Kedilerde depresyonun semptomları
1- Çekingenlik, kaçma isteği , korkma , yüksek beden ısısı.
2- Aşırı olarak kendini yalama yalama sonucu bölgelerde yaraların oluşması tüy dökümü dökümle beraber allerjik dermatit olgularıda görülür.
3- Aşırı olarak etrafı yalama, davranış bozukluğudur.
4- İştahsızlık bazende tam tersi aşırı yemek yeme ( bulimia) kusma ve ishal (çoğunlukla kanlıdır) idrarını püskürtmek.
5- Aşırı ağız salivasyon.
6- Saklanmak.
Mesleki olarak özellikle deri hastalığı şikayeti öncelikli olarak depresyon ihtimalini göz önüne almak gerekiyor...büyük bir kısmı psikolojik kökenlidir.
Akut depresyon: iştahsızlık ve aşırı uyuma dikkati çeken davranışlardır dikkatli bir gözlemle anlaşılabilir.
Kronik depresyon: anormal davranışlar, temizlik, uyku ve yeme problemleri,bakım alışkanlıklarında ani görülen deyişimler, tuvalet yapma özellikle mesela kedinizin kendini temizlemeyi bırakması gibi...
Erişkin kedilerde tepkisel depresyon: Bir kaç gün süre ile tekrarlanan sert duygusal şokların ardından aniden şekillenir kedinizde yerine koyma davranışları görülebilir kediniz kısa süreli taramış olsanız dahi vucuna yapılan en ufak dokunuşta bile sanki kirlenmiş gibi çılğınca yalanmaya başlar iştahsızlık görülebilir, kedinizin beden dilinde deyişimleri izleyebilirsiniz vucudunda özellikle boynunda yaralar(sıyrıklar) görülebilir.
Özellikle iştahsızlığın uzun süreli olması kedide ölüme sebep olabilir ,öncelikli olarak zorla dahi olsa sıvı verilmeli ve böbrek tahribatı azaltılmalıdır.veteriner tedavide serum kullanılır, yaralar dikkatlice incelenmelidir.
Erişkin kedilerde devamlı depresyon: Hem akut depresyondan hem de tedavi edilmeyen ankisiyeteden gelişebilir, uzun amaçlı prostogen uygulamaları sonrasıda ortaya çıkabilir, yerine koyma davranışları,gece yürüyüşleri,uyku sorunları,amaçsız miyavlamalar, kedide uzun süreli üzüntü, sahibinde uzun süreli üzüntü, amaçsız miyavlamalar, stres sonrası tepkisini yalanma idrar yapmak (sahibinin yatağına veya eşyaları vs) nedensiz miyavlama oyun oynamama şeklinde gösterebilir.
Saklanma, problemli doğum (sezeryanlı) doğum sırasında yavrusunu kaybetmesi
İstem dışı depresyon 10 yaş üstü kedilerde beyin tümörleri ve beyin yaşlanmasından da kaynaklanabilir.
Bu tür durumlarda cerrahi veya kematörapik, vitamin takviyesi veteriner tedavi proğramı izlenmeli hastalarımıza sık sık önerimiz takiptir.
Kedinin kendilerinden kaynaklanan tüy dökümü sıklıkla davranış kargaşası yaşadığının işaretidir, özellikle cinselliğin aktif olduğu dönemlerde depresyon şiddeti artabilir belirtiler kalp çarpıntısı, hızlı soluk alıp verme, ishal olguları, şişmanlık, duygusal işeme dikkat çeken semptomlar olabilir mevsimsel faktörlerinde depresyonun kedilerde kış aylarında ve mevsim geçişlerinde artış olmaktadır.
Gergin kedilerde veteriner kliniği veya otomobille seyehatte glikoz seviyeleri kanda yükselebilir, stres kedilerde idrar yolları hastalıkları karaciğer yağlanmasına neden olabilir, histeri ve panik şeklinde koşturmalar depresyon ve stresin habercisidir.
Stres ilerlemiş olgularda depresyonla beraber karın bölgesinde ön ayaklarının iç kısımlarında kellikle seyreden psikojenik dermatitlere neden olur depresyonda pika denilen gıda niteliği olmayan gıdaların yenilmesine neden olabilir ayrıca obsesif -kompsulsif davranışlara neden olabilir.
Hasta sahibine veteriner hekimin sorması gereken sorular:
1-Daha önce tüy dökümü tedavisi gördümü süresi ve kullanılan ilaçlar?
2-yeme içme alışkanlıkarı ve zamanında herhangi bir deyişikliğin olup olmadığı?
2-yaşam yeri müstakilmi binamı?sorunun amacı stres faktörü ölçümü
3-evde kalan kişilerin sayısı veya başka hayvan varmı yada yeni bir hayvan eve aldınızmı yada eve yeni bir kişi gelip gittimi?
4-eve misafir gelip gitme sayısı veya son zamanlarda artışın olup olmadığı?
5-yakın sürede evdeki kedinin çok sevdiği eşyaların yerinin deyişip deyişmediği?
6-yakın sürede kedi sahibinin veya evdeki kişilerde vefatın olup olmadığı ,kedinin çok sevdiği bir kişinin evden uzaklaşıp uzaklaşmadığı,yada kedinin son zamanlarda tek başına yalnız kalma süresi?
7-ani mama markası deyişimi ve gıda deyişimi olup olmadığı?
8-mama ve su kabının deyişip deyişmediği ?kumunun markasının deyişip deyişmediği?
9-kedisinin kısırlaştırılmış olup olmadığı kısırlaştırılmadıysa çiftleşip çifleşmediği ve çifleşme sıklığı?
10-hasta sahibinin kedisiyle oyun oynayıp oynamadığı
11-duygusal davranışlarında deyişiklik varmı?
ayrıca veteriner hekim olarak kedi sahinin ruhsal durumunuda azda olsa analiz etmeli etkileşimleride göz önüne alarak dogru teşhis daha kolaylaşmış olur.
Tedaviyi iki şekilde özetleyebiliriz
1-ilaçlı tedavi(psikolojik durumu destekleyici ilaçlar noradrenalin sistemi düzenleyiciler,depomine sistemi düzenleyiciler,antidepresanlar,morfin antogonistleri nadiren pheremone tedavisi özellikle prozac tedavisi )olumlu sonuçlar vermektedir
2-Davranış tedavisi(kedinin davranışlarının deyiştirilmesi amaçlanır emek gerektirir,öncelikle kedide davranış deyişikliğine neden olabilecek deyişiklikler tespit edilir ve not alınır.geriye dönüşyapılarak normal davranışlar kediye tekrar bıkmadan usanmadan verilmeye sağlanır oyun oynanması sağlanmalı,ortamına hareketli oyuncaklar konulmalı ve onu şaşırtmalısınız böylece yaşam enerjisi verilmeye çalışılır.ilği ve şefkat gösterilmeli yalanma hareketi yaparsa dikkatini başka yere çekebilecek çeşitlilikler sunabilmelisiniz..top atma seslenme vs.sevebilecegği türde gıdalara yönelmeli aynı gıdada ısrarcı olmayınız temas okşama gözleme işin temeli yalnız hasta sahibi kendi denemeler yaparak doğru yöntemi bulabilir çünkü unutulmaması gereken kural hiç bir kedi diğerine benzemez hepsi ayrı kişiliklere sahiptir.o yüzden çeşitli stratejiler izlemek ve uzman veteriner hekimden yardım alamakta fayda vardır.
3-Homeopati tedavi yöntemi ve bitkisel destekler(tedavi şekli almanyada ve israiilde fakültelerde verilmektedir ve bilimsel olarak destek tedavi şekli olarak kabul görmektedir)
4-kedilerde re iki (ellerle şifa verme 10-15 dk)masj şeklinde yapılmaktadır.
yemek yerken onunla konuşmak(bazı kediler yemek yerken yanında durulmaz ve başında beklenilmezse yemez)kediler 30 un üzerinde ses çıkarır her kedinin sahibiyle kendi aralarında geliştirdiği bir dil vardır insanlarla beraber olan kediler insanların seslere daha çok tepki verdiklerini görüp beden dili yerine sesleri kullanırlar önemli olan bu iletişimi açabilmektir.
Depresyon kedilerde çok yoğun karşılaştığımız bir olgudur ne yazıkki hastalarımız bu konuda davranışları kedinin tabiatına bağlamakta ve yanılmaktadır.kedilerde depresyon tedavi edilebilir yeterki doğru yaklaşımlarda bulunalım bazen depresyonu hastalıklar çok sık dogum,güç doğum,ortam deyiştirmekte neden olabilmektedir...
Tedavisi başlanğıçta olursa kolaydır ne yazık ki bazı vakalarda tekrarlayabilir oda geçici ilaçlarla tedavi edilebilir
Belkide kendi kendimize şu soruyuda sormalıyız metropollerde apartmanlarda kedinin doğal yapısına aykırı olarak kedi bakmaktayız kedinin tırnakları ağaçlarda törpülenmek yerine veteriner hekim veya hasta sahibi tarafından kesilmekte, kızgınlıkları bastırmak-idrar kokusunu kesmek için kısırlaştırıyoruz, doğal besinler yerine kalitesiz mama kullanımıyla onlara zarar veriyoruz,tuvaletlerini toprak yerine kuma yapmalarını istiyoruz, işe giderken bütün gün onların evde bizi yalnız beklemelerini istiyoruz...
İşten yorgun gelince onunla oyun oynamıyoruz. Depresyon oluşumunu önlemek adına kedimizden ilği-şefkat-dokunma-oyun oynama-korkularını yenmede yardımcı olalım-kendisine güven verelim-alışkanlıklarını deyiştirmeyelim böylelikle depresyonun oluşumunuda engellemiş oluruz.
Kedilerde tüy döküm sebeplerini en çok stres faktörleri tetiklemektedir doğru beslenme depresyon etkilerini zayıflatmaktadır.bilimsel olarakta kanıtlanmıştır,kedilerde oluşan travmalarda depresyonu tetikler ve tedavisi ve tekrar kendine güvenmesi aylar alabilir sabırlı olarak ona yardımcı olmalı tekrar güvenini kazandırmalıyız.siyamlarda depresyon ve psikolojik renkli kişilikler görülebilir yatkın bir ırktır iletişimi inanılmazdır.depresyonda kedilere bıktırıncaya kadar sevği vermek işin temelidir.kediler anlaşılmaları son derece zor canlılardır bu onların bağımsız ruhlarından kaynaklanmaktadır bazı yazarlar kediyi sosyal canlılar diye tanımlarken bazıları bölgeye ait yalnız yaşayan olarak tanımlıyor her bir kedi kesinlikle diğerinden farklıdır.
Tolgay Aytar