Ebû Said Ebü'l-Hayr Kimdir
Ebû Said Ebü'l-Hayr Kimdir Kısaca Hayatı
Türkistanda yetişen büyük velîlerden. İsmi, Ahmed lakabı Fadlullahdır. Babasının ismi Ebül-Hayr Muhammeddir. Ebû Saîd adı ile meşhûr oldu. Babası verâ sâhibi dindar bir zât idi. 967 (H.357) senesinde Horasan bölgesinde Serahs ileEbyurd arasında yer alan Meyhene (Mihene) şehrinde doğdu. 1049 (H.440) senesinde aynı yerde vefat etti.
Ebû Said Mihenînin büyüklüğünü inkar edenlerden biri, Ebû Saîdin Âlemde hiç kimse helâl lokma bulamayıp haram yese, biz haram yemeyiz. sözünü duymuştu. Kendisini imtihân etmek istedi. Helâl para ile bir oğlak satın aldı. Haram para ile de, birincisine çok benzeyen başka bir oğlak aldı.
Bunları kızarttırıp, hizmetçisi ile Ebû Saide gönderdi.Kendisi de önden gidip, onların bulunduğu yerde oturdu. Hizmetçi kızarmış oğlakları getirirken karşısına iki sarhoş çıkıp, haram para ile alınan oğlağın bulunduğu tepsiyi alıp yediler.
Hizmetçi, elinde kalan ve helâl lokma ile alınmış olan oğlağı, Ebû Saîdin önüne koydu. Oğlakları gönderen kimse durumu öğrenip anlayınca, sarhoşlara çok kızdı. Fakat bu hâlini açıktan belli etmedi. Sonra Ebû Said dönerek; Kendini boşuna üzme! Haram olan köpeklere gider, helal olan da helâl yiyenlere gelir. buyurdu. O kimse çok mahcûb olup hâline tövbe etti ve bu hâdiseden sonra bir daha aleyhinde bulunmadı.
Ebû Said Ebü'l-Hayr Kimdir Kısaca Hayatı
Türkistanda yetişen büyük velîlerden. İsmi, Ahmed lakabı Fadlullahdır. Babasının ismi Ebül-Hayr Muhammeddir. Ebû Saîd adı ile meşhûr oldu. Babası verâ sâhibi dindar bir zât idi. 967 (H.357) senesinde Horasan bölgesinde Serahs ileEbyurd arasında yer alan Meyhene (Mihene) şehrinde doğdu. 1049 (H.440) senesinde aynı yerde vefat etti.
Ebû Said Mihenînin büyüklüğünü inkar edenlerden biri, Ebû Saîdin Âlemde hiç kimse helâl lokma bulamayıp haram yese, biz haram yemeyiz. sözünü duymuştu. Kendisini imtihân etmek istedi. Helâl para ile bir oğlak satın aldı. Haram para ile de, birincisine çok benzeyen başka bir oğlak aldı.
Bunları kızarttırıp, hizmetçisi ile Ebû Saide gönderdi.Kendisi de önden gidip, onların bulunduğu yerde oturdu. Hizmetçi kızarmış oğlakları getirirken karşısına iki sarhoş çıkıp, haram para ile alınan oğlağın bulunduğu tepsiyi alıp yediler.
Hizmetçi, elinde kalan ve helâl lokma ile alınmış olan oğlağı, Ebû Saîdin önüne koydu. Oğlakları gönderen kimse durumu öğrenip anlayınca, sarhoşlara çok kızdı. Fakat bu hâlini açıktan belli etmedi. Sonra Ebû Said dönerek; Kendini boşuna üzme! Haram olan köpeklere gider, helal olan da helâl yiyenlere gelir. buyurdu. O kimse çok mahcûb olup hâline tövbe etti ve bu hâdiseden sonra bir daha aleyhinde bulunmadı.