Günün sonunda hepimiz hayatı kendi bakış açımızdan yaşıyor ve olayları bu çerçevede değerlendiriyoruz. Sahip olduğumuz bakış açısının büyük bir çoğunluğu da düşüncelerimizden geliyor.
Yaşadığımız rastgele olaylar bir yana, hayata hangi bakış açısıyla bakacağımız tamamen bize bağlıdır.
Olumsuz düşüncelere takılı kalmak, sadece yaşanan tatsız olaylardan kaynaklanmaz. Hatta çoğu zaman insanlar hayatlarında her şey yolunda ilerlerken olumsuz düşüncelerinin esiri olur. Bu bağlamda mevcut durumun bozulma ihtimalinin yarattığı korku bir hayli zorlayıcıdır.
Eğer olaylardan bağımsız bir şekilde olumsuz düşünmeye meyilliyseniz, bu detaylar hayata baktığınız çerçeveyi daha sağlıklı bir açıda tutmanıza yardımcı olabilir.
Olumsuz detaylar, olumlu detaylara göre daha akılda kalıcı ve dikkat çekicidir
Sizin açınızdan kusursuz görünen bir tablonun tam ortasında sinir bozucu derecede alakasız bir fırça darbesi konulduğunu düşünün. Bu tablo neden birden bire bütün büyüsünü kaybetti?
Düzeni bozan o ufak uyumsuz unsuru da hayatın bütününe dahil ettiğimiz zaman, oradaki detay bizim için tablonun tamamlayıcısı halini alır
.
Tekrarlanan her düşünce, kademeli olarak bozulmaya uğrar
Olumlu ya da olumsuz bir düşünceyi zihninizde ne kadar tekrar ederseniz, her tekrar düşüncelerde bir değişim yaratır.
Konu olumsuz düşünceler olunca, bir kartopu etkisi meydana gelir. Sahip olduğunuz ufak bir olumsuz düşünce, tekrarıyla beraber başlangıçtan bambaşka bir hal alabili