Diğer ücretler
Kanunun 64’üncü maddesinde ise diğer ücretler sayılmıştır. Buna göre;
1.Kazancı basit usulde tespit edilen ticaret erbabı yanında çalışanların,
2.Özel hizmetlerde çalışan şoförlerin,
3.Özel inşaat sahiplerinin ücret karşılığı çalıştırdıkları işçilerinin,
4.Gayrimenkul sermaye iradı sahibi yanında çalışanların,
5.Gerçek ücretleri tespit edilemeyenlerden Maliye Bakanlığınca bu kapsama alınanların,
ücret gelirleri diğer ücret sayılır.
Diğer ücretlerin safi tutarı, sanayi kesiminde çalışan ve 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i olarak hesap ve kabul edilir.
Diğer ücretler için beyanname verilmeyeceği gibi başka gelirler için beyanname verilse dahi diğer ücretler beyannameye dahil edilmez. Diğer ücret sahipleri hizmetin ifa olunduğu takvim yılının ikinci ayında (Şubat ayı), işe yıl içinde başlamış iseler başlama tarihinden itibaren bir ay içinde vergi karneleriyle bağlı bulundukları vergi dairesine giderek vergilerini tarh ettirmek zorundadırlar.(Md.109)
Takvim yılı içinde işe başlayan diğer ücret sahiplerinin vergi matrahı, yıllık safi gelirden işe başlama ayı hariç tutulmak suretiyle, o yılın sonuna kadar geçen aylara isabet eden tutardır. Bu duruma göre diğer ücretlerde vergi matrahı işe başlama tarihini takip eden ay başından itibaren yıl sonuna kadar olan süre için hesaplanmaktadır. Yıl içinde işin terk edilmiş olması durumunda ise;
-Takvim yılının birinci yarısında işin terk edilmiş olması halinde, keyfiyetin takvim yılının ikinci yarısı girmeden haber verilmesi halinde verginin ikinci taksiti terkin olunur.(Md.110)
-Keyfiyetin ikinci yarıda vergi dairesine bildirilmesi ya da ikinci yarıda işin terk edilmesi durumunda çalışılmayan süreler için tahakkuk ettirilen vergilerin ödenip ödenmeyeceği yasada belirtilmemiş olmakla birlikte, yasanın yukarıda belirtilen hükmü gereğince söz konusu durumlarda tahakkuk ettirilmiş bulunan vergilerin tahsil edileceği anlamı çıkmaktadır. Bununla birlikte gelir vergisinde, ancak elde edilen gelirlerin vergiye konu edilebileceği ilkesi gereği, çalışılmayan dönemlere ilişkin vergilerin sistem gereği önceden tahakkuk etmiş olsalar dahi terkin edilmesi verginin hukukiliği gereğidir.
Kanunun 64’üncü maddesinde ise diğer ücretler sayılmıştır. Buna göre;
1.Kazancı basit usulde tespit edilen ticaret erbabı yanında çalışanların,
2.Özel hizmetlerde çalışan şoförlerin,
3.Özel inşaat sahiplerinin ücret karşılığı çalıştırdıkları işçilerinin,
4.Gayrimenkul sermaye iradı sahibi yanında çalışanların,
5.Gerçek ücretleri tespit edilemeyenlerden Maliye Bakanlığınca bu kapsama alınanların,
ücret gelirleri diğer ücret sayılır.
Diğer ücretlerin safi tutarı, sanayi kesiminde çalışan ve 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i olarak hesap ve kabul edilir.
Diğer ücretler için beyanname verilmeyeceği gibi başka gelirler için beyanname verilse dahi diğer ücretler beyannameye dahil edilmez. Diğer ücret sahipleri hizmetin ifa olunduğu takvim yılının ikinci ayında (Şubat ayı), işe yıl içinde başlamış iseler başlama tarihinden itibaren bir ay içinde vergi karneleriyle bağlı bulundukları vergi dairesine giderek vergilerini tarh ettirmek zorundadırlar.(Md.109)
Takvim yılı içinde işe başlayan diğer ücret sahiplerinin vergi matrahı, yıllık safi gelirden işe başlama ayı hariç tutulmak suretiyle, o yılın sonuna kadar geçen aylara isabet eden tutardır. Bu duruma göre diğer ücretlerde vergi matrahı işe başlama tarihini takip eden ay başından itibaren yıl sonuna kadar olan süre için hesaplanmaktadır. Yıl içinde işin terk edilmiş olması durumunda ise;
-Takvim yılının birinci yarısında işin terk edilmiş olması halinde, keyfiyetin takvim yılının ikinci yarısı girmeden haber verilmesi halinde verginin ikinci taksiti terkin olunur.(Md.110)
-Keyfiyetin ikinci yarıda vergi dairesine bildirilmesi ya da ikinci yarıda işin terk edilmesi durumunda çalışılmayan süreler için tahakkuk ettirilen vergilerin ödenip ödenmeyeceği yasada belirtilmemiş olmakla birlikte, yasanın yukarıda belirtilen hükmü gereğince söz konusu durumlarda tahakkuk ettirilmiş bulunan vergilerin tahsil edileceği anlamı çıkmaktadır. Bununla birlikte gelir vergisinde, ancak elde edilen gelirlerin vergiye konu edilebileceği ilkesi gereği, çalışılmayan dönemlere ilişkin vergilerin sistem gereği önceden tahakkuk etmiş olsalar dahi terkin edilmesi verginin hukukiliği gereğidir.
