Görsel olarak, tanımıyorum. Duyduğum kadarıyla, bildiklerim...
Öyle bir garip hikayesi var ki! (Bir çok insanın da var elbet) Nasıl anlatacağım, nasıl yazacağım, inanın bilmiyorum...
Yıllar önce (erken yaşta) evlenmiş, kendi düzenini kurmuş...
Başından iki evlilik geçmiş, ilk eşi terk edip bir başına bir kız çocuğuyla bırakmış, ikinci eşi vefat etmiş, ardında iki çocuk bırakmış...
Maddi durumu elverişli olmadığından, çocukları Devlet yuvaya almış...
İlk evliliğinden olan kızı da, kendisi gibi erken yaşta evlenmiş... (Diğer çocuklar halen yuvada)
Sahipsiz kalmış yaban ellerde... Yaşadığı sıkıntılar, onu öyle bir hasta etmiş ki, beynin de tümör oluşmuş. (ALLAH korusun, herkesi) İleri safhada olduğundan, ameliyat edilmesi gerekliymiş. Bu durumu öğrenen ailesi (anne, kardeşler, v.s.) bulunduğu Kentte almışlar, soluğu...
Zor bir karar almak zorundaydılar...
- Ameliyat şart, ama kanama riski çok yüksek, biz elimizden geleni yapacağız, sizin izniniz olmadan ameliyata alamayız. Demiş doktor.
Ameliyat masasına yatıyor ve zorlu bir operasyon başlıyor... Ön görüldüğü gibi aşırı kanama sebebiyle, saatler sürüyor, ameliyat... Sonrasında yoğun bakıma alınıyor ve uyutuluyor...
Bir, iki gün derken, beyin ölümü gerçekleşiyor ve bitkisel hayata giriyor...
Yaklaşık, iki hafta süren bir kalp atışı oluyor bu fani dünyada... Artık kimsenin elinden bir şey gelmiyor...
Ve bugün, o garip genç kadın, vefat ediyor.
Hakkın rahmetine kavuşuyor.
Mekanı cennet olsun, nurlar içinde yatsın.
ALLAH rahmet eylesin...
Duadan başka çare kalmıyor artık...
Ve, acı olan bir diğer durumu ise, hüzün verici...
Sağlığında,çok uzun süredir göremediği (çok gitmek istemiş...) köyüne gidememişti.
Ne acı ki, şuan cenazesi, köyünde...
O kadar zor ki... Ailesine de sabırlar diliyorum... ( Yuvadaki çocukların halen haberi yok )
Bugün (14.10.2017) köyünde defnedilecek, rahmetli. Evli olan kızı ve diğer çocukları (yuvada olanlar) haberi almışlar ve uzun yıllardır görmedikleri bir yerde, en yakın akrabalarıyla, köy eşrafıyla, son görevleri için bir aradalar... Yuvada bulunan bir kızının kulakları duyuyormuş... Öncesi ve sonrası öyle acı ki! Kelimeleri bir araya getirmeye zorlanıyorum...
(Sevdiklerimizin, sevenlerimizin her an kıymetini bilelim... HEMİ)
Öyle bir garip hikayesi var ki! (Bir çok insanın da var elbet) Nasıl anlatacağım, nasıl yazacağım, inanın bilmiyorum...
Yıllar önce (erken yaşta) evlenmiş, kendi düzenini kurmuş...
Başından iki evlilik geçmiş, ilk eşi terk edip bir başına bir kız çocuğuyla bırakmış, ikinci eşi vefat etmiş, ardında iki çocuk bırakmış...
Maddi durumu elverişli olmadığından, çocukları Devlet yuvaya almış...
İlk evliliğinden olan kızı da, kendisi gibi erken yaşta evlenmiş... (Diğer çocuklar halen yuvada)
Sahipsiz kalmış yaban ellerde... Yaşadığı sıkıntılar, onu öyle bir hasta etmiş ki, beynin de tümör oluşmuş. (ALLAH korusun, herkesi) İleri safhada olduğundan, ameliyat edilmesi gerekliymiş. Bu durumu öğrenen ailesi (anne, kardeşler, v.s.) bulunduğu Kentte almışlar, soluğu...
Zor bir karar almak zorundaydılar...
- Ameliyat şart, ama kanama riski çok yüksek, biz elimizden geleni yapacağız, sizin izniniz olmadan ameliyata alamayız. Demiş doktor.
Ameliyat masasına yatıyor ve zorlu bir operasyon başlıyor... Ön görüldüğü gibi aşırı kanama sebebiyle, saatler sürüyor, ameliyat... Sonrasında yoğun bakıma alınıyor ve uyutuluyor...
Bir, iki gün derken, beyin ölümü gerçekleşiyor ve bitkisel hayata giriyor...
Yaklaşık, iki hafta süren bir kalp atışı oluyor bu fani dünyada... Artık kimsenin elinden bir şey gelmiyor...
Ve bugün, o garip genç kadın, vefat ediyor.
Hakkın rahmetine kavuşuyor.
Mekanı cennet olsun, nurlar içinde yatsın.
ALLAH rahmet eylesin...
Duadan başka çare kalmıyor artık...
Ve, acı olan bir diğer durumu ise, hüzün verici...
Sağlığında,çok uzun süredir göremediği (çok gitmek istemiş...) köyüne gidememişti.
Ne acı ki, şuan cenazesi, köyünde...
O kadar zor ki... Ailesine de sabırlar diliyorum... ( Yuvadaki çocukların halen haberi yok )
Bugün (14.10.2017) köyünde defnedilecek, rahmetli. Evli olan kızı ve diğer çocukları (yuvada olanlar) haberi almışlar ve uzun yıllardır görmedikleri bir yerde, en yakın akrabalarıyla, köy eşrafıyla, son görevleri için bir aradalar... Yuvada bulunan bir kızının kulakları duyuyormuş... Öncesi ve sonrası öyle acı ki! Kelimeleri bir araya getirmeye zorlanıyorum...
(Sevdiklerimizin, sevenlerimizin her an kıymetini bilelim... HEMİ)
Son düzenleme: