Forumlar
Yeni Mesajlar
CerezExtra
EĞLENCE ↓
Şans Kurabiyesi
Renk Falınız
ÇerezRADYO
Sevgiliye Özel
ÇerezDERGİ
Hızlı Okuma Testleri
Pratik Çözümler
Yeniler
Yeni Mesajlar
Yeni ürünler
Yeni kaynaklar
Son Aktiviteler
İndir
En son incelemeler
Dükkan
Giriş
Kayıt
Yeniler
Yeni Mesajlar
Menu
Giriş
Kayıt
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Güncel
İl İl Türkiye
Turizm Rehberi
Gaziantep Antik Kentleri (Güneydoğu Anadolu Bölgesi)
JavaScript devre dışı bırakıldı. Daha iyi bir deneyim için, devam etmeden önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
You are using an out of date browser. It may not display this or other websites correctly.
You should upgrade or use an
alternative browser
.
Konuya cevap yaz
Mesaj
<blockquote data-quote="ZeyNoO" data-source="post: 450434" data-attributes="member: 10904"><p><strong><span style="color: #FF0000">Zeugma (Belkıs) Antik Kenti</span></strong></p><p> <strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/JEl7f.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugma, Gaziantep İli, Nizip ilçesinin 10 km. doğusunda, Birecik Baraj gölünün kıyısında, yeni Belkıs köyünün yakınında yedi tepe üzerine kurulmuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Köprü Başı anlamına gelen Zeugma, Fırat nehrinin kolay geçilen bir noktasında yer aldığından, tarihin en eski çağlarından bu yana çok önemli bir geçit yeri olmuş ve tarih boyunca ticaret açısından olduğu kadar, askeri bakımından da her zaman önemini korumuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmadan Strabon, Plinius ve bir çok antik yazar bahsetmiştir. Büyük İskenderin generallerinden Selevkos Nikator I, M.Ö. 300de, İskenderin Fıratı geçtiği bu yerde, kendi adıyla Fıratın adını birleştirerek Selevkeia Euphrates ismiyle bir kent kurmuştur. Bu kentin karşısına da eşi Apameianın adıyla ikinci bir kent kurarak, bu ikiz kenti bir köprüyle birbirine bağlamıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/jeI9n.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Kommagane kralı Mitridates I. Kallinikosun, Selevkos kralının kızı Leodike ile evlenmesiyle kent, çeyiz olarak Kommagane krallığına verilmiş. Leodikenin oğlu Antiokos I, bu kentin geliriyle Nemrut dağındaki heykelleri yaptırmıştır. Yaklaşık 40 yıl Kommagenenin dört büyük şehrinden biri olan kent, M.Ö. 64de Roma İmparatorluğunun topraklarına katılarak, ismi geçit ve köprü anlamına gelen Zeugma olarak değiştirilmiştir.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Roma döneminde kent en zengin dönemini yaşamıştır. M.S. 256 yılında Sasani kralı Şapur I, Zeugmayı ele geçirerek yakıp yıkmış, daha sonra bir depremle de yerle bir olmuştur. Bu tarihten sonra Zeugma bir daha eski konumuna ulaşamamıştır. Zeugma 5. ve 6. yüzyıllarda Bizans egemenliği altına girmiştir. 7. yüzyılda ise Arap akınları neticesinde terk edilmiştir. Daha sonraları 9-12. yüzyıllar arasında İslami yerleşimi olarak varlığını sürdürmüş. 17. yüzyılda ise yanı başına Belkıs köyü kurulmuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Antakyadan Çine uzanan İpek Yolu Zeugmadan geçmekteydi. Uzak doğudan getirilen ipek, baharat ve değerli taşlar Zeugma gümrüğünden geçerek Zeugma agorasında tüccarlara pazarlanmıştır. Zeugma arşiv odasında ele geçen ve 100.000in üzerindeki mühür baskıları Zeugma kentinin haberleşme ve ticaretteki önemini kanıtlamaktadır.Zeugmada ele geçen mektuplar, noter belgeleri, para torbaları ve gümrük balyaları bu mühürlerle mühürlenmiştir. Buradan da Zeugmanın önemli bir ticaret merkezi olduğu anlaşılmaktadır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Ayrıca Zeugma Romanın doğu sınırındaki en son kentlerden biri olması nedeniyle, özel bir stratejik konumdaydı.Bu nedenle burada önce Anadolulu askerlerden oluşan ve Sikitia (İskit) Lejyonu adı verilen askeri birlik, sonraları ise 6 bin askerden oluşan IV. Lejyon konuşlandırılmıştır. Ticaretin yoğunluğu, askeri lejyonun ekonomiye katkısı dolayısıyla Zeugma kenti oldukça zenginleşmiştir. Bu zenginlikle birlikte Fırat manzaralı teraslara çok sayıda villa inşa edilmiştir.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmada, Fırat kıyısından küçük yükseltiler ve yamaçlarla 300m. yüksekliğe ulaşan akropol tepesinde tüccarların, komutanların villaları ve kentin koruyucusu Tykhe tapınağı bulunmaktadır. Çevresindeki ovalara hakim olan akropol ve buradaki yapılar, Zeugmanın büyüklüğünü ve görkemini yansıtmaktadır. Bu tapınak Zeugmanın kendi bastırdığı sikkeler üzerinde görülmektedir. Kentin kuzeyinde toprak altında; agora, odeon ve hamam gibi resmi binalar, batısında; tiyatro, askeri kamp, kuzey batısında; atölyeler, doğusunda ise villaların yer aldığı teraslar dikkati çekmektedir. Nekropol alanı kenti, güney ve batıdan, Fırat nehrine kadar uzanan alana yayılmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/s4Dc0.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmanın suyu, kentin 10 km. batısındaki dağlardan 1.30m. yüksekliğinde 0.50m. genişliğinde su kanallarıyla getirilmiş, künkler ve benzeri su yollarıyla kente dağılımı yapılmıştır. Kazılar sonucunda evlerin içerisinde ikişer sarnıç olduğu da görülmüştür. Ayrıca su tahliye kanalları galeri biçimindeki atık su kanallarına bağlanmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmada ortaya çıkarılan evlerin ortasındaki sütunlu avluların etrafında odalar sıralanmıştır.Bu odaların aydınlatılması demir korkuluklu ve camlı geniş pencereler yardımıyla avludan sağlanmıştır. Evlerin tabanı mozaik, duvarlar fresklerle bezenmiş olup, odalar mobilya, heykel ve heykelciklerle donatılmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmalı mozaik ustaları Fırat nehrinden topladıkları nehir taşlarını 8-10 mm. ebadında kübik biçiminde keserek (tessera) bu mozaikleri yapmışlardır. Açık mavi, açık ve koyu yeşil, turuncu gibi renkte taşları doğa da bulamazlar ise bu renkleri cam tesseralarla elde etmişlerdir. Zeugmaya Samsat gibi diğer şehirlerden de mozaik ustası gelerek çalıştığı saptanmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Nitekim Samsatlı Zosimos ustanın Venüsün doğuşu ve Ziyafet sofrası adlı iki mozaiği bunu kanıtlamaktadır. Buradaki mozaiklerde mitolojik ve günlük yaşamdan seçilen konular işlenmiştir. Bu mozaikler Roma İmparatorluğunun en zengin olduğu, mozaik sanatının doruğu ulaştığı 2. ve 3. yüzyıllara tarihlendirilmektedir. Duvar resimlerinde ise tanrıça, insan, hayvan ve geometrik resimler kullanılmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/ZoN0r.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Bunun yanı sıra yontu sanatı da oldukça gelişmiştir. Böylece Zeugmanın kendine özgü bir heykeltıraşlık ekolünü oluşturduğu anlaşılmaktadır. Burada bronz, kireç taşı ve mermerden heykeller; sert kalkerden de lahitler yapılmıştır. Erkekler için kartal, kadınlar için ise yün sepeti kabartmalı mezar stelleri yontulmuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Yüzük taşı oymacılığında da (gem, kameo) Zeugmalı ustaların, çok başarılı oldukları günümüze gelen örneklerden anlaşılmaktadır. Antik dönemde varlıklı her kişinin bir yüzük mühürü bulunmaktaydı. Mühüründe sevdiği tanrının, tanrıçanın, hayvanın veya kişinin resmi bulunurdu. Bu figürler yaklaşık 3-7 mm. Ebadındadır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmada ilk kazı, güney nekropolünde Gaziantep Müze Müdürlüğü tarafından 1987 yılında gerçekleştirilmiştir. Burada oda biçimli aile kaya mezarının ön terasına dizilmiş halde mezar sahiplerine ait heykeller bulunmuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Diğer kazı 1992 yılında yapılmış ve şarap tanrısı Dionysos ve eşi Ariadnenin düğününün resimlendiği bir taban mozaiği ve villa, gün ışığına çıkarılmıştır. Bu alan seyir yeri yapılarak küçük bir müze olarak düzenlenmiştir. 1998 yılında, bu mozaiğin büyük kısmı çalınmıştır.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><img src="http://i.imgur.com/MyLI6.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>1999 ve 2000 yıllarında Poseidon ve Euphrates villaları gün ışığına çıkarılmıştır. Mozaikler bu villaların havuz, çeşme ve odalarının döşemelerinde yer almıştır. Bu mozaiklerde Akhileus, Venusun doğuşu, Dionysos-Telete, Müsalar, Fırat tanrıları, Galatya, Dionysos-Ariadne, Satyros Antiope gibi mitolojik konulara ve geometrik desenlere yer verilmiştir.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Fresk ve stüko tekniğinde yapılmış figürlü, bitkisel, geometrik duvar resimleri gün ışığına çıkarılmıştır. Çok sayıda sikkenin yanı sıra bronz ve pişmiş toprak heykelcik, kandil ve çömlekler bulunmuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Ünlü bronz Mars heykeli de bu buluntulardan bir tanesidir. Yapılan bu kurtarma kazılarında ele geçen mozaikler, freskler, mimari parçalar ve tüm buluntuların çizimleri yapılıp belgelendikten sonra Gaziantep Müzesine taşınmıştır.Kurtarma kazıları sonucunda ele geçen kalıntı ve buluntular Zeugmanın önemli bir sanat ve kültür merkezi olduğunu ortaya koymuştur.</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Zeugmanın su altında kalmayan büyük bölümünde de villalar, tiyatro, sütunlu caddeler, hamam, agora ve tapınak 3-4 m. toprağın altında olduğu sanılmaktadır.</strong></p><p><strong></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ZeyNoO, post: 450434, member: 10904"] [B][COLOR="#FF0000"]Zeugma (Belkıs) Antik Kenti[/COLOR] [IMG]http://i.imgur.com/JEl7f.jpg[/IMG] Zeugma, Gaziantep İli, Nizip ilçesinin 10 km. doğusunda, Birecik Baraj gölünün kıyısında, yeni Belkıs köyünün yakınında yedi tepe üzerine kurulmuştur. Köprü Başı anlamına gelen Zeugma, Fırat nehrinin kolay geçilen bir noktasında yer aldığından, tarihin en eski çağlarından bu yana çok önemli bir geçit yeri olmuş ve tarih boyunca ticaret açısından olduğu kadar, askeri bakımından da her zaman önemini korumuştur. Zeugmadan Strabon, Plinius ve bir çok antik yazar bahsetmiştir. Büyük İskenderin generallerinden Selevkos Nikator I, M.Ö. 300de, İskenderin Fıratı geçtiği bu yerde, kendi adıyla Fıratın adını birleştirerek Selevkeia Euphrates ismiyle bir kent kurmuştur. Bu kentin karşısına da eşi Apameianın adıyla ikinci bir kent kurarak, bu ikiz kenti bir köprüyle birbirine bağlamıştır. [IMG]http://i.imgur.com/jeI9n.jpg[/IMG] Kommagane kralı Mitridates I. Kallinikosun, Selevkos kralının kızı Leodike ile evlenmesiyle kent, çeyiz olarak Kommagane krallığına verilmiş. Leodikenin oğlu Antiokos I, bu kentin geliriyle Nemrut dağındaki heykelleri yaptırmıştır. Yaklaşık 40 yıl Kommagenenin dört büyük şehrinden biri olan kent, M.Ö. 64de Roma İmparatorluğunun topraklarına katılarak, ismi geçit ve köprü anlamına gelen Zeugma olarak değiştirilmiştir. Roma döneminde kent en zengin dönemini yaşamıştır. M.S. 256 yılında Sasani kralı Şapur I, Zeugmayı ele geçirerek yakıp yıkmış, daha sonra bir depremle de yerle bir olmuştur. Bu tarihten sonra Zeugma bir daha eski konumuna ulaşamamıştır. Zeugma 5. ve 6. yüzyıllarda Bizans egemenliği altına girmiştir. 7. yüzyılda ise Arap akınları neticesinde terk edilmiştir. Daha sonraları 9-12. yüzyıllar arasında İslami yerleşimi olarak varlığını sürdürmüş. 17. yüzyılda ise yanı başına Belkıs köyü kurulmuştur. Antakyadan Çine uzanan İpek Yolu Zeugmadan geçmekteydi. Uzak doğudan getirilen ipek, baharat ve değerli taşlar Zeugma gümrüğünden geçerek Zeugma agorasında tüccarlara pazarlanmıştır. Zeugma arşiv odasında ele geçen ve 100.000in üzerindeki mühür baskıları Zeugma kentinin haberleşme ve ticaretteki önemini kanıtlamaktadır.Zeugmada ele geçen mektuplar, noter belgeleri, para torbaları ve gümrük balyaları bu mühürlerle mühürlenmiştir. Buradan da Zeugmanın önemli bir ticaret merkezi olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Zeugma Romanın doğu sınırındaki en son kentlerden biri olması nedeniyle, özel bir stratejik konumdaydı.Bu nedenle burada önce Anadolulu askerlerden oluşan ve Sikitia (İskit) Lejyonu adı verilen askeri birlik, sonraları ise 6 bin askerden oluşan IV. Lejyon konuşlandırılmıştır. Ticaretin yoğunluğu, askeri lejyonun ekonomiye katkısı dolayısıyla Zeugma kenti oldukça zenginleşmiştir. Bu zenginlikle birlikte Fırat manzaralı teraslara çok sayıda villa inşa edilmiştir. Zeugmada, Fırat kıyısından küçük yükseltiler ve yamaçlarla 300m. yüksekliğe ulaşan akropol tepesinde tüccarların, komutanların villaları ve kentin koruyucusu Tykhe tapınağı bulunmaktadır. Çevresindeki ovalara hakim olan akropol ve buradaki yapılar, Zeugmanın büyüklüğünü ve görkemini yansıtmaktadır. Bu tapınak Zeugmanın kendi bastırdığı sikkeler üzerinde görülmektedir. Kentin kuzeyinde toprak altında; agora, odeon ve hamam gibi resmi binalar, batısında; tiyatro, askeri kamp, kuzey batısında; atölyeler, doğusunda ise villaların yer aldığı teraslar dikkati çekmektedir. Nekropol alanı kenti, güney ve batıdan, Fırat nehrine kadar uzanan alana yayılmıştır. [IMG]http://i.imgur.com/s4Dc0.jpg[/IMG] Zeugmanın suyu, kentin 10 km. batısındaki dağlardan 1.30m. yüksekliğinde 0.50m. genişliğinde su kanallarıyla getirilmiş, künkler ve benzeri su yollarıyla kente dağılımı yapılmıştır. Kazılar sonucunda evlerin içerisinde ikişer sarnıç olduğu da görülmüştür. Ayrıca su tahliye kanalları galeri biçimindeki atık su kanallarına bağlanmıştır. Zeugmada ortaya çıkarılan evlerin ortasındaki sütunlu avluların etrafında odalar sıralanmıştır.Bu odaların aydınlatılması demir korkuluklu ve camlı geniş pencereler yardımıyla avludan sağlanmıştır. Evlerin tabanı mozaik, duvarlar fresklerle bezenmiş olup, odalar mobilya, heykel ve heykelciklerle donatılmıştır. Zeugmalı mozaik ustaları Fırat nehrinden topladıkları nehir taşlarını 8-10 mm. ebadında kübik biçiminde keserek (tessera) bu mozaikleri yapmışlardır. Açık mavi, açık ve koyu yeşil, turuncu gibi renkte taşları doğa da bulamazlar ise bu renkleri cam tesseralarla elde etmişlerdir. Zeugmaya Samsat gibi diğer şehirlerden de mozaik ustası gelerek çalıştığı saptanmıştır. Nitekim Samsatlı Zosimos ustanın Venüsün doğuşu ve Ziyafet sofrası adlı iki mozaiği bunu kanıtlamaktadır. Buradaki mozaiklerde mitolojik ve günlük yaşamdan seçilen konular işlenmiştir. Bu mozaikler Roma İmparatorluğunun en zengin olduğu, mozaik sanatının doruğu ulaştığı 2. ve 3. yüzyıllara tarihlendirilmektedir. Duvar resimlerinde ise tanrıça, insan, hayvan ve geometrik resimler kullanılmıştır. [IMG]http://i.imgur.com/ZoN0r.jpg[/IMG] Bunun yanı sıra yontu sanatı da oldukça gelişmiştir. Böylece Zeugmanın kendine özgü bir heykeltıraşlık ekolünü oluşturduğu anlaşılmaktadır. Burada bronz, kireç taşı ve mermerden heykeller; sert kalkerden de lahitler yapılmıştır. Erkekler için kartal, kadınlar için ise yün sepeti kabartmalı mezar stelleri yontulmuştur. Yüzük taşı oymacılığında da (gem, kameo) Zeugmalı ustaların, çok başarılı oldukları günümüze gelen örneklerden anlaşılmaktadır. Antik dönemde varlıklı her kişinin bir yüzük mühürü bulunmaktaydı. Mühüründe sevdiği tanrının, tanrıçanın, hayvanın veya kişinin resmi bulunurdu. Bu figürler yaklaşık 3-7 mm. Ebadındadır. Zeugmada ilk kazı, güney nekropolünde Gaziantep Müze Müdürlüğü tarafından 1987 yılında gerçekleştirilmiştir. Burada oda biçimli aile kaya mezarının ön terasına dizilmiş halde mezar sahiplerine ait heykeller bulunmuştur. Diğer kazı 1992 yılında yapılmış ve şarap tanrısı Dionysos ve eşi Ariadnenin düğününün resimlendiği bir taban mozaiği ve villa, gün ışığına çıkarılmıştır. Bu alan seyir yeri yapılarak küçük bir müze olarak düzenlenmiştir. 1998 yılında, bu mozaiğin büyük kısmı çalınmıştır. [IMG]http://i.imgur.com/MyLI6.jpg[/IMG] 1999 ve 2000 yıllarında Poseidon ve Euphrates villaları gün ışığına çıkarılmıştır. Mozaikler bu villaların havuz, çeşme ve odalarının döşemelerinde yer almıştır. Bu mozaiklerde Akhileus, Venusun doğuşu, Dionysos-Telete, Müsalar, Fırat tanrıları, Galatya, Dionysos-Ariadne, Satyros Antiope gibi mitolojik konulara ve geometrik desenlere yer verilmiştir. Fresk ve stüko tekniğinde yapılmış figürlü, bitkisel, geometrik duvar resimleri gün ışığına çıkarılmıştır. Çok sayıda sikkenin yanı sıra bronz ve pişmiş toprak heykelcik, kandil ve çömlekler bulunmuştur. Ünlü bronz Mars heykeli de bu buluntulardan bir tanesidir. Yapılan bu kurtarma kazılarında ele geçen mozaikler, freskler, mimari parçalar ve tüm buluntuların çizimleri yapılıp belgelendikten sonra Gaziantep Müzesine taşınmıştır.Kurtarma kazıları sonucunda ele geçen kalıntı ve buluntular Zeugmanın önemli bir sanat ve kültür merkezi olduğunu ortaya koymuştur. Zeugmanın su altında kalmayan büyük bölümünde de villalar, tiyatro, sütunlu caddeler, hamam, agora ve tapınak 3-4 m. toprağın altında olduğu sanılmaktadır. [/B] [/QUOTE]
Alıntıları ekle...
İsim
Spam kontrolü
Turizmin başkenti olarak bilinen güneydeki ilimiz?
Cevapla
Forumlar
Güncel
İl İl Türkiye
Turizm Rehberi
Gaziantep Antik Kentleri (Güneydoğu Anadolu Bölgesi)
Top