eski Ulaştırma bakanı MHP İçel Milletvekili Enis Oksüz, Erdemli ilçesinde katıldığı bir programda rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Verilen bilgişye göre aç karnına kola ve cips aldığı ve bundan dolayı midesinde sorun yaşadığı ve ağrılar çektiği bildirildi. Midesinde kanama geçirdiği açıklandı. (27 Ocak 2002)
* Araştırmalara göre Türkiyede kişi başına yıllık cips tüketimi 500gram'dan 750grama çıktığı bildirildi. Bu oran ortadoğu da 750-800gram ve avrupa ülkelerinde ise ortalama 2000gramdır. İnsanımız kuruyemişe bağlılığını devam ettirmektedir. 30 yaş üzeri insanların kuruyemiş tüketme oranı %80. Cips tüketme oranı %10. gençlerde ise bu oran kuruyemişlerde %35 ve cipslerde %58 dir. Araştırmalarda Cips kullanan her 3 kişiden birisinin yüksek tansiyon ve şişman olduğu belirlendi. Kola içenlerin durumu ise her iki yaş grybundada ortalama %70 civarıdır. Fakat şişmanlık incelendiğinde cips alanlarda bu oran %90 olarak görülmüştür. ( 01 Eylül 2006 Cuma)
* Tüketici hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar bir basın toplantısında okuldaki kantin, kafeterya ve yemekhanelerde öğrencilere satılan gıdalarla ilgili olarak velilerden gelen şikayetler üzerine bir araştırma yaptıklarını bildirdi. Çakar, şubelerinin faaliyet gösterdiği 40 il ve ilçedeki 300 dolayında ilköğretim okulu ve lisede yaptıkları araştırma sonucunda, öğrencilerin sağlığı açısından risk ve tehlike oluşturabilecek cips, gofret, kek, şekerleme, çikolata, sucuklu, salamlı tost ve sandviç, bisküvi, kola ve diğer gazlı içecek ve meyve sularının ağırlıkta olduğunu tespit ettiklerini ifade etti. Derneğe, Hacettepe, Ankara ve Gazi üniversitelerinin ilgili birimleri ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Gıda Enstitüsü'nün görüş bildirdiğini anlatan Çakar, "Kantinlerde satılan bu yiyecek ve içecekler, öğrencilerin sağlığı üzerinde obezite, hipertansiyon, diyabet, koroner arter hastalığı, alerji ve kanser gibi risk ve tehlikeler oluşturmaktadır." dedi. (25 Aralık 2007 Salı)
*Sağlık bakanlığı çalışanlalrı fast üzerindeki araştırmalar sonucunda açıklama getirdiler. Açıklama da Sağlık Bakanlığı beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığı'nın önerileri yer aldı: " Cips alarak günlük yorgunluğunuzu artırabilirsiniz. Stres ve düşünmekten kendini yorgun hisseden gençlerimiz için cips tamamen yan etki yapacaktır. Spor yapan gençlerimizin cips almaları enerji yerine pek geçmemektedir. Yap boz oyununa dönecek olan cips, bir tarafdan enerji harcayacaksınız ve diğer tarafdan gereğinden fazla enerji deposu vücudunuza depdolanacaktır. Sinir sisteminin çalışmasında etkin B vitaminleri, magnezyum ve biotinden zengin besinlerin (tam tahıl ürünleri, koyu yeşil yapraklı sebzeler, ceviz, badem, findik gibi yağlı tohumlar vb.) tüketimi artırılmalıdır. Bunun yerine cips almanız ve yanında kola içmeniz bu gıdalardaki ve diğer gıdalardaki sudua eriyen vitaminlerin işlemini ve etkisini azaltacaktır." (22 mayıs 2007 Salı)
* Samsun 19 Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Tıp Fakültesi hastanesi Başhekim yardımcısı ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Aydın, cips ve kola gibi ürünleri tüketen çocukların boylarının kısa kaldığını iddia etti. OMÜ Şehir Polikliniği'ndeki hasta eğitim seminerinde boy kısalığı ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Murat Aydın şöyle devam etti:"Genelde anne ve babanın boyu kısa ise çocukların da boyları genellikle kısadır. Ancak genetik özellikler kadar önemli olan diğer bir faktör beslenmedir. Sağlıklı beslenmeyen, yeterince sebze ve meyve tüketmeyen, parlak ambalajlarda satılan şeker, cips ve kola gibi boş kalorileri alan çocukların boyları kısa kalıyor. Sık hastalanan ya da süreğen hastalığı olan çocukların büyümeleri de kötü yönde etkileniyor. O nedenle abur-cubur yiyeceklerden çocukların uzak tutulmasında fayda var." dedi. Sağlıklı çocukların boylarının düzenli şekilde arttığına işaret eden Prof. Dr. Murat Aydın, "Büyüme hormonu geceleri ve sabaha karşı salındığı için erken yatmalı ve düzenli uyumalıdır." dedi. Aydın, yaşıtlarına göre belirgin derecede boyu kısa olan, pantolon-etek boyları uzatılmadan aynı giysiyi bir yıldan uzun süre giyebilen çocukların mutlaka doktor kontrolünden geçirilip incelenmesi gerektiğinin altını çizdi. (09Nisan 2008 Çarşamba)
* Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, çocuk ve ergenlerde sağlıksız beslenme ve durağan yaşam biçiminin etkisiyle obezite görülme sıklığının arttığını bildirdi. Kurtoğlu şöyle anlatıyor:"Sürekli cips yiyen bir çocuğun yılda 9 kg yağ aldığı hesaplanmıştır. Buna kola da eklenince bu rakam ikiye katlanmaktadır. Bu çok önemli bir rakam." (14 Nisan 2008 Pazartesi)
* İstanbul Üniversitesi(İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi prof. Dr. xxxxx Karşıdağ, hastalarının ve izlenimlerinin cips ve koladan gördükleri zarar üzerine. " Cips ve kola tarzı gıdalarla beslenmenin yaygınlaşması, çocukların yaşamlarının büyük çoğunluğu evde PC başında cips benzeri gıdaları tüketerek geçirmesi, kapalı yaşam koşullarında hareketliliği artan kimi çocukların 'hiperaktivite sendromu' tanısıyla tedavi edilmesi, gelişebilecek obezite sıklığı açısından kaygı verici düşünceler doğurmaktadır." (23 mayıs 2003)
* Denizli'nin Tavas ilçesinde, 24 ilköğretim okulu öğrencisi yedikleri cips ve içtikleri koladan zehirlendiler. Tavas devlet hastanesi Başhekimi Dr. İmdat Koçberber, öğrencileri cips ve koladan zehirlendiklerini, durumları ağır olan 2 öğrenci dışındakiler taburcu edileceğini açıkladı. Zehirlenme olayı tam olarak belirlenemedi kayıtlara bozuk cips olarak yazıldı. ( 28 Aralık 2006 Perşembe)
*Bursa'nın İnegöl ilçesinde Bayburtlular Kültür ve Yardımlaşma derneği ile İnegöl Sağlık Grup Başkanlığı, bayanlara yönelik 'Beslenme yetersizliği ve Yol Açtığı hastalıklar' konulu seminer düzenledi. Seminer çıkışında Kola ve cips dağıtıldı. (14 Şubat 2008 Perşembe)
*İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği seminerde görev alan Başkan Aziz Kocaoğlu'nun eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu, velilere çocuk beslenmesine ilişkin bilgiler verdi. Seminer sonrası çocuklara cips dağıtıldı ve kolalar satıldı. (8 ocak 2007 pazartesi)
V.b buna benzeri bazı spor seminerlerinde cips kola dağıtımı ise seminerde sağlık için konuşan konuşmacıları tamamen boşa çıkarmaktadır. Şimdi diğer ülkelerde cips kola olayını inceleyelim.
İNGİLTERE
• İngiltere’de çocuk ve gençler arasında artan obezite sorununu araştıran uzmanlar, gençlerin cips-çikolata ve kola tükettiklerini kayıt ettiler. İngiltere’de 1999 yılında %9,6 olan aşırı kilolu çocuk ve gençlerin oranı 2003 yılında %13,7’ye çıkmıştı. Uzmankların belirttiğine göre kadınların %30’u, erkeklerin de %40’ı aşırı kilolu oldukları ve bunların %90’ı cips ile kola tükettiklerini belirtti. Bunun üzerine orta dereceli okullarda cips, çikolata ve kola satışlarını yasaklanması için kararlar alındı. (03Mart 2006 Cuma)
• İngiltere Gıda araştırmacıları Kola’nın mideye zarar verebileceği ve cips ile çikolatayla beraber alınırsa zararlar sadece mideye değil başka sorunlarıda doğuracağı açıklandı. (20 mayıs 2005 londra)
UKRAYNA
• Ukraynada beslenme uzmanlarını verdiği direk bilgilere göre ukrayna alarma geçti. Ukrayna’daki okulların kantin ve yemekhanelerinde domuz yağı, cips ve kola benzeri ürünlerin satılması yasaklandı. Ukrayna Eğitim Bakanı Stanislav Nikolayenko, öğrencilerin sağlığını kendi sağlığından üstün tuttuklarını açıkladı.
LETONYA
• Letonya hükümeti, okullarda kola, karamelli şekerler ve cips satışı yasaklandı. Letonya okullarında sağlığa faydalı gıdalarla birlikte süt içilmesi teşvik edilirken asitli ve kafeinli bütün içecekler yasaklandı.
BELÇİKA
• Sağlık dergilerde yer alan bilgiler artınca okullarda obezite ve bazı hastalıkların başlangıcına karşı önlem almak için cips, şekerli gıdalar ve kola yasaklandı. Öğrencilerin sağlıklı beslenmesi için yaklaşık 50 kadar diyet gıda ürünü içeren liste yapılarak okullarda satılması tavsiye edildi.
KANADA
• Kanada’nın ortalama 13 milyon nüfusuyla en büyük eyaleti olan Ontario’da ilk ve orta dereceli okullar ve anaokullarının kantinlerinde her türlü cips, çikolata ve kola türü içeceklerin satışı yasaklandı. Ontario eyalet parlamentosunda kabul edilen kararla ilgili açıklama yapan Eyalet Başbakanı Dalton McGuinty şu açıklamaları sundu:“Sağlık ekibinin araştırmalarına göre cips, kola veşekerli gıdalar gibi yiyecekler gençlere ciddi zararlar vermektedir. Bundan dolayı okullarda yasakladık. Bu karar, onların asla bu tür şeyleri yiyemeyecekleri anlamına gelmiyor. Amacımız, gençlerin dengeli beslenmelerine katkıda bulunmakktır. Zaten karar, bu tür yiyeceklerin okullarda satışını yasaklıyor, yenmesini değil“ dedi.
AMERİKA
• Washington’dan Afrikaya giden yardım paketinde Ekmek, cips ve kola vardı. Ürünlerin tarihi geçmemişti. 3 bölgeye dağıtıldı ve bir bölgeye yetmeyen ekmek yerin sadece cips ve kola dağıtıldı. Sonuç ürperticiydi. Günlerde boğazına hiç lokma girmemiş çocukların kola ve cips tüketimi sonucunda hayatlarını kayıp ettikleri belirtildi. Amerika bu durumdan sonra fast food yiyeceklerini yardımlarda yasakladı.
• Amerika askeri biriminde akşam vakitlerinde cips ve kola yasaklandı. Bunun sebebi uzun dönem açıklanmayan ve daha sonra açıklamada kola ve cipsin askerleri hantallaştırdığı ve askeri aktivitelerdeki başarıyı düşürdüğünü söylediler.
• ABDnin Newyork şehrindeki okullarda 2003 yılında kola ve şekerleme makineleri yasaklanmıştı. Okul yemekhanelerinde tuz, şeker ve yağ oranları düşürülürken, kilo almaya neden olan bazı yemek çeşitleri menüden tamamen çıkarılmıştı. Bazı eyaletlerde mesela kaliforniya’da resmi dairelerden ve gençlerin gireceği mekanlarda kola ve cips satışı yasaklandı fakat kola ve cips sektörü amerikada yahudi pazarının elinde olmasından dolayı ister istemez bu yasak uzun süremedi. Bunu kaliforniya valisi Arnold Schwarzenegger bile değiştiremedi.
ALMANYA
• Focus yazarı Florian Flaig şöyle diyor:“ Kola şeytan icatıdır şeklinde yaklaşanlar var. Kimileri et üzerine dökerseniz erittiğini yazar ve kimileride ölümcül etkisi olduğunu söyler. Şu bir gerçektir ki kola içerisinde 4 madde vardır ve bunlar kolayı taşır. Su, karbonasit, forforik asit ve şekerdir. Fosforik asit insanı agressif yapabilir ve iç organları bozabilir. Birde asitler karışınca kemikleri yumuşata bilir.“ Yazar geniş açıklamasını şu şekilde veriyor. „ koladan zarar görmek isteyenler bol yağlı çikolata yada cips alsınlar. Böylece şişmanlamak bir yana sizin rahatsızlığınızı artırır ve midenizi kısa yoldan bozar.“ (08 Ekim 2007 Focus Dergisi)
• Almanyanın Stuttgart şehrinde kola ile tedaviye giden araştırmacılar bir grup orta yaş gençlere(25-35yaş arası) baş ağrılarını ve ishal vakalarını gidermek için kola verdiler. Kola baş ağrıları ve ishalı kesti fakat araştırmalarda 23 kişiden 6 sının mide rahatsızlığı, tansiyon artışı ve 2kg kilo aldıkları ortaya çıktı. Ayrıca damarda yağ birikimi de 10 gün içerisinde görüldü. Bu şahısların beslenmeleri ele alındığında 6 sının da her gün Pc başında oturup ve her gün 2 poşet cips tükettikleri ortaya çıktı ve tabiki yanında kola. (Stuttgart University Wissenschftliche gesundheit untersuchung 2004-2005 germany)
Şimdi cips ve kola hakkında yaptığımız basit bir araştırmayı sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Cips içerisinde bulunan zararlı yağlar ve kombinesindeki k.hidratlarla beraber vücuda en kısa yoldan çabuk yağ depolanabilmektedir. Bundan dolayı bir insanın yarım litre şekerli limonata içmesi iki avuç cips yemesinden daha faydalı görünüyor. Fayda kelimesini şöyle anlayalım. Sadece karbonhidrat alarak enerji depomuzu harekete geçirirz ve yağ depolansa bile bu belli miktarda ihtiyaca binaen gerçekleşir. Fakat siz kötü yağla k.hidratı birleştirirse o zaman vücuda direk yağ depolanabildiğini görebiliriz. Kola ve cips'in reflü rahatsızlığını doğurduğunu uzmanlar bildirir. Reflü, yemek yedikten sonra mide asidinin yemek borusuna kaçması ve bölgenin tahriş olmasıyla ortaya çıkan bir hastalık. Yemek borusuna kaçan asit, burada iltihaba yol açarak ekşime ve yanma hissine neden oluyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nden Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Saruç, pek çok insanı etkileyen reflü hakkında bilgi verdi. Saruç, reflü için en büyük risk faktörünün şişmanlık olduğunu söyledi. Kilo fazlası olanlarda reflünün daha çok görüldüğünü belirterek, "Öte yandan hızlı yemek yiyenlerde, yüksek yağ ve karbonhidrat ağırlıklı beslenenlerde, yemek yedikten hemen sonra yatanlarda, yemekten sonra spor yapanlarda ve dar giysileri tercih edenlerde de reflü şikâyetine sıklıkla rastlanıyor." dedi.
Doç. Dr. Murat Saruç, reflünün yiyeceklerle de ilişkili olduğunu aktararak, "Çikolata, susamlı yiyecekler, portakal, kuruyemiş, patates cipsi, kola, sigara, alkol ve kahve de reflüye yol açıyor. Bu nedenle sık sık reflü şikâyeti çekenlere bu yiyecekleri yasaklıyoruz." açıklamasını yaptı. Reflünün toplumda çok önemsenmediğini hatırlatan Saruç, "Reflü tedavi edilmediğinde uzun dönemde yemek borusu kanserine yakalanma riskini artırıyor. Reflünün yemek borusunda yol açtığı hücresel değişimler kanseri tetikleyebiliyor." şeklinde konuştu. Uzun süre reflü şikâyeti çekenlerde endoskopiyle yemek borusunun incelendiğini ifade ederek, hastalığı kansere dönüşmeden tespit edip gerekli müdahaleleri yapabildiklerini anlattı.
Kola da bulunan kötü şekerli karbonhidrat'ın vücuda getirdiklerini biliyoruz. Peki siz köpükleşmedeki o fosforik asitin kemik yapısına vereceği tahribatı tahmin ediyormuydunuz? Burada kafein, kötü şekerli k.hidrat ve fosforik asit kombinesinin vücuda vereceği hızlı enerji ama fosforik asit ile(fazla alınırsa) metabolizmayı bozacağı görüşleri 1992 senelerinde sağlık dergilerde yazılıyordu. Birçok ülkeler kötü yağlar ile kötü k.hidratları beraber kullanımlarını tamamen yargılamışlar ve ısrarla elinizi çekin uyarısını yapmışlardır. Şimdi şöyle bir düşünelim. Ülkelerdeki gıda bilimciler argo tabirle bağıra bağıra cips ve kolaya uyarı getirmektedirler. Özellikle Amerika ülkesinde bu gerçekleşmektedir. Bu durumda devletlerden gelen ses nedir? Elimiz kolumuz bağlı izliyoruz seslerinden başka bir ses gelmemektedir.
Şimdi ülkelerdeki cips ve kola durumuna göz atalım.
TÜRKİYE
* Afyonkarahisar'da 16 yaşındaki bir gencin CİPS yiyip KOLA içtikten sonra zehirlendiği iddia edildi. Alınan bilgiye göre, Kayadibi Mahallesi Mermer Çeşme Sokak'ta oturan E.Ş. (16) yediği cips ve içtiği kolanın ardından rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan genç, gıda zehirlenmesi teşhisiyle tedavi altına alındı. Afyonkarahisar Devlet Hastanesinde tedavisi süren gencin hayati tehlikesinin bulunduğu belirtilerek, soruşturma başlatıldı. Doktorlar ise koladaki asitin cips içerisindeki yağların mideye zarar vermesini artırdığı görüşündedir. (Tarih 3 Ağustos 2007)
* Araştırmalarda cipslerden ve kolalardan zarar gördüklerini belirten bazı öğrencilerin açıklaması üzerine Milli Eğitim Bakanlığının okullarda kola ve cips gibi ürünleri yasaklamaya koyuldu. Duruma İzmir Büfeciler ve Kantinciler odası karşı çıktılar. Milli Eğitim Bakanlığı geçtiğimiz günlerde yayınladığı genelge ile okul kantinlerinde kola, cips ve patates kızartması gibi yiyeceklerin satışına sınırlama getirilerek, öğrencilere meyve, sebze, ayran ve yoğurt satışının teşvik edilmesini istemişti. (19 Nisan 2007 Perşembe)
* Bağımsız Eğitimciler Sendikası (BES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Yerli Malı Haftası'nın gerektiği gibi kutlanmadığını belirterek, "Bu önemli hafta günümüzde, okullarda kola, cips ve hamburgerle kutlanıyor" dedi.
Atatürk zamanında başlayan 'yerli malı' haftası kültürel değerlerin yaşatılması, doğal zengin kaynakların tanıtılması, mutfak zenginliğimizden örneklerin sunulması, Türkçe'nin korunması ve geliştirilmesi gibi etkinliklerin bir bayram havasında yapıldığı etkinliklerdir. Günümüzde kutlamalar göstermelik bir şekilde gerçekleşmeye başlamıştır. Resmi dairede bir spor salonunda dahi çıkışta cips kolla satılması durumu vahimleştiren bir diğer tablo. (15 Aralık 2007)
* Antalya'da gerçekleştirilen 5. Metabolik Sendrom Sempozyumu'nda konuşan Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, okul kantinlerindeki yeme alışkanlıklarının çocuk sağlığını tehdit ettiğini söyledi. Kurtoğlu, araştırmalara göre cips yiyen bir çocuğun senede 9 kilo yağ aldığını ifade etti. Metabolik sendromu, genel anlamda bel çevresinin kalınlaşması olarak tanımlayan Kurtoğlu, 'çocukların egzersiz yapmaması, asansörle evden ayrılıp, servisle okula gidip tekrar aynı şekilde dönmeleri ve evde bilgisayar başında çok zaman geçirmeleri'ni sendrom nedeni olarak saydı. Kurtoğlu, çocukların 2 saatten fazla bilgisayar ve TV başında kalmamaları gerektiğinin altını çizdi. Metabolik sendromun sadece ileri yaşlarda görülmediğini, çocuk yaşlarda hatta anne karnında temellerinin atıldığını dile getiren Kurtoğlu; söz konusu hastalığın diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, obezite, gut, depresyon, kemik ve kas sistemi rahatsızlıkları ve karaciğer yağlanmasına sebep olabileceğini belirtti. Kurtoğlu, özellikle çocukların risk altında olduğunu sözlerine ekledi. (14 Nisan 2008 pazartesi)
* Saadet Partisi Bingöl Gençlik Kolları Başkanı Mahmut Korkutata nın kola yerine ayran içelim ve sigara yerine tütün içelim kampanyasında ABD ortadoğudan defol sloganları arasında konuşmalarına devam eden korkutata, temsili olarak birer coca cola ve fanta şişesini yere boşalttı. Aynı haftasonu ise Konya Saadet partisi binasında gençlere cips-kola şeker ve lokumlar dağıtıldı. Aynı bina çıkışında sigara içenlerin sayısı %90’dı. (Nisan 2003)
* Eski Ulaştırma bakanı MHP İçel Milletvekili Enis Oksüz, Erdemli ilçesinde katıldığı bir programda rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Verilen bilgişye göre aç karnına kola ve cips aldığı ve bundan dolayı midesinde sorun yaşadığı ve ağrılar çektiği bildirildi. Midesinde kanama geçirdiği açıklandı. (27 Ocak 2002)
* Araştırmalara göre Türkiyede kişi başına yıllık cips tüketimi 500gram'dan 750grama çıktığı bildirildi. Bu oran ortadoğu da 750-800gram ve avrupa ülkelerinde ise ortalama 2000gramdır. İnsanımız kuruyemişe bağlılığını devam ettirmektedir. 30 yaş üzeri insanların kuruyemiş tüketme oranı %80. Cips tüketme oranı %10. gençlerde ise bu oran kuruyemişlerde %35 ve cipslerde %58 dir. Araştırmalarda Cips kullanan her 3 kişiden birisinin yüksek tansiyon ve şişman olduğu belirlendi. Kola içenlerin durumu ise her iki yaş grybundada ortalama %70 civarıdır. Fakat şişmanlık incelendiğinde cips alanlarda bu oran %90 olarak görülmüştür. ( 01 Eylül 2006 Cuma)
* Tüketici hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar bir basın toplantısında okuldaki kantin, kafeterya ve yemekhanelerde öğrencilere satılan gıdalarla ilgili olarak velilerden gelen şikayetler üzerine bir araştırma yaptıklarını bildirdi. Çakar, şubelerinin faaliyet gösterdiği 40 il ve ilçedeki 300 dolayında ilköğretim okulu ve lisede yaptıkları araştırma sonucunda, öğrencilerin sağlığı açısından risk ve tehlike oluşturabilecek cips, gofret, kek, şekerleme, çikolata, sucuklu, salamlı tost ve sandviç, bisküvi, kola ve diğer gazlı içecek ve meyve sularının ağırlıkta olduğunu tespit ettiklerini ifade etti. Derneğe, Hacettepe, Ankara ve Gazi üniversitelerinin ilgili birimleri ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Gıda Enstitüsü'nün görüş bildirdiğini anlatan Çakar, "Kantinlerde satılan bu yiyecek ve içecekler, öğrencilerin sağlığı üzerinde obezite, hipertansiyon, diyabet, koroner arter hastalığı, alerji ve kanser gibi risk ve tehlikeler oluşturmaktadır." dedi. (25 Aralık 2007 Salı)
*Sağlık bakanlığı çalışanlalrı fast üzerindeki araştırmalar sonucunda açıklama getirdiler. Açıklama da Sağlık Bakanlığı beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığı'nın önerileri yer aldı: " Cips alarak günlük yorgunluğunuzu artırabilirsiniz. Stres ve düşünmekten kendini yorgun hisseden gençlerimiz için cips tamamen yan etki yapacaktır. Spor yapan gençlerimizin cips almaları enerji yerine pek geçmemektedir. Yap boz oyununa dönecek olan cips, bir tarafdan enerji harcayacaksınız ve diğer tarafdan gereğinden fazla enerji deposu vücudunuza depdolanacaktır. Sinir sisteminin çalışmasında etkin B vitaminleri, magnezyum ve biotinden zengin besinlerin (tam tahıl ürünleri, koyu yeşil yapraklı sebzeler, ceviz, badem, findik gibi yağlı tohumlar vb.) tüketimi artırılmalıdır. Bunun yerine cips almanız ve yanında kola içmeniz bu gıdalardaki ve diğer gıdalardaki sudua eriyen vitaminlerin işlemini ve etkisini azaltacaktır." (22 mayıs 2007 Salı)
* Samsun 19 Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Tıp Fakültesi hastanesi Başhekim yardımcısı ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Aydın, cips ve kola gibi ürünleri tüketen çocukların boylarının kısa kaldığını iddia etti. OMÜ Şehir Polikliniği'ndeki hasta eğitim seminerinde boy kısalığı ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Murat Aydın şöyle devam etti:"Genelde anne ve babanın boyu kısa ise çocukların da boyları genellikle kısadır. Ancak genetik özellikler kadar önemli olan diğer bir faktör beslenmedir. Sağlıklı beslenmeyen, yeterince sebze ve meyve tüketmeyen, parlak ambalajlarda satılan şeker, cips ve kola gibi boş kalorileri alan çocukların boyları kısa kalıyor. Sık hastalanan ya da süreğen hastalığı olan çocukların büyümeleri de kötü yönde etkileniyor. O nedenle abur-cubur yiyeceklerden çocukların uzak tutulmasında fayda var." dedi. Sağlıklı çocukların boylarının düzenli şekilde arttığına işaret eden Prof. Dr. Murat Aydın, "Büyüme hormonu geceleri ve sabaha karşı salındığı için erken yatmalı ve düzenli uyumalıdır." dedi. Aydın, yaşıtlarına göre belirgin derecede boyu kısa olan, pantolon-etek boyları uzatılmadan aynı giysiyi bir yıldan uzun süre giyebilen çocukların mutlaka doktor kontrolünden geçirilip incelenmesi gerektiğinin altını çizdi. (09Nisan 2008 Çarşamba)
* Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, çocuk ve ergenlerde sağlıksız beslenme ve durağan yaşam biçiminin etkisiyle obezite görülme sıklığının arttığını bildirdi. Kurtoğlu şöyle anlatıyor:"Sürekli cips yiyen bir çocuğun yılda 9 kg yağ aldığı hesaplanmıştır. Buna kola da eklenince bu rakam ikiye katlanmaktadır. Bu çok önemli bir rakam." (14 Nisan 2008 Pazartesi)
* İstanbul Üniversitesi(İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi prof. Dr. xxxxx Karşıdağ, hastalarının ve izlenimlerinin cips ve koladan gördükleri zarar üzerine. " Cips ve kola tarzı gıdalarla beslenmenin yaygınlaşması, çocukların yaşamlarının büyük çoğunluğu evde PC başında cips benzeri gıdaları tüketerek geçirmesi, kapalı yaşam koşullarında hareketliliği artan kimi çocukların 'hiperaktivite sendromu' tanısıyla tedavi edilmesi, gelişebilecek obezite sıklığı açısından kaygı verici düşünceler doğurmaktadır." (23 mayıs 2003)
* Denizli'nin Tavas ilçesinde, 24 ilköğretim okulu öğrencisi yedikleri cips ve içtikleri koladan zehirlendiler. Tavas devlet hastanesi Başhekimi Dr. İmdat Koçberber, öğrencileri cips ve koladan zehirlendiklerini, durumları ağır olan 2 öğrenci dışındakiler taburcu edileceğini açıkladı. Zehirlenme olayı tam olarak belirlenemedi kayıtlara bozuk cips olarak yazıldı. ( 28 Aralık 2006 Perşembe)
*Bursa'nın İnegöl ilçesinde Bayburtlular Kültür ve Yardımlaşma derneği ile İnegöl Sağlık Grup Başkanlığı, bayanlara yönelik 'Beslenme yetersizliği ve Yol Açtığı hastalıklar' konulu seminer düzenledi. Seminer çıkışında Kola ve cips dağıtıldı. (14 Şubat 2008 Perşembe)
*İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği seminerde görev alan Başkan Aziz Kocaoğlu'nun eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu, velilere çocuk beslenmesine ilişkin bilgiler verdi. Seminer sonrası çocuklara cips dağıtıldı ve kolalar satıldı. (8 ocak 2007 pazartesi)
V.b buna benzeri bazı spor seminerlerinde cips kola dağıtımı ise seminerde sağlık için konuşan konuşmacıları tamamen boşa çıkarmaktadır. Şimdi diğer ülkelerde cips kola olayını inceleyelim.
İNGİLTERE
• İngiltere’de çocuk ve gençler arasında artan obezite sorununu araştıran uzmanlar, gençlerin cips-çikolata ve kola tükettiklerini kayıt ettiler. İngiltere’de 1999 yılında %9,6 olan aşırı kilolu çocuk ve gençlerin oranı 2003 yılında %13,7’ye çıkmıştı. Uzmankların belirttiğine göre kadınların %30’u, erkeklerin de %40’ı aşırı kilolu oldukları ve bunların %90’ı cips ile kola tükettiklerini belirtti. Bunun üzerine orta dereceli okullarda cips, çikolata ve kola satışlarını yasaklanması için kararlar alındı. (03Mart 2006 Cuma)
• İngiltere Gıda araştırmacıları Kola’nın mideye zarar verebileceği ve cips ile çikolatayla beraber alınırsa zararlar sadece mideye değil başka sorunlarıda doğuracağı açıklandı. (20 mayıs 2005 londra)
UKRAYNA
• Ukraynada beslenme uzmanlarını verdiği direk bilgilere göre ukrayna alarma geçti. Ukrayna’daki okulların kantin ve yemekhanelerinde domuz yağı, cips ve kola benzeri ürünlerin satılması yasaklandı. Ukrayna Eğitim Bakanı Stanislav Nikolayenko, öğrencilerin sağlığını kendi sağlığından üstün tuttuklarını açıkladı.
LETONYA
• Letonya hükümeti, okullarda kola, karamelli şekerler ve cips satışı yasaklandı. Letonya okullarında sağlığa faydalı gıdalarla birlikte süt içilmesi teşvik edilirken asitli ve kafeinli bütün içecekler yasaklandı.
BELÇİKA
• Sağlık dergilerde yer alan bilgiler artınca okullarda obezite ve bazı hastalıkların başlangıcına karşı önlem almak için cips, şekerli gıdalar ve kola yasaklandı. Öğrencilerin sağlıklı beslenmesi için yaklaşık 50 kadar diyet gıda ürünü içeren liste yapılarak okullarda satılması tavsiye edildi.
KANADA
• Kanada’nın ortalama 13 milyon nüfusuyla en büyük eyaleti olan Ontario’da ilk ve orta dereceli okullar ve anaokullarının kantinlerinde her türlü cips, çikolata ve kola türü içeceklerin satışı yasaklandı. Ontario eyalet parlamentosunda kabul edilen kararla ilgili açıklama yapan Eyalet Başbakanı Dalton McGuinty şu açıklamaları sundu:“Sağlık ekibinin araştırmalarına göre cips, kola veşekerli gıdalar gibi yiyecekler gençlere ciddi zararlar vermektedir. Bundan dolayı okullarda yasakladık. Bu karar, onların asla bu tür şeyleri yiyemeyecekleri anlamına gelmiyor. Amacımız, gençlerin dengeli beslenmelerine katkıda bulunmakktır. Zaten karar, bu tür yiyeceklerin okullarda satışını yasaklıyor, yenmesini değil“ dedi.
AMERİKA
• Washington’dan Afrikaya giden yardım paketinde Ekmek, cips ve kola vardı. Ürünlerin tarihi geçmemişti. 3 bölgeye dağıtıldı ve bir bölgeye yetmeyen ekmek yerin sadece cips ve kola dağıtıldı. Sonuç ürperticiydi. Günlerde boğazına hiç lokma girmemiş çocukların kola ve cips tüketimi sonucunda hayatlarını kayıp ettikleri belirtildi. Amerika bu durumdan sonra fast food yiyeceklerini yardımlarda yasakladı.
• Amerika askeri biriminde akşam vakitlerinde cips ve kola yasaklandı. Bunun sebebi uzun dönem açıklanmayan ve daha sonra açıklamada kola ve cipsin askerleri hantallaştırdığı ve askeri aktivitelerdeki başarıyı düşürdüğünü söylediler.
• ABDnin Newyork şehrindeki okullarda 2003 yılında kola ve şekerleme makineleri yasaklanmıştı. Okul yemekhanelerinde tuz, şeker ve yağ oranları düşürülürken, kilo almaya neden olan bazı yemek çeşitleri menüden tamamen çıkarılmıştı. Bazı eyaletlerde mesela kaliforniya’da resmi dairelerden ve gençlerin gireceği mekanlarda kola ve cips satışı yasaklandı fakat kola ve cips sektörü amerikada yahudi pazarının elinde olmasından dolayı ister istemez bu yasak uzun süremedi. Bunu kaliforniya valisi Arnold Schwarzenegger bile değiştiremedi.
ALMANYA
• Focus yazarı Florian Flaig şöyle diyor:“ Kola şeytan icatıdır şeklinde yaklaşanlar var. Kimileri et üzerine dökerseniz erittiğini yazar ve kimileride ölümcül etkisi olduğunu söyler. Şu bir gerçektir ki kola içerisinde 4 madde vardır ve bunlar kolayı taşır. Su, karbonasit, forforik asit ve şekerdir. Fosforik asit insanı agressif yapabilir ve iç organları bozabilir. Birde asitler karışınca kemikleri yumuşata bilir.“ Yazar geniş açıklamasını şu şekilde veriyor. „ koladan zarar görmek isteyenler bol yağlı çikolata yada cips alsınlar. Böylece şişmanlamak bir yana sizin rahatsızlığınızı artırır ve midenizi kısa yoldan bozar.“ (08 Ekim 2007 Focus Dergisi)
• Almanyanın Stuttgart şehrinde kola ile tedaviye giden araştırmacılar bir grup orta yaş gençlere(25-35yaş arası) baş ağrılarını ve ishal vakalarını gidermek için kola verdiler. Kola baş ağrıları ve ishalı kesti fakat araştırmalarda 23 kişiden 6 sının mide rahatsızlığı, tansiyon artışı ve 2kg kilo aldıkları ortaya çıktı. Ayrıca damarda yağ birikimi de 10 gün içerisinde görüldü. Bu şahısların beslenmeleri ele alındığında 6 sının da her gün Pc başında oturup ve her gün 2 poşet cips tükettikleri ortaya çıktı ve tabiki yanında kola. (Stuttgart University Wissenschftliche gesundheit untersuchung 2004-2005 germany)