İletişim, geçmişten günümüze pek çok farklı aşamadan geçerek çağ atlamıştır.
Öyle ki bugün dünyanın bir ucundan diğerine kolaylıkla ulaşılabilmektedir. Hatta bilim ve teknoloji, iletişimi gezegenler arasında rahatça yapılacak bir boyuta doğru götürmektedir.
Modern iletişim araçları sayesinde haberleşmede problemle karşılaşılmasa da geçmişte durumun kolay olmadığı bilinir. Süreç içinde insanlar birbirleriyle iletişim kurmak için birçok yol denemiş ve iletişim araçlarının temelleri geliştirilen yöntemlerle atılmıştır.
Aşağıda geçmişten günümüze iletişim araçları tarihsel sıralamaya göre derlenmiştir:
Eski Mısırlılar, Asurlular ve Uzakdoğuluların kullandığı bilinen tamtam, Bazı Afrika kabilelerinde halen kullanılmaktadır. Kabileler arası iletişimi sağlayan bu araç, şifreli vuruşlar ile haberleşmeyi mümkün kılmaktadır.
Taş Devri zamanlarında yaşayan mağara insanlarının; odun kömürü, hayvan yağları, mineraller gibi malzemelerle yaptıkları resimler günümüzde halen dikkat çekmektedir. On binlerce yıl önce insanlar, çoğunlukla avlanma yöntemlerini ve onlar için hayati tehlike oluşturan hayvanları resmetmişlerdir.
Bazı uzmanlarsa mağara insanlarının resimlerinin bir nevi eğlence amacıyla yapıldığını öne sürmüştür.
Arizona Üniversitesi’nde paleontolog olan Steven Kuhn; “dünya tarihinin büyük bir kısmında güneş battığında yapacak pek şeyiniz kalmazdı” demiş, mağara resimlerinin suluboya yapmaktan çok farklı olduğunu söylemiştir.
Kabileler, kendi aralarında belirledikleri şifreler ile yanan ateşin üzerine örtü tutarak karşı tarafa duman göndermiş, böylelikle haber vermişlerdir. Dumanın sıklığına göre acil durum olup olmadığı anlatılmış, buna göre yardıma gidilmiştir.
Örneğin Antik Çin’de, Çin Seddi’nde bir düşman saldırısına ilişkin olaylar bir kuleden ötekine duman ile aktarılmış, haberler birkaç saatte 750 kilometre uzağa ulaşabilmiştir. Halen daha dumanlaşma yöntemi ile iletişim kuran kabileler olduğu bilinmektedir.
Diğer taraftan posta güvercinlerinin geçmişinin milattan önce 1200 yıllarına kadar gittiği söylenmektedir. Güvercinler bu dönemlerde Mısır’da kullanılmıştır. Osmanlı öncesinde ise Büyük Selçuklular devrinde kullanıldığı belirtilmektedir.
Söylenenleri veya yazılanları hızlı bir şekilde karşı tarafa ulaştırılmasını sağlayan ulaklar ile o günün şartlarında iletişim sürdürülmüştür.
Fakat kali-grafik iletişim araçlarından mektubun güvercinler ile karşı tarafa iletilmesi uzun bir süreyi kapsadığı için yeni yöntemler aranmıştır. Yeni yöntem bulunana denk posta güvercinleri veya ulaklar aracılığıyla iletişime devam edilmiştir.
Dünyanın en eski gazetesininse M.Ö. 59 yılında Roma İmparatorluğu’nda Acta Diurna adıyla çıkartıldığı söylenmektedir.
İmparator tarafından çıkartılan bu gazete, hem günlük gazete hem de resmi gazete niteliğine sahiptir. Acta Diurna günlük olaylar anlamını taşımaktadır. İlk Türkçe gazeteyse 1828’de Kahire’de yayınlanmaya başlayan Vekâyi-i Mısriyye olmuştur.
Tüm halkın ilgisini çeker nitelikte olan bu dergide, ülke içindeki olaylar ele alınmış, dedikodular aktarılmıştır. Paris’te çıkartılan bu derginin adı Mercure Galant’tır.
İngiltere’de yayınlanan ilk dergi ise ilk sayısı 1692’de basılan The Gentleman’s Journal olmuştur. 1701 yılında Londra’da ilk resimli dergi yayınlanmış, gerçek bir fotoğrafın yer aldığı dergiyse 1846’da yayınlanan “Art Union” olmuştur.
Elektrik akımları arasındaki sinyallerin keşfedilmesiyle birlikte iletişimde önemli bir yere sahip olan telgraf sistemi geliştirilerek oturtulmuştur.
Telgraflar arasındaki vericiler arasında iletişim sağlanmıştır. Gönderilen kodlar, yazıya dökülmüş ve gerekli haberleşme gerçekleştirilmiştir. 1835’de Samuel Morse tarafından elektromıknatıslı telgraf geliştirilmiştir.
Üzerinde yapılan çalışmalarla birlikte ortaya Mors alfabesi çıkmış, telgraf bu yıllarda en popüler iletişim araçlarından olmuştur. İlk telgraf hattı ise 1843 yılında Washington ile Baltimore, Maryland arasına çekildi. Osmanlı döneminde ilk telgraf haberleşmesi ise 10 Eylül 1855 tarihinde yapılmaya başlanmıştır.
Patentini aldığı aracın ismine Tipograf adını vermiştir. El ile yazmaktan daha fazla zaman aldığı için geliştirme çalışmaları yapılmıştır. 1868’de ile pratik daktilo yapılmıştır.
Bu kapsamda Thomas Edison’un da katkıları büyüktür. Çünkü daktilonun elektrikle çalışabileceğini düşünmüştür. Elektromıknatıslar ile elektrikli daktilo makinesi yapmıştır. 1872 yılında da patentini almıştır.
Öyle ki bugün dünyanın bir ucundan diğerine kolaylıkla ulaşılabilmektedir. Hatta bilim ve teknoloji, iletişimi gezegenler arasında rahatça yapılacak bir boyuta doğru götürmektedir.
Modern iletişim araçları sayesinde haberleşmede problemle karşılaşılmasa da geçmişte durumun kolay olmadığı bilinir. Süreç içinde insanlar birbirleriyle iletişim kurmak için birçok yol denemiş ve iletişim araçlarının temelleri geliştirilen yöntemlerle atılmıştır.
Aşağıda geçmişten günümüze iletişim araçları tarihsel sıralamaya göre derlenmiştir:
İlk İnsanların Haberleşme Aracı “Tamtam” (M.Ö. 200.000’li yıllar)
Yazılı tarih öncesine dayanan geçmişiyle tamtam, ilk insanların haberleşme aracıdır. En eski vurmalı çalgılar arasında olan tamtam, konuşma dili öncesinde kullanılmıştır.Eski Mısırlılar, Asurlular ve Uzakdoğuluların kullandığı bilinen tamtam, Bazı Afrika kabilelerinde halen kullanılmaktadır. Kabileler arası iletişimi sağlayan bu araç, şifreli vuruşlar ile haberleşmeyi mümkün kılmaktadır.
Mağara Duvarına Çizilen Resimler (Taş Devri)
Yazı bulunmadan önce resimler ile iletişim kurulduğu bilinmektedir. Yapılan araştırma sonuçları da mağara duvarlarına çizilen resimlerin, yüzyıllar önce yaşayan insanlar tarafından iletişim amaçlı kullandığını doğrulamaktadır.Taş Devri zamanlarında yaşayan mağara insanlarının; odun kömürü, hayvan yağları, mineraller gibi malzemelerle yaptıkları resimler günümüzde halen dikkat çekmektedir. On binlerce yıl önce insanlar, çoğunlukla avlanma yöntemlerini ve onlar için hayati tehlike oluşturan hayvanları resmetmişlerdir.
Bazı uzmanlarsa mağara insanlarının resimlerinin bir nevi eğlence amacıyla yapıldığını öne sürmüştür.
Arizona Üniversitesi’nde paleontolog olan Steven Kuhn; “dünya tarihinin büyük bir kısmında güneş battığında yapacak pek şeyiniz kalmazdı” demiş, mağara resimlerinin suluboya yapmaktan çok farklı olduğunu söylemiştir.
“Dumanla – Ateşle Haberleşme Yöntemi” (Taş Devri)
Tamtam gibi duman da en eski haberleşme araçlarından biridir. Ateşin bulunmasıyla birlikte Kızılderili kabileler arasında kullanılan bu yöntem de eski haberleşme araçlarındandır.Kabileler, kendi aralarında belirledikleri şifreler ile yanan ateşin üzerine örtü tutarak karşı tarafa duman göndermiş, böylelikle haber vermişlerdir. Dumanın sıklığına göre acil durum olup olmadığı anlatılmış, buna göre yardıma gidilmiştir.
Örneğin Antik Çin’de, Çin Seddi’nde bir düşman saldırısına ilişkin olaylar bir kuleden ötekine duman ile aktarılmış, haberler birkaç saatte 750 kilometre uzağa ulaşabilmiştir. Halen daha dumanlaşma yöntemi ile iletişim kuran kabileler olduğu bilinmektedir.
Posta Güvercinleri (M.Ö 1200)
Yazının bulunmasıyla birlikte iletişimde en büyük rol oynayan aracılardan biri de posta güvercinlerdir. Eğitilen güvercinler sayesinde karşı taraf ile iletişim kurulmuştur. Güvercinin ayağına bağlanan not ve gagasına konulan zarf ile haberleşme sağlanmıştır.Diğer taraftan posta güvercinlerinin geçmişinin milattan önce 1200 yıllarına kadar gittiği söylenmektedir. Güvercinler bu dönemlerde Mısır’da kullanılmıştır. Osmanlı öncesinde ise Büyük Selçuklular devrinde kullanıldığı belirtilmektedir.
Ulak ile Haberleşme Yöntemi (M.Ö 3200)
Devlet hizmetinde görevli olan ulaklar, karşı taraf ile iletişim kurmak için aracılık görevi üstlenmişlerdir. Zaten ulak da haberci demektir.Söylenenleri veya yazılanları hızlı bir şekilde karşı tarafa ulaştırılmasını sağlayan ulaklar ile o günün şartlarında iletişim sürdürülmüştür.
Mektup (M.Ö 3200)
Yazının Mezopotamya’da Sümer şehir devletleri zamanında milattan önce 3200’lerde bulunduğu bildirilmektedir. Ve yazı ile kağıdın bulunmasıyla birlikte iletişim mektup ile sağlanmaya başlamıştır.Fakat kali-grafik iletişim araçlarından mektubun güvercinler ile karşı tarafa iletilmesi uzun bir süreyi kapsadığı için yeni yöntemler aranmıştır. Yeni yöntem bulunana denk posta güvercinleri veya ulaklar aracılığıyla iletişime devam edilmiştir.
Gazete (1605)
Johann Carolus’un 1605 yılında yayınladığı aller Fürnemmen und gedenckwürdigen Historie adlı gazetesi kAğıt üzerine basılan ilk gazete kabul edilmektedir.Dünyanın en eski gazetesininse M.Ö. 59 yılında Roma İmparatorluğu’nda Acta Diurna adıyla çıkartıldığı söylenmektedir.
İmparator tarafından çıkartılan bu gazete, hem günlük gazete hem de resmi gazete niteliğine sahiptir. Acta Diurna günlük olaylar anlamını taşımaktadır. İlk Türkçe gazeteyse 1828’de Kahire’de yayınlanmaya başlayan Vekâyi-i Mısriyye olmuştur.
Dergi (1672)
İlk dergi, Jean Donneau de Vise tarafından Paris’te kurulmuş, ilk sayısı 1672 yılında yayınlanmıştır.Tüm halkın ilgisini çeker nitelikte olan bu dergide, ülke içindeki olaylar ele alınmış, dedikodular aktarılmıştır. Paris’te çıkartılan bu derginin adı Mercure Galant’tır.
İngiltere’de yayınlanan ilk dergi ise ilk sayısı 1692’de basılan The Gentleman’s Journal olmuştur. 1701 yılında Londra’da ilk resimli dergi yayınlanmış, gerçek bir fotoğrafın yer aldığı dergiyse 1846’da yayınlanan “Art Union” olmuştur.
Telgraf (1792)
1792 tarihinde telgraf adına çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. 1832 yılına kadar deneme yanılma yöntemleri ile iletişim kurulmaya çalışılmıştır.Elektrik akımları arasındaki sinyallerin keşfedilmesiyle birlikte iletişimde önemli bir yere sahip olan telgraf sistemi geliştirilerek oturtulmuştur.
Telgraflar arasındaki vericiler arasında iletişim sağlanmıştır. Gönderilen kodlar, yazıya dökülmüş ve gerekli haberleşme gerçekleştirilmiştir. 1835’de Samuel Morse tarafından elektromıknatıslı telgraf geliştirilmiştir.
Üzerinde yapılan çalışmalarla birlikte ortaya Mors alfabesi çıkmış, telgraf bu yıllarda en popüler iletişim araçlarından olmuştur. İlk telgraf hattı ise 1843 yılında Washington ile Baltimore, Maryland arasına çekildi. Osmanlı döneminde ilk telgraf haberleşmesi ise 10 Eylül 1855 tarihinde yapılmaya başlanmıştır.
Daktilo (1829)
Telgraf ile hemen hemen birlikte ortaya çıkan iletişim araçlarından biri de daktilodur. William Austin Burt tarafından 1829 yılında daktilonun ilk patenti alınmıştır.Patentini aldığı aracın ismine Tipograf adını vermiştir. El ile yazmaktan daha fazla zaman aldığı için geliştirme çalışmaları yapılmıştır. 1868’de ile pratik daktilo yapılmıştır.
Bu kapsamda Thomas Edison’un da katkıları büyüktür. Çünkü daktilonun elektrikle çalışabileceğini düşünmüştür. Elektromıknatıslar ile elektrikli daktilo makinesi yapmıştır. 1872 yılında da patentini almıştır.