İlköğretim yıllarının başarılı geçmesi dört ana faktöre bağlıdır.
1. Okuma-yazmayı destekleme:
Okul dışında çocukların yapmış oldukları okuma yazma faaliyetlerine ebeveynlerin yardımı, çocuğun okuma ve yazma başarısında oldukça etkilidir. Çocukların okuma-yazma becerilerinin doğrudan geliştirilebilmesi ve okuma-yazma sevgisi kazanabilmesi için ebeveynlerin çocukları ile birlikte okuma- yazma faaliyetlerine katılmaları önemlidir.
Örneğin çocuğa okuma ve kelimeleri yazmayı öğretmeden hariç olarak birlikte hikâye kitapları okuma yapılabilir. Bunlar çocuğun dil gelişimi ve okuma-yazma becerisi üzerinde etkilidir.
Çocukların ebeveynlerinden duydukları kelime türleri çocuğun sözcük sayısını da etkiler. Bu açıdan ebeveynler hükümet, vitamin gibi nadir olarak kullanılan kelimeleri de kullanmalıdır.Hikâye okuma süresince duygusal ilişki çocuğun okuma faaliyetini etkiler. Resimli kitaplar okumadaki duygusal ortam çocuğun daha sıkıcı kitapları okumasını da teşvik eder.
2. Ev Ödevine Yardım Etme:
Ebeveynlerin çocukların ödevlerinde yer almaları bir fark yapabilir. Ebeveynler çocuklarının ev ödevlerinde yararlı ve uygun destek ile rehberlik ettiğinde çocuk sınıfta daha iyi bir başarı gösterir. Ayrıca ebeveynlerin ev ödevine yönelik olumlu bir tutum içinde olduklarında ve ev ödevini okuma becerileri öğretme fırsatı ve zaman yönetimi için bir fırsat olarak kullandıklarında, çocukların ev ödevinin kendilerinin öğrenme yeteneklerini geliştiren bir araç olarak görmesini sağlayacaktır. Ev ödevine ebeveynlerin dahil olması başarıyı desteklemekten ziyade çocuğun davranışsal problemlerini önlemeye yardımcı olacaktır.
Bu ebeveynlerin çocuklarını kontrol egzersizine ve öz-disipline yönelik sosyalleştirdikleri ve ebeveynin ev ödevinde etkili biçimde yer almasının çocukların öğrenme yeteneğini etkileyen mekanizmaları iyi bir şekilde bilmesi anlamına gelmektedir.
Ev çevresi (ebeveynlerin verdiği kaynaklar, malzemenin türü vb.) çocuğu eğitim başarısını etkiler. Örneğin ebeveynler ilköğretimdeki çocukları için matematik ya da bilim ile ilgili parçalar satın aldığında ya da onlar ile matematik ve bilim aktiviteleri paylaştığında bu çocuklar matematiğe ya da bilim aktivitelerine daha sık katılır ve zamanla matematiğe yönelik daha fazla ilgi gösterir.
3. Çocuğun Eğitimini Yönetme:
Ebeveynler çocuklarının öğrendiği ve geliştiği farklı çevreleri yönetir ve düzenler. Ebeveynler çocuklarının eğitimini hem okulu hem evi içerecek şekilde yönettiğinde çocukların okuma-yazmaya yönelik düşünceleri aracılığıyla zamanla okuma yazma başarısını etkiler.
Yüksek düzeyli bir katılım çocuğun okuma yazmaya yönelik pozitif düşüncelerini geliştirir. Bu pozitif değişim özellikle düşük eğitim düzeyine sahip annelerin düşük gelirli çocukları için önemli boyuttadır. Burada ailelerin çocuklarını okul sonrası aktivitelere katması için çaba göstermesi ve belirli alanlarda rol modeller olarak-özellikle öğretmenler- etkili olan yetişkin kişilere yönlendirmesi önemlidir.
4. Yüksek Bekleyişler Sürdürme:
Çocuklar ilköğretim yılları boyunca ilerleme gösterdiğinden ebeveynlerin onlara yönelik eğitim bekleyişleri artan derecede önemli olmaktadır. Çocuğa kitap okuma, ev ödevi kontrollü gibi ebeveyn katılımının bireysel ve belirli bileşenleri eğitimle ilgili sonuçlarla bağlantılıdır.
Ebeveynlerin çocukları için sahip olduğu genel ve daha büyük bekleyişler daha da güçlenebilir. Öğrencilerin başarı konusunda ebeveynlerinin değerlerini algılaması güçlü biçimde motivasyon ve yeterlilik ile ilgilidir. Diğer bir deyişle öğrenciler ebeveynlerinin çaba ve akademik başarı üzerinde bir önem atfettiklerini algıladığı zaman daha yüksek akademik yeterliliğe sahip olurlar ve kendi akademik yeterlilik ve çabalarına daha yüksek bir öncellik atfederler.
Filiz Yakmaz Basılgan