Enes (r.a) anlatıyor: Rasülullah (a.s.) buyurdular ki: "Sizden her kimin, dinini ve şerefini (iffet ve namusunu) malı ile korumaya gücü yeterse, korusun." (1)
Her şeyi bizim hizmetimize sunan Yüce Rab-bimiz, bizden de davasına hizmet istemektedir. Müslüman, her şeyi inancına hizmet ettirmeyi gaye edinmiş insandır. Bizler, "Kuvvetli olmayı" emreden bir dinin mensuplarıyız ve "Güçlü mü'minin, zayıf mü'minden Allah'a daha sevimli ve daha hayırlı olduğunu" (2) bildiren bir peygamberin ümmetiyiz. Dinin izzeti, müslümanla-nn şerefi, ancak her alanda güçlü olmakla korunabilir. Günümüz şartlarında bu husus, daha da büyük önem arz etmektedir. Başka bir Hadis-i Şerifte: "Ahir zamanda insanlara para-pul gerekecek. Ta ki, onunla din ve dünyalarını ayakta tutabilsinler." (3) buyurulmuştur. Bir İslam alimi bu hususa şöyle dikkat çeker:
"Her bir mü'min İlâyı Kelimetullah (Allah'ın adını yüceltmek) ile mükelleftir. Bu zamanda en büyük sebebi, maddeten terakki etmek (ilerlemek, yükselmek) tir. Zira ecnebiler (yabancılar), fünun (fenler) ve sanayi silahıyla bizi istibdad-ı manevileri (manevi baskı ve diktatörlükleri) altında eziyorlar. Biz de fen ve sanat silahıyla, İlâyı Kelimetullah'ın en müthiş düşmanı olan cahil ve fakirlik ve fikir ayrılıklarına karşı cihat edeceğiz." (4)
Bu gün yapılmakta olan ve yapılması gereken birçok hizmetin maddî finansmanı gerektirmesi müslümanlar olarak maddi kalkınmaya, iktisadi çalışmalara ne kadar önem vermemiz gerektiğini ortaya koymaktadır. Yapılan pek çok hizmet maddiyatı gerektirmektedir. Özel okullar, yurtlar, insanların eğitiminin yaygınlaştırılması, teknolojik gelişmelerden yararlanılması, kitap, gazete, dergi gibi neşriyatlar, radyo, televizyon gibi medya araçları hep maddi imkanlarla ilgilidir. Her gönü-le girecek anahtarı bulabilmek, her eve girebilmek, hem faydalı olanları yaygınlaştınp, zararlıları önleyebilmek, efkarı umumiyeyi doğru bilgi-lendirebilmek, güzel hizmetleri ve hareketleri tanıtabilmek, duyurabilmek için hep bu hizmet araçlarına ihtiyaç vardır. Hiç kimse bunların önemini inkar edemez. Öyleyse ekonomik açıdan da güçlü olunmalıdır. Bütün bu hizmetleri omuzlaya-bilecek, kaldırabilecek, yürütebilecek maddi imkanlar geliştirilmelidir.
Bu hizmetlerin yürütülmesinde müslümanlann maddi destekleri çok önemlidir. Ancak, iş sadece hep bu tür katkılara kalırsa sıkıntıya düşülebilir. Onun için böyle güzel hizmetleri finanse edecek kurum ve kuruluşların da bulunması gerekir. Bunun için de faaliyet alanı çok güzel seçilerek, ticari çalışmalar ortaya çıkarılmalıdır. Tek tek değil, birlikte, daha büyük ve güçlü çalışmalar ortaya konulmalıdır. Parayı sermayeye dönüştürmelidir. Bunu başaramayanlar, sermaye sahiplerine muhtaç ve hizmetçi olurlar. İslam'a servetle ve meziyetlerle hizmet edilir. Sermayesi ve herhangi bir meziyeti olmayan insan İslam'a nasıl hizmet edebilir?
1-Hakim, Müstedrek,2/50;Miinavi,Feyzul- Kadir 6/54,(8405);Haşimi, Muhtarul- Ehadisin- Nebeviyye, 139(1140)
2-Müslim, Kader, 34;İbni Mace, Mukaddime, 10.
3-Münavi,a.g.e.l/425(812)
4-Bediüzzaman, Divan-i Harbi-Örfı, 49.
Her şeyi bizim hizmetimize sunan Yüce Rab-bimiz, bizden de davasına hizmet istemektedir. Müslüman, her şeyi inancına hizmet ettirmeyi gaye edinmiş insandır. Bizler, "Kuvvetli olmayı" emreden bir dinin mensuplarıyız ve "Güçlü mü'minin, zayıf mü'minden Allah'a daha sevimli ve daha hayırlı olduğunu" (2) bildiren bir peygamberin ümmetiyiz. Dinin izzeti, müslümanla-nn şerefi, ancak her alanda güçlü olmakla korunabilir. Günümüz şartlarında bu husus, daha da büyük önem arz etmektedir. Başka bir Hadis-i Şerifte: "Ahir zamanda insanlara para-pul gerekecek. Ta ki, onunla din ve dünyalarını ayakta tutabilsinler." (3) buyurulmuştur. Bir İslam alimi bu hususa şöyle dikkat çeker:
"Her bir mü'min İlâyı Kelimetullah (Allah'ın adını yüceltmek) ile mükelleftir. Bu zamanda en büyük sebebi, maddeten terakki etmek (ilerlemek, yükselmek) tir. Zira ecnebiler (yabancılar), fünun (fenler) ve sanayi silahıyla bizi istibdad-ı manevileri (manevi baskı ve diktatörlükleri) altında eziyorlar. Biz de fen ve sanat silahıyla, İlâyı Kelimetullah'ın en müthiş düşmanı olan cahil ve fakirlik ve fikir ayrılıklarına karşı cihat edeceğiz." (4)
Bu gün yapılmakta olan ve yapılması gereken birçok hizmetin maddî finansmanı gerektirmesi müslümanlar olarak maddi kalkınmaya, iktisadi çalışmalara ne kadar önem vermemiz gerektiğini ortaya koymaktadır. Yapılan pek çok hizmet maddiyatı gerektirmektedir. Özel okullar, yurtlar, insanların eğitiminin yaygınlaştırılması, teknolojik gelişmelerden yararlanılması, kitap, gazete, dergi gibi neşriyatlar, radyo, televizyon gibi medya araçları hep maddi imkanlarla ilgilidir. Her gönü-le girecek anahtarı bulabilmek, her eve girebilmek, hem faydalı olanları yaygınlaştınp, zararlıları önleyebilmek, efkarı umumiyeyi doğru bilgi-lendirebilmek, güzel hizmetleri ve hareketleri tanıtabilmek, duyurabilmek için hep bu hizmet araçlarına ihtiyaç vardır. Hiç kimse bunların önemini inkar edemez. Öyleyse ekonomik açıdan da güçlü olunmalıdır. Bütün bu hizmetleri omuzlaya-bilecek, kaldırabilecek, yürütebilecek maddi imkanlar geliştirilmelidir.
Bu hizmetlerin yürütülmesinde müslümanlann maddi destekleri çok önemlidir. Ancak, iş sadece hep bu tür katkılara kalırsa sıkıntıya düşülebilir. Onun için böyle güzel hizmetleri finanse edecek kurum ve kuruluşların da bulunması gerekir. Bunun için de faaliyet alanı çok güzel seçilerek, ticari çalışmalar ortaya çıkarılmalıdır. Tek tek değil, birlikte, daha büyük ve güçlü çalışmalar ortaya konulmalıdır. Parayı sermayeye dönüştürmelidir. Bunu başaramayanlar, sermaye sahiplerine muhtaç ve hizmetçi olurlar. İslam'a servetle ve meziyetlerle hizmet edilir. Sermayesi ve herhangi bir meziyeti olmayan insan İslam'a nasıl hizmet edebilir?
1-Hakim, Müstedrek,2/50;Miinavi,Feyzul- Kadir 6/54,(8405);Haşimi, Muhtarul- Ehadisin- Nebeviyye, 139(1140)
2-Müslim, Kader, 34;İbni Mace, Mukaddime, 10.
3-Münavi,a.g.e.l/425(812)
4-Bediüzzaman, Divan-i Harbi-Örfı, 49.