Doğu Anadolu Bölgesi

Suskun

V.I.P
V.I.P
Doğu Anadolu Bölgesi

En büyük coğrafi bölgemizdir.

Kuzeydoğuda Gürcistan, Ermenistan, Nahcivan, güneydoğuda İran ve Irakla sınır komşusudur.

dogu-anadolu.webp

FABRİKALARI

Çimento, şeker, yağ-peynir, şarap, sigara, dokuma ve iplik fabrikaları vardır.

TARIM ÜRÜNLERİ

Tahıl, patates, pirinç, şekerpancarı, tütün, kaysı, şeftali, üzüm ve benzeri ürünler üretilmektedir.

Hayvancılık da bölgenin önemli bir geçim kaynağıdır.

NEHİRLERİ

Dicle, Fırat, Aras, Murat ve Karasu bölgenin önemli akarsularıdır.

GÖLLERİ

Van ve Çıldır gölleri.

DAĞLARI

Ağrı, Nemrut, Süphan.
Ağrı, 5165 metre ile ülkemizin en yüksek dağıdır.
Ağrı, Avrupanın da en yüksek dağıdır.

OVALARI

Malatya ve Muş ovaları önemlidir.

ŞEHİRLERİ

Ağrı, Bitlis, Bingöl, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Hakkari, Kars, Malatya, Muş, Tunceli ve Van'dır.

TURİZM

Kars ve Erzurum çevresi kış sporları yönünden önemlidir.

Harput ve Van dolayları eski uygarlıklardan kalma eserler bakımından önemlidir.

Van gölü dolayları görülmeye değer yerlerden birisidir.

Doğu Anadolu Bölgesi Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Anadolu topraklarındaki konumunda doğuda yer alması nedeniyle Birinci Coğrafya Kongresi tarafından 1941 yılında böyle isimlendirilmiştir.

Türkiye'nin nüfus yoğunluğu ve nüfusu en az olan bölgesidir. [1] Bunda bölgenin yüz ölçümünün büyük olması başlıca etkendir. 2000 yılındaki nüfus sayımına göre bölgenin nüfusu 6 milyon 147 bin kişi civarındadır. Geçim kaynağı hayvancılık ve tarımcılıkla geçer.

dogu-anadolu-2.webp

Doğu Anadolu Bölgesi'nde dört bölüm vardır. Bunlar:

Yukarı Fırat Bölümü
Erzurum - Kars Bölümü
Yukarı Murat - Van Bölümü
Hakkâri Bölümü


İlleri
Ağrı (il)
Ardahan (il) Bir kısmı Karadeniz'dedir (Batı tarafı)
Bingöl (il)
Bitlis (il)
Elazığ (il)
Erzincan (il)
Erzurum (il)[11 ilçesi bu bölgededir,geri kalanı ise Karadeniz dedir)
Hakkari (il)
Iğdır (il)
Kars (il)
Malatya (il)
Muş (il)
Sivas (Topraklarının %30'u bu bölgededir)
Tunceli (il)
Van (il)

dogu-anadolu.webp

Yeryüzü şekilleri
Ortalama yükseltisi yaklaşık 2200 m olan doğu Anadolu Bölgesi Türkiye'nin en yüksek bölgesidir. Bölgede dağlardan sonra en fazla yer kaplayan yeryüzü şekli platolardır. Bölgedeki en büyük plato Erzurum-Kars Platosudur. Türkiye'nin en büyük gölü olan Van Gölü ve en büyük dağı olan Ağrı Dağı bu bölgededir. Bölgedeki diğer büyük göller Hazar, Balık, Bulanık, Nazik, Çıldır ve Erçek gölleridir. Bölgenin başlıca akarsuları Fırat, Dicle, Aras, Kura ve Zap akarsularıdır.

Belli Başlı Özellikleri
Bölge en büyük yüzölçüme, en fazla yükseltiye ve en engebeli yapıya sahip olan bölgedir.
Cilo ve Ağrı dağlarında Türkiye'nin en büyük buzulları bulunur.
Türkiye'nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı ve en büyük gölü olan Van Gölü buradadır.
Hayvancılık tarımın önündedir ve en fazla büyükbaş hayvan bu bölgede yetiştirilir.
Maden bakımından ve hidroelektrik potansiyeli bakımından Türkiye'de 1. sıradadır.
Nüfus yoğunluğu en az olan bölgemizdir.(Malatya, Erzurum, Van ve Elazığ hariç)
En uzun kışlar ve en kısa yazlar bu bölgede yaşanır.
Suyu en bol akarsular (Fırat ve Dicle) bu bölgededir.
En düşük sıcaklıklar burada ölçülmüştür. En fazla yıllık sıcaklık farkı bu bölgemizde görülür.
En fazla kar yağışı ve en fazla kırmızı don olayı bu bölgemizde görülür. .
Yeraltı kaynakları bakımından en zengin bölgemizdir.
Günlük ve yıllık sıcaklık farkının en fazla olduğu bölgedir.
Yıllık yağış miktarı 600 mm civarındadır. En fazla yağış ilkbahar ve yaz aylarında görülür.

Yıllık sıcaklık ortalaması 5 – 10°C,
En sıcak ay ortalaması: 20 - 23°C
En soğuk ay ortalaması: - 5 , - 10°C dir.

Ovalar ve platolar
Bölgede dağlardan sonra en fazla alan kaplayan yerşekli plâtolardır. Platolar, Fırat ve Aras nehirlerinin kolları tarafından parçalanmıştır. En büyük plâtosu ‘’Erzurum-Kars Platosu’’dur. Bölgede yer alan dağ kuşakları arasındaki çöküntü oluklarında ovalar yer almaktadır. Birinci çöküntü kuşağını; Ardahan, Göle ve Çıldır Gölü, İkinci çöküntü kuşağını; Erzurum, Erzincan, Pasinler, Horasan ve Iğdır ovaları, Üçüncü çöküntü kuşağını ise; Malatya, Elazığ, Bingöl, Muş ve Van Gölü(Van) çanakları ve bunlar içerisinde yer alan ovalar oluşturur.

Akarsular ve göller
Doğu Anadolu Bölgesi’nda yer alan Aras ve Kura nehirleri sularını ülkemiz toprakları dışarısında Hazar Denizi’ne dökerler. Fırat, Dicle ve Zap nehirleri ise sularını yine ülkemiz dışarısında Basra Körfezi’ne dökerler. Bölge akarsularının rejimi düzensizdir. Bunun nedeni; yağış rejiminin düzensizliği ve kış yağışlarının kar şeklinde düşmesidir. Kışın yağan karlar erimeden uzun süre yerde kaldığı için akarsuların debileri azalmaktadır. İlkbahar ve yaz aylarında eriyen karlar akarsuların debilerinin yükselmesine ve coşkun bir şekilde akmasına yol açar.

Bölge akarsularının hidroelektrik enerji potansiyeli yüksektir. Bunun nedeni; yükselti ve eğimlerinin fazla olmasıdır.

Bölgedeki fay hatları üzerinde göller oluşmuştur. Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü başta olmak üzere Çıldır, Nazik, Erçek, Hazar, Balık ve Bulanık gölleri bölge sınırları içerisinde yer alır. Van Gölü Türkiye’ nin ikinci büyük kapalı havzasını oluşturur.

Bitki örtüsü
Bölgenin havzalarında ve ovalarında bozkırlar yaygındır. Dağ çayırları, meşe ve sarıçam ormanları dağların genel bitki örtüsüdür. Türkiye ormanlarının %11'ine sahip olan bölge, orman alanları bakımından 5. sıradadır.Ayrıca Doğu Anadolu Bölgesi çok dağlık bir alan olduğu için buralarda fazla ot yeşermez.Bunun içinde fazla büyükbaş hayvancılığı yaygındır.Bölgenin genel bitki örtüsü bozkırdır.Ayrıca büyükbaş hayvancılığın yanı sıra bazı yerlerinde küçükbaş hayvancılıkta yapılmaktadır.

Nüfus ve yerleşme
Türkiye'nin nüfus yoğunluğu en az olan bölgemizdir. Bunda bölgenin yüz ölçümünün büyük olması başlıca etkendir. 2000 yılındaki nüfus sayımına göre bölgenin nüfusu 6 milyon 100 bin kişi civarındadır.

Bölge'nin en kalabalık kenti Malatya'dır. 2008 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre 462.569 nüfusludur.İkinci kalabalık kent 383.168 nüfuslu Erzurum kentidir.Üçüncü sırada 352.163 nüfuslu Van ve 325.574 nüfuslu Elazığ izlemektedir.Diğer kentlerin nüfusu 100 binin altındadır.

Diğer bölgelere göçün fazla yaşandığı bölge olan Doğu Anadolu Bölgesi'nde kırsal nüfus kent nüfusundan fazladır.

Bazı İllerin Nüfus Artışı (1990-2000 arası)

Van %43,03
Ağrı %19,03
Erzurum %10,52
Erzincan %5,38
Bingöl %2,51
Kars -%8,43
Ardahan -%20,22

Ekonomisi
Sanayi kuruluşları yetersiz olan Doğu Anadolu Bölgesi halkı geçimini, başta hayvancılık olmak üzere tarımdan sağlar. Bölgenin hayvancılığa çok elverişli olan ErzurumKars Bölümü’nde yüksek nitelikli sığırlar yetiştirilir. Çok sayıda küçükbaş hayvan besleyen göçer aşiretler yazın sürülerini bölgenin öteki kesimlerindeki yüksek yaylalarda otlatır.

Bitkisel üretime elverişli alanlar, bölge yüzölçümünün ancak %10’unu kaplar. Bu alanın büyük bölümünde tahıl ekimi yapılır. Tahıldan başka baklagiller, şeker pancarı, meyve, sebze, pamuk ve az miktarda da tütün yetiştirilir. Pamuk yetiştirilen kuytu Iğdır, Malatya ve Elazığ ovalarını yanı sıra Erzincan Ovası ile Van Gölü(Van) çevresinde meyve bahçeleri çok yer tutar.

Yalnızca büyük kentler (Malatya,Erzurum,Van,Elazıg)çevresinde kurulan sanayilerin başlıcaları pamuklu dokuma, iplik, şeker, süttozu, un, peynir, yem, sigara ve çimento fabrikaları ile et kombinalarıdır.

Yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin sayılan Doğu Anadolu Bölgesi’nde Afşin ve Elbistan’da linyit, Hekimhan ve Divriği yörelerinde bakır, Guleman yöresinde krom, Maden yöresinde bakır,Malatya'da cıva, Keban ve Baskil yöresinde de gümüşlü kurşun yatakları vardır. Keban ve Karakaya hidroelektrik, AfşinElbistan,Engil(Van) termik santralları bölgenin başlıca enerji üretim kuruluşlarıdır.

Tarımsal alanları kısıtlı, sanayi işyerleri yetersiz olan bölge halkının artan nüfusu içinde işsiz kalan kesimi, ülkenin ekonomikolanakları daha gelişmiş olan yörelerine göç etmek zorunda kalmaktadır.

Bölgenin Türkiye Ekonomisindeki Yeri: Doğu Anadolu yurdun en geniş ama en tenha ve en geri kalmış bölgesidir. Bu bölgenin yurt ekonomisine en büyük katkısı canlı hayvan ve hayvan ürünleri ihracatı alanındadır. Yurdumuzdaki küçükbaş hayvanların %21’si, sığırların %25’i bu bölgede yetiştirilir.

Toprak ürünleri bakımından yurt ekonomisine katkısı azdır. Madencilik alanında yurt ekonomisine katkısı önemlidir: Tüm yurtta çıkarılan bakırın %50’si, kromun %70’i, demirin %75’i, mabünganezin %35’i, baritin %75’i, çinko ve kayatuzunun önemli bir kısmı bu bölgeden elde edilir. Bölgenin maden yatakları zengindir.

Bölgenin elektrik enerjisi üretimindeki payı büyüktür. Sadece Keban santrali tüm Türkiye üretiminin %25’ini gerçekleştirmektedir. Yapımı devam eden yeni hidroelektrik santralleri bittiğinde, bölge bu yönüyle çok daha büyük bir önem kazanacaktır. Türkiye’de hidroelektrik üretimine elverişli akarsu potansiyelinin üçte biri bu bölgede bulunmaktadır.

Türkiye’deki coğrafi bölgeler arasında nüfus miktarı ve yoğunluğu yönünden önemli farklar bulunmaktadır. Bu farkların oluşmasında fiziki faktörler (iklim özellikleri, yerşekilleri, toprak özellikleri) ve beşeri faktörler (sanayileşme, tarım, yeraltı kaynakları, turizm, ulaşım) önemli rol oynarlar.

Bölge yüzölçümünün %10'unda ancak tarım yapılabilir. Yer şekilleri ve iklimin olumsuz etkisinden dolayı tarımsal faaliyet gelişmemiştir. Bölgedeki tarım etkinlikleri en çok bölgenin güneyindeki çöküntü ovalarında (Elbistan, Malatya, Elazığ, Muş ve Van ovaları) yoğunlaşır.
 
Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki Barajlar

Alpaslan-1 Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Arpaçay Barajı
Başköy Barajı
Bayburt Barajı
Boztepe Barajı, Malatya
Cip Barajı
Çamgazi Barajı
Çat Barajı
Çıldır Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Demirdöven Barajı
Dilimli Barajı
Erzincan Barajı
Gayt Barajı
Gülbahar Barajı
Kalecik Barajı, Elazığ
Kapıkaya Barajı
Keban Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Kığı Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Koçköprü Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Kuzgun Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Medik Barajı
Morgedik Barajı
Özlüce Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Palandöken Barajı
Patnos Barajı
Pazaryolu Barajı
Polat Barajı
Sarımehmet Barajı
Sultansuyu Barajı
Sürgü Barajı
Tercan Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Uzunçayır Barajı ve Hidroelektrik Santrali
Yazıcı Barajı
Yoncalı Barajı
Zernek Barajı ve Hidroelektrik Santrali
 
Doğu Anadolu’nun turizm incileri
Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi’ndeki Osmanlı döneminin en görkemli eserlerinden biri olan İshak Paşa Sarayı, bölgenin sanat merkezi olma özelliğini de taşıyor. Nuh’un Gemisi’nin kalıntılarının bulunduğu inanılan Ağrı Dağı, özellikle yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Rafting sporu için elverişli olan Çoruh Nehri, macera tutkunlarını bekliyor. Erzincan’daki Girlevik Şelalesi ve Ardahan’daki Çıldır Gölü, doğa tutkunları için iyi bir alternatif sunuyor...

Kars’ta, farklı uygarlıkları simgeleyen eserlerin bulunduğu Ani harabeleri, bölgedeki en cazip turizm merkezlerinden biri.
Ani harabeleri, Kars’a 42 kilometre uzaklıkta, Ocaklı Köyü sınırları içindeki Türkiye-Ermenistan sınırını oluşturan Arpaçay Nehri’nin batı yakasında bulunuyor. Bir Ortaçağ kenti olan Ani harabelerinde, farklı uygarlıklara ait cami, kilise, kervansaray ve manastır bulunuyor.

Ziyaretçilerini tarihin derinliklerine götüren Ani harabelerinde bulunan M.S. 1001 yılında kilise olarak inşa edilmiş “Büyük Katedral Fethiye Camii”, 1064 yılında Sultan Alpaslan’ın Ani’yı fethinden sonra camiye çevrilmiş. Duvarlarında, Hz. İsa’nın hayatının anlatıldığı Tigran Honen Kilisesi, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Güneş saatiyle dikkati çeken Abukhamrent Kilisesi ile Aziz Prkich Kilisesi de Ani harabelerinin güzellikleri arasında bulunuyor. Selçuklu mimarisinin izlerini taşıyan Ani harabelerinde ayrıca saray, kervansaray ve hamam bulunuyor.

MUNZUR VADİSİ
Tunceli’deki Munzur Vadisi, doğayla baş başa kalmak ve güzelliklerin tadına varmak isteyenler için eşsiz bir yer. Munzur Vadisi Milli Parkı, Tunceli’nin girişinden başlayan 85 kilometre uzunluğundaki Munzur Vadisi’nin, 7. kilometresinden itibarenve Ovacık İlçe girişine kadar uzanan bir alanı kaplıyor. Barındırdığı çeşitli bitki türleri ve yabani hayvanların yanı sıra40 değişik gözeden akan soğuk suyuyla da ziyaretçileri büyüleyen Munzur Vadisi, Munzur Çayı’ndaki kırmızı benekli alabalıklarıyla da ilgi çekiyor.

Munzur Vadisi’nin ziyaretçileri tarafından çok iyi bilinen “Munzur Baba” efsanesi de şöyle:
“Munzur adında bir çoban, bölgedeki bir ağanın yanında çalışır. Munzur’un ağası hacca gider. Munzur, bir gün ağasının eşinin yanına gelir ve (Ağamın canı helva çekti) der. Kadın, Munzur’un helva istediğini, ancak hacdaki ağasını bahane ettiğini düşünür ve helvayı yapar. Munzur, helvayı aldıktan sonra, bir anda hacda bulunan ve canı gerçekten helva isteyen ağasının yanında olur. Ağa, hacdan geldikten sonra kendini ziyaret ederek elini öpenlere (asıl eli öpülecek Munzur’dur) der. Halkın ilgisinden utanan Munzur da elinde süt çanağıyla kaçmaya başlar. Bu sırada çanaktan dökülen her süt damlasının bulunduğu yerden su gözeleri doğar.”

YÜZEN ADALAR
Bingöl’ün Solhan İlçesi’ne bağlı Hanzarşah Köyü Aksakal Gölü’nde bulunan yüzen adalar, bölgenin doğa harikalarından biri... Kente 4.5 kilometre mesafedeki Aksakal Gölü’nde, bağımsız olan ve hareket eden üç ada, üstüne binildiği zaman sal gibi her yöne ağır ağır hareket ederek ziyaretçileri şaşırtıyor. Her geçen yıl sayıları artan turistler, adaların üzerinde dolaşarak, gölde gezinmenin keyfiniçıkarıyor.

KALA TEPESİ
3 bin 250 metre yüksekliğindeki Bingöl Dağlarındaki Kala Tepesi, her yıl 15 Temmuz-15 Ağustos arasında, güneşin doğuşunu izlemek için gelenlerle doluyor. Ziyaretlerini geleneksel hale getiren çoğu kişi, tepeden, güneşin doğuşunu saniye saniye izleyebiliyor. Güneşin doğuşunu Kala Tepesi’nde izlemek isteyenler, Karlıova İlçesi’nden Bingöl Dağı eteklerine kadar araçla geldikten sonra yarım saat süren tırmanışın ardından buraya ulaşabiliyor.

Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi’ndeki İshak Paşa Sarayı, Nuh’un Gemisi’nin kalıntılarının bulunduğuna inanılan Ağrı Dağı ve macera tutkunlarını bekleyen Çoruh Nehri ile doğa, tarih ve macera, Doğu Anadolu’da buluşuyor. Doğu Anadolu Bölgesi’nde, tarihi yapıları ve inanç turizmiyle ön plana çıkan Ağrı’da, Doğubayazıt İlçesi’ndeki İshak Paşa Sarayı, bütüngörkemiyle ziyaretçileri büyülüyor. Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi’ne 5 kilometre uzaklıkta, hakim bir tepede 1784 yılında yapılan İshak Paşa Sarayı, Osmanlı döneminde yapılmış. Aynı zamanda bir külliye özelliğini taşıyan saray, Osmanlı, Fars ve Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşıyor. Duvarlarındaki motiflerle de dikkati çeken İshak Paşa Sarayı, geceaydınlatmasıyla farklı bir görüntü sergiliyor. İki kat, 366 odadan oluşan sarayın taş duvarlarında oluşturulan boşluklar, yapının merkezibir sistemle ısıtılmasını sağlıyor. İhtişamlı yapısı, zengin mimarisi, ilçeye hakim görüntüsüyle çok sayıda yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği İshak Paşa Sarayı, sonyıllarda kültür ve sanat merkezi olarak da adını duyuruyor. Sarayda, konserler, sergi ve festivaller düzenleniyor. Saraya ilginin artması, ilçede konaklama imkanlarını da çeşitlendiriyor.

AĞRI DAĞI VE NUH’UN GEMİSİ
Dağcılık sporunda dünyanın sayılı merkezlerinden biri olan Ağrı Dağı, aynı zamanda inanç turizmi açısından da önemli bir konumda bulunuyor. Gizemler ve efsanelerle dolu Ağrı Dağı, araştırmacıların ve tarihçilerin ilgi odağı oluyor. Nuh’un Gemisi’nin bulunduğu inanılan dağ, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı konuğun akınına uğruyor. Hakkında çok sayıda araştırma yapılan, efsaneler anlatılan Ağrı Dağı’nı ziyaret etmek isteyenler, Dağcılık Federasyonu rehberlerinden ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden yardım alabiliyorlar.

ÇORUH NEHRİ’NDE RAFTİNG HEYECANI
Erzurum’un, Çoruh Nehri’nin geçtiği İspir İlçesi, rafting için uygun bir ortam sunuyor. Rafting yapmaya elverişli yapısıyla meraklılarını kendine çeken İspir’de, uluslararası rafting yarışmaları da organize ediliyor. Doğal güzellikleri göz kamaştıran Çoruh Nehri’nde rafting turları da düzenleniyor.

TARİHLE İÇ İÇE ERZURUM
Erzurum’a gelen ziyaretçilerin ilk uğrak yeri, Anadolu’nun en büyük medresesi olma özelliğine sahip Çifte Minareli Medrese... Açık avlulu, iki katlı medresede, yapımıyla ilgili kitabe bulunmaması, medreseyi ayrıca gizemli kılıyor. İlhanlılar döneminden kalan Yakutiye Medresesi ile kente hakim birnoktada bulunan ve yapım tarihi kesin olarak bilinmeyen Saat Kulesi deErzurum’un tarihi mekanları arasında bulunuyor. Üzerindeki motiflerle dikkat çeken 12. yüzyıldan kalma Üç Kümbetler ve 1562 yılında yapılan Lalapaşa Camii de ziyaretçilerin uğrak yerlerinden biri. Şehrin savunmasına yönelik 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın yaşandığı Aziziye ve Mecidiye tabyaları, en sık ziyaret edilen mekanlar arasında bulunuyor. Kadınların savaşta mücadelesinin simgesi haline gelen Nene Hatun Türbesi de Aziziye Tabyası’nda bulunuyor. Erzurum’a 120 kilometre uzaklıktaki 48 metre yüksekliğindeki Tortum Şelalesi görenleri büyülüyor.

GİRLEVİK ŞELALESİ, EKŞİSU MESİRE ALANI
Erzincan’a 33 kilometre uzaklıktaki Çağlayan Beldesi sınırlarında yer alan, 150 metre uzunluğundaki Girlevik Şelalesi, bölgede turizm açısından hareketlilik yaşanan yerlerden biri. Ziyaretçi sayısı her geçen yıl artan, yöre sakinlerinin de vazgeçemediği piknik alanı Girlevik Şelalesi’ne gelenler, buradaki restoranlarda taze balık yemeği de ihmal etmiyor. Doğal maden suyu kaynakları ve şifalı suyuyla tanınan Erzincan’a 10 kilometre uzaklıktaki Ekşisu Mesire Alanı’nın ziyaretçileri her geçen yıl artıyor. Su sıcaklığı yılın her mevsiminde 30 derece olan Ekşisu’ya 2 kilometre mesafedeki kaplıcalar, şifa arayanların sıkça geldiği yerlerarasında bulunuyor.

ÇILDIR GÖLÜ
Balık tutmayı tutku haline getirenlerin gözde yeri, Ardahan’daki Çıldır Gölü, kışın donunca, atlı kızaklarla yürünebilecek hale geliyor. Başta alabalık, sazan ve yayın olmak üzere çeşitli balık türlerinin bulunduğu gölün hemen yanında, Gençlik ve Spor Müdürlüğü’neait dinlenme tesisleri yer alıyor.
 
Doğu Anadolu Bölgesinin En'leri

* En fazla engebelik
* En fazla yükselti
* En fazla dağınık alan
* En fazla büyükbaş hayvancılık
* En fazla yıllık sıcaklık farkı
* En fazla kar yağışı
* En fazla Don olayı
* En fazla donlu gün sayısı
* En fazla ormanın üst yükselti sınırının olduğu daimi kar sınırının yükseltisinin olduğu
* En geniş Buzul
* En büyük Göl
* En seyrek Nüfus
* En çok maden rezervi
* En çok hidroelektrik enerjisinin üretimi
* En hızlı akarsular
* En uzun kış süresi
* En kısa yaz süresi
* En düşük sıcaklık
* En yüksek dağ
* En şiddetli Karasallık
* En düşük toprak sıcaklığının olduğu.
* Ulaşım imkanlarının en az olduğu bölge Doğu Anadolu Bölgesidir.


Bölge içerisinde;

* En fazla yetiştirilen tarım ürünü buğday ve arpadır.
* Bölgenin ülke ekonomisine en önemli katkısı Hayvancılıktır.
* En önemli tarım alanları Iğdır ovası Malatya ovası Muş ovası Elazığ ovası Erzurum ovası ve Elbistan ovalarıdır.
 
Doğu Anadolu'nun enerji kaynakları nelerdir?

Madenler ve Enerji Kaynakları

Uyarı : Doğu Anadolu Bölgesi’nde volkanik arazi yaygın olduğundan maden çeşidi boldur.


Madenler : Bölge maden ve enerji üretiminde ilk sırayı alır. Bölge krom, demir, bakır, kurşun, kaya tuzu, barit, oltu taşı, manganez yatakları işletir.

Krom : Elazığ’da Alacakaya (Guleman) Havzası, Türkiye’nin en büyük krom çıkarım alanıdır.

Demir : En çok bu bölgede çıkarılır. Sivas-Divriği, Malatya-Hekimhan, Hasançelebi, Çetinkaya havzalarında çıkarılır.

Bakır : Elazığ – Maden, Diyarkbakır-Ergani havzasında çıkarılır. Bakır üretiminin yarısını bu bölge sağlar.

Enerji Kaynakları : En önemli linyit yatağı Afşin-Elbistan Havzası’ndadır. Kalorisi düşük ve rezervi bol olan linyitler Afşin-Elbistan termik santralinde kullanılır.

Enerji Üretim Tesisleri : Hidroelektrik üretiminin en fazla olduğu yerdir. Fırat üzerinde Keban, Karakaya ve Tercan barajları ile Kars’taki Arpaçay önemli hidroelektrik santralleridir. Afşin – Elbistan termik santralinde linyit kömürü yakılarak elektrik üretilir. Enerji tüketiminin en az olduğu bölgedir.
 
Doğu Anadoluyu anlatan en güzel şiirler


Doğu Anadolu Şiiri


Doğudan geliyorum
Dizili dağlar peşim sıra
Anam oturmuş ağlar
Gurbete gitmişim ardım sıra
Doğunun keklik ötüşlü dağları
Kekik kokar bağları
Türküler okur akan suları
Yaylasında yayılır sürüler
Kavalını çalar ardı sıra çobanım
Ovaları ufak, tefek
Bal yapar arıları petek, petek
Harmanda döner bir çift öküz
Tahıl dolu tarlalar öbek, öbek
Tırpanlanır çayırları
Orak biçer kadınları
Okur Ayşeler, Fatmalar
Yanık türküler
Destan olur, ağıt olur öyküleri
Doğunun sert iri taşları
Yosun tutar başları
Baharda cennettir yaylaları
Gözelerde meleşir kuzuları
Burada bir çobanın öyküsü var
Anası doğurmuş harmanda
Sırtında sap izleri
Göbeğinde kundak toprağı
Beline bağlamış
Meşinden azık torbası
Delinmiş ayağında çarıkları
Koşarken kanamış ayakları
Toprağıyla dinermiş acısı
Dilinde Karacaoğlan türküsü
Ferhat gibi
Dağlarda sesinin yankısı
Güneşinde ısınır,
Rüzgârında donarmış çobanım
Gıdası keçinin bir tek memesi.

Orhan Kocadağ


Doğu Anadolu

Arasla Kura kımıl kımıl akar
Oturmuş kıyısına köylü bakar
En yüksek Ağrı tepesi buzul kar
Iğdır Ovası’nda pamuk, ayva, nar

Erzurum Kars Erzincan ovaları
Eskiden yayılırdı develeri
Kışın tüter Hakkâri sobaları
Misafirperver Muş’un babaları

Ülkemin en sert iklimi yaşanır
Ağrı’da soğuktan yaşlar boşanır
Sabah önce insan burda uyanır
Malatya geniş ovaya dayanır

Bitlis, Bingöl, Elazığ güzel iller
Van, Hazar, Çıldır, Nemrut belli göller
Tunceli Ovacık’ta açar güller
Elazığ’da çayda çıra oynar eller

Erzurum barı oynar mı dadaşım
Doğu diye hor görme arkadaşım
Oltu’da tesbih olur her bir taşım
Göç sonucu ayrılmış karındaşım

Erzurum ve Kars’ta âşıklar coşar
Doğulu vatan sevgisiyle yaşar
Karasu, Murat olup coşar taşar
İnsan kışın buzlu karlı yol aşar

Ardahan yaylasının çiçeği solmaz.
Kazım Karabekir olmazsa olmaz.
Kars kalesinin yeri asla dolmaz.
Bu bölgeye bakmaya iflah olmaz.

Tarık Torun


Doğu Anadoluda konuşulan lehçeler, şiveler hakkında bilgi

Doğu Anadolu Bölgesinde Kürtçe ,Zazaca gibi birçok lehçe ve şive bulunmaktadır.Şuan ki bilgilere göre Kürtçenin 5 büyük lehçesi bulunmaktadır.Bunlar:

1)KIRMANCİ(kuzey Kürtçe)

2)SORANİ(merkez Kürtçe)

3)ZAZAKİ(tartışmalı)

4)GORANİ(güney Kürtçe)

5)ŞEYHBIZINİ(Şıxbızıni)(tartışmalı)

Türkiyede Doğu Anadolu da bu lehçelerden 3'ü konuşulmaktadır.

Zazacanın kürtçenin bir lehçesi olup olmadığı henüz rayına oturmamıştır.Zaza dili kendi üçünde 3’e ayrılır ve belli bir coğrafya da konuşulur.

1) Kuzey Zazaca: (dersimce/Kırmançki) Dersim(Tunceli), Erzincan, Sivas, Muş, Erzurum dolaylarında Alevi Zazalar tarafından konuşulur. Bunun da kendi içinde ağız farklılıkları vardır. Dersim, Sivas, Muş farklılıkları gibi. Kuzey Zazaca’nın Kırmancki adlandırılması ile Kürtçe’nin bir lehçesi olan Kurmanci kavramları birbirine karıştırılmamalıdır.

2) Merkez Zazaca: Palu ilçesi başta olmak üzere Elazığ ve Bingöl illerinde genellikle Şafi Zazalar tarafından konuşulur. Bunun içinde de şive farklılıkları vardır, Palu, Eğil, Solhan, Hîni (Hani), Ergani, Kulp, Piran, Maden.. şiveleri gibi.

3) Güney Zazaca:Siverek (Şanlıurfa), Gerger (Adıyaman), Mutki (Bitlis), Kuzey Diyarbakır Malatya dolaylarında Hanefi ve Şafii Zazalar tarafından konuşulur. Bunun içinde de kendi ağız farklılıkları vardır ; Çermik, Gerger ve Siverek gibi.

DOĞU ANADOLUDA ŞIXBIZIN KÜRTÇESİNİN KONUŞULDUĞU YERLER:

Hakkari,Van,Erzurum,Muş,Iğdır(serhat), Elazığ,Malatya,Adıyaman.
 
Elazığ ve Malatya yukarı fırat bölümünde olup doğuanadolu bölgesinin ikliminden farklılık gösterir.
 
Geri
Top