• Merhaba Ziyaretçi.
    "Minimalist Fotoğraflar" konulu yarışmamız başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de yarışmada görmek istiyoruz...

Çocuk diyabetine dikkat!

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Çocuk diyabetine dikkat!

Şeker hastalığına çocuklar ve gençlerde yakalanabiliyor. Çocuk ve gençlerde görülen Tip 1 diyabet dışında son yıllarda, bir orta yaş hastalığı olan erişkin diyabeti (Tip 2 diyabet) artık önemli bir sorun haline geliyor. İşte bu nedenle çocuk diyabeti konusuna önem vermek, kalıcı ve etkili çözümler üretmek lazım.

Konu çocuklarla ilişkili olunca doğal olarak aile gibi okul da işin içine giriyor. Çünkü her çocuk veya genç günün yaklaşık üçte birini okulda geçiriyor, en az bir öğününü okulda yiyor. Bu nedenle “okul-aile-tıbbi ekip” iş birliği çok önemli bir nokta.

Mükemmel bir insan, yetenekli, başarılı, hasta odaklı bir hekim, ciddi bir araştırmacı olma özelliklerini birleştiren Dr. Şükrü HATUN Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başlattığı “Okulda Diyabet Programı “ uygulamasını daha da yaygınlaştırmak arzusunda. Programın neleri içerdiğini biz Şükrü hocaya sorduk o yanıtladı. İşte o sorular ve yanıtları…

Soru 1 :Tip 2 diyabet sıklığı da çocuklarda giderek artıyor? Neden?

Erişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da Tip 2 diyabet vakaları karın bölgesinde yoğunlaşan şişmanlık, boyun , ense ve koltukaltlarında deride koyulaşma ve kalınlaşma(buna akantosiz nigrikans denir), tip 1 diyabette olduğu gibi çok su içme, çok idrar yapma ve iştah artması gibi bulgularla başvurur. Tip 1 diyabetin tersine Tip 2 vakalarında bulgular uzun süre önce başlamıştır ve bu çocukların ailelerinde birden fazla kişide Tip 2 diyabet öyküsü alınır. Günümüzde çocukluk çağında obezite sıklığı hızla artmakta (ülkemizde son 10 yılda iki kat artmıştır) ve bunun en önemli nedenleri arasında enerji yoğun besinlerin (abur/cubur besinler, şekerli içecekler, fast-food ürünleri, hazır yiyecekler vs) tüketiminde artma ve hareketsiz yaşam bulunmaktadır. Bütün araştırmalar çocuklarda Tip 2 diyabet için en önemli risk faktörünün obezite olduğunu göstermektedir. Bu durumda sağlıksız beslenmenin hen obezite hem de Tip2 diyabet için en önemli risk faktörü olduğunu söyleyebiliriz. Bunun dışında inaktivite, ailede tip 2 diyabet ve obesite yükü diğer risk faktörleridir.

Soru 2: Okulda Diyabet Programı'na neden ihtiyaç duyuldu?

Ülkemizde okul çağında 15 bin civarında diyabet çocuk var ve bu çocukların kendi yaşıtlarından farklı sorunları var. Çocuklarda görülen diyabet yakın takip gerektirmesi nedeni ile haftada 7 gün ve 24 saat bakımı gerektirir. Bu çocuklar günde 4 kez kan şekerlerine bakarlar ve buna göre günde 4 kez insülin enjeksiyonu yaparlar. Gündüz zamanlarının çoğunu okulda geçiren bu çocukların okulda beslenme planlarına uygun yemek bulamamaları, insülin yapmak için uygun ortamların olmaması, kan şekeri düşüklüğü gibi acil durumlarda acil tedavi yapılamaması ve en önemlisi bazı çocuklara arkadaşlarının ve öğretmenlerin empati ile yaklaşmaması gibi sorunları vardır. Bazı öğretmenler diyabet konusunda yeterli bilgi sahibi olmadıkları için “diyabetli çocukların sorumluluklarını almama” gibi bir tutum gösterebilmekte ve spor/gezi gibi okul aktivitelerine bu çocukları almayabilmektedir.. Bu sorunlar nedeniyle özellikle ilkokul çağındaki bazı diyabetli çocukların anneleri bütün günü çocuklarının okulunda ve yakınında geçirmektedir. Bu sorunların azaltılması için diyabetli çocukların okul yetkililerine ve öğretmenlere eğitim yapılması gerekmektedir

Soru 3: Bu sadece diyabetli çocukları ilgilendiren bir proje mi?

Bu program esas olarak çocuklarda diyabet konusuyla ilgili olmakla birlikte diyabet bulgularının( çok su içme, çok idra yapma, gece sık tuvalete kalma ve kilo kaybı) ortak olduğu düşülürse aslında genel olarak diyabetle ilgili de farkındalık yaratacaktır. Bu program ülkemizde şimdiye kadar yapılmış en geniş diyabet farkındalık programı olarak görülebilir.


Soru 4: Bu çocuklar okulda hangi sorunlarla karşılaşıyor?

Daha önce belirttiğim gibi gündüz zamanlarının çoğunu okulda geçiren bu çocukların okulda beslenme planlarına uygun yemek bulamamaları, insülin yapmak için uygun ortamların olmaması, kan şekeri düşüklüğü gibi acil durumlarda acil tedavi yapılamaması ve en önemlisi bazı çocuklara arkadaşlarının ve öğretmenlerin empati ile yaklaşmaması gibi sorunları vardır. Ne yazık ki ülkemizde bir çok okulda revir ve esas önemlisi okul hemşiresi yoktur. Bazı öğretmenler diyabet konusunda yeterli bilgi sahibi olmadıkları için “diyabetli çocukların sorumluluklarını almama” gibi bir tutum gösterebilmekte ve spor/gezi gibi okul aktivitelerine bu çocukları almayabilmektedir.. Bu sorunlar nedeniyle özellikle ilkokul çağındaki bazı diyabetli çocukların anneleri bütün günü çocuklarının okulunda ve yakınında geçirmektedir.


PROF. DR. OSMAN MÜFTÜOĞLU
 
Geri
Top