En Etkili Askeri Stratejiler

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Savaş alanları bir zihin süzgecidir aslında. Oluşturulacak her plan, uygulanacak her hamle büyük bir sorumluluk almak demektir. Savaşı iyi analiz etmek, sonuçları önceden kestirebilmek savaş anında yapılmalıdır...

Savaş anında uygulanacak her strateji büyük risk taşır. Yeni ve devrim sayılabilecek bir planı uygulamaya koyarsanız, yenilgi ihtimalini, yüzdeye vurursak %60'tan fazla olmasına razı olmuş olursunuz. Klasik ve tabu hâline gelmiş stratejiler ise, eğer düşman komutanı sizi iyi analiz etmişse, büyük ihtimal ile hüsran ile sonuçlanır, zira düşman yapacağınız hamleleri önceden kestirmiştir...

Kösedağ'da 20 bin kişilik kuvvet ile 140 bin kişilik Türk ordusunu bozan Moğollardan, İkinci Dünya Savaşı'nın henüz 3 yılı dolmadan Avrupa'nın yarısında gamalı haçı dalgalandıran Nazi ordusuna dek, savaş meydanlarında mucizeleri başaran birliklerin arkasında tek bir güç vardı; askeri strateji!

Farklı Tarih olarak, sizin için tarihin en etkili 4 askeri doktrinini araştırdık. Bu makalenin ardından savaş meydanlarına daha farklı bir açıdan bakacağınıza hiç şüphemiz yok!...

Hilal (Turan)


Özellikle Doğu toplumlarının temel savaş stratejisi olan Hilal, yeni çağa kadar etkinliğini sürdürmüş ve o zamana kadar savaş meydanlarının tozunu attırmıştı. Çağına göre üst düzey bir savaş analizi gerektiren bu taktik, özellikle Roma ve diğer bilumum hantal ordular karşısında kolaylıkla uygulanıyordu. Moğol ve Türk orduları gibi at üstünde ve hafif zırhlar ile hızla hareket eden orduların kılıçlarına pelesenk olmuş Hilal, temel olarak iki kısımdan oluşuyordu;


  • Sahte ricat
  • Pusu
Hilal taktiğinde düşman ordusu ile ilk sıcak temas, merkez birlikleri arasında olur. Sert çarpışmaların ardından merkez birlikleri, planlı ve büyük kitleler hâlinde geri çekilmeye başlar. Düşman ordusunun kaçan orduyu kontrolsüz bir şekilde kovalamaya çalışması, kanatlardaki güçlerin açılmasına ve kısa sürede düşman ordusu "hilal" şeklinde çevirmesine sebeb olur. Düşman ordusunu adeta bir kurt kapanına sokan bu taktik, Sultan Süleyman'dan Hannibal'a dek birçok büyük komutan tarafından kullanılacaktı...

Shock and Ave*şok ve terör

4_CompM2-US-Army.jpg
1996'da Amerikan Ulusal Güvenlik Üniversitesi'nden Harlan K. Ulman ve James P. Wade tarafından resmiyete dökülen bu doktrin, aslında temelde çok basit bir ilkeyi esas alıyordu; düşmanı korkut ve paniğe sevket! Etraflıca incelediğimizde bu taktik, ilk real time pc strateji oyunlarında gördüğümüz "askeri çok olan kazanır" tatiğine dayalıydı.

Şok ve terör, aslında ordunuzu çok iyi analiz etmenizi sağlar. Düşman ordusuna karşı en önemli üstünlüğünüzü (sayısal üstünlük, ateş gücü vs.), en etkili şekilde kullanmak size zaferi getirecektir. Aşırı ve ani güç kullanımı, düşman ordusunu korkutur ve şaşkınlığa iter. Sonuç; kesin zaferdir...

Bu stratejiyi ilk olarak Moğol ordusunun Arap ordularına karşı kullandığını görüyoruz. Ancak Şok ve Terör'ü masalarından hiç ayırmayan tek bir ülke vardır neredeyse; Amerika. Özellikle Erken Kapitalist dönemin ardından gerçekleşen Vietnam, Körfez ve Irak gibi savaşlarda bu strateji ile savaşan Amerikan ordusu, belki de bu sebepten son yıllarda "barbar" olarak görülmeye başlandı. Zira teknolojik imkanlarını sonuna kadar kullanan Amerikan birlikleri, tüm ahlâki kuralları göz ardı ederek savaşıyorlardı...

Blitzkrieg *yıldırım harekatı

1t.jpg
Almanların dünya lûgatine soktuğu Yıldırım Harekatı, aslında "Şok ve Terör" ile de büyük bir benzerlik gösteriyor. Hantal orduların temel askeri dayanağı olan bu taktik, 2. Dünya Savaşı'nda Nazi ordusu tarafından dahiyâne bir şekilde kullanılmasıyla dünya askeri otoritelerinde yer etti. Şahsi düşünceme göre Blitzkrieg'ı anlamak için Nazi ordusunu incelemeliyiz.

2. Dünya Savaşı, Avrupa için büyük bir sürprizdi. Hitler'in savaştan bir yıl önce, milyonlarca Nazi'ye ünlü Berlin Sportspalast Meydanı'nda "barış" için seslenmesi, aslında saldırgan totaliter Nazi rejiminin pusuya yatmasından başka birşey değildi. İktidara geldikleri 1933'ten 1939'a kadar, sanki uzaydan inmişçesine devasa bir ordu kuran Hitler ve ekibi, İngiltere ve Fransa'nın savaş ilanından sadece 2 yıl sonra; Norveç'ten Yunanistan'a, Tunus'tan Fransa'ya dek büyük bir coğrafyayı Nazi postalları altında çiğnetmişlerdi. Bu büyük savaş makinesinin arkasında, düşman cephesinin stratejik bir noktasına yapılan ani ve aşırı sayıda saldırı yatıyordu. Ne olduğunu anlamadan dağılan düşman ordusu, savunma hattının bozulmasıyla zaferi tescillerdi. Özellikle Alman General Heinz Wilhelm'in (Hızlı Heinz), sadece hızlı ve hafif tanklarla düşmanı süratle çökerterek, bu doktrinin en parlak uygulayıcısı olmuştur.

Gerilla

610x.jpg
Modern çağın belki de en popüler taktiği olan gerilla, temel olarak ufak ve dağınık birliklerin daha güçlü ve kalabalık bir diğer orduya karşı yürüttükleri yıpratma savaşı olarak adlandırılabilir. Napolyon'un Yarımada Savaşı'nda ortaya çıkan gerilla terimi, Sun Tzu ve Lawrance'ın etkileri ile sosyalist devrimlerin temel savaş taktiği hâline geldi. Halk desteğinin şart olduğu gerillayı, bugüne kadar Türk Kurtuluş Savaşı'ndan Sovyetlerin Afganistan'ı işgaline kadar birçok yerde başarıya ulaşmıştır
 
Top