İştirak kazançları istisnası
Kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine iştiraklerinden elde ettikleri kazançlar iştirak kazancını teşkil etmekte olup, çifte vergilemeyi önlemek amacıyla iştirak kazançları kurumlar vergisinden istisna tutulmuştur. Bir diğer deyişle bir kurumun ortak olduğu tam mükellef diğer bir kurumdan elde etmiş olduğu kâr payları kurumlar vergisine tabi bulunmamaktadır.
İştirak kazançları istisnası uygulamasında iştirak eden kurumun tam veya dar mükellef olmasının önemi bulunmamakla birlikte iştirak edilen kurumun tam mükellef kurum olması şarttır. İştirak kazançları istisnası, iştirak edilen kurumda, yani kâr payını ödeyen kurumda vergiye tabi tutulmuş bulunan kazançların iştirak eden kurum bünyesinde ikinci kere vergilendirilmemesini ve bu suretle çifte vergilendirmeyi önlemeyi amaçlamaktadır. Aksi halde iştirak edilen kurumdan elde edilen kâr paylarının iştirak eden kurum bünyesinde bir kez daha vergilemek, aynı matrahtan birden fazla vergi almak anlamına gelecektir.
Yatırım fonlarının katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kâr payları ise iştirak eden kurumda istisna kapsamında olmayıp, kurum kazancına dahil edilmek suretiyle vergilendirmeye konu edilmektir. Zira yatırım fonları ile yatırım ortaklıkları kazançlarının kurumlar vergisinden istisna olması yani vergilendirilmemiş olması nedeniyle çifte vergilendirme söz konusu olmamaktadır. Dolayısıyla ayrıca iştirak kazancı istisnası uygulaması yoluna gidilmemektedir.
Diğer taraftan kurumların tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları da iştirak kazancı olarak kurumlar vergisinden istisna tutulmuştur.
Kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine iştiraklerinden elde ettikleri kazançlar iştirak kazancını teşkil etmekte olup, çifte vergilemeyi önlemek amacıyla iştirak kazançları kurumlar vergisinden istisna tutulmuştur. Bir diğer deyişle bir kurumun ortak olduğu tam mükellef diğer bir kurumdan elde etmiş olduğu kâr payları kurumlar vergisine tabi bulunmamaktadır.
İştirak kazançları istisnası uygulamasında iştirak eden kurumun tam veya dar mükellef olmasının önemi bulunmamakla birlikte iştirak edilen kurumun tam mükellef kurum olması şarttır. İştirak kazançları istisnası, iştirak edilen kurumda, yani kâr payını ödeyen kurumda vergiye tabi tutulmuş bulunan kazançların iştirak eden kurum bünyesinde ikinci kere vergilendirilmemesini ve bu suretle çifte vergilendirmeyi önlemeyi amaçlamaktadır. Aksi halde iştirak edilen kurumdan elde edilen kâr paylarının iştirak eden kurum bünyesinde bir kez daha vergilemek, aynı matrahtan birden fazla vergi almak anlamına gelecektir.
Yatırım fonlarının katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kâr payları ise iştirak eden kurumda istisna kapsamında olmayıp, kurum kazancına dahil edilmek suretiyle vergilendirmeye konu edilmektir. Zira yatırım fonları ile yatırım ortaklıkları kazançlarının kurumlar vergisinden istisna olması yani vergilendirilmemiş olması nedeniyle çifte vergilendirme söz konusu olmamaktadır. Dolayısıyla ayrıca iştirak kazancı istisnası uygulaması yoluna gidilmemektedir.
Diğer taraftan kurumların tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları da iştirak kazancı olarak kurumlar vergisinden istisna tutulmuştur.
