Depresyon Nedir Ne Değildir

Sypnosis

Burnumdan Ötesi Uzak Mesafeler...
Özel üye
Mutsuzluğun depresyon olarak tanımlanıp psikolojik bir hastalık olarak değerlendirilmesi oldukça garip bir meseledir. Çünkü esas mesele üretimden kopmaktır. Üretime dahil olamıyorsan ya fiziksel ya da psikolojik bir rahatsızlığın vardır. Rapor alman gerekir ve raporluysan yine üretimde olduğu gibi kontrol altındasındır. Neyin üretimi? Meta ve imaj üretimi. Eğer kopmuşsan bu kapitalist üretime tekrar dahil oluncaya değin yerin hastane veya tımarhanedir. Tıpkı kapitalist üretimi sekteye uğratacak söylemlerde ve eylemlerde bulunan bir devrimcinin yakalanıp hapishaneye gönderilmesi gibi. Eğer kapatılmak istemiyorsan bir tatile çık, hobiler edin, kişisel gelişim seminerlerine katıl, el açıp dua et, alkol iç, ot iç, yani tüket, rahatla ve tekrar üretime dahil ol. Freud'la birlikte psikanaliz kapitalist sistemin kapma aygıtlarından birine dönüştü. Günümüzde reklamlar, savaşlar, politikalar insan psikolojisi temel alınarak üretilir. Dönercilik kadar popülerleşen psikiyatri klinikleri bugün her yerdedir. Geleceği olan meslekler grubunda olması boşuna değildir. Günümüzde psikolojik rahatsızlık olarak tanımlanan ruhsal ve davranışlar durumlar üzerine düşünmek gerekir. Psikolojik olarak hissettiğin rahatsızlık pek çok etkenin bir sonucudur, işin içinden çıkamazsın, çıkamadığın için de seni rahatlatacak yolları gözetlersin ve anlık mutluluklardan sonra rahatsızlığın daha da derinleşir. Bu kadar fazla psikolojik hastalığın olması neye işarettir? Ya içinde yer aldığımız sistem sürekli olarak gerçekten hastalık üretmektedir, yani bu sistem herkesin psikolojisini bozmaktadır, insan psikolojisi bu sistemi kaldıramamaktadır ya da Foucault'nun da bildirdiği üzere psikoloji kitleleri yönetme, kontrol ve disipline etme aygıtıdır. Her ikisi de doğru olabilir ve üzerine düşünmeye

değerdir.

Alıntıdır
 
Geri
Top