YoRuMSuZ
Biz işimize bakalım...
Hint okyanusu depremi ve onun ardından gelen tsunami dünyada benzeri görülmemiş bir felaketi ardında bırakmıştı. Bu büyük deprem ve tsunami ile ilgili çarpıcı rsimler...
İlk önce büyük deprem
26 Aralık 2004 yılında yerel saatle gece yarısı 00.58 de meydana gelen Hint Okyanusu depremi ve onun neden olduğu dev tsunami insanlık tarihinin şüphesiz yakın tarihte gördüğü en büyük doğal felaketlerden birisi. Depremin merkez noktası Endonezya'nın Sumatra bölgesinin batı kıyılarıdır. Burma yer tabakasının Hint yer tabakası üzerine kaymasıyla oluşan deprem tam 30 metrelik dev dalgalardan oluşan tsunami yarattı.
Depremin karakteristiği
Yok edici depremin şiddeti 9.1-.9.3 arasında ölçüldü ve tarihte sismografa kaydedilmiş en büyük 3.deprem ünvanını aldı. Büyüklüğü hayal etmeniz açısından şöyle açıklayayım; Gölcük depremi 7.4 şiddetindeydi ve bu deprem onun yaklaşık 18-20 katı kadar şiddetli. Ayrıca deprem yaklaşık 8-10 dakika boyunca devam etti ve kaydedilmiş en uzun deprem olarak tarihe geçti. Deprem tüm gezegeni 1 cm merkez çaplı mesafede titreterek yerinden oynattı.
Sarsıntının etkisi
Depremden ve tsunamiden en çok etkilenip, en fazla ölü veren ülkeler Endonezya, Bangladeş, Hindistan, Malezya, Myanmar, Tayland, Singapur oldular. Endonezya'nın Simeulue adasının kuzey tarafı 30 km deniz dibine gömüldü. Depremden sonra ortaya tam 26 megaton dinamit patlamasına eşit enerji ortaya çıktı ki bu 1500 tane Hiroşima'ya atılan atom bombasının aynı anda patlamasına eşittir.
Deprem, daha tehlikeli bir ölümün habercisiydi.
Sadece deprem arkasında zaten binlerce ölü, evsiz insan bırakmıştı. Ancak daha vahim olan etki tsunamiye aitti. Bir depremi daha kötü yapacak bir şey şüphesiz okyanusun ortasında gerçekleşmesiydi. Uçsuz bucaksız bir dehlize o kadar büyük enerji verilince o enerjinin kıyılara ölümcül vurması kaçınılmaz olacaktır.
Tsunami kıyılara yol almaya başladı
Tsunami dalgaları 24-30 metre yüksekliğinde yüksek hızlı dalgalar halinde Somali, Endonezya, Batı Hindistan kıyılarına vurmaya başladı. O kadar şiddetli bir enerji vardı ki (yaklaşık 5 megaton dinamit enerjisinde) dalgalar Antarktika'ya 1 metre yüksekliğinde, Meksika'ya ise 2.6 metre yüksekliğinde vuruyordu.
Güvenlik önlemleri
Deprem gece geç saatlerinde meydana gelmesine karşın tsunami dalgaları yerleşim ve turistik bölgelere sabah saatlerinde vurmaya başladı. Ancak güvenlik sistemi maalesef çok gevşekti. Durum özellikle turistik bölgelerde hem turistler hem de görevliler tarafından çok ciddiye alınmadı çünkü bundan önce de 8 şiddeti civarında birçok deprem olmuştu bölgede ancak tsunami ortaya çıkarmamışlardı. Ancak depremin daha çok yıkım yarattığı merkezi bölgeler tahliye edilmeye başlanmıştı.
Tsunaminin kıyıya varışı
Sabah saatlerinde kıyıya yakın bölgelerde deniz normal günlerden fazla agresif ve dalgalıydı, ufka bakıldığında ise yüksek dalgalar seçilebiliyordu, insanlar bu görüntüleri kameralarına kaydederken tsunami dalgaları çok hızlı bir şekilde kıyıya vurmaya başladılar. İnsanlar o dalgaların bu kadar yüksek ve etkili geleceğini düşünmemişlerdi bile.
Tsunami sırasındaki olaylar
Dalgalar hızlı bir şekilde kıyıya vurduklarında, hala kıyıya yakın bulunanlar için artık her şey çok geçti. Sular çok çabuk bir şekilde şehirlerin içlerine doğru yayılıp insanları, ağaçları, hayvanları, evleri, arabaları, kısacası her şeyi yutmaya ve sürüklemeye başlamışlardı. İnsanlar bu katil dalgalara karşı o kadar çaresiz kaldılar ki kaçmaya zaman bile bulamadılar, yüksek bir yer arayıp dalgaların onlara gelmesini beklediler. Ancak maalesef çıktıkları yüksek yerler de sular altında kalmaktan kurtulamadılar. Hatta tsunaminin merkezinden en uzak mesafede gerçekleşen ölüm Güney Afrika'da, merkezden tam 8000 kilometre ötede tespit edildi.
Zaiyat
Amerikan Jeolojik Araştırmalar Merkezi ve diğer kurumların araştırmaları sonucu ölü sayısı 228 bin olarak tespit edildi. Ayrıca toplamda yaklaşık 128 bin kişi de yaralandı. En fazla zaiyatı Endonzeya 170 bin ölü vatandaşıyla verirken, onu Sri Lanka, Hindistan ve Tayland takip etti. Ölenlerin 3'te 1'i çocuklardan oluşuyordu.
Tsunami sonrası olaylar
Tsunami ilk varışında zaten binlerce kişiyi öldürmüştü, ölmeyenler ise tanıdıklarının çoğunu kaybetmiş şekilde umutsuzca yüksek yerlerde helikopterleri, balıkçı teknelerini veya kurtarma teknelerini bekliyordu. Ancak maalesef sonraki dalgalar tarafından onların da çoğu sürüklenip boğuldular. Ancak ölüm insanların peşini bırakmadı. Kurtarma operasyonları neredeyse 1 ay sürdü ve açlık, susuzluk başlamıştı. Ayrıca tsunami dalgaları sokaklardaki ve kanalizasyonlardaki pisliği de sokaklara taşıyınca kolera, Hepatit A, Hepatit B gibi hastalıklar bulaşmaya başladı ve bunlar da kurtulmayı bekleyenleri öldürmeye başladılar. Hastalıklar, yaralanmalar vs toplandığında tüm Dünyada toplam 1.3 milyon insan bir şekilde tsunamiden etkilendi.
İnsani yardımlar ve tsunaminin arkasında bıraktığı
Tsunamiden sonra tüm Dünyadan toplam 14 milyar dolar yardım parası toplandı. Ayrcıa Avrupa, Amerika, Avustralya gibi bölgelerden birçok sivil toplum örgütleri bölgeye sağlık, kurtarma, gıda yardımı amaçlarla ulaştılar. (Türk Kızılayı da bölgede ciddi yardımlarda bulunmuştur.) Bölgedeki ülkelerin ekonomisi tsunamiden sonra mahvoldu. Geçiminin çoğunu balıkçılık ve turizmden kazanan bu şehirler ve bölgelerde ciddi şekilde turist azalması meydana geldi ve birçok balıkçılık altyapı ve ekipmanları, botları, limanları yok olduğu için balıkçılık da büyük darbe yedi. Tsunami bunun dışında bölgede çok büyük çevresel zararlara yol açtı. Bölgedeki bitki örtüsü, kara hayvanları popülasyonu, balık çeşitliliği, ağaç nüfusu, tarım(mango, pirinç, muz) büyük ölçüde yok oldu. Ayrıca bölgenin tatlı su kaynakları da tamamen okyanus suyuyla karışıp içme suyu kıtlığı başladı.
Turist kayıpları
Koca dalgalar sadece yerel halka büyük kayıplar verdirtmemişti. Bölgedeki ülkeler kadar insan kaybı vermeseler de, Almanya bölgede turist olarak bulunan yaklaşık 600 vatandaşını, İngiltere 300 vatandaşını ve İsveç 570 vatandaşını kaybetti. İsveç bu kadar vatandaşını 1700 yılındaki Polltava savaşından itibaren kaybetmemiştir.
İlk önce büyük deprem
26 Aralık 2004 yılında yerel saatle gece yarısı 00.58 de meydana gelen Hint Okyanusu depremi ve onun neden olduğu dev tsunami insanlık tarihinin şüphesiz yakın tarihte gördüğü en büyük doğal felaketlerden birisi. Depremin merkez noktası Endonezya'nın Sumatra bölgesinin batı kıyılarıdır. Burma yer tabakasının Hint yer tabakası üzerine kaymasıyla oluşan deprem tam 30 metrelik dev dalgalardan oluşan tsunami yarattı.
Depremin karakteristiği
Yok edici depremin şiddeti 9.1-.9.3 arasında ölçüldü ve tarihte sismografa kaydedilmiş en büyük 3.deprem ünvanını aldı. Büyüklüğü hayal etmeniz açısından şöyle açıklayayım; Gölcük depremi 7.4 şiddetindeydi ve bu deprem onun yaklaşık 18-20 katı kadar şiddetli. Ayrıca deprem yaklaşık 8-10 dakika boyunca devam etti ve kaydedilmiş en uzun deprem olarak tarihe geçti. Deprem tüm gezegeni 1 cm merkez çaplı mesafede titreterek yerinden oynattı.
Sarsıntının etkisi
Depremden ve tsunamiden en çok etkilenip, en fazla ölü veren ülkeler Endonezya, Bangladeş, Hindistan, Malezya, Myanmar, Tayland, Singapur oldular. Endonezya'nın Simeulue adasının kuzey tarafı 30 km deniz dibine gömüldü. Depremden sonra ortaya tam 26 megaton dinamit patlamasına eşit enerji ortaya çıktı ki bu 1500 tane Hiroşima'ya atılan atom bombasının aynı anda patlamasına eşittir.
Deprem, daha tehlikeli bir ölümün habercisiydi.
Sadece deprem arkasında zaten binlerce ölü, evsiz insan bırakmıştı. Ancak daha vahim olan etki tsunamiye aitti. Bir depremi daha kötü yapacak bir şey şüphesiz okyanusun ortasında gerçekleşmesiydi. Uçsuz bucaksız bir dehlize o kadar büyük enerji verilince o enerjinin kıyılara ölümcül vurması kaçınılmaz olacaktır.
Tsunami kıyılara yol almaya başladı
Tsunami dalgaları 24-30 metre yüksekliğinde yüksek hızlı dalgalar halinde Somali, Endonezya, Batı Hindistan kıyılarına vurmaya başladı. O kadar şiddetli bir enerji vardı ki (yaklaşık 5 megaton dinamit enerjisinde) dalgalar Antarktika'ya 1 metre yüksekliğinde, Meksika'ya ise 2.6 metre yüksekliğinde vuruyordu.
Güvenlik önlemleri
Deprem gece geç saatlerinde meydana gelmesine karşın tsunami dalgaları yerleşim ve turistik bölgelere sabah saatlerinde vurmaya başladı. Ancak güvenlik sistemi maalesef çok gevşekti. Durum özellikle turistik bölgelerde hem turistler hem de görevliler tarafından çok ciddiye alınmadı çünkü bundan önce de 8 şiddeti civarında birçok deprem olmuştu bölgede ancak tsunami ortaya çıkarmamışlardı. Ancak depremin daha çok yıkım yarattığı merkezi bölgeler tahliye edilmeye başlanmıştı.
Tsunaminin kıyıya varışı
Sabah saatlerinde kıyıya yakın bölgelerde deniz normal günlerden fazla agresif ve dalgalıydı, ufka bakıldığında ise yüksek dalgalar seçilebiliyordu, insanlar bu görüntüleri kameralarına kaydederken tsunami dalgaları çok hızlı bir şekilde kıyıya vurmaya başladılar. İnsanlar o dalgaların bu kadar yüksek ve etkili geleceğini düşünmemişlerdi bile.
Tsunami sırasındaki olaylar
Dalgalar hızlı bir şekilde kıyıya vurduklarında, hala kıyıya yakın bulunanlar için artık her şey çok geçti. Sular çok çabuk bir şekilde şehirlerin içlerine doğru yayılıp insanları, ağaçları, hayvanları, evleri, arabaları, kısacası her şeyi yutmaya ve sürüklemeye başlamışlardı. İnsanlar bu katil dalgalara karşı o kadar çaresiz kaldılar ki kaçmaya zaman bile bulamadılar, yüksek bir yer arayıp dalgaların onlara gelmesini beklediler. Ancak maalesef çıktıkları yüksek yerler de sular altında kalmaktan kurtulamadılar. Hatta tsunaminin merkezinden en uzak mesafede gerçekleşen ölüm Güney Afrika'da, merkezden tam 8000 kilometre ötede tespit edildi.
Zaiyat
Amerikan Jeolojik Araştırmalar Merkezi ve diğer kurumların araştırmaları sonucu ölü sayısı 228 bin olarak tespit edildi. Ayrıca toplamda yaklaşık 128 bin kişi de yaralandı. En fazla zaiyatı Endonzeya 170 bin ölü vatandaşıyla verirken, onu Sri Lanka, Hindistan ve Tayland takip etti. Ölenlerin 3'te 1'i çocuklardan oluşuyordu.
Tsunami sonrası olaylar
Tsunami ilk varışında zaten binlerce kişiyi öldürmüştü, ölmeyenler ise tanıdıklarının çoğunu kaybetmiş şekilde umutsuzca yüksek yerlerde helikopterleri, balıkçı teknelerini veya kurtarma teknelerini bekliyordu. Ancak maalesef sonraki dalgalar tarafından onların da çoğu sürüklenip boğuldular. Ancak ölüm insanların peşini bırakmadı. Kurtarma operasyonları neredeyse 1 ay sürdü ve açlık, susuzluk başlamıştı. Ayrıca tsunami dalgaları sokaklardaki ve kanalizasyonlardaki pisliği de sokaklara taşıyınca kolera, Hepatit A, Hepatit B gibi hastalıklar bulaşmaya başladı ve bunlar da kurtulmayı bekleyenleri öldürmeye başladılar. Hastalıklar, yaralanmalar vs toplandığında tüm Dünyada toplam 1.3 milyon insan bir şekilde tsunamiden etkilendi.
İnsani yardımlar ve tsunaminin arkasında bıraktığı
Tsunamiden sonra tüm Dünyadan toplam 14 milyar dolar yardım parası toplandı. Ayrcıa Avrupa, Amerika, Avustralya gibi bölgelerden birçok sivil toplum örgütleri bölgeye sağlık, kurtarma, gıda yardımı amaçlarla ulaştılar. (Türk Kızılayı da bölgede ciddi yardımlarda bulunmuştur.) Bölgedeki ülkelerin ekonomisi tsunamiden sonra mahvoldu. Geçiminin çoğunu balıkçılık ve turizmden kazanan bu şehirler ve bölgelerde ciddi şekilde turist azalması meydana geldi ve birçok balıkçılık altyapı ve ekipmanları, botları, limanları yok olduğu için balıkçılık da büyük darbe yedi. Tsunami bunun dışında bölgede çok büyük çevresel zararlara yol açtı. Bölgedeki bitki örtüsü, kara hayvanları popülasyonu, balık çeşitliliği, ağaç nüfusu, tarım(mango, pirinç, muz) büyük ölçüde yok oldu. Ayrıca bölgenin tatlı su kaynakları da tamamen okyanus suyuyla karışıp içme suyu kıtlığı başladı.
Turist kayıpları
Koca dalgalar sadece yerel halka büyük kayıplar verdirtmemişti. Bölgedeki ülkeler kadar insan kaybı vermeseler de, Almanya bölgede turist olarak bulunan yaklaşık 600 vatandaşını, İngiltere 300 vatandaşını ve İsveç 570 vatandaşını kaybetti. İsveç bu kadar vatandaşını 1700 yılındaki Polltava savaşından itibaren kaybetmemiştir.