Bilgi bir noktadan sonra unutulmaya mahkumdur. Unutmanın panzehiri ise tekrardır.
Eğitim Danışmanı Mürüvvet Adalı Uygun dersi derste öğrenmenin önemli olduğunu vurgularken, öğrenmeyi pekiştirmenin yollarına işaret ediyor.
Öğrenmek, başlı başına bir süreç… Bilgi, sembol gibi tanımlamalar zihnimize giren yeni kavramlar… Öğrenmek için bilgi girişi, deneyim, yaşanmışlık önemli. Girilen bilgilerin zihnimize yerleşmesi için de bilgilerin kullanılabilir olması ve tekrar edilmesi şart!
Derste öğrenilen bilgiler için de aynı şey geçerli. Ders derste öğrenilir; dinlenirse, dikkat edilirse, verilen bilgi öğrencinin
ilgi alanına girmişse, motive edilmişse… Ama öğrenilen bu
yeni bilgilerin kalıcılığı için öğrenilenlerin tekrar edilmesi şart!
Zihin kapasitesi yüksek, algısı güçlü çocuklar; dersteki konsantrasyonlarının da durumuna göre -tabi öğreticinin de
öğretebilme/aktarabilme yeteneğini de göz ardı etmemek gerekir- dersi derste öğrenirler. Bunun dışında aslında tüm öğrenciler için az önce belirttiğim şartlar yerinde ise aynı şeyler geçerlidir. Ama bu bilgileri tekrar edebilmiş, yaşayabilmiş öğrenci, öğrenme kapasitesini ve bilgisini kalıcı hale getirmeyi de başarabilmiş öğrencidir.
Kısaca bilgi, bir noktadan sonra unutulmaya mahkumdur Unutmanın panzehiri ise tekrardır.
Algı kapasiteleri ve zihin yetenekleri yüksek olan öğrencilerin pek çoğu dersi derste dinleyerek öğrenmelerini gerçekleştirir ve bunun farkına vardığı noktadan itibaren de “Ben okulda nasılsa iyi öğreniyorum” diyerek “tekrar etme” alışkanlığını gerçekleştirmemektedirler. Bu, onları ilköğretimin ilk
yıllarında-ilk dört beş sene- başarılı kılmaya yetmektedir. Yalnız bilgi yükü arttıkça ve öğrenme stratejileri geliştikçe tekrar etmeye ihtiyaç duyulduğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum gerçekleşince böyle bir alışkanlığı olmayan öğrenciler için durum zorlaşmaktadır.
Yani ders derste öğrenilir; kesinlikle doğru. Ama yeterliliği
için öğrenilen bilginin tekrarı, kullanılması çok önemlidir. En
iyi öğrenme, beş duyunun kullanılarak yapıldığı öğrenme şeklidir. Duyarak, tadarak, görerek, koklayarak ve dokunarak…
Eğitim Danışmanı Mürüvvet Adalı Uygun dersi derste öğrenmenin önemli olduğunu vurgularken, öğrenmeyi pekiştirmenin yollarına işaret ediyor.
Öğrenmek, başlı başına bir süreç… Bilgi, sembol gibi tanımlamalar zihnimize giren yeni kavramlar… Öğrenmek için bilgi girişi, deneyim, yaşanmışlık önemli. Girilen bilgilerin zihnimize yerleşmesi için de bilgilerin kullanılabilir olması ve tekrar edilmesi şart!
Derste öğrenilen bilgiler için de aynı şey geçerli. Ders derste öğrenilir; dinlenirse, dikkat edilirse, verilen bilgi öğrencinin
ilgi alanına girmişse, motive edilmişse… Ama öğrenilen bu
yeni bilgilerin kalıcılığı için öğrenilenlerin tekrar edilmesi şart!
Zihin kapasitesi yüksek, algısı güçlü çocuklar; dersteki konsantrasyonlarının da durumuna göre -tabi öğreticinin de
öğretebilme/aktarabilme yeteneğini de göz ardı etmemek gerekir- dersi derste öğrenirler. Bunun dışında aslında tüm öğrenciler için az önce belirttiğim şartlar yerinde ise aynı şeyler geçerlidir. Ama bu bilgileri tekrar edebilmiş, yaşayabilmiş öğrenci, öğrenme kapasitesini ve bilgisini kalıcı hale getirmeyi de başarabilmiş öğrencidir.
Kısaca bilgi, bir noktadan sonra unutulmaya mahkumdur Unutmanın panzehiri ise tekrardır.
Algı kapasiteleri ve zihin yetenekleri yüksek olan öğrencilerin pek çoğu dersi derste dinleyerek öğrenmelerini gerçekleştirir ve bunun farkına vardığı noktadan itibaren de “Ben okulda nasılsa iyi öğreniyorum” diyerek “tekrar etme” alışkanlığını gerçekleştirmemektedirler. Bu, onları ilköğretimin ilk
yıllarında-ilk dört beş sene- başarılı kılmaya yetmektedir. Yalnız bilgi yükü arttıkça ve öğrenme stratejileri geliştikçe tekrar etmeye ihtiyaç duyulduğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum gerçekleşince böyle bir alışkanlığı olmayan öğrenciler için durum zorlaşmaktadır.
Yani ders derste öğrenilir; kesinlikle doğru. Ama yeterliliği
için öğrenilen bilginin tekrarı, kullanılması çok önemlidir. En
iyi öğrenme, beş duyunun kullanılarak yapıldığı öğrenme şeklidir. Duyarak, tadarak, görerek, koklayarak ve dokunarak…