İyi bir okul, iyi bir iş, her birimiz için iyi bir gelecek anlamına geliyor. İyi bir geleceği garanti etmeden ne evlilik ne de çocuk düşünülüyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan kadınlar, belli bir birikime ulaşmadan çocuk hayali bile kurmuyor. Ancak unutulan bir şey var; kadının biyolojik saati. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Hakan Özörnek, kadınlarda yaş ilerledikçe gebelik şansının azaldığını belirtti.
Üniversite, yüksek lisans, iyi bir iş, iyi bir kariyer derken kriterlerin ardı arkası kesilmiyor. Kiradan kurtulalım, araba alalım, kenara biraz para koyalım ki çocuğumuzu rahat büyütelim hedeflerinin peşinde koşarken kadınların yaşı geçiyor... Son yapılan araştırmalar da Türkiye'de evlilik ve çocuk doğurma yaşının 27'ye yükseldiğini gösteriyor.
Eurofertil Tüp Bebek Merkezi Medikal Direktörü ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Hakan Özörnek, kadının 30 yaşından sonra doğurganlığının azaldığını vurgulayarak şu uyarılarda bulundu: "Kadınların doğurganlık bakımından en verimli oldukları dönem 20 ila 30 yaşları arası. Ancak bize başvuran pek çok hastamızın bu yaşları aştığını gözlemliyoruz. Tabi ki herkesin kendine göre bir hayat planı, hedefi, hayali var ancak unutmamak gerekiyor ki, kadınların biyolojik yapısı gereği yaş ilerledikçe yumurta rezervi ve yumurta kalitesi azalıyor. Çünkü, kadınlar belli bir yumurta rezerviyle doğar ve menopoza kadar sahip oldukları yumurta rezervini harcarlar. Ergenlik döneminden itibaren ayda bir kez yumurtlayan kadın, menopoza kadar ayda ortalama 350 ila 400 yumurta harcar. İlk harcanan yumurtalar da en kaliteli olan yumurtalardır. Bu nedenle, 20'li yaşların sonuna doğru yumurta kalitesi ve sayısı düşmeye başlar. Bu düşüş 35 yaşından sonra daha da hızlanır."
KISIRLIK ORANI 35 YAŞ ÜSTÜNDE 3'TE BİR, 40 YAŞ ÜSTÜNDE İSE 3'TE 2
Dr. Hakan Özörnek, 35 yaş üstü kadınların 3'te birinde, 40 yaş üstü kadınların ise 3'te ikisinde kısırlık görüldüğünü vurgulayarak "30 yaşına kadar yüzde 60'lara dayanan doğurganlık oranı, 35 yaşından sonra yüzde 35'e, 40 yaşından sonra ise yüzde 15'e düşüyor. Bu nedenle, 35 yaş üzeri kadınların 3'te birinde, 40 yaş üstü kadınların ise 3'te ikisinde kısırlık görülüyor." dedi.
YAŞLA BİRLİKTE DÜŞÜK VE SEZERYAN RİSKİ DE ARTIYOR
Uzm. Dr. Hakan Özörnek, yaşla birlikte düşük ihtimalinin de arttığının altını çizdi. Dr. Özörnek; "Düşük ihtimali, 20'li yaşlarda yüzde 10 civarındayken 35 yaşından sonra iki katına çıkarak yüzde 20'e ulaşır. Aynı ihtimal, 40'lı yaşların başında yüzde 35'e, 45 yaşının üzerinde ise yüzde 50'ye çıkar. Ayrıca, sezaryen oranının da yaşla birlikte arttığı unutulmamalı. 40 yaş civarı kadınlar, 20'li yaşlarındaki kadınlara oranla iki kat fazla sezaryene ihtiyaç duyar." dedi.