Geçtiğimiz ocak ayında elde edilen veriler, iklim değişikliğinden kaynaklanan bir rekorun daha kırılmasına neden oldu. 144 yıllık dünya sıcaklık kayıtlarında en sıcak ocak ayı olarak gözüken 2020 Ocak’ı, bu yılın da en sıcak yıllardan biri olacağının habercisi oldu.
İklim değişikliği ve küresel ısınma, son yılın üzerinde en çok farkındalık yaratan konularından oldu. Dünya’ya verilen zararın sonuçları, birçok alanda kendini gösterir oldu. Durumun ciddiyeti son birkaç yılda fark edildiğinden beri birçok kuruluş ve şirket iklimsel bozulmayı gidermek adına çevreci adımlar attı. Bununla birlikte incelenen son veriler, iklim değişikliğinin ne kadar gerçek olduğunu gözler önüne seren bir durumu daha ortaya koydu.
Gezegenimiz Dünya, bir sıcaklık rekoruna daha imza attı. Geçtiğimiz ocak ayı, son 144 yılın en sıcak ocak ayı olarak kaydedildi. Ancak veriler 144 yıl olarak gösterse bile bu kadar sıcak bir ocak ayı, çok daha uzun yıllardır görülmemiş olabilir.
Rekor 2016 yılına aitti
ABD'nin Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA), geçen ayı kayıtlardaki en sıcak ocak ayı ilan etti. Ancak NOAA’nın kayıtları 144 yıl öncesine kadar dayanıyor. Bu da demek oluyor ki geçtiğimiz ocak ayı, birkaç yüzyılın en sıcak ocak ayı bile olmuş olabilir. Kuruluş, geçtiğimiz çarşamba günü konuyla ilgili şu şekilde açıklama yaptı: “Geçtiğimiz ocak ayının kara ve okyanus yüzey sıcaklığı, 1,14 santigrat dereceyle kayıtlardaki en sıcak ocak ayı oldu.” NOAA’nın açıklamış olduğu bu rakam 2016’nın ocak ayı sıcaklığını geçerek rekorun yeni sahibi oldu.
2020 yılı en sıcak yıllardan biri olacak
Bu sıcaklık değeri aslında içerisinde bulunduğumuz 21. yüzyıl için pek de sıra dışı sayılmaz. 144 yıllık NOAA kayıtlarındaki en sıcak 10 ocak ayının hepsi, 2002 yılından bugüne kadarki zaman diliminde gerçekleşti. Kuruluş, geçtiğimiz ayın iklimsel değerlerini bir harita üzerine yansıttı. Veriler, Kuzey Kutbu ve Güney Kutbu bölgelerindeki buz kitlesi miktarının ortalamadan düşük olduğunu ortaya koydu.
Uzmanlara göre bu yıl, son 144 yılın en sıcak ocak ayına ev sahipliği etmekle kalmayacak. 2020 yılı, kayıtlardaki en sıcak 5 yılın arasında yer alacak. Bu da beşerî nedenli iklim değişikliğinin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu gözler önüne seriyor.
İklim değişikliği ve küresel ısınma, son yılın üzerinde en çok farkındalık yaratan konularından oldu. Dünya’ya verilen zararın sonuçları, birçok alanda kendini gösterir oldu. Durumun ciddiyeti son birkaç yılda fark edildiğinden beri birçok kuruluş ve şirket iklimsel bozulmayı gidermek adına çevreci adımlar attı. Bununla birlikte incelenen son veriler, iklim değişikliğinin ne kadar gerçek olduğunu gözler önüne seren bir durumu daha ortaya koydu.
Gezegenimiz Dünya, bir sıcaklık rekoruna daha imza attı. Geçtiğimiz ocak ayı, son 144 yılın en sıcak ocak ayı olarak kaydedildi. Ancak veriler 144 yıl olarak gösterse bile bu kadar sıcak bir ocak ayı, çok daha uzun yıllardır görülmemiş olabilir.
Rekor 2016 yılına aitti
ABD'nin Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA), geçen ayı kayıtlardaki en sıcak ocak ayı ilan etti. Ancak NOAA’nın kayıtları 144 yıl öncesine kadar dayanıyor. Bu da demek oluyor ki geçtiğimiz ocak ayı, birkaç yüzyılın en sıcak ocak ayı bile olmuş olabilir. Kuruluş, geçtiğimiz çarşamba günü konuyla ilgili şu şekilde açıklama yaptı: “Geçtiğimiz ocak ayının kara ve okyanus yüzey sıcaklığı, 1,14 santigrat dereceyle kayıtlardaki en sıcak ocak ayı oldu.” NOAA’nın açıklamış olduğu bu rakam 2016’nın ocak ayı sıcaklığını geçerek rekorun yeni sahibi oldu.
2020 yılı en sıcak yıllardan biri olacak
Bu sıcaklık değeri aslında içerisinde bulunduğumuz 21. yüzyıl için pek de sıra dışı sayılmaz. 144 yıllık NOAA kayıtlarındaki en sıcak 10 ocak ayının hepsi, 2002 yılından bugüne kadarki zaman diliminde gerçekleşti. Kuruluş, geçtiğimiz ayın iklimsel değerlerini bir harita üzerine yansıttı. Veriler, Kuzey Kutbu ve Güney Kutbu bölgelerindeki buz kitlesi miktarının ortalamadan düşük olduğunu ortaya koydu.
Uzmanlara göre bu yıl, son 144 yılın en sıcak ocak ayına ev sahipliği etmekle kalmayacak. 2020 yılı, kayıtlardaki en sıcak 5 yılın arasında yer alacak. Bu da beşerî nedenli iklim değişikliğinin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu gözler önüne seriyor.
