İhracat Nedir?
En geniş anlamda ihracat, bir ülke sınırları içerisinde serbest dolaşımda bulunan (bu ülkede yetişen, üretilen, veya başka ülkelerden ithal edilmiş) malların ve hizmetlerin başka ülkelere satılması/gönderilmesi anlamına geliyor. Dar anlamda ise, yabancılara ya da Türkiye dışında yerleşik Türklere yapılan mal satışlarını ve sözkonusu malların bu amaçla yurtdışına gönderilmesini ifade ediyor.
Bir satışın ihracat sayılabilmesi için şu özelliklere sahip olması gerekli:
*Satışların yabancı bir ülkeye yapılması
*İki taraflı ve çok taraflı ticaret anlaşmaları ile getirilen koşullara uyum yükümlülüğü
*Alışverişte bir yabancı paranın sözkonusu olması
*Malların taşınması
*Malın varış ülkesine ithal edilmesi ile ilgili gümrük vergisi, katma değer vergisi ve varsa başka türlü vergiler ve diğer ithalat formaliteleri
*Malın çıkış yerinden varış yerine kadar maruz kalabileceği risklere karşı sigorta edilmesi, ödemelerde/bedellerin tahsilinde bankacılık sisteminin devreye girmesi
*İhracat desteklerinden yararlanabilmek için gerekli koşullara uyum
Kapsamının bu kadar geniş olması nedeniyle, dünyanın bütün ülkelerinde, ihracat mevzuatı, gümrük mevzuatı, kambiyo mevzuatı, standardizasyon mevzuatı, teşvik mevzuatı, katma değer vergisi mevzuatı gibi birçok bağlayıcı mevzuat tarafından ayrıntılı bir şekilde düzenleniyor. Bütün ülkeler (özellikle Dünya Ticaret Örgütü ve diğer uluslararası örgütlere üye olan ülkeler) bu tür mevzuat düzenlemelerinde, iki taraflı ya da çok taraflı ticaret anlaşmaları ve uluslararası ticari teamüllere uygun hareket etme gayreti içerisinde oluyor.
NASIL İHRACATÇI OLURSUNUZ?
Gerçek ya da tüzel kişi, tacirler ile esnaf ve sanatkarlar; vergi mükellefi olmaları (tek vergi numarasına sahip olmaları) ve ilgili ihracatçı birliğine üye olmaları koşulu ile ihracatçı olabilir. İhracatçı olmak için herhangi bir belge veya izin sertifikası sahibi olmak gerekmiyor. Ancak ihracat işlemlerinin tekemmül ettirilebilmesi için, ilgili kuruluşların, ticaret ve sanayi odalarına, esnaf ve sanatkar odalarına, ihracat edilecek ürünle ilgili ihracatçı birliğine üye olmaları gerekiyor. Ayrıca, Türk Ticaret Kanunu'nun gereği olarak, gerçek veya tüzel kişi ve tacirlerin faaliyet alanları ve ana sözleşmeleri; Ticaret Sicili Gazetesinde tescil ve ilan edilenlerle sınırlı olduğundan, Ticaret Sicilinde belirtilen alanları dışında kalan bir ürünü ihraç etmek istediklerinde, faaliyet alanları ile ilgili gerekli düzeltmeyi yaptırmaları gerekiyor.
KAÇ ÇEŞİT İHRACAT VAR?
Türkiye'nin İhracat Rejimi Kararı ve buna bağlı diğer mevzuatlarda ihracat üç grup altında ele alınıyor:
*Kayda bağlı ihracat
*Özelliği olan ihracat
*Özelliği olmayan ihracat
İhracat ya da ihracat için üretim yapan firmalar yapacakları ihracatın bu gruplardan hangisinde yer aldığını bilmeleri gerekiyor. Yapılacak bir ihracatın bu gruplardan hangisinde yer alacağı ise aşağıdaki hususlardan biri ya da birkaçı tarafından belirleniyor:
*İhraç edilecek malın cinsi
*İhracatın yapılacağı ülke
*Kararlaştırılan ödeme şekli
*Kararlaştırılan ticaret şekli
Kayda Bağlı İhracat:
Bazı malların ihracatındaki gelişmelerin hükümet makamları (Dış Ticaret Müsteşarlığı) tarafından yakından takip edilmesi gerekiyor. Bunun nedenlerini:
*Takip konusu malların ticaret politikaları açısından taşıdığı stratejik önem,
*Uluslararası anlaşmalar dolayısıyla Türkiye'nin yükümlülüklerini ne ölçüde yerine getirdiğini takip etmek,
*Türk firmalarının ticari menfaatlerini daha etkin koruyabilmek olarak sıralamak mümkün.
Bir malın ihracatı kayda tabi ise, ihracatı yapan kuruluşlar ihracattan önce bunu bağlı bulundukları ihracatçı birliğinde kayda aldırmak zorunda. İhracatın ihracatçı birliklerince kayda alınması; belirli bir sisteme göre ihracat istatistiklerinin tutulması, 'Gümrük Beyannamesi üzerine kayda alınmıştır’ meşruhatının konulması ve kayda alınan ihracat istatistiklerinin belirli periyotlarla Dış Ticaret Müsteşarlığı'na bildirilmesi anlamına geliyor. İhracat Resmi Kararı'na göre aşağıdaki ihracatlar kayda tabi:
İhracatında DFİF (Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu) kesilen mallar:
Fındık ve ham deri ihracatında, bu ürünlerin işlendikten sonra ihracını teşvik etmek veya işlenmemiş halde düşük bir katma değerle ihraç edilmesini önlemek amacıyla ihracat miktarları üzerinden belirli bir fon alınıyor. Bu ürünleri ihraç eden firmalar, gerekli fon miktarını DFİF hesabına yatırmak zorunda.
Özel hesaplar çerçevesinde ihracat: Polonya ve Çek Cumhuriyetlerine yapılan ihracatların bedelleri, bu ülkelerden döviz olarak getirilmeyip, bedelin iki ülke merkez bankaları arasında kurulmuş özel hesap ilişkisi çerçevesinde TC. Merkez Bankası’ndan tahsil edilmesi mümkün. Böyle bir bedel tahsili için, Polonya veya Çek alıcılarla Türk satıcıların, bedelin özel hesaplardan tahsil edileceği üzerinde anlaşmış olmaları ve bu hükmün akreditifte edilmiş olması gerekir. Doğal olarak böyle bir anlaşmanın yapılması için, ilgili tarafların (özellikle Polonyalı veya Çek alıcıların) kendi ülkelerindeki kamu otoritelerinden gerekli ön izni almış olmaları ve ona göre akreditif açtırmaları gerekiyor.
Polanyalı veya Çek alıcılarla Özel Hesap kapsamda anlaşma yapmış olan firmaların, akreditif ve başvuru formu ile birlikte bağlı bulundukları ihracatçı birliği genel sekreterliği vasıtasıyla Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan gerekli izni aldıktan sonra fiili ihracat işlemlerine başlamaları gerekiyor.
Rusya Federasyonu ile yapılan doğalgaz anlaşması çerçevesinde ihracat: İhracat bedelinin Rusya Federasyonu ile yapılan Doğalgaz Anlaşması çerçevesinde, bu hesaptan yurda getirilmesine imkan veren bir özel hesap uygulaması. Rusya Federasyonu'na ihraç ettiği malların bedelini bu hesaptan yurda getirmek isteyen firmaların, Rus alıcılar ile bu konuda anlaşmaya varmaları ve bu hususun akreditif metnine yansıtılmış olmasını sağlamaları
gerekiyor. Doğal olarak, Rusya Federasyonunda yerleşik ithalatçın da bu konuda kendi hükümet organlarının onayını almış olma zorunluluğu bulunuyor.
Rus alıcıları ile bu kapsamda anlaşma yapmış olan Türk firmaları, açılmış olan akreditifle birlikte bağlı bulundukları ihracatçı birlikleri genel sekreterliğine başvurmak suretiyle Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan gerekli izni aldıktan sonra fiili ihracat işlemlerine başlamaları gerek.
Kota kapsamındaki ürünlerin ihracı: Belirli tekstil ve hazırgiyim ürünleri ABD ve Kanada'ya ihracı bu ülkelerle yapılan iki taraflı anlaşmalar çerçevesinde kotaya tabi. Kota kapsamındaki ürünleri bu ülkelere ihraç etmek isteyen firmalar, ABD'ye ihracatta yabancı faturalarını, Kanada'ya ihracatta ise İhracat Bilgi Belgesi'ni bağlı bulundukları ihracatçı birliğine onaylatarak kendilerine kota tahsisatı yaptırmalılar. Kota kapsamındaki ürünlerle iştigal eden firmaların kota mevzuatı konusunda geniş bir bilgi birikimine sahip olmaları gerekiyor.
Kayda bağlı diğer ihracat türleri:
*Birleşmiş Milletler tarafından ekonomik yaptırım uygulanan ülkelere yapılan ihracat
*Bitkisel ve hayvansal ürünlerin ekolojik metotlarla üretilmesine ilişkin yönetmelik kapsamında sertifikayı haiz ürünlerin ihracatı
*İşlem görmemiş veya işlem gördüğü halde dökme veya varille satılan *zeytinyağı ihracatı
*Meyan kökü ihracatı
*Ham lüle taşı ve taslak pipo ihracatı
Diğerleri
Özelliği Olan İhracat: Bazı ihracat işlemleri, ihracat bedeli dövizlerin yurda getirilmesi ve ticari operasyonların yapılışı açısından önem taşıyor. Bu ihracat türleri ve bunlarla ilgili olarak firmaların dikkat edeceği hususlar şunlar:
Kredili ihracat: İhracatçı firmaların, alıcı partnerlerine, mal bedelini ödemeleri konusunda belirli bir süre tanımaları ve tanınan bu sürede ihracat bedeli dövizlerin yurda getirilmesine olanak veren bir ihracat şekli. Vesaik mukabili, mal mukabili ya da akreditifli ödeme şekillerine göre yapılan ihracatlarda, ihracat bedeli dövizleri fiili ihracattan itibaren belirli bir süre içinde Türkiye'ye getirip bir banka veya özel finans kurumuna bozdurma zorunluluğu var. Kredili ihracat, ihracatçı firmalara bu zorunluluğa tabi olmadan ihracat yapabilme olanağı getiriyor. Kredili ihracat, firmalara uzun vadeli ihracat bağlantısı yapma şansı veriyor.
Kredili ihracat yapmak isteyen firmalar, yabancı alıcıları ile bir kredi sözleşmesi yaparak kredi sözleşmesinin orijinali ve bir tercümesi ile birlikte bağlı bulundukları ihracatçı birliği genel sekreterliğine başvurmalı. Kredi sözleşmeleri şu özellikleri taşımalı:
Satıcı ve alıcı firmaların unvan ve adresleri sözleşmede belirtilmeli.
Alım satım konusu malın tanımı, tipi, kalitesi, standardı, miktarı, birim fiyatı ve toplam değeri belirtilmeli
Kredi vadesi ve taksit sayısı dayanıksız tüketim malları için en çok iki yıl dayanıklı tüketim malları ve yatırım malları için ise en çok beş yıl olmalı
Önemli Not: İhracatçı firmalar, kredi sözleşmesini düzenlerken, alacaklarını garanti altına alabilmek için, kredi kapsamındaki ihracatlarına karşılık, muteber bir bankanın garantisini de şart koşabilirler veya alıcılarından banka avalli poliçeler talep edebilirler.
Konsinye İhracat: Malların kesin olarak satılmadan yurt dışına gönderilmesine, bir yıllık satış süresi tanınmasına, bu süre içinde toptan veya perakende olarak satılan mal bedeli dövizlerin kesin satışı müteakip, kambiyo mevzuatının verdiği süre içinde Türkiye'ye getirilmesine ve satılamayan malların vergisel yükümlülüklere takılmadan geri getirilmesine imkan veren bir ihracat türü. Konsinye ihracatın şu tür faydaları var:
*Firmalara, ihracat bedeli dövizleri yurda getirme süresi ile ilgili sınırlamadan kurtarıyor. Malların belirli bir pazarda satış şansı olup olmadığını en az masraf ve formalite ile deneme şansı sağlıyor.
*Satılmayan malların Türkiye'ye geri getirilişinde gümrük vergisi ve KDV gibi vergi yükleriyle karşılaşılmamasını sağlıyor.
*Yabancı alıcıların iflası veya varlıklarının haciz edilmesi durumunda, ihracatçı firmaları zarara uğramaktan kurtarıyor (Konsinye satışlar emanet bırakılan mal niteliği taşıyor).
*Emanet varlıkların haczedilmesi veya iflas masasına dahil edilmesi sözkonusu olmuyor.
Mallarını konsinye olarak ihraç etmek isteyen firmaların doğrudan bağlı bulundukları ihracatçı birlikleri genel sekreterliğine başvurmaları gerekiyor. İhracatçı birlikleri, kendi inisiyatiflerinde olan konsinye ihracat izinlerini doğrudan, madde politikaları açısından önem taşıyan ürünler için gerekli izinleri ise Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın görüşünü almak suretiyle veriyorlar. Gümrük beyannamelerinin konsinye olarak tanzim edilmesi ve ihracatçı birliğine verilmesi ile başvuru yapılmış oluyor.
İthal Edilmiş Malların İhracı: Türkiye’ye yasal olarak ithal edilmiş ve ithalatla ilgili vergileri ödenmiş olan malların ihraç edilmesi mümkün. Bu tür mallar ihraç edilirken bunlar için 'Türk menşe şahadetnamesi’ verilmez. Ancak, AB ülkeleri veya Türkiye'nin serbest ticaret anlaşması imzalamış olduğu ülkelere yapılan ihracatlarda, ATR veya EUR-1 belgesi düzenlenerek gümrük idarelerine vize ettirilmesi gerekiyor.
İhracat esnasında, malların ithal edildiğini gösteren belgelerle bunların vergilerinin ödenmiş olduğunu gösteren belgelerin gümrük idarelerine ibraz edilmesi gerekiyor.
Transit Ticaret Kapsamında İhracat: Malların bir ülkeden alınıp bir başka ülkeye satılması şeklinde bir ticaret şeklini ifade ediyor. Transit ticarette konu olan malların Türkiye'ye ithal edilmesi ve serbest dolaşıma girmesi sözkonusu olmuyor, malların satın alındığı ülkeden doğrudan satıldığı ülkelere sevkedilmesi sözkonusu. Ancak, bu tür malların Türkiye'de bir antrepoya getirilmesi, antrepoda bir süre kalması, hatta ambalaj değişikliği gibi basit işlemlere tabi tutulması mümkün. Örneğin, bir Türk firması Almanya’dan satın aldığı bir makineyi Türkiye'ye ithal etmeden Türkmenistan'da yerleşik bir firmaya satarsa, bu işlemi transit ticaret kuralları çerçevesinde yapması gerekir.
Transit ticaretin Türkiye'yi ilgilendiren yönü para hareketleri. Türkiye'de transit ticaret yapan kişi ya da firma muhtemelen malı satın aldığı ülkeye alış bedeli kadar döviz transfer edip, malın satış bedeli kadar dövizi ise satışın yapıldığı ülkeden Türkiye'ye getiriyor. Komisyon ve transfer giderleri çıktıktan sonra kalan pozitif bakiye ise transit tacirinin karını oluşturuyor. Bazı transit ticaret uygulamalarında, transit tacirinin karını oluşturan net bakiyenin Türkiye'ye getirilmesi sözkonusu olabiliyor.
Transit ticaret bağlantısı yapan Türk firmaları, transitten doğan karlarını Türkiye’ye yasal olarak getirebilmeleri için, transit ticaret formalitelerini yerine getirmek zorundalar. Bunun için yapacakları iş, transitle ilgili para hareketlerine aracılık yapacak olan bankayı belirleyerek kendisi ile temasa geçmeleri.
Transit ticaretin şu özellikleri var:
*Türkiye'ye bir mal ithalatı sözkonusu olmadığından ithalat formaliteleri ve ithalatla ilgili vergisel yükümlülükler mevcut değil.
*Benzer şekilde, Türkiye'den bir mal çıkışı olmadığından ihracat formaliteleri de mevcut değil.
*Transit ticarete konu olan malların, Türkiye üzerinden geçmesi ve geçici bir süre gümrük makamlarının izni altında antrepolarda depolanması istenilmedikçe, gümrük beyannamesi düzenlenmesine gerek bulunmuyor. Ancak, transit tacirinin malların çıkış ülkesinden sevkedilmesi ve varış ülkesine ithal edilmesi ile ilgili formalitelerle yakından ilgili olduğu, bu yüzden hem malların çıkış ülkesi hem de varış ülkesinin dış ticaret rejimini yakından takip etmesi gerektiği hususu unutulmamalı.
Bağlı Muamele veya Takas Yoluyla İhracat: Malın malla, hizmetle değiştirilmesi, değişime konu olan malların değer olarak birbirine eşit olmaması durumunda, bakiye bedellerinin dövizle ödenmek suretiyle kambiyo hesabının kapatılmasına olanak veren uluslararası bir ticaret şekli. Takas yolu ile ticaret yapmak isteyen firmaların, muamele ve Takas Başvuru Formu'nu doldurarak bağlı bulundukları ihracatçı birlikleri genel sekreterliğinden izin almaları gerekiyor.
Takas şeklindeki ticari uygulamanın aşağıdaki özellikleri bulunuyor:
*Takas işlemlerinde bir yandan mal ihracatı bir yandan da mal ithalatı sözkonusu oluyor.
*İthal edilen mallar ithalat rejimine tabi olup ithalat esnasında G.V. ve KDV' nin tahsil edilmesi gerekiyor.
*Ancak, bu kapsamda yapılan ithalat vadeli bile olsa Kaynak Kullanımı Destekleme Fonuna tabi olmuyor.
*İhraç edilen mallarda ise ihracattaki vergisel yükümlülükler yürürlükte.
*Takas izinlerinin süresi en çok altı ay.
*Takasın, takas tacirlerini, döviz alım kuru (ihracat) ile döviz satım kuru (ithalat) arasındaki aleyhte farktan korumak, döviz kıtlığından kaynaklanan ticari tıkanıklılığı aşmak gibi faydaları var.
Ticari Kiralama Yoluyla Yapılacak İhracat: Malların mülkiyeti devredilmeden yurt dışındaki firma ya da kullanıcılara kiraya verilmesi de sözkonusu oluyor. Kiralama süresinin bitiminde, kiralanan malların geri getirilmesi gerekiyor. Bu tür işlemlere ticari kiralama yolu ile ihracat deniliyor. Burada ihraç edilen şey malın kendisi değil, bir hizmet. Ancak, bu hizmetin satılabilmesi için kiralama konusu malların yurt dışına çıkartılması gerekiyor. Örneğin, hasat mevsimlerinde biçerdöverlerin, hac mevsimlerinde uçak vb taşıt araçlarının veya gemilerin bu şekilde kiraya verilerek hizmetlerinin ihraç edilmesi sık sık görülen ticari kiralama olayları. Bir malın ticari kiralama yolu ile yurtdışına gönderilebilmesi için, firmaların bağlı bulunduğu ihracatçı birliklerinden izin alması gerek. İhracatçı birlikleri bir yıl süre ile ticari kiralama izni verebiliyor. Firmaların başvurusu halinde ayrıca bir yıl ek süre alınması mümkün.
Ticari olarak kiralanan malların kira bedelleri, kambiyo mevzuatında belirtilen süre içinde (kiralama süresinin bitimini müteakip bir ay içinde) yurda getirilerek banka veya özel finans kurumlarına satılmak zorunda. Kiralama süresi dolan mallar da bu süre içinde geri getirilmeli)
Yurt dışında kiraya verilen malların, malların fiili çıkışını müteakip kesin ihracına karar verilirse, bununla ilgili olarak ilgili ihracatçı birliği genel sekreterliğinden izin almak gerekiyor.
Bedelsiz İhracat: Numune, hediye, hibe, diplomatik misyon mensuplarının zati ve ev eşyaları, turistlerin veya bavul ticareti yapan yabancı uyrukluların yolcu beraberi olarak yanlarında götüreceği malların yurtdışına çıkartılmasına bedelsiz ihracat deniliyor.
Bu tür ihracatlara bedelsiz denilmesinin nedeni, bunlarla ilgili olarak firmaların yurda döviz getirme ve bunu banka ve özel finans kuruluşlarına bozdurma yükümlülüğünün bulunmaması.
Bedelsiz ihracatın ihracatçı ve sanayici firmaları en çok ilgilendiren yönü, ticari numunelerin kalıp ve desenlerin yurt dışına gönderilmesi ile ilgili. Firmalar yurt dışındaki alıcılarına tanıtım ve reklam yapma amacıyla bu tür numune gönderdikleri zaman, bununla ilgili iki sorun var. Bunlardan biri, bu malların bedelsiz ticari numune kapsamında yurtdışına gönderilmesi, ikincisi ise, malların varış ülkesinde ticari numune olarak değerlendirilerek vergilere ve çeşitli kısıtlamalara tabi olmadan giriş yapabilmesi. Numune göndermek isteyen firmaların, bunların varış ülkesine hangi koşullarda gireceğini ilgili ülke makamlarından net bir şekilde öğrenmeliler.
Genel olarak, dünyada birçok ülke, miktar ve değeri ticari teamüllerle belirlenen sınırları aşmayan ve numune olma özelliği dışında başka bir amaçla kullanım özelliği kaybedilmiş (örneğin kalıcı bir şekilde numune damgası basılmış) malların sorunsuz olarak giriş yapması ticari teamüllerden. Ancak vergisel ve diğer ticari yükümlülükleri yerine getirmek koşulu ile numune girişlerine izin verilebiliyor.
Türkiye'den diğer ülkelere numune veya başka amaçlarla bedelsiz mal götürmek veya göndermek isteyen firmalar, eğer bu malların değeri 10 bin doların altında ise, doğrudan gümrük idaresine başvurmak suretiyle bu malların çıkış iznini alabiliyorlar. Bedeli 10 bin doların üzerinde olan malların yurt dışına çıkışı için ise, firmalar bağlı bulundukları ihracatçı birlikleri genel sekreterliğine başvurmalı.
Bavul Ticareti ya da Yolcu Beraberi Satış Şeklinde İhracat: Turistlere, yabancı ülkelerde ikamet eden Türk uyruklu gerçek ya da tüzel kişilere vb. yapılan satışlar belirli koşulların yerine getirilmiş olması koşulu ile ihracat sayılıyor. Ve ihracatın yararlandığı destek ve avantajlardan bunların da yararlanması sözkonusu oluyor. Bu kapsamdaki satışlar 43 ve 61 seri nolu KDV Genel Tebliğleri çerçevesinde yapılmakta. 61 sayılı KDV Genel Tebliği kapsamında ihracat yapmak isteyen firmaların, öncelikle bu tebliğde belirtilen koşullara uymaları bağlı bulundukları vergi dairesinden İzin Belgesi almaları, bu kapsamdaki satışlarını Tebliğle şekli ve usulü belirlenmiş Özel Fatura'lar kapsamında yapmaları, bu faturaların, malların fiilen çıkışının yapıldığı gümrük idaresine kadar mallarla birlikte refakat etmesi ve ilgili gümrük idaresi tarafından onaylanması, ayrıca alıcıdan tahsil edilen mal bedelinin bir banka veya özel finans kuruluşuna tevdi edilerek bozdurularak Döviz Alım Belgesi'ne bağlatılması gerekmektedir.
Özelliği Olmayan İhracat: Kayda bağlı olmayan ve özelliği olan ihracat dışında kalan işlemler özelliği olmayan ihracatı oluşturuyor. Herhangi bir Türk firması herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan bir ürünü, kısıtlamaya tabi olmayan bir ülkeye, Merkez Bankasınca konvertibl addedilen bir para ile peşin döviz, mal mukabili, vesaik mukabili veya akreditifli ödeme şekillerinden biri ile yurt dışına gönderdiği zaman özelliği olmayan bir ihracat yapmış olur. Özelliği olmayan ihracat, bu kapsamda yapılan ihracatın önemsiz olduğu anlamına gelmemeli. Aksine özelliği olmayan ihracat toplam ihracatın çok büyük bir oranını oluşturuyor. ‘Özelliği olmayan’ ifadesinin seçilmesi, ihracat formaliteleri açısından yeknesak kuralların dışında başka bir formalite gerektirmeyen ihracat işlemlerini ifade etmek için kullanılıyor.
HANGİ MALLARIN İHRACI ÖN İZNE BAĞLIDIR?
Bazı malların ihracı, uluslararası anlaşmalar veya madde politikaları açısından
bu mallarla ilgili kurumların ön iznine tabidir. Sözkonusu malları ihraç etmeyi düşünen kuruluşların, ihracattan önce gerekli ön izni almaları gerekiyor. Bu malların kayda bağlı, özelliği olan veya olmayan ihracat kapsamında ihraç ediliyor olması ihracatla ilgili ön izin gereksinimini ortadan kaldırmıyor. İhracı ön izne bağlı olan mallar ve ön izini vermekle yetkili olan kuruluşlar ise şunlar (Zaman zaman bunlara yeni ürün ve yeni kuruluşların da eklenmesi mümkün):
*Harp, silah ve mühimmatı (Spor ve av tüfekleri hariç): Milli Savunma Bakanlığı
*Afyon ve haşhaş kellesi: Sağlık Bakanlığı
*Uyuşturucu maddeler: Sağlık Bakanlığı
*Tehlikeli atıklar: Çevre Bakanlığı
*Yaban domuzu, kurt, çakal, tilki, sansar, porsuk ile yılanlar, kaplumbağa ve kertenkelelerin canlı ve cansız halde ve bunların tanınabilir parçaları ile bunlardan mamul konfeksiyon: Orman Bakanlığı
*Gübreler (Kimyevi gübreler hariç): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Tohumlar (Orman ağacı tohumları hariç): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Su ürünlerinden su ürünleri avcılığını düzenleyen esaslar çerçevesinde avlanması yasak olan cins ve nitelikteki su ürünleri (sülükler dahil): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Yem Kanunu kapsamına giren yemler: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Zirai mücadele ilaç ve aletleri: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Veteriner ilaçları: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
İhracat amacıyla doğadan elde edilmesi kontenjanla veya başka herhangi bir kayıtla sınırlandırılan doğal çiçek soğanları Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Damızlık büyük ve küçük baş hayvan: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı
*Şeker: T.Şeker Fab. Gen.Müd.
İHRACI YASAK MALLAR VAR MI?
Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve madde politikalarının bir gereği olarak, bazı malların ihracı yasak. Bu maddelere zaman zaman yenisi eklenebileceği gibi, bazı kalemlerin de zaman içerisinde buradan çıkartılması sözkonusu:
*Kültür ve tabiat varlıkları
*Hint keneviri
*Tütün tohumu ve fidesi
*Tiftik keçisi
*İhracı izne bağlı mallar listesinde yer alan türler hariç bütün av ve yaban hayvanları (canlı ve cansız olarak ve tanınabilir en küçük parçaları ile bunlardan mamul konfeksiyon)
*Ceviz, dut, kiraz, armut, erik, porsuk, dışbudak, karaağaç ve ıhlamur adlı ağaç türlerinin kütük, tomruk, kereste, kalas ve taslak olarak ihracı
*Ozon Tabakasının Korunmasına Dair Viyana Sözleşmesi ile bu sözleşmeye ait protokoller ve değişiklikler kapsamındaki ihracat
*İhracatı yasak olan doğal çiçek soğanları
*Odun ve odun kömürü
*Sığla (liquidambar orientalis)
*Yalankoz (pterocarya carpinifolia)
*Datça hurması (Phoenix the ophrasti crenter)
*Zeytin, incir, fındık,antep fıstığı, asma (sultani çekirdeksiz) fidanları
İHRACAT SONRASI YÜKÜMLÜLÜKLER NELERDİR?
İhracat fiilen gerçekleştikten sonra ihracatçı firmaların başlıca yükümlülükleri şunlar:
*Mal bedeli tahsil edilmemişse bunu tahsil ederek bir bankaya veya özel finans kuruluşuna bozdurmak ve gerekli formaliteleri yerine getirerek kambiyo taahhüdünü kapatmak.
*İhracatla ilgili kredi taahhüdü sözkonusu ise bunu kapatmak.
*İhracatla ilgili Dahilde İşleme İzin Belgesi taahhüdü varsa bunu kapatmak.
*İhracat dolayısı ile bir KDV alacağı sözkonusu ise bunu vergi dairelerinden geri istemek (KDV alacağının geri istemek cezai müeyyidesi olan bir yükümlülük değil firmanın kendi menfaatleri icabıdır.)
İhracatçı firmalar, bu yükümlülüklerini yerine getirebilmek için ihracatta kullanılan bütün belgeleri; mevzuata uygun olarak, zamanlama ve tarih uyumu gözeterek, birbiri ile olan irtibatı gözeterek, eksiksiz ve doğru olarak tanzim etmeliler.
İHRACAT İŞLEMLERİ NASIL YAPILIR?
İhracat işlemlerinin fizibilite analizi, planlama ve uygulama olmak üzere üç aşaması vardır.
Fizibilite analizinde firmanızı ve hedef pazarları değerlendirerek ihracat yapıp yapmayacağınıza karar verebilirsiniz. Bu aşamada firmanızın iç pazardaki performansı ve kapasite durumu değerlendirilir.
Ardından ürünün satılacağı hedef pazarın demografik, sosyal, politik ve ekonomik durumları hakkında bilgi toplanır. Son olarak elinizdeki bütün verilerle ilgili dış ticaret uzmanlarına danışılır.
Planlama aşamasında hedef pazarla ilgili toplanan veriler değerlendirilerek pazara giriş stratejisi oluşturulur. Satılacak ürünün hedef pazardaki lisans, standartlar ve sertifikasyon taleplerine uygunluğu sağlanır. Ardından patent, ticari marka, telif hakları, vergiler, harçlar, kotalar hakkında gerekli bilgiyi topladıktan sonra bir fiyat listesi oluşturulur.
Geliştirdiğiniz pazarlama stratejileri uygulama aşamasında devreye girer. Bu aşamada dağıtım ve satış yöntemleri seçilir, üretim tamamlanır, gerekli belgeler hazırlanır ve ürün ambalajlanıp etiketlenerek ilgili pazara doğru yola çıkar.
İHRACAT
İhracatı yapacağınız ülkeye, ihracat şekline ve ihraç edilecek ürüne göre izlenmesi gereken prosedürler, düzenlenmesi gereken belgeler ve müracaat edilecek kurum ve kuruluşlar değişebilmektedir. İhracatın gerçekleştirilebilmesi için her 3 durumla ilgili gerekli prosedürün belirlenmesi ve bunların dikkatli bir biçimde izlenmesi gerekmektedir.