Çocuk psikolojisiyle ilgili merak edilen soru ve cevaplar

~meLek~

GalataSaray'ım
Çocuğunuzu uykuya alıştırırken; ninni söyleme ya da onu yatağında hafifçe sallama gibi ritüeller yaratın. Minikler bu tarz ritüellere bayılırlar çünkü kendilerini güvende hissederler. Ancak ayakta sallamaktan mümkün olduğunca uzak durun. Deliksiz bir uyku için ise yatağı ne çok sert ne de yumuşak olmalıdır...

Çocuk Gelişim Uzmanı Şenay Yılmaz; çocuk psikolojisiyle ilgili merak edilen soruları yanıtladı...

Kaygılı olan annebabalar güvensiz annebabalar mıdır?
Kısmen evet. Kısmen diyorum çünkü güvensiz olmaları bilerek yaptıkları bir şey değil. Sürekli olası sorunlara karşı hazırlıklı olmanın normal olduğunu düşünürler. Aslında haklıdırlar ancak çocuklarına verdikleri mesaj "Dış dünya güvenilir değil" şeklinde olur. Bu durumda çocuk dünyayı ve çevreyi güvensiz olarak algılar.

KAYGILI ÇOCUK HEP ANNESİNİN KUCAĞINDADIR
Kaygılı ebeveynler kaygılı çocuklar mı yetiştirir?
Dışarı çıkarken "Doğalgaz kapalı mı?" "Pencerenin kilitleri tamam mı?" şeklindeki kaygılar; çocuğa sürekli olarak tetikte olma gerekliliğini hissettirir. Bu nedenle bir kere yaşadığı olumsuz olayın arkasından bir sürü olumsuz olayın geleceğini düşünür. Bu düşünce; hem arkadaşlık ilişkilerini hem derslerini hem de sosyal iletişimini olumsuz etkiler.

Kaygılı çocuk neler yapar?
Korkaktır ürkektir kendini savunmasız görür. Birilerinin yanındayken hep annesinin kucağında ya da bacaklarının arkasındadır. Geceleri yalnız yatmaktan ve karanlıktan korkar. Başarılı olmadığında insanların onun sevmeyeceğini düşünür. Mükemmeliyetçidir. Sürekli kafasında birkaç planla dolaşır. Riskli işlere girmek istemez.
MÜCADELE ETMEK YERİNE KAÇMAYI TERCİH EDER
Kaygılı çocuğu ileride bekleyen sorunlar nelerdir?
Çok zeki olmasına rağmen okulda başarısız olabilir. Sınavlarda heyecanlanmasından dolayı düşük not alabilir. Bu nedenle okulu bile bırakabilir. Arkadaşlık ilişkilerinde lider değildir. Genelde kurallara uyum sağlayan bir tarzı vardır. Kendini göstermeye cesaret edemez. Bu nedenle arkadaşları arasında sıradanlığını korur. İş hayatında sık iş değiştirme en fazla gördüğümüz sonuçlardandır. İşte yaşadığı zorluklarla mücade edemeyince kaçışı seçer.

Uykuda kabus gören çocuğa nasıl davranılmalı?
Çocuklar 2 yaşından itibaren kabus görmeye başlar. Gördükleri genelde vahşi bir hayvan ya da korkutucu bir çizgi film kahramanı olabilir. Çocuk gördüklerini gerçek sanıp korkuya kapılır. O sırada üzerine gitmemeli sarılıp sırtını okşayarak sakinleştirmelisiniz. Sonra rüyanın beynimizin bir oyunu olduğu ve gerçek olmadığını anlatmalısınız. Ancak çocukların gerçekle rüyayı ayırt etmeleri 4 yaşlarını bulabilir.

ÇİŞİNİ KAÇIRACAK OLURSA SAKIN CEZALANDIRMAYIN
Çocukların uyku esnasında çiş kaçırmaları sık görülen bir sorundur. Bu konuda neler yapılmalıdır?
Çiş kaçırma genelde iki nedenden görülür; ya genetiktir ya da çocuğun yaşadığı travmanın bir dışa vurumudur. Genelde çocuk tuvalet eğitimi aldığı halde düzenli olarak çiş kaçırıyorsa; travmatik bir durum söz konusu olabilir. Korktuğu bir şey ya da o gün öfkelendiği bir şeye gösterdiği tepki olabilir. Önce sorunun nedeni araştırılmalı ve gerekli ise psikoterapi tekniklerinden faydalanılmalıdır. Saat ya da alarm yöntemi ya da ilaç kullanımıyla sorun çözülmeye çalışılmalıdır. Çocuk; çiş kaçırdığı zamanlarda dışlanmamalı eleştirilmemeli ve cezalandırılmamalıdır.

Uyku sırasında çocuğun bir şeye sarılarak uyuması normal midir?
Normaldir. Bu sayede çocuk kendini güvende hisseder ve uykuya geçişi kolay olur. Bence bir sakıncası yok.

BİR SAATLİK BİLGİSAYAR İZNİ
Tablet bilgisayarların hayatımıza girmesi iyi mi yoksa kötü mü oldu?
Bu teknolojik çağın getirdiği kaçınılmaz bir sonuç ancak çocuklarımızı bireyselliğe iten bir süreç başladı. Çünkü sosyal becerileri körelen çocuk; içe dönmeye ve sosyalliğini az kullanmaya başladı. Bunun sonucunda da toplumsal ortamlardan kopma başladı.

Bu cihazların çocuklar üzerindeki etkisi nedir?
Sosyal iletişimden kopan çocuk; topluma girdiğinde gözlerini kaçırma vücut dilini kullanamama ikili diyalogları ilerletememe gibi sorunlar yaşıyor. Elbetteki bu durum onun hem özgüveninde hem de benlik algısında gerilemelere neden oluyor. Eğer bu cihazların kullanım süresi kontrolsüzce gelişirse; bağımlılığa ve çocuğun tamamen kendini dış dünyadan soyutlamasına neden olur. Bu nedenle gün içinde toplamda bir saati geçmeyecek sürelerde kullanımına izin verilmeli.

ONU ÖZGÜR BIRAKIN!
'Kirlenmek güzeldir' sloganından yola çıkarak çocuğunuzun yeni tecrübeler yaşamasına fırsat vermelisiniz. Onu mümkün olduğunca özgür bırakın farklı ortamlara sokun.

ÇOCUĞUN 2 YAŞINDAN ÖNCE ODASI AYRILMALI
Bebeği uykuya alıştırmak; her annenin nasıl yapacağını bilemediği kaygılı bir tecrübedir. Genelde iki yol seçilir; ya eve geldiği gün itibariyle odası ve yatağı ayrılır ya da belli bir yaşa kadar beklenir daha sonra ayrılır. Bana göre iki seçenek de doğrudur.

İkinci seçenekte yaşın çok ileri taşınmaması gerekir. Genelde 1.5-2 yaşından itibaren odasının ayrılması uygundur. Bu yaşa kadar bebek beşiğiyle anne-babasının odasında kalır zamanla kendi odasına geçişi sağlanır.

Mutlaka bebeği uyutmadan önce ritüeller ya ratın. Bu ritüeller ninni ya da hafif sallamalar olabilir. Çocuklar ritüellere bayılırlar. Bu tekrarlar kendilerini güvende hissetmelerini sağlar.

Yatağı ne çok yumuşak ne de çok sert olmalıdır. Onu ne fazla sıkı ne de çok fazla ince giydirin. Oda sıcaklığı sıcak ya da soğuk olmamalı. Olabildiğince ayakta sallama şeklinde uykuya geçişler yapılmamalı. Yatağına yatırılarak uyuması beklenmeli.

Gün içerisindeki uyanık kalma süresi uzun tutularak uyuma süresini daha kaliteli hale getirebilirsiniz.

HAYVANLARLA İLETİŞİMİNİ ARTIRIN
Kendine güveni yüksek çocuklar yetiştirebilmek için şunlara dikkat etmelisiniz:

Yapabildiklerini öne çıkarın. Yapamadığı şeylerde de destek olun ama onun yerine siz yapmayın.

Eleştiri cümlelerinize çok dikkat edin. Unutmayın; bir eleştiri cümlesinin çocuk üzerindeki etkisini ancak dört olumlu cümleyle silebilirsiniz.

Onu küçümsemeyin. "Sen yapamazsın daha çocuksun" şeklindeki ifadeler onu rencide eder.

BİR SPOR DALINDA UZMANLAŞSIN
Onu dinleyin ve anlamaya çalışın. Kısıtlı kelime hazneleriyle anlatmak istediklerini doğru değerlendirin ve mutlaka istediği cevabı verin.

Hayvanlarla olan iletişimini artırın.

Mutlaka bir spor dalında uzmanlaşmasını sağlayın.

Sosyal faaliyetlere katılmasını farklı ortamlara girmesini sağlayın. Onunla beraber etkinliklere katılın.

Özgüvenli olması için önce siz de özgüveni yüksek ebeveynler olarak ona model olun.
 
Geri
Top