İstanbul'a uçakla yaklaşık 2 saat mesafedeki Tunus, Akdeniz'in eşsiz doğal güzelliklerinin yanında uçsuz bucaksız çölleri, binlerce yıllık tarihi mirası ve sıcakkanlı insanlarıyla ideal bir tatil cenneti. Başta Fransa olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden turistin son yıllardaki favorisi olan Tunus'da biz de kısa bir yolculuk yaptık. İşte "Hayaller Ülkesi"nden birkaç enstantane...
1956'da Fransa'dan bağımsızlığını kazanan Tunus'un yüzde 99'u müslüman. Arapça ve Fransızca'nın konuşulduğu ülke, Türk vatandaşlarından vize istemiyor. Tunus halkı Türklere adeta hayran. Herhangi bir dükkana girdiğinizde Türk olduğunuzu söylerseniz akan sular duruyor. Halk arasında Mustafa Sandal ve Sibel Can'ı neredeyse tanımayan yok
Ülkenin en büyük uluslararası havalimanına da ismini veren Kartaca harabeleri, başkent Tunus'daki en önemli tarihi eserlerden birisi. Fenikeliler tarafından millattan önce kurulan antik kent, M.Ö. 146-149 yıllarında Roma ile Fenikeliler arasında çıkan savaşta yakılıp yıkılmış. Ancak yerleşim yerine ait gözetleme kuleleri ile binaların bir kısmı günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış.
Başkent Tunus'a 20 Km. uzaklıkta bulunan Sidi Bou Said kasabası her mevsim turistlerin akınına uğruyor.
Mavi beyaz boyalı evleriyle Akdeniz mimarisinden izler taşıyan kasabadaki muhteşem deniz ve marina manzarası görülmeye değer. Ayrıca bu cafelerde nane ve çam fıstıklı çay içmek olmazsa olmazlardan.
Tunus dünyanın en büyük mozaik müzesine de ev sahipliği yapıyor. Bardo Müzesi, 18. yüzyıl başlarından itibaren ülkeyi yöneten Hüseyinoğulları Hanedanı'na ait sarayda bulunuyor.
Tarih öncesi dönemlerin yanı sıra Kartaca, Roma, Hıristiyanlık ve İslam dönemlerine ait yüzlerce eser Fransızlar tarafından kurulan bu müzede sergileniyor.
Tunus'un birçok kentinde Kapalıçarşı benzeri alışveriş merkezleri görmek mümkün. Ağırlıklı olarak otantik süs eşyalarının satıldığı dükkanlarda pazarlık çok önemli. Zira 50 Tunus Dinarına satılan bir çini tabağı sıkı bir pazarlıkla dörtte bir fiyatına satın alabilirsiniz.
1956'da Fransa'dan bağımsızlığını kazanan Tunus'un yüzde 99'u müslüman. Arapça ve Fransızca'nın konuşulduğu ülke, Türk vatandaşlarından vize istemiyor. Tunus halkı Türklere adeta hayran. Herhangi bir dükkana girdiğinizde Türk olduğunuzu söylerseniz akan sular duruyor. Halk arasında Mustafa Sandal ve Sibel Can'ı neredeyse tanımayan yok
Ülkenin en büyük uluslararası havalimanına da ismini veren Kartaca harabeleri, başkent Tunus'daki en önemli tarihi eserlerden birisi. Fenikeliler tarafından millattan önce kurulan antik kent, M.Ö. 146-149 yıllarında Roma ile Fenikeliler arasında çıkan savaşta yakılıp yıkılmış. Ancak yerleşim yerine ait gözetleme kuleleri ile binaların bir kısmı günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış.
Başkent Tunus'a 20 Km. uzaklıkta bulunan Sidi Bou Said kasabası her mevsim turistlerin akınına uğruyor.
Mavi beyaz boyalı evleriyle Akdeniz mimarisinden izler taşıyan kasabadaki muhteşem deniz ve marina manzarası görülmeye değer. Ayrıca bu cafelerde nane ve çam fıstıklı çay içmek olmazsa olmazlardan.
Tunus dünyanın en büyük mozaik müzesine de ev sahipliği yapıyor. Bardo Müzesi, 18. yüzyıl başlarından itibaren ülkeyi yöneten Hüseyinoğulları Hanedanı'na ait sarayda bulunuyor.
Tarih öncesi dönemlerin yanı sıra Kartaca, Roma, Hıristiyanlık ve İslam dönemlerine ait yüzlerce eser Fransızlar tarafından kurulan bu müzede sergileniyor.
Tunus'un birçok kentinde Kapalıçarşı benzeri alışveriş merkezleri görmek mümkün. Ağırlıklı olarak otantik süs eşyalarının satıldığı dükkanlarda pazarlık çok önemli. Zira 50 Tunus Dinarına satılan bir çini tabağı sıkı bir pazarlıkla dörtte bir fiyatına satın alabilirsiniz.