Son zamanların en sinsi rahatsızlıklarından biri olarak anılan gizli depresyon kadınları erkeklere oranla daha az vuruyor aslında. Kadınların dertleşme şeklinde birbirlerine yaptıkları küçük terapiler biraz bile olsa rahatlatıcı nitelikte. Oysa erkekler gizli depresyona daha yatkın.
Peki nedir bu gizli depresyon.....
Verimleri düşüyor
ABD’li psikologlar araştırmalar sonucunda en az iki yıl boyunca günlerin bir çoğunda kendini mutsuz, enerjisi düşük, karamsar, özgüveni eksik, kararsız, umutsuz hisseden ve de aşırı ya da az yemek yiyen kişilerin depresyondan daha ağır bir rahatsızlığa, “distimik bozukluğa” sahip olduklarını saptadı.
ABD’de 43 bin kişi üzerinde yapılan araştırmada, distimik bozukluk taşıyanların verimsiz çalıştığı, fiziksel ve duygusal sorunlar yaşamaya daha yatkın oldukları saptandı.
Distimi hastaları sahip oldukları özellikleri karakterlerinin bir parçası gibi algılıyor, sorunlarını bastırmaya çalışarak doktora gitme gereği görmüyorlar.
Teşhisi kolay değil
Fakat hastalık intihar eğilimini de artırdığı için teşhisi büyük önem taşıyor.
Fakat hastalığın teşhisi o kadar da kolay değil. Distimi teşhisi için beyin taraması veya kan testi sonucu gibi kesin bulgular hiçbir şey ifade etmiyor, doktorlar hastalığı belirtilerin ne kadar süredir devam ettiğine bakarak teşhis edebiliyorlar.
Depresyon tedavisinde de kullanılan ilaçlar distimi hastalarında sonuç verdiği saptandı. Fakat distimi tedavisi, şiddetli depresyonlara göre daha uzun sürüyor ve hastalarının 4’te biri tam olarak hastalığı atlatamıyor.
Daha geç evleniyorlar
Bir kişinin çocuklukta yaşadığı bir travma sonucu distimi hastası olma ihtimali artarken, hastalığa ilerleyen yaşlarda da yakalanabiliyor.
Boşanma, işten ayrılma, sevdiği bir yakınını kaybetme gibi etkenler de distimiyi tetikliyor.
Distimi, kadınlarda erkeklere nazaran 2 kat daha sık görülüyor. Yaşadıkları travmalar nedeniyle distimikler, yaşıtlarına göre daha geç evleniyor.
Alıntıdır...
Peki nedir bu gizli depresyon.....
Verimleri düşüyor
ABD’li psikologlar araştırmalar sonucunda en az iki yıl boyunca günlerin bir çoğunda kendini mutsuz, enerjisi düşük, karamsar, özgüveni eksik, kararsız, umutsuz hisseden ve de aşırı ya da az yemek yiyen kişilerin depresyondan daha ağır bir rahatsızlığa, “distimik bozukluğa” sahip olduklarını saptadı.
ABD’de 43 bin kişi üzerinde yapılan araştırmada, distimik bozukluk taşıyanların verimsiz çalıştığı, fiziksel ve duygusal sorunlar yaşamaya daha yatkın oldukları saptandı.
Distimi hastaları sahip oldukları özellikleri karakterlerinin bir parçası gibi algılıyor, sorunlarını bastırmaya çalışarak doktora gitme gereği görmüyorlar.
Teşhisi kolay değil
Fakat hastalık intihar eğilimini de artırdığı için teşhisi büyük önem taşıyor.
Fakat hastalığın teşhisi o kadar da kolay değil. Distimi teşhisi için beyin taraması veya kan testi sonucu gibi kesin bulgular hiçbir şey ifade etmiyor, doktorlar hastalığı belirtilerin ne kadar süredir devam ettiğine bakarak teşhis edebiliyorlar.
Depresyon tedavisinde de kullanılan ilaçlar distimi hastalarında sonuç verdiği saptandı. Fakat distimi tedavisi, şiddetli depresyonlara göre daha uzun sürüyor ve hastalarının 4’te biri tam olarak hastalığı atlatamıyor.
Daha geç evleniyorlar
Bir kişinin çocuklukta yaşadığı bir travma sonucu distimi hastası olma ihtimali artarken, hastalığa ilerleyen yaşlarda da yakalanabiliyor.
Boşanma, işten ayrılma, sevdiği bir yakınını kaybetme gibi etkenler de distimiyi tetikliyor.
Distimi, kadınlarda erkeklere nazaran 2 kat daha sık görülüyor. Yaşadıkları travmalar nedeniyle distimikler, yaşıtlarına göre daha geç evleniyor.
Alıntıdır...