Bir şeyi beğenmediğin zaman önünüzde iki seçeneğiniz var. Biri onu değiştirmek, diğeri kabul etmek. Ancak bazen, sahip olduğunuz tek seçenek ikinci seçenektir.
Diğer bir deyişle, hayatınızda bazı şeyler siz isteseniz de istemeseniz de var olmaya devam eder. Bunların sizi olumsuz etkilemesini önlemek için tek gerçek seçeneğiniz bunlarla yaşamayı öğrenmektir. Muhtemelen bunu daha önce yapmışsınızdır. Diğer insanlarla bağ kurmak, her zaman sevmek zorunda olmadığınız garipliklerini kabul etmeyi de içerir.
Tabii ki bu kulağa çok hoş geliyor. Fakat unutkanlığınız yüzünden kaç kere sinirlendiniz? Sakarlığınız yüzünden kaç bardak kırıldı? Ya da kaç kez mesafeyi ayarlayamayıp arkanızdaki arabaya vurdunuz? Doktor randevunuzun diğer hafta olduğunu kaç kez son anda fark ettiniz?
Öte yandan, bu tür durumların sizi ne kadar sinirlendirdiği ya da harcadığınız zaman ve enerjiden ötürü hayal kırıklığı yaşamanız önemli değildir. Hayatınız boyunca saçma hatalar yapmaya devam edeceksiniz. Büyük hayat dersleri çıkarmakla ilgili de değildir. Bunlar hayatta olabilecek şeylerdir ve gerçeği kabul etmelisiniz.
Gerçekten buna değmez. Basit bir gerçeklikten kaçınmak için aşırı tedbirli olmayın: Çoğu koşul öngörülemezdir. Her zaman hazırlıklı olmak, taşıması çok ağır bir yüktür. Dinamik ve değişken olmanız gerektiği yerde, çok yavaş ve hantal ilerliyor olabilirsiniz. İnsanlık tarihi bir tek şey öğretmiştir: Kalıcılık, kural değil istisnadır.
Öte yandan tüm beklentileri bir anda üstünüzden atamazsınız, aynı ilk intiba ve ön yargıya sahip olmaktan kendinizi alıkoyamadığınız gibi (örneğin, ayla etkisi). Beklentileriniz doğal bir şekilde aklınızın farklı elementlerini koşullayacaktır, bazıları öz yeterlilik ya da dikkatinizi kontrol etme becerisi kadar önemli elementlerdir.
Ekrandaki bir görüntüye baktığınız zaman, iki noktanın birbirine ne kadar yakın ya da uzak olduğu, görüntüyü ne kadar yakınlaştırdığınıza göre değişir. Londra ve Cambridge’i birbirine çok yakın ya da aşırı uzak hale getirebilirsiniz.
Coğrafyadaki avantaj şudur, sizle aynı referans noktasını kullanma konusunda anlaşırız ve düşüncelerden bağımsız bir mutlak değer ortaya çıkar. Bu yöntemi psikolojiye taşımanın bazı sorunları vardır. Örneğin, Londra ve Cambridge’in devamlı hareket ettiğini düşünün, o zaman aralarındaki mesafe sürekli değişir.
Hangi noktayı referans kabul edeceksiniz? Tüm olasılığıyla tek uygun referans noktanız, o an ekranda gördüğünüz görüntü olabilir. Neden? Çünkü sadece sizin bakış açınızdan gördüklerinizle, o an aldığınız bilgi ile çalışmak çok rahattır. Bir başka deyişle, 360 derece lenslerle çekilmiş bir videoya sahipken, sabit fotoğraflarla çalışmaya daha meyillisiniz. Öte yandan bu mümkün değildir ve şunu bize bir kez daha hatırlatır: gerçeği kabul etmelisiniz.
Sırada bekleyen o suratı tanıyorsunuz, okula birlikte gitmiştiniz. Ama adı neydi? Mehmet’in yanında oturuyordu ve matematik hocası her zaman ona takılıyordu. Kabul etmeniz gereken bir başka gerçeklik de, hafızanızın bir miktar anarşik çalışmasıdır.
Kabul etmeniz gereken birkaç adet gerçeklikten bahsettik. Bu tür şeyler yaşandığında, can sıkıcı olabiliyor. Hangilerini listenize ekleyebildiniz ve neden?
- Olumlu Pekiştirme Nedir ve Nasıl Kullanılır?
- Sessizlik Neden Korkutur?
- Anksiyete ve Sürekli Yorgunluk
Diğer bir deyişle, hayatınızda bazı şeyler siz isteseniz de istemeseniz de var olmaya devam eder. Bunların sizi olumsuz etkilemesini önlemek için tek gerçek seçeneğiniz bunlarla yaşamayı öğrenmektir. Muhtemelen bunu daha önce yapmışsınızdır. Diğer insanlarla bağ kurmak, her zaman sevmek zorunda olmadığınız garipliklerini kabul etmeyi de içerir.
Kusurluluk
İyi bir günde, kendinizi cömert ve idealist hissettiğiniz bir zaman, hata yaptığınız için kendinizi şanslı görürsünüz. Hatalar olmasaydı, hiçbir şey öğrenmeyecek ya da ilerleyemeyecektiniz. Dün batırdınız fakat bugün parlıyorsunuz.Tabii ki bu kulağa çok hoş geliyor. Fakat unutkanlığınız yüzünden kaç kere sinirlendiniz? Sakarlığınız yüzünden kaç bardak kırıldı? Ya da kaç kez mesafeyi ayarlayamayıp arkanızdaki arabaya vurdunuz? Doktor randevunuzun diğer hafta olduğunu kaç kez son anda fark ettiniz?
Öte yandan, bu tür durumların sizi ne kadar sinirlendirdiği ya da harcadığınız zaman ve enerjiden ötürü hayal kırıklığı yaşamanız önemli değildir. Hayatınız boyunca saçma hatalar yapmaya devam edeceksiniz. Büyük hayat dersleri çıkarmakla ilgili de değildir. Bunlar hayatta olabilecek şeylerdir ve gerçeği kabul etmelisiniz.
Beklentiler
Hayatta çoğu şey, nadiren kafanızda hayal ettiğiniz şekilde olur. Hiçbir hazırlık sizi öngörülemeyen HERHANGİ bir duruma hazır hale getiremez. Olabilecek tüm şeylerin bir listesini yaptıysanız, son satır her zaman “diğerleri” olacaktır.Gerçekten buna değmez. Basit bir gerçeklikten kaçınmak için aşırı tedbirli olmayın: Çoğu koşul öngörülemezdir. Her zaman hazırlıklı olmak, taşıması çok ağır bir yüktür. Dinamik ve değişken olmanız gerektiği yerde, çok yavaş ve hantal ilerliyor olabilirsiniz. İnsanlık tarihi bir tek şey öğretmiştir: Kalıcılık, kural değil istisnadır.
Öte yandan tüm beklentileri bir anda üstünüzden atamazsınız, aynı ilk intiba ve ön yargıya sahip olmaktan kendinizi alıkoyamadığınız gibi (örneğin, ayla etkisi). Beklentileriniz doğal bir şekilde aklınızın farklı elementlerini koşullayacaktır, bazıları öz yeterlilik ya da dikkatinizi kontrol etme becerisi kadar önemli elementlerdir.
Gerçeklik yerine algıladığınızla çalışmak
Bir heykel çirkin değildir. Bir kişi dürüst ya da yalancı değildir. Çoğu zaman öyle davranabilirler, ama bu onların sürekli bu şekilde davrandıkları anlamına gelmez. Ya da davranışlarını sosyal ortama göre değiştirmeyecekleri anlamına gelmez. Hatta bunu bazen biz de yaparız ve bu da bizi bencil ya da iki yüzlü biri yapmaz.Ekrandaki bir görüntüye baktığınız zaman, iki noktanın birbirine ne kadar yakın ya da uzak olduğu, görüntüyü ne kadar yakınlaştırdığınıza göre değişir. Londra ve Cambridge’i birbirine çok yakın ya da aşırı uzak hale getirebilirsiniz.
Coğrafyadaki avantaj şudur, sizle aynı referans noktasını kullanma konusunda anlaşırız ve düşüncelerden bağımsız bir mutlak değer ortaya çıkar. Bu yöntemi psikolojiye taşımanın bazı sorunları vardır. Örneğin, Londra ve Cambridge’in devamlı hareket ettiğini düşünün, o zaman aralarındaki mesafe sürekli değişir.
Hangi noktayı referans kabul edeceksiniz? Tüm olasılığıyla tek uygun referans noktanız, o an ekranda gördüğünüz görüntü olabilir. Neden? Çünkü sadece sizin bakış açınızdan gördüklerinizle, o an aldığınız bilgi ile çalışmak çok rahattır. Bir başka deyişle, 360 derece lenslerle çekilmiş bir videoya sahipken, sabit fotoğraflarla çalışmaya daha meyillisiniz. Öte yandan bu mümkün değildir ve şunu bize bir kez daha hatırlatır: gerçeği kabul etmelisiniz.
Bir şeyleri unutacaksınız, gerçeği kabul etmelisiniz
Dilimin ucunda… Hatırlamaya çalıştığım sözcük bir ada gibi. Nerede olduğunu biliyorum, fakat beni o güzel sahillere götürecek köprüyü bulamıyorum. Anlamı, onu en son ne zaman kullandığım, hangi harfle başladığı ya da bittiği… tüm bu detayları hatırlıyorum, fakat sözcüğü çıkaramıyorum.Sırada bekleyen o suratı tanıyorsunuz, okula birlikte gitmiştiniz. Ama adı neydi? Mehmet’in yanında oturuyordu ve matematik hocası her zaman ona takılıyordu. Kabul etmeniz gereken bir başka gerçeklik de, hafızanızın bir miktar anarşik çalışmasıdır.
Kabul etmeniz gereken birkaç adet gerçeklikten bahsettik. Bu tür şeyler yaşandığında, can sıkıcı olabiliyor. Hangilerini listenize ekleyebildiniz ve neden?