Nokia, dünya genelinde insanların gerektiğinde nasıl yol bulduklarını araştırdı.
Metropoliten olarak anılan büyük kentlerde dolaşırken kaybolmanın kaçınılmaz olduğunu pek çok insan kendi deneyimlerinden de bilir.
Nokia tarafından yaptırılan bir araştırmada, örneğin, nüfusu İstanbul'un nüfusuna yakın olan Londra'da (yaklaşık 10–12 milyon) dolaşan insanların, bu kentin iki katı büyüklüğündeki Bangkok ve Pekin gibi kentlerde dolaşanlardan daha fazla kaybolduğu saptandı. Bu bulgular, dünya genelinde ve şu ana dek yapılan en büyük navigasyon araştırmalarından biri olan bir araştırmanın parçası olarak çıktı. Araştırmaya 13 ülkeden 12,500 insan katıldı ve kendilerine yön bulma duyuları ve navigasyon alışkanlıklarıyla ilgili sorular soruldu.
Araştırmadan ortaya çıkan bulgular, her on kişiden birinin Londra gibi büyük bir kentte kaybolmadan dolaşmanın imkânsız olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Gezegende en çok kaybolunan diğer kentleri ise sırasıyla Paris (yüzde 9), Bangkok (yüzde 5), Hong Kong (yüzde 5) ve Pekin (yüzde 4) izliyor. Dahası, İstanbul gibi büyük kentlerde sık sık rastlandığı ve Londra'da da üç kişiden birinin kabul ettiği gibi insanlara yanlış yol tarif edildiği gerçeğini de göz ardı etmemek gerekiyor. Araştırma sonucunda ortaya çıkan ilginç saptamalardan bazıları da şöyle:
• İnsanların yüzde 30'u kaybolduğu için, o sırada kavga eden ya da bağırarak yol tarif eden eşini suçluyor.
• Teknoloji bağımlılığı öyle bir noktaya ulaşmış ki, her dört kişiden biri çevrimiçi haritalar veya GPS olmazsa yolunu asla bulamayacağına inanıyor.
• Her on İspanyol’dan biri yön bulma duyusunun, iyi şarapta da olduğu gibi yaşla birlikte olgunlaştığını düşünüyor.
• En çok Hintli erkeklerin, çocuklarının doğumuna yetişemediği ortaya çıkıyor.
• İtalyanların yaklaşık dörtte biri yollarını mobil navigasyon cihazları kullanarak buluyor.
• Çinlilerin yarısı, yol tarifini diğer kişilere sorarak almaya yöneliyor.
• Asyalıların yolda kaybolmalarına getirdiği en popüler mazeret kötü hava koşulları.
• Ruslar yol tarifi konusuna farklı bir motivasyonla yaklaşıyor; on kişiden biri yol sormayı flört fırsatı olarak kullanıyor.
Dijital navigasyon geleneksel haritaların yerini alıyor Araştırmaya katılanların yüzde 25'inden çoğu yollarını bulurken çevrimiçi araçlara ve mobil navigasyon araçlarına güvendiklerini ifade ediyor. Katılımcıların yüzden 13'ü ise, en çok kullandıkları navigasyon cihazının cep telefonu olduğunu özellikle ortaya koyuyor.
Yön bulma duyusunun en yüksek olduğu ülke ise Almanya. Almanya'da halkın üçte biri hiçbir zaman kaybolmadıklarını ifade ediyorlar.
Alıntı
Metropoliten olarak anılan büyük kentlerde dolaşırken kaybolmanın kaçınılmaz olduğunu pek çok insan kendi deneyimlerinden de bilir.
Nokia tarafından yaptırılan bir araştırmada, örneğin, nüfusu İstanbul'un nüfusuna yakın olan Londra'da (yaklaşık 10–12 milyon) dolaşan insanların, bu kentin iki katı büyüklüğündeki Bangkok ve Pekin gibi kentlerde dolaşanlardan daha fazla kaybolduğu saptandı. Bu bulgular, dünya genelinde ve şu ana dek yapılan en büyük navigasyon araştırmalarından biri olan bir araştırmanın parçası olarak çıktı. Araştırmaya 13 ülkeden 12,500 insan katıldı ve kendilerine yön bulma duyuları ve navigasyon alışkanlıklarıyla ilgili sorular soruldu.
Araştırmadan ortaya çıkan bulgular, her on kişiden birinin Londra gibi büyük bir kentte kaybolmadan dolaşmanın imkânsız olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Gezegende en çok kaybolunan diğer kentleri ise sırasıyla Paris (yüzde 9), Bangkok (yüzde 5), Hong Kong (yüzde 5) ve Pekin (yüzde 4) izliyor. Dahası, İstanbul gibi büyük kentlerde sık sık rastlandığı ve Londra'da da üç kişiden birinin kabul ettiği gibi insanlara yanlış yol tarif edildiği gerçeğini de göz ardı etmemek gerekiyor. Araştırma sonucunda ortaya çıkan ilginç saptamalardan bazıları da şöyle:
• İnsanların yüzde 30'u kaybolduğu için, o sırada kavga eden ya da bağırarak yol tarif eden eşini suçluyor.
• Teknoloji bağımlılığı öyle bir noktaya ulaşmış ki, her dört kişiden biri çevrimiçi haritalar veya GPS olmazsa yolunu asla bulamayacağına inanıyor.
• Her on İspanyol’dan biri yön bulma duyusunun, iyi şarapta da olduğu gibi yaşla birlikte olgunlaştığını düşünüyor.
• En çok Hintli erkeklerin, çocuklarının doğumuna yetişemediği ortaya çıkıyor.
• İtalyanların yaklaşık dörtte biri yollarını mobil navigasyon cihazları kullanarak buluyor.
• Çinlilerin yarısı, yol tarifini diğer kişilere sorarak almaya yöneliyor.
• Asyalıların yolda kaybolmalarına getirdiği en popüler mazeret kötü hava koşulları.
• Ruslar yol tarifi konusuna farklı bir motivasyonla yaklaşıyor; on kişiden biri yol sormayı flört fırsatı olarak kullanıyor.
Dijital navigasyon geleneksel haritaların yerini alıyor Araştırmaya katılanların yüzde 25'inden çoğu yollarını bulurken çevrimiçi araçlara ve mobil navigasyon araçlarına güvendiklerini ifade ediyor. Katılımcıların yüzden 13'ü ise, en çok kullandıkları navigasyon cihazının cep telefonu olduğunu özellikle ortaya koyuyor.
Yön bulma duyusunun en yüksek olduğu ülke ise Almanya. Almanya'da halkın üçte biri hiçbir zaman kaybolmadıklarını ifade ediyorlar.
Alıntı