Kendinizi sürekli yorgun mu hissediyorsunuz?
Yapılan çalışmalar, bireylerin soğuk havalarda daha içine kapanık bir ruh haline bürünerek kendilerini daha depresif hissettikleri yönünde... Siz de kendinizi depresif bir ruh hali içinde hissediyorsanız bu öneriler tam size göre!
Mevsimlerin bireylerin hayatındaki önemi yadsınamayacak kadar çok. Güneşli ve ılıman havalar bireylere pozitif enerji verirken, sert iklim koşulları ile bireyler depresif bir ruh haline bürünebiliyorlar. Bu şartlara bir de kronik stres gibi faktörler eklendiğinde kış depresyonu kaçınılmaz oluyor. Nörolog Dr. Mehmet.Yavuz, bu buhran halinin neden yaşandığı ve aşılabilmesi için neler yapılması gerektiğine dair açıklamada bulunuyor.
Eğer siz de çok yorgunum diyorsanız…
Kış döneminde bireyler sıklıkla “yorgun hissetsem de uyuyamıyorum”, “sabahları uyanmakta güçlük çekiyorum”, “bitmek bilmeyen bir yoğunluğum var”, “kendimi iyi hissetmiyorum” ,“içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor” gibi şikayetlerde bulunuyorlar.
Konuya bilimsel yönü ile bakıldığında güneş ışığının yetersizliği hormonal dengeyi değiştirebiliyor ve hatta bu durum bireyleri fizyolojik açıdan şikayetlerde bulunmaya yöneltiyor. Serotonin adı verilen mutluluk hormonu, azalan güneş ışığına bağlı olarak azalırken melatonin denilen uyku hormonu, artmaktadır. Kış döneminde şikâyet ettiğimiz fizyolojik yorgunlukların temelinde, bu durum vardır.
Kronik stres ve kış depresyonu
Kış depresyonunda en etkili faktörlerden biri de kişilerde yaşanılan stres duygularıdır. Yaşanılan sert iklim şartları ve yoğun mesai saatlerinin etkisi ile kişiler kendilerini buhran hali içinde bulabiliyorlar. Kendilerini sürekli yorgun ve depresif hisseden bireyler, tatil günlerine oldukça uzakta olan bireyler, kendilerini çoğu zaman kapana kısılmış gibi hissedebilirler.
Zorlu yaşam şartları sonucunda ortaya çıkan stres, bireylerin sıkılgan, korkmuş ve gergin bir ruh hali içinde olmasıdır. Çoğu zaman kararsızlık anlarında ortaya çıkan bu duygu ile kişiler ne yapacaklarını netleştiremez hale gelirler. Bu yüzden dikkatleri kolayca dağılan kişiler, zamanla yaşadıkları problemleri çözme konusunda yetersiz hissetmeye başlarlar. Bu sürecin sonucunda stres nedeni ile beyin aktiviteleri yavaşlayan insan, hayattan keyif alamaz hale gelir, kendini özgüvensiz hisseder. Problem çözme konusunda kendini yetersiz hisseden birey, daha çok içe kapanık hale gelir ve bu durum beraberinde birçok hastalığı getirebilir. Bu dönem uzadığı takdirde, birçok hastalıkla karşılaşmaya başlarız. En somut hali ile kronik ağrı ve yorgunluk, alerjik hastalıklar, mikrobik hastalıklar, panik ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklar, kronik strese bağlı olarak görülebilir.
Ne yapmalı?
• En önemlisi kişiler hayatlarını olumsuz yönde etkileyen, strese sebep olan durumlardan kaçınarak olumlu hissetmeyi denemelidirler.
• Kışın soğuk havaların etkisi ile kişiler çoğu zaman sosyal ortamlardan uzaklaşmaktadırlar. Fakat vücuda gerekli olan enerjinin kazanılabilmesi için doğal güneş ışığı almak önemlidir. Bu yüzden özellikle güneşli havalarda gerekli D vitaminini almaya özen gösterilmelidir. D vitaminin almak için bir diğer önemli şey ise meyve, sebze tüketimini arttırmak ve haftada en az iki kere balık yemektir.
• Sporun vücuttaki serotonini arttırdığı yadsınamaz bir gerçektir. Aynı zamanda uyku düzenini de sağlayan spor sayesinde kış aylarını daha zinde geçirebilirsiniz.
• Biyolojik saatin dışına çıkmamaya özen gösterin. Her gün olabildiğince aynı saatlerde uyuyup uyanmaya dikkat ederek uyku düzeninizi koruyun.
Soğuyan havalar, bireyleri sürekli uykulu hissettirerek, enerjilerini düşürebilir. Bu şekilde hisseden kişiler, sosyal ortamlarından uzaklaşarak zamanla daha depresif olabilirler. Fakat bu sonu gelmeyen döngüyü kırmak için kış mevsiminden korkulmamalıdır. Kışın yapılabilecek aktiviteler ile de kendimizi daha iyi hissetmek mümkün!
Yapılan çalışmalar, bireylerin soğuk havalarda daha içine kapanık bir ruh haline bürünerek kendilerini daha depresif hissettikleri yönünde... Siz de kendinizi depresif bir ruh hali içinde hissediyorsanız bu öneriler tam size göre!
Mevsimlerin bireylerin hayatındaki önemi yadsınamayacak kadar çok. Güneşli ve ılıman havalar bireylere pozitif enerji verirken, sert iklim koşulları ile bireyler depresif bir ruh haline bürünebiliyorlar. Bu şartlara bir de kronik stres gibi faktörler eklendiğinde kış depresyonu kaçınılmaz oluyor. Nörolog Dr. Mehmet.Yavuz, bu buhran halinin neden yaşandığı ve aşılabilmesi için neler yapılması gerektiğine dair açıklamada bulunuyor.
Eğer siz de çok yorgunum diyorsanız…
Kış döneminde bireyler sıklıkla “yorgun hissetsem de uyuyamıyorum”, “sabahları uyanmakta güçlük çekiyorum”, “bitmek bilmeyen bir yoğunluğum var”, “kendimi iyi hissetmiyorum” ,“içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor” gibi şikayetlerde bulunuyorlar.
Konuya bilimsel yönü ile bakıldığında güneş ışığının yetersizliği hormonal dengeyi değiştirebiliyor ve hatta bu durum bireyleri fizyolojik açıdan şikayetlerde bulunmaya yöneltiyor. Serotonin adı verilen mutluluk hormonu, azalan güneş ışığına bağlı olarak azalırken melatonin denilen uyku hormonu, artmaktadır. Kış döneminde şikâyet ettiğimiz fizyolojik yorgunlukların temelinde, bu durum vardır.
Kronik stres ve kış depresyonu
Kış depresyonunda en etkili faktörlerden biri de kişilerde yaşanılan stres duygularıdır. Yaşanılan sert iklim şartları ve yoğun mesai saatlerinin etkisi ile kişiler kendilerini buhran hali içinde bulabiliyorlar. Kendilerini sürekli yorgun ve depresif hisseden bireyler, tatil günlerine oldukça uzakta olan bireyler, kendilerini çoğu zaman kapana kısılmış gibi hissedebilirler.
Zorlu yaşam şartları sonucunda ortaya çıkan stres, bireylerin sıkılgan, korkmuş ve gergin bir ruh hali içinde olmasıdır. Çoğu zaman kararsızlık anlarında ortaya çıkan bu duygu ile kişiler ne yapacaklarını netleştiremez hale gelirler. Bu yüzden dikkatleri kolayca dağılan kişiler, zamanla yaşadıkları problemleri çözme konusunda yetersiz hissetmeye başlarlar. Bu sürecin sonucunda stres nedeni ile beyin aktiviteleri yavaşlayan insan, hayattan keyif alamaz hale gelir, kendini özgüvensiz hisseder. Problem çözme konusunda kendini yetersiz hisseden birey, daha çok içe kapanık hale gelir ve bu durum beraberinde birçok hastalığı getirebilir. Bu dönem uzadığı takdirde, birçok hastalıkla karşılaşmaya başlarız. En somut hali ile kronik ağrı ve yorgunluk, alerjik hastalıklar, mikrobik hastalıklar, panik ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklar, kronik strese bağlı olarak görülebilir.
Ne yapmalı?
• En önemlisi kişiler hayatlarını olumsuz yönde etkileyen, strese sebep olan durumlardan kaçınarak olumlu hissetmeyi denemelidirler.
• Kışın soğuk havaların etkisi ile kişiler çoğu zaman sosyal ortamlardan uzaklaşmaktadırlar. Fakat vücuda gerekli olan enerjinin kazanılabilmesi için doğal güneş ışığı almak önemlidir. Bu yüzden özellikle güneşli havalarda gerekli D vitaminini almaya özen gösterilmelidir. D vitaminin almak için bir diğer önemli şey ise meyve, sebze tüketimini arttırmak ve haftada en az iki kere balık yemektir.
• Sporun vücuttaki serotonini arttırdığı yadsınamaz bir gerçektir. Aynı zamanda uyku düzenini de sağlayan spor sayesinde kış aylarını daha zinde geçirebilirsiniz.
• Biyolojik saatin dışına çıkmamaya özen gösterin. Her gün olabildiğince aynı saatlerde uyuyup uyanmaya dikkat ederek uyku düzeninizi koruyun.
Soğuyan havalar, bireyleri sürekli uykulu hissettirerek, enerjilerini düşürebilir. Bu şekilde hisseden kişiler, sosyal ortamlarından uzaklaşarak zamanla daha depresif olabilirler. Fakat bu sonu gelmeyen döngüyü kırmak için kış mevsiminden korkulmamalıdır. Kışın yapılabilecek aktiviteler ile de kendimizi daha iyi hissetmek mümkün!