Duyumculuk (Sansüalizm)
Bütün bilgilerimizin duyumlardan geldiğini ileri süren felsefe sistemi.
Gerçek duyumculuk, Condillac'ın ileri sürdüğü bilgi teorisidir. Bu teori, duyumların değişikliğe uğradığını ve çeşitli şekillere büründüğünü ileri sürer. Bu filozofa göre, iç deneyin olguları veya düşünme, duyumlardan ve duyumların işlenmesinden doğan bir sonuçtur. Nitekim, duygunluk haline gelmesi bakımından duyum, istek dediğimiz olguyu, iradeyi ve bütün iç yetilerimizi ortaya çıkarır: tasavvur haline gelmesi bakımından ise, dikkati, karşılaştırmayı, yargıyı; yani bütün fikri işlemlerimizi doğurur.
Başka filozoflar da, duyumun, bütün ruhi hayatımızın ve bilgimizin temelinde yer aldığını ileri sürmüşlerdir. Ama, duyumu ele almaları bakımından iki grup teşkil ederler. Bu gruplardan birincisi, maddeci duyumcular adını alır. Bu görüşü benimseyen Holbach, Helvetius ve Feuerbach gibi filozoflara göre, duyum, dış dünyanın duyularımız üzerindeki etkisinden doğar. İkinci grupta yer alan Berkeley, Hume, Kant, Avenarius ve Mach gibi idealist duyumculara göre ise, duyum, dış dünyanın gerçekliğini göstermeyen öznel bir bilinç olgusudur.
Bütün bilgilerimizin duyumlardan geldiğini ileri süren felsefe sistemi.
Gerçek duyumculuk, Condillac'ın ileri sürdüğü bilgi teorisidir. Bu teori, duyumların değişikliğe uğradığını ve çeşitli şekillere büründüğünü ileri sürer. Bu filozofa göre, iç deneyin olguları veya düşünme, duyumlardan ve duyumların işlenmesinden doğan bir sonuçtur. Nitekim, duygunluk haline gelmesi bakımından duyum, istek dediğimiz olguyu, iradeyi ve bütün iç yetilerimizi ortaya çıkarır: tasavvur haline gelmesi bakımından ise, dikkati, karşılaştırmayı, yargıyı; yani bütün fikri işlemlerimizi doğurur.
Başka filozoflar da, duyumun, bütün ruhi hayatımızın ve bilgimizin temelinde yer aldığını ileri sürmüşlerdir. Ama, duyumu ele almaları bakımından iki grup teşkil ederler. Bu gruplardan birincisi, maddeci duyumcular adını alır. Bu görüşü benimseyen Holbach, Helvetius ve Feuerbach gibi filozoflara göre, duyum, dış dünyanın duyularımız üzerindeki etkisinden doğar. İkinci grupta yer alan Berkeley, Hume, Kant, Avenarius ve Mach gibi idealist duyumculara göre ise, duyum, dış dünyanın gerçekliğini göstermeyen öznel bir bilinç olgusudur.