Her lahzada bir fark var, sırrını içinde saklar!

MustafaCİLASUN

Özel Üye
Özel üye
Ne meyyitin
lal olmuş bu hazin hali,
ruhumun bizarlığına kefil

Ne derdimin izmihlali,
tarihimi reddi miras etmem için kafidir

Ne akmayan
bir su ve ne de ufku
kararmış nefsi korku aşka erişir

Ne dillenen
sevda hevesin bendinde
aklı selimlik için bir ülfettir

Ney aslında
hilkatiyle ve aidetiyle
müreffehliğe eriştiren manadır

Onun vecdinde
dile gelmiş suskun
çığlıklar kalbin hicran ağrısıdır

Yüreğimde
dinmeyen bir hüzün,
hazanın sancısından aşkı nidadır

Şimdi ağlamak
ve hıçkırmakzamanıdır,
akıl için düşünmek kardır

Sanki yitik
bir nefes gibiyim,
derinlerin akseden vecdinde miyim

Neden her
vakit sine-i sevdadan
emin olmayan bir zavallı abidim

Niçin seherleri
bekleyen ve onun
feyziyle ruhunu ram eden değilim

İhsan için
nefsiyle bedelleşen,
hesabı nakit ödemeyen bir afiyetim

Yolun kenarında
yatanları gördüm
ve fakat kalbimden haya ettim

Hani ecrin,
vefayı hakikatin dedim,
nazarlarımı utanarak gizledim

Temaşa eden
o hazin sahneyi görünce,
nedense kendimden geçtim

Birden
titredim ve burukluğun
feryadıyla sessizliğe çekilip inledim

Sualler hucum
ediyordu, muhakemem
unutulmuş bir sandık dosttu

Neden
aklı evvellik, gereksiz ve
gerekçesiz kepazelik ruhumu boğdu

Hani
gönül bekareti, vicdanın
eminlik hali, iradem için aşkı soluktu

Niçin
kaybolmuşluk dinmeyen
önyargılar mecali, aklı ve sevdayı korkuttu



Mustafa CİLASUN
 
Geri
Top