Cumhuriyetin Bize kazandırdıkları konulu kompozsyon

Egtmci

Katılımcı
Cumhuriyetin Bize Kazandırdıkları

Kadın haklarının önündeki tüm engeller Cumhuriyet Devrimlerinin kararlığı içinde birer birer aşıldı.

Temel dayanağı yurttaşlık olan Cumhuriyetimiz; dine dayalı bir devletin çağın ve geleceğin dünyasında yerinin olmayacağını görerek insanların inancına imanınaibadetine saygı göstererek bunu bir devlet kimliği olmaktan uzak tutmanın değerini anlayarak yeni bir toplumsal düzeni gerçekleştirdi.

3 Mart 1924 Hilafet ve Saltanat kaldırıldı. Devlet idaresi ve eğitim din kurallarından tamamen arındırıldı. Akla bilime yaratıcılığa ve kültüre dayalı ‘’ulus bilinci’’ ve ‘’evrensel değerlere dayalı’’ insan yetiştiren bir eğitim sistemi köklü devrim yasaları ve uygulamasıyla hayata geçti… ‘’Öğretim birliği yasası’’ ‘’Harf Devrimi’’ ‘’Millet Mektepleri köy okulları seferberliği’’ birbirini izledi.

1924’te Tevhid-i Tedrisat Kanunu (öğretim birliği) çıkarıldı. Böylece eğitim laikleştirilerek tüm eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığına bağlandı.Kız ve Erkekler birlikte eşit haklarla eğitim görmeye başladı.

1925 kasımında tekkezaviye ve türbeler kapatıldı. Şeyhlik dervişlik müritlik çelebilik falcılık büyücülük türbe bekçiliği ve bunun gibi bir takım sanlar kaldırıldı.

1925 yılında çıkarılan kıyafet yasasıyla (bazı kisvelerin giyilmeyeceğine dair kanun) Türk kadının peçe ve çarşaf giyme; örtünme zorunluluğunu ortadan kalktı.

1926 Da Türk medeni Kanunu çıkarıldı. Türk kadının gelişiminin önündeki engellerin önemli bir bölümü bir çırpıda ortadan kaldırıldı. 4 Nisan 1926 tarihli Resmi gazetede yayımlanan kanun 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe girdi.

1927 Nüfus sayımı kadının eşitliği yolunda atılmış önemli bir adım oldu. Cumhuriyetin ilanından sonra gerçekleştirilen ilk nüfus sayımında daha önceki uygulamadan farklı olarak kadınlarda sayıldı.

1928 de Laiklik Cumhuriyetin temel bir ilkesi olarak kabul edildi. Bu gelişim devletin yönetim biçimi ve hukuksal yapısında olduğu kadar kadının toplum içindeki konumunda da büyük bir devrime yol açmıştır. Türk kadının toplumsal yaşama erkekle eşit bir düzeyde katılımı özgürlüğe kavuşması ve gelişiminin önündeki engellerin aşılabilmesi ancak laiklik ilkesinin yaşama geçirilmesiyle olanaklı olmuştur.

1930 da Belediye yasası çıkarıldı. Yasa ile kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanındı.

1930 da kadın ve çocukların mesleki eğitim vermek amacı ile Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü kuruldu.

1933 te Köy Kanunuda değişiklik yapılarak kadınlarda köylerde muhtar olma ve ihtiyar heyetine seçilme hakları verildi.

1934’de Anayasa değişikliği ile kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanındı.

1935’de Türkiye Büyük Millet Meclisi 5. dönem sonucunda 17 Kadın milletvekili ilk kez meclise girdi ara seçimlerde bu sayı 18’e ulaştı.

1936’da İş kanunu yürürlüğe girdi. Kadınların çalışma hayatına düzenleme getirildi…

O günden bugüne çok engel aşıldı.

Demokrasinin insan hak ve özgürlüklerinin gelişiminde ya da engellenmesinden kadınlarda paylarına düşeni aldı.

Eksikliklerimizin tamamlanması haklarımızın ilerletilmesi korunması kullanılması kuşkusuz ki bir bilinç ve sorumluluk işidir.

Biliyoruz ki;

Evlilikle ilgili yada evlilik birliğiyle ilgili sorunlarımız varsa; Medeni Yasamız var.

Toplumsal yaşamın her alanında fiziksel cinsel psikolojik saldırıya uğruyorsak; Türk Ceza Yasamız var.

Aile içi Şiddete uğruyorsak; 4320 sayılı ailenin Korunması Ysamız var.

Çalışma yaşamı içindeysek ve sorunlarımız varsa; İş Yasamız var.
 
Geri
Top