KARGA İLE GENÇ KIZ
Bir zamanlar kasabada, çok güzel bir genç kız yaşıyordu. Zengin ve saygın bir aileden olduğundan, zamanını şenliklere giderek ve eğlenerek geçiriyordu.
Bir gün, yoksul bir genç adam, ona çekingen bir şekilde laf atmaya yeltendi. Havalı genç bayan, bilinçli olarak yaralayıcı görünerek, onu süzmekle yetindi.
Bir zaman sonra, başka bir genç adamla tanıştı. O en azından uygar ve kibar, ince bir adam, dedi kendi kendine. Kısacası, her yönden kendi dengiydi. ‘İşte! Nihayet soylu bir erkek ve tüm niteliklere sahip görünüyor!’ diye düşündü.
Konuşmaları, hassas bir durum almakta gecikmedi. Böylece, gün geçtikçe gençler birbirine aşık oluyordu.
Sonunda evlenmek istediler ve düğün gününü belirlediler. Tören hazırlıklarına başladılar böylece. Düğün töreni boyunca, damat adayının K’usa hazırlaması gelenektendi. Bunu nasıl yapacağını bilmeyen damat adayı kaçacak delik aradı, ama gururlu kayınpederi ısrar etti.
Birkaç bardak kutsal içecekten sonra, damat adayının gerçek yüzü ortaya çıktı. Gerçekte küçücük bir kargadan başka bir şey değildi. Uçarak oradan kaçtı.
Genç kız, parlayan her şeyin altın olmadığını acı bir deneyimle öğrendi. Müthiş şekilde utanmış, acı içinde ağlamaya başladı. Bundan böyle, çok sade zevkleri olacağına yemin etti.
Bir zamanlar kasabada, çok güzel bir genç kız yaşıyordu. Zengin ve saygın bir aileden olduğundan, zamanını şenliklere giderek ve eğlenerek geçiriyordu.
Bir gün, yoksul bir genç adam, ona çekingen bir şekilde laf atmaya yeltendi. Havalı genç bayan, bilinçli olarak yaralayıcı görünerek, onu süzmekle yetindi.
Bir zaman sonra, başka bir genç adamla tanıştı. O en azından uygar ve kibar, ince bir adam, dedi kendi kendine. Kısacası, her yönden kendi dengiydi. ‘İşte! Nihayet soylu bir erkek ve tüm niteliklere sahip görünüyor!’ diye düşündü.
Konuşmaları, hassas bir durum almakta gecikmedi. Böylece, gün geçtikçe gençler birbirine aşık oluyordu.
Sonunda evlenmek istediler ve düğün gününü belirlediler. Tören hazırlıklarına başladılar böylece. Düğün töreni boyunca, damat adayının K’usa hazırlaması gelenektendi. Bunu nasıl yapacağını bilmeyen damat adayı kaçacak delik aradı, ama gururlu kayınpederi ısrar etti.
Birkaç bardak kutsal içecekten sonra, damat adayının gerçek yüzü ortaya çıktı. Gerçekte küçücük bir kargadan başka bir şey değildi. Uçarak oradan kaçtı.
Genç kız, parlayan her şeyin altın olmadığını acı bir deneyimle öğrendi. Müthiş şekilde utanmış, acı içinde ağlamaya başladı. Bundan böyle, çok sade zevkleri olacağına yemin etti.