1. Ekonomik Önemi, Anavatanı ve Yayılma Alanları
Kereviz kök ve yaprak sapları sebze olarak değerlendirilen, tohumu için üretildiğinde 2 yıllık, sebze olarak üretildiğinde ise tek yıllık bir bitkidir. Kerevizin ekim alanı ve üretim miktarı yıldan yıla değişiklik göstermektedir. Ülkemizde 1200-1500 hektarlık bir alanda yaklaşık 18.000-20.000 ton civarında kereviz üretilmektedir. Kışlık sebzeler arasında yer alan kereviz sadece kış aylarında tüketilmesi sebebiyle üretim ve tüketim miktarı diğer sebzelere göre düşüktür.
Kereviz karbonhidrat ve proteince fakir bir sebzedir. A.B, C vitamini ve mineral madde bakımından zengin olması nedeniyle insan beslenmesi ve sağlığı bakımından sebzeler içinde özel bir yeri vardır. Eski devirlerde bir çok hastalığa karşı kerevizden faydalanılmıştır.
Dünyanın bir çok yerinde yetiştirilen kereviz kozmopolit bir bitki olarak bilinir. Gen merkezleri Amerika, Avrupa, Avusturalya ve Hindistan olarak kabul edilir. Avrupa?nın bir çok yerinde, özellikle Akdeniz kıyılarında çukur alanlarda ve akarsu vadilerinde ve bataklıklarda yabani kereviz formlarına rastlanır.
Kereviz ne zaman nerede kültür bitkisi haline geldiği kesin olarak bilinmemektedir. Thelung (1926) ilk kültürün İtalya?da yapılmış olabileveğini ileri sürmektedir. Dış ülkelerde üç farklı kereviz bulunur. Ülkemizde ise genellikle kök kerevizleri sebze olarak değerlendirilir.
Thellung (1926) ?e göre sebze olarak değerlendirilen kerevizler Apium graveolens L. türü içinde yer almaktadır.
Apium graveolens L. var silvestre presl. Yabani (kesme) kereviz olup bu formdan kök ve sap kerevizler meydana gelmiştir. Kesme kerevizlerde hem kök hemde sap istenilen oranda gelişmemiştir. Kesme kerevizler kök kerevizler ile sap kerevizler arasında bir geçiş formudur. Bu kerevizler de yapraklar ince, tüysüz ve sap üzerinde iki taraflı olarak sıralanmıştır. Soğuklara karşı kök ve sap kerevizlerine oranla daha dayanıklıdır.
Apium graveolens L.var. rapaceum Mill. : Kök kerevizi olup botanik bakımdan tam bir yumru ve am kök değildir. Yumru besinz maddelerini yani yenen kısmı teşkil eder. Sebze olarak değerlendirilen yumru üç kısımdan meydana gelmiştir. Sap bazalından köke doğru ilk 1/3 lik ksım rozet şeklinde gelişen primer sürgündür. Ortada bulunan 1/3?lük kısım ise hipokotildir. En altta kalan 1/3 lük kısım kökün bazalını oluşturur.
Apium graveolens L. var.. dulce Mill. : Sap kerevizi olup bu kereviz çeşidinde yumru gelişmemiştir. Yaprak sapları kalınlaşmış olup 3-4 cm genişlikte ve 50-50 cm uzunlukta saplar oluşur. Bu sapların sebze olarak değerlendirilebilmesi için taze yeşil renkli veya beyazlatılmış olması gerekmektedir.,
2. Morfolojik Özellikleri
2.1. Kök
Kerevizde kökler yumrunun alt kısmından meydana gelir. Kök kerevizlerinde kökler daha kalın ve etlidir. Sap kerevizlerinde ise ince ve ağ şeklindedir. Kökler genellikle dikey olarak büyür yanlara yayılma oldukça azdır. Toprak yapısı ve su seviyesine bağlı olarak kökler 1-1.5 m derinliğe kadar inebilir. Köklerin büyük çoğunluğu 20-30 cm derinliğe kadar inebilir. Köklerin büyük çoğunluğu 20-30 cm derinlikte oluşu ve 30-40 cm yana yayılarak büyür.
2.2. Yumru
Yumru kök kerevizlerinde oluşur. Sap kerevizlerinde ise belirgin bir yumru oluşmaz. Yumru yuvarlak ters topaç silindirik gibi farklı formlarda olabilir. Yumrunun şekli üzerine çeşit özelliği ve bitkiler arası mesafe etkili olur. Bitkiler arası mesafeler azaldığında yumruların küçüldüğü görülür. Yumruların üst kısmından yaprak sapları çıkar. Yaprak saplarının yaşlanması ve dökülmesi ile yumru üstü girintili ve çıkıntılıdır. Alt tarafı yuvarlak olup tamamen köklerle kaplıdır. Yumrular tam olgunlaştığında yaprak sapları ile kök arasında belirgin bir açıklık meydana gelir. Yumrular sarımsı açık kahve sarımsı kül ve krem rengindedir.
İklim koşulları toprak yapısı, su düzeyi gelişme devresinin uzunluğu ve çeşit özelliğine bağlı olarak yumru ağrılığı değişir. Yumruların ağırlığı değişir. Yumruların ağırlığı 100 gr?dan başlayarak 1000 gr?a kadar çıkar. Ortalama yumru ağırlığı 150-400 gram arasında değişir. Besin maddelerinin toplanmasıyla yumru irileşmeye başlar. Hasat gecikirse yumruların içinde koflaşma veya yer yer boşalma meydana gelir. Bu tip yumruların pazar değeri azalır. Bu durumun nedeni tam olarak saptanamamıştır. Çeşit özelliğinden kaynaklandığı ileri sürülmektedir.
2.3. Gövde
Kerevizlerde soğuklama ihtiyacı karşılandıktan sonra çiçeklenme meydana gelir. Gövde 80-100 cm boy alır ve çok sayıda dal meydana getirir. Gövdenin içi boştur. Ancak gövde içi boş olmasına karşın sert ve dayanıklıdır. Gövde üzerinde oluşan sürgünler yaprak koltuklarından çıkar. Sürgünleri dallanarak sürgün uçları şemsiye şeklindeki çiçek tablasını oluştururlar.
2.4. Yapraklar
Kereviz yaprakları varyetelere göre değişmek üzere 15 cm?den başlayarak 60 cm?ye kadar uzayan yaprak sapı oluşturur. Yaprak sapları yumrunun primer sürgün bazalından çıkar. En içte en genç yaprak bulunur. Primer sürgün bazalının en dışında bulunan yaprak sapları zamanla ölür ve bazal üzerinde izleri kalır. Yaprak saplarının yumruya bağlandığı dip kısmı 1-2 cm kalınlığında olup uç kısma doğru giderek incelirler. Renkleri yeşil ve açık yeşildir. Yaprak saplarının 15-30 cm?lik kısmında yaprak bulunmaz, ucunda ise birleşik yaprak halinde karşılıklı ikişer ikişer yapraklar bulunur.
Sap kerevizlerde yaprak sapı daha kalın ve etlidir. Yaprak saplarının dip kısmı 3-4 cm genişliktedir. Rengi açık yeşil sarı veya beyazdır. Sap kerevizlerde yaprak saplarının beyazlatılması gerekmektedir. Beyazlatma toprak içine gömme, sık dikim veya bazı materyallerle yaprak sapları sarılarak elde edilir. Beyazlatılan yaprak saplarının uzunluğu 30-40 cm civarında olmalıdır. Yaprak sapının kesitinde üst tarafta belirgin olup uç tarafa gidildikçe kaybolur. Yaprak sapının kesitinde üst tarafta bir oluk meydana gelir, alt tarafı ise yuvarlaktır. Oluk dip kısımda daha belirgin olup uç tarafa gidildikçe kaybolur.
Yaprak sapının üzeri boylamasına hafif oluklu ve parlaktır. Yaprak sapının uç kısmında bulunan yaprakların kenarları belirgin bir şekilde dişlidir. Yaprakların üst yüzeyi parlak ve tüysüz, alt yüzeyi ise mattır. Bazı yabani türlerde alt yüzeyde hafif tüyler bulunur, yaprak rengi koyu yeşil ve sarı yeşildir.
2.5. Çiçek
Gövde üzerinde yaprak koltuklarından çıkan sürgünler şemsiye şeklindeki çiçek tablası ile son bulur. Şemsiye şeklindeki çiçek tablası düz, iç veya dış bükey bir formdadır. Çiçek tablası üzerinde çok sayıda çiçek oluşur. Çiçeklerin rengi başlangıçta yeşil daha sonra kirli beyaz ve sarıya dönüşür. Çiçek tablasında olgunlaşma dışarıdan içeriye doğru olur. Tohumlar olgunlaştıktan sonra kolayca dökülürler. Tohumlar tamamen olgunlaşmadan havuçta olduğu gibi çiçek tablaları hasat edilerek kurutma ve harmanlama yerlerine alınmalıdır.
Kerevizde çiçekler erselik yapıdadır. Bir çiçekte beş adet yeşil renkli çanak, beş adet beyaz taç yaprak bulunur. Taç yaprakların dip kısımlarına yakın bir yerden beş adet erkek organ çıkar. Ortada 2 karpelli dişicik tepesi ve dişi organ bulunur. Her karpel de çevre koşullarına bağlı olarak 10-14 adet arası değişen küçük sarımsı veya kurşuni kahverengi renkte tohumlar oluşur. Kerevizlerde çiçekler erselik yapıda olmasına rağmen yabancı döllenme görülür. Zira çiçek üzerindeki erkek organlar dişi organlardan önce olgunlaşır. Bu nedenle olgunlaşan polen tozları arı veya böceklerle başka çiçeklere taşındığı için yabancı döllenme oranı yüksektir.
3. Tohum ve Çimlenme Özellikleri
Kervizlerde oluşan tohumlar aslında bir meyvedir. Tohumları çok küçüktür. En küçük tohumlu sebzeler arasında yer alır. Tohumların kendine özgü bir kokusu vardır. Bu koku tohumun bünyesinde bulunan yağlardan kaynaklanır. Tohumların bin dane ağırlığı 0.35-0.50 gramdır. Bir gramda bulunan tohum sayısı ortalama 2000-3000 adet arasında değişir. Tohumlarda en düşük çimlenme gücünün % 75 olması istenir. Tohumlar çimlenme özelliğini 4-6 yıl muhafaza eder. Kontrollü koşullarda saklanan tohumlar çimlenme özelliklerini yaklaşık 15 yıl muhafaza ederler. Tohumların çimlenebilmesi için optimum çimlenme sıcaklığı 20-30 °C ?dir. Bu sıcaklıkta tohumların çimlenmesi 14-15 gün içinde tamamlanır. Tarla koşullarında ise tohumların çimlenmesi daha uzun sürede gerçekleşir.
4. Yetiştirilme İstekleri
4.1. İklim isteği
Kereviz kışları ılık, yazları fazla sıcak ve kurak geçmeyen yerlerde çok iyi gelişme göstermektedir. Yetiştirme döneminde optimum sıcaklık isteği 15-20 °C ?dir. Düşük ve yüksek sıcaklıklardan hoşlanmaz. 30° C ?nin üzerindeki sıcaklıklarda gelişme olumsuz yönde etkilenir. Tohumların toprakta çimlenebilmesi için minimum sıcaklığın 4 °C olması gerekir. Bitki ?1 °C?ye kadar olan düşük sıcaklıklara dayanabilir. İlkbahardaki geç donlardan olumsuz yönde etkilenir. ?2° C ?deki sıcaklıklarda toprak içinde bulunan kök kerevizlerin yumruları zarar görür. Bitkiler 10°C ?nin altındaki düşük sıcaklıklarda vernalizasyona uğrar ve erken çiçeklenme meydana gelir. Vernelizasyon durumunda bitkiler ne kadar yaşlı olursa çiçeklenme yüzdesi o kadar artar. Kerevizin vegetatif devreden generatif devreye geçmesinde en önemli faktör düşük sıcaklıklardır. Kerevizler ışık miktarı ve şiddetine karşı fazla reaksiyon göstermezler. Ancak ışıktan fazla hoşlanmazlar. Gölge yerlerde daha iyi gelişim gösterirler.
Kerevizler fazla rüzgarı sevmez. Ancak havadar yerlerden hoşlanırlar. Kuytu ve havasız yerlerde gelişme yavaşlar ve çeşitli mantari hastalıklara yakalanırlar.
4.2. Toprak isteği
Kereviz toprak istekleri açısından seçici bir bitki olmamakla birlikte, derin bünyeli tınlı kumlu ve turbiyer nitelikli toprakları sever ve buralarda iyi gelişir. Hafif bünyeli topraklarda yapılacak üretimlerde bitkinin düzenli gübreleme ve beslenmeleri sağlanmaktadır. Killi topraklarda yumrular küçük kalır. Toprak pH?sı 7.0 civarında olmalıdır. Toprakta humus miktarı arttıkça yumrunun büyüklüğü ve kalitesi de artar.
5. Toprak hazırlığı, ekim ve dikim
Kereviz üretimi için kullanılan toprak ekim veya dikiminden önce çok iyi hazırlanmalıdır. Bu nedenle torağın birkaç defa derin olarak sürülüp işlenmesi gerekir. Ekim ve dikim öncesinde de toprak tekrar derin olarak sürülmeli ve dekara 4:4:8 oranında azot, fosfor ve potasyumlu gübre verilmelidir.(12kg N, 12kg P, 24 kg K)
Kereviz doğrudan yerine tohum ekimi ile de yetiştirilebilir. Ancak ülkemizde olduğu gibi bir çok ülkede kereviz fide ile yetiştirilmektedir. Vegetasyon dönemi uzun ve sonbaharı ılık geçen yerlerde direk tohum ekimi ile yapılan yetiştiricilikte iyi sonuç alınabilir. Ancak direk tohum ekimi yerine fide dikimi ile yapılan yetiştiricilik daha çok tercih edilir. Kereviz fideleri ya hiç şaşırtılmadan ılık yastıklarda, yada kasalara ekilerek orada çimlenmiş toprak üzerine çıktıktan sonra ılık yastıklara şaşırtılması suretiyle yetiştirilir.
Şaşırtılmadan ılık yastıklarda üretilen fidelerde çimlendirme döneminde çok büyük sorunlarla karşı karşıya gelinir. Bu yetiştirme yönteminde kereviz tohumları ılık yastıklara seyrek olarak ekilir. Ancak yeknesak bir çimlenme ve gelişme olmadığı için tercih edilmez. Bu nedenle kereviz tohumları kasalara ekilir ve daha sonra ılık yastıklara şaşırtılır. Kereviz tohumlarının ekiminde 60 cm uzunlukta 40 cm genişlikte ve 8-10 cm yükseklikteki kasalar kullanılır. Bu kasaların içi, çok iyi hazırlanmış ince nitelikli harçla doldurulur. Bu harcın çok iyi elenmiş olması, ayrıca tohumların üzerine atılacak kapağında çok ince elekten geçirilmiş olması gerekir.
Kasaların içi harçla doldurulduktan sonra tesviye yapılır. Daha sonra kereviz tohumları ince elenmiş toprakla karıştırılarak m2?ye 2 g hesabı ile birkaç defada enine boyuna serpilerek ekilirler. Ekimden sonra tohumların üzerine 2-3 mm kalınlığında ince elekten geçirilmiş kapak atılır. Kapak kalın atılırsa tohumlar küçük olduğu için çimlenemez. Kapak atıldıktan sonra çok ince bir süzgü ile tohum ve kapağı akıtmayacak şekilde su verilir. Tohumların ekildiği harç ve kapak materyalinin suyu iyice emmesi için birkaç defa dikkatlice sulanmalıdır. Sulamadan sonra nem kaybını asgariye indirmek amacıyla kasanın üzeri cam veya naylon ile örtülür. Camile örtülürse hem rutubet hem de çimlenme çok iyi bir şekilde takip edilir. İlk çimlenme görülünceye kadar kasaların üzeri örtülür. Bu dönemde sıcaklığın en az 10 ° C olması gerekir. En iyi çimlenme 25-30 °C? de görülür. Tohum ekiminden 2 hafta sonra çimlenme başlar. 4. Haftanın sonunda çimlenme tamamlanır. Tohumların çimlenmesinden sonra kereviz fideleri çok kuvvetli bir şekilde gelişir. Bir m2?den 4000-5000 adet fide elde edilir. Kerevizin fideleri ilk hakiki yapraklarını çıkardıklarında, yaklaşık 2.5-3 cm boy aldıklarında yeknesak bir gelişme sağlamak için ılık yastıklara şaşırtılırlar. Fideler şaşırtılmadan önce boca sulanır. Kasalardan sökülen fideler genellikle sıra arası 6-8 cm, sıra üzeri 2-3 cm olacak şekilde şaşırtılırlar. Daha sonra fideler üşümelerini önlemek amacıyla en az 10°C?nin üzerindeki sularla düzenli olarak sulanırlar. Fideler 10-15 cm boy aldığında ve 4-5 yapraklı hale geldiğinde esas yetiştirme yerlerine dikilmesi gerekir. Bu dönemde fideler bol miktarlarda saçak kök meydana getirmiştir. Dikimden 1 veya2 gün önce yastıklar sulanır. Bu arada toprak dikim için hazırlanmış olmalıdır. Kereviz fideleri düzenli yağış alan yerlerde düze, kurak yerlerde ise tava veya masuralara dikilir.
Düzenli yağış alan veya sulamanın yağmurlama şeklinde yapıldığı yerlerde kereviz üretimi yapılacak ise fidelerin dikimi düze yapılır. dikimde Sıra arsı 50-60 cm, sıra üzeri 30-40 cm olmalıdır. Ancak dikine büyüyen varyetelerde dikim mesafeleri daha düşük, yatay gelişen varyetelerde ise bu mesafeler daha geniş olabilir. Fidelerin dikimleri sökülmüş oldukları derinliğe yapılmalıdır. Dikimden hemen sonra yağmurlama sulama yapılır. Dikimde gecikme olursa fidelerin kökleri ve yaprakları tıraşlanabilir. Ayrıca dikimde fidelerin büyüme uçlarının toprak altında kalmamasına özen gösterilmelidir.
Kurakj bölgelerde ve küçük aile işletmeleri veya ev bahçelerinde kereviz fideleri tavalara dikilir. Bu yetiştirme yöntemi fazla uygulanmamaktadır. Fazla rutubet ve ıslaklık nedeniyle köklerde çürüme, yapraklarda ise bazı mantari hastalıklar meydana gelmektedir.
Kerviz yetiştiriciliğinde en çok uygulanan dikim yöntemi dar masuralara tek sıralı veya geniş masuralar çift sıralı dikim şeklindedir. Dar masuralara ise 70-80 cm olacak şekilde masuralar açılır. Masuralara dikimde sıra üzeri mesafeler genellikle 30-40 cm arasında olmalıdır. Dikim büyüklüğüne gelmiş fideler sökülür. Masuralara su verilir. Daha sonra masuraların boyun noktasına fidelerin büyüme ucu su seviyesinden yukarıda kalacak şekilde dikim yapılır.
Fidelerin dikimi genellikle elle yapılır. Geniş alanlarda ise düze dikimin makine ile yapılmasın iyi sonuç verir. Derin dikim yumrunun şekli ve kalitesini olumsuz yönde etkiler. Dekara 4000-6000 fide dikilir.
Sap kerevizlerin üretim şekli kök kerevizlerin üretim şeklinden farklı değildir. Sadece dikim sıklığı ve yaprak saplarının ağartılması için yapılan işlemler farklıdır. Sap kerevizleri dikine büyüdüğü için sıra arsı 40-50 cm, sıra üzeri 25-30 cm olacak şekilde dikilirler. Ayrıca yaprak sapları 25-30 cm boy aralığında, yaprak saplarının ışık almaması için siyah ışık geçirmeyen alüminyum folye, siyah fotoğraf kağıdı benzeri örtülerle fazla sıkmadan ışık almasını engelleyecek şekilde sarılırlar. Bu şekilde yaprak sapları1.5-2 ay sonra ağarmış hale gelir. Yaprak sapları toprak seviyesinden kesilir ve üst taraftaki yaprak ayaları da kesilerek hasat edilir. Beyazlatma için sapların üzerine bağlanan materyal hiç çözülmeden hasat edilmelidir.
5.1. Çapalama
Dikimden sonra toprağın çatlamasını önlemek için sulama ve çapa işlemi düzenli ve dikkatli bir şekilde yapılmalıdır. İlk çapa dikimden 2-3 hafta sonra fideler yeni yaprak çıkarmaya başladığı zamanda yapılır. Daha sonra bitkiler toprak yapısı ve otlanma durumuna bağlı olarak 2-3- kez çapalanırlar. Çapalama ot mücadelesi ve toprağı yumuşatmak açısından önemlidir. Ot mücadelesi herbisitlerle yapılsa bile toprağın havalandırılması ve kabartılması için mutlaka çapalama yapılmalıdır.
5.2. Sulama
Dikimden sonra bitkinin ihtiyacı olan su düzenli olarak aksatılmadan verilmelidir. Suyun kesilmesi veya az su verilmesi bitkinin gelişmesini ve sebze olarak değerlendirilen kısımların kalitesini olumsuz yönde etkiler. Yaz dikimlerinde, dikimden itibaren Kasım ayına kadar bitkinin ihtiyacı olan su miktarı oldukça yüksektir. Ayrıca aşırı sulama durumunda veya yağışlı bölgelerde yetiştirilen kerevizlerde pas hastalığı görülür. Pas hastalığı ürünün pazar Değerini düşürdüğü gibi kök gelişmesini de olumsuz yönde etkiler. Yağışlı bölgelerde sık dikim yağmurlama şeklinde sulamadan kaçınmalıdır.
5.3. Gübreleme
Kervizn organik maddeye olan ihtiyacı fazladır. Toprakta organik maddenin yeterli miktarda bulunması ürün miktarını ve kalitesini arttırır. Hafif bünyeli topraklarda yetiştiricilik yapılacak ise organik gübreleme önem kazanır. Hafif bünyeli topraklarda iyi ürün alabilmek için dekara 3-4 ton iyi vasıflın çiftlik gübresi verilmelidir. Çiftlik gübresi bitkinin büyümesi ve gelişmesi için yeterli değildir. Kereviz azot ve potasyuma karşı aç bir bitkidir. Dikimden önceki son toprak işlemesi sırasında dekara 4:4:8 oranında ( 12 kg H, 12 kg P, 24 kg K) verilmelidir. Daha sonra bitki gelişmesine bağlı olarak dikimden 1-2 ay sonra dekara 4 kg civarında saf azot vermek suretiyle gübre takviyesi yapılır.
5.4. Tarımsal savaşım
Kereviz üretiminde pas hastalığı çok önemlidir. Sık dikimlerde aşırı sulama durumunda veya yağışlı bölgelerde veya yağışlı bölgelerde pas hastalığının zararı çok büyük olur. Pas hastalığı bitkilerin Pazar değerini düşürdüğü gibi kök gelişmesini olumsuz yönde etkiler. Bu hastalığa karşı kültürel mücadele yapılması daha olumlu sonuç verir. Aşırı sulamadan ve sık dikimlerden kaçınmak gerekir. Ayrıca zirai mücadele ilaçları ile koruma önlemleri alınmalıdır.
Kerevizin yaprak ve sapları üzerinde sarımtırak lekeler halinde görülen kereviz mildiyösü de önemli bir hastalıktır. Bu hastalığa karşı fazla sulamadan kaçınılmalı temiz tohum ve fide kullanılmalıdır. Kültürel önlemler alınmalı veya 3-4 yıllık münavebe planı uygulanmalıdır.
Kerevizlerde mozaik virüsü de önemli zarar yapar. Genç bitkilerde yapraklar sararır ve bodur kalır. Genç yapraklarda buruşma görülür. Bitki üzerinde virüs hastalığının belirtileri farklı şekillerde ortaya çıkar. Bitkinin gelişimi zayıflar emici böcek ve yaprak bitlerinin zararı artar.
Zararlılar arsında yer alan kereviz sineğinin kurtları bitkinin yenen kök kısmına zarar verir. Kereviz sineğinin zararına bağlı olarak bitki solar ve daha sonra ölür. Zarar görmüş bitkiler sökülüp hemen imha edilmeli veya 3-4 yıllık münavebe planı uygulanmalıdır. Ayrıca kereviz sineğine karşı zirai mücadele ilaçları ile de zamanında mücadele yapılmalıdır.
Kerevizlerde kök uru nematodu, kırmızı örümcekler, yaprak bitleri ve toprak pireleri de oldukça zarar yapar. Bu zararlılara karşı düzenli ve dikkatli bir şekilde mücadele planı uygulanmalıdır.
6. Olgunluk, Hasat ve Depolama
Kerevizler bulundukları yeri en az 16-24 hafta, en fazlada 24-34 hafta işgal ederler. Erkenci veya geççi oluşlarına göre tarlaya dikimden hasada kadar geçen süre değişir. Genellikle hasat seyretme şeklinde kademeli olarak yapılır. Kerevizlerde en büyük sorun hasadın gecikmesi durumunda kök kerevizlerinde yumrularda meydana gelen koflaşmadır. Koflaşma kerevizler Pazar değerini tamamen kaybeder. Bu nedenle hasadın koflaşma başlamadan önce yapılması gerekir.
Hasat zamanı ilk yaprakların sararmasıyla kendini belli eder. Olgunluk ne kadar iyi olursa ürünün saklanma süresi okadar uzun olur. Aynı zamanda saklama sırasındaki kayıp oranda azalır.
Kök kerevizlerinde hasat edlle çekilerek yapılabildiği gibi bitkiler çapa veya belle de hasat edilebilir. Büyük işletmelerde ise özel pulluklar ile sökülürler. Hasat edilen kök kerevizlerin üzerindeki ince kökler ve Pazar değeri olmayan yaşlı yapraklar kesilerek uzaklaştırılır. Daha sonra yıkanarak temizlenir. Temizlenmiş kök kerevizleri ambalajlanarak satış merkezlerine gönderilir. Ülkemizde hasat edilen kerevizler hasat edildikten sonra temizlenir ve daha sonra tüketim merkezlerine gönderilir ve dökme olarak satılır.
Sap kerevizleri satış için uygun sap uzunluğu ve kalınlığı ile birlikte arzu edilen açık rengi alınca vakit geçirmeden hemen hasat edilir. Erkencilikte yaprak sapları tam gelişmelerini tamamlamadan da hasat edilerek piyasaya gönderilebilir. Sıcak dönemde hasat yapıldığında hasat edilen yaprak sapları bekletilmeden ambalajlanmalı ve satış merkezlerine gönderilmelidir. Aksi taktirde güneş ve rüzgarın etkisiyle hızlı bir şekilde Pazar değerini kaybederler. Hasat yaprak saplarının dağılmalarını önleyecek şekilde yumrunun hemen üzerinden keskin bir bıçakla kesilerek alınması şeklinde yapılır. Hasat edilen yaprak saplarının uç kısmındaki yaprak ayalarıda kesildikten sonra pazarlanacak yaprak sapları kalır. Pazarlanacak olan yaprak sapları yıkandıktan sonra 500 gramlık demetler halinde veya dökme olarak ambalaj kaplarına yerleştirilerek satış merkezlerine gönderilir. Hasat edilen yaprak saplarının uzun süre saklanması ve su kaybının önlenmesi için üzeri plastik örtülerle kapatılır.
Genellikle kök kerevizlerinde hasat seyreltme şeklinde kademeli olarak yapılır. Sadece hasat olgunluğuna gelmiş kök kerevizlerin hasadı yapılır. Geri kalan kereviz bitkileri daha iyi gelişir. Sap kerevizlerinde ise hasat genellikle bir defada yapılır.
Hasat edilen kök kerevizler normal koşullarda bile uun süre saklanabilir. Depolarda muhafaza edilecek kerevizlerde kök ve sürgünlerin tamamı kesilir. Adi depolarda 8-10 °C sıcaklıkta %60-80 nemde 3-5 ay saklanabilirler. Saklama sıcaklığı 0°C?nin altına düşmemelidir. Kök kerevizler 1-2 °C?de %90 nemde 6-7 ay muhafaza edilebilirler. Muhafaza süresinde ortam koşullarına bağlı olarak %5-15 arasında kayıp meydana gelir.
7. Verim
Dikim sıklığı, çeşit özelliği ve bakım şartlarına bağlı olarak dekardan 2500-3000 kg kök kerevizi alınabilir. Sap herevizi olarak dekardan 6-8 bin demet sap kerevizi hasadı yapılabilir.
8. Tohum üretimi
Kerevizlerde tohum üretimi kökten tohuma veya elverişli koşullarda tohumdan tohuma yöntemi ile yapılmaktadır. Tohumluk kerevizlerin üretiminde piyasa için yapılan retim şeklinde olduğu gibi aynı yol takip edilir.
Kışları soğuk geçen yörelerde tohumluk kereviz üretimi yapılacak ise, tohumluk özelliği göstermeyenler hasat edilerek satışa gönderilirler. Tohumluk özelliği gösteren kereviz bitkileri ilkbaharda yapılacak dikim zamanına kadar kışı geçirmek üzere elverişli koşullarda rutubet ihtiva eden kum içerisine gömülerek muhafaza altına alınır. Bu bitkilerde dikim zamanına kadar bazı zararlanmalar meydana gelebilir. Dikim zamanında kurumuş ve bozulmuş yapraklar ile diğer kısımları ayıklanır. Tohumluk özelliğini kaybetmiş bitkiler uzaklaştırılır. Sağlam kerevizler ise 80x50 cm mesafelerle yerleştirme yerlerine dikilirler.
Ayrıca kışları ılıman geçen bölgelerde tohumluk özelliği göstermeyen kereviz bitkileri hasat edilerek satışa gönderilir. Tohumluk özelliği gösteren bitkiler ise seçilerek yetiştirme yerlerine yukarıdaki ölçülerle dikilirler.
Tohumdan tohuma üretimde ise kereviz fideleri şaşırtma büyüklüğüne geldiğinde saksılara veya fide yetiştirme viyollerine şaşırtılırlar. Bu fideler soğuk yastıklara veya soğuk seralarda pişkin hale gelinceye kadar tutulur. Tohumluk üretimi için ekolojik koşullar elverişli hale geldiğinde yetiştirme yerleri hazırlanır ve kereviz fideleri esas yetiştirme yerlerine dikilir. Tohumluk kereviz bitkilerinde görülen dallanma nedeniyle sıra arası ve sıra üzeri mesafeler sofralık kereviz üretimine göre artırılmalıdır.
Tohumluk kerevizlerde kültürel işlemler piyasa için yapılan üretimde olduğu gibidir. Çapa, sulama, gübreleme, hastalık ve zararlılara karşı mücadele zamanında ve aksatılmadan yapılmalıdır.
Tohumluk bitkiler ekolojik koşullar ve çeşit özelliğine bağlı olarak Ağustos ve Eylül ayında tohumlarını olgunlaştırarak hasat olgunluğuna gelirler. Hasada gelmiş bitkiler küçük işletmelerde toprak seviyesinden kesilerek gölge bir yerde bezler üzerine serilir ve çiçek tablası üzerinde bulunan tohumlar tamamen kuruyuncaya kadar birkaç gün bekletilir. Büyük işletmelerde ise bitkiler makine ile toprak seviyesinde kesilir, daha sonra gölge bir yerde birkaç gün kurutulur. Ayrıca son yıllarda belli bir olgunluğa gelmiş tohumluk kereviz bitkileri kombine hasat makinaları ile hasat edilmektedir.
Hasat edilen tohumluk kereviz bitkilerinde hangi usulle olursa olsun harmanı yapılan tohumlar arasında sap, saman ve diğer küçük yabancı maddeler bulunur. Tohumlar selektörden geçilerek temizlenir ve boylara ayrılır. Ayrıca tohumlar üzerinde tohumluk materyale zarar verecek ölçüde rutubet bulunmamalıdır. Bunun için tohumlar çok iyi bir şekilde kurutulmalıdır.
Kerevizlerde tohum verimi, çeşit, bitkiler arası mesafe, yetiştirme ve bakım şartları ile hasat ve tohum ayırma usullerine bağlı olarak değişir. Dekardan ortalama 20-40 kg?a kadar değişen miktarlarda tohum alınabilmektedir.
Kereviz kök ve yaprak sapları sebze olarak değerlendirilen, tohumu için üretildiğinde 2 yıllık, sebze olarak üretildiğinde ise tek yıllık bir bitkidir. Kerevizin ekim alanı ve üretim miktarı yıldan yıla değişiklik göstermektedir. Ülkemizde 1200-1500 hektarlık bir alanda yaklaşık 18.000-20.000 ton civarında kereviz üretilmektedir. Kışlık sebzeler arasında yer alan kereviz sadece kış aylarında tüketilmesi sebebiyle üretim ve tüketim miktarı diğer sebzelere göre düşüktür.
Kereviz karbonhidrat ve proteince fakir bir sebzedir. A.B, C vitamini ve mineral madde bakımından zengin olması nedeniyle insan beslenmesi ve sağlığı bakımından sebzeler içinde özel bir yeri vardır. Eski devirlerde bir çok hastalığa karşı kerevizden faydalanılmıştır.
Dünyanın bir çok yerinde yetiştirilen kereviz kozmopolit bir bitki olarak bilinir. Gen merkezleri Amerika, Avrupa, Avusturalya ve Hindistan olarak kabul edilir. Avrupa?nın bir çok yerinde, özellikle Akdeniz kıyılarında çukur alanlarda ve akarsu vadilerinde ve bataklıklarda yabani kereviz formlarına rastlanır.
Kereviz ne zaman nerede kültür bitkisi haline geldiği kesin olarak bilinmemektedir. Thelung (1926) ilk kültürün İtalya?da yapılmış olabileveğini ileri sürmektedir. Dış ülkelerde üç farklı kereviz bulunur. Ülkemizde ise genellikle kök kerevizleri sebze olarak değerlendirilir.
Thellung (1926) ?e göre sebze olarak değerlendirilen kerevizler Apium graveolens L. türü içinde yer almaktadır.
Apium graveolens L. var silvestre presl. Yabani (kesme) kereviz olup bu formdan kök ve sap kerevizler meydana gelmiştir. Kesme kerevizlerde hem kök hemde sap istenilen oranda gelişmemiştir. Kesme kerevizler kök kerevizler ile sap kerevizler arasında bir geçiş formudur. Bu kerevizler de yapraklar ince, tüysüz ve sap üzerinde iki taraflı olarak sıralanmıştır. Soğuklara karşı kök ve sap kerevizlerine oranla daha dayanıklıdır.
Apium graveolens L.var. rapaceum Mill. : Kök kerevizi olup botanik bakımdan tam bir yumru ve am kök değildir. Yumru besinz maddelerini yani yenen kısmı teşkil eder. Sebze olarak değerlendirilen yumru üç kısımdan meydana gelmiştir. Sap bazalından köke doğru ilk 1/3 lik ksım rozet şeklinde gelişen primer sürgündür. Ortada bulunan 1/3?lük kısım ise hipokotildir. En altta kalan 1/3 lük kısım kökün bazalını oluşturur.
Apium graveolens L. var.. dulce Mill. : Sap kerevizi olup bu kereviz çeşidinde yumru gelişmemiştir. Yaprak sapları kalınlaşmış olup 3-4 cm genişlikte ve 50-50 cm uzunlukta saplar oluşur. Bu sapların sebze olarak değerlendirilebilmesi için taze yeşil renkli veya beyazlatılmış olması gerekmektedir.,
2. Morfolojik Özellikleri
2.1. Kök
Kerevizde kökler yumrunun alt kısmından meydana gelir. Kök kerevizlerinde kökler daha kalın ve etlidir. Sap kerevizlerinde ise ince ve ağ şeklindedir. Kökler genellikle dikey olarak büyür yanlara yayılma oldukça azdır. Toprak yapısı ve su seviyesine bağlı olarak kökler 1-1.5 m derinliğe kadar inebilir. Köklerin büyük çoğunluğu 20-30 cm derinliğe kadar inebilir. Köklerin büyük çoğunluğu 20-30 cm derinlikte oluşu ve 30-40 cm yana yayılarak büyür.
2.2. Yumru
Yumru kök kerevizlerinde oluşur. Sap kerevizlerinde ise belirgin bir yumru oluşmaz. Yumru yuvarlak ters topaç silindirik gibi farklı formlarda olabilir. Yumrunun şekli üzerine çeşit özelliği ve bitkiler arası mesafe etkili olur. Bitkiler arası mesafeler azaldığında yumruların küçüldüğü görülür. Yumruların üst kısmından yaprak sapları çıkar. Yaprak saplarının yaşlanması ve dökülmesi ile yumru üstü girintili ve çıkıntılıdır. Alt tarafı yuvarlak olup tamamen köklerle kaplıdır. Yumrular tam olgunlaştığında yaprak sapları ile kök arasında belirgin bir açıklık meydana gelir. Yumrular sarımsı açık kahve sarımsı kül ve krem rengindedir.
İklim koşulları toprak yapısı, su düzeyi gelişme devresinin uzunluğu ve çeşit özelliğine bağlı olarak yumru ağrılığı değişir. Yumruların ağırlığı değişir. Yumruların ağırlığı 100 gr?dan başlayarak 1000 gr?a kadar çıkar. Ortalama yumru ağırlığı 150-400 gram arasında değişir. Besin maddelerinin toplanmasıyla yumru irileşmeye başlar. Hasat gecikirse yumruların içinde koflaşma veya yer yer boşalma meydana gelir. Bu tip yumruların pazar değeri azalır. Bu durumun nedeni tam olarak saptanamamıştır. Çeşit özelliğinden kaynaklandığı ileri sürülmektedir.
2.3. Gövde
Kerevizlerde soğuklama ihtiyacı karşılandıktan sonra çiçeklenme meydana gelir. Gövde 80-100 cm boy alır ve çok sayıda dal meydana getirir. Gövdenin içi boştur. Ancak gövde içi boş olmasına karşın sert ve dayanıklıdır. Gövde üzerinde oluşan sürgünler yaprak koltuklarından çıkar. Sürgünleri dallanarak sürgün uçları şemsiye şeklindeki çiçek tablasını oluştururlar.
2.4. Yapraklar
Kereviz yaprakları varyetelere göre değişmek üzere 15 cm?den başlayarak 60 cm?ye kadar uzayan yaprak sapı oluşturur. Yaprak sapları yumrunun primer sürgün bazalından çıkar. En içte en genç yaprak bulunur. Primer sürgün bazalının en dışında bulunan yaprak sapları zamanla ölür ve bazal üzerinde izleri kalır. Yaprak saplarının yumruya bağlandığı dip kısmı 1-2 cm kalınlığında olup uç kısma doğru giderek incelirler. Renkleri yeşil ve açık yeşildir. Yaprak saplarının 15-30 cm?lik kısmında yaprak bulunmaz, ucunda ise birleşik yaprak halinde karşılıklı ikişer ikişer yapraklar bulunur.
Sap kerevizlerde yaprak sapı daha kalın ve etlidir. Yaprak saplarının dip kısmı 3-4 cm genişliktedir. Rengi açık yeşil sarı veya beyazdır. Sap kerevizlerde yaprak saplarının beyazlatılması gerekmektedir. Beyazlatma toprak içine gömme, sık dikim veya bazı materyallerle yaprak sapları sarılarak elde edilir. Beyazlatılan yaprak saplarının uzunluğu 30-40 cm civarında olmalıdır. Yaprak sapının kesitinde üst tarafta belirgin olup uç tarafa gidildikçe kaybolur. Yaprak sapının kesitinde üst tarafta bir oluk meydana gelir, alt tarafı ise yuvarlaktır. Oluk dip kısımda daha belirgin olup uç tarafa gidildikçe kaybolur.
Yaprak sapının üzeri boylamasına hafif oluklu ve parlaktır. Yaprak sapının uç kısmında bulunan yaprakların kenarları belirgin bir şekilde dişlidir. Yaprakların üst yüzeyi parlak ve tüysüz, alt yüzeyi ise mattır. Bazı yabani türlerde alt yüzeyde hafif tüyler bulunur, yaprak rengi koyu yeşil ve sarı yeşildir.
2.5. Çiçek
Gövde üzerinde yaprak koltuklarından çıkan sürgünler şemsiye şeklindeki çiçek tablası ile son bulur. Şemsiye şeklindeki çiçek tablası düz, iç veya dış bükey bir formdadır. Çiçek tablası üzerinde çok sayıda çiçek oluşur. Çiçeklerin rengi başlangıçta yeşil daha sonra kirli beyaz ve sarıya dönüşür. Çiçek tablasında olgunlaşma dışarıdan içeriye doğru olur. Tohumlar olgunlaştıktan sonra kolayca dökülürler. Tohumlar tamamen olgunlaşmadan havuçta olduğu gibi çiçek tablaları hasat edilerek kurutma ve harmanlama yerlerine alınmalıdır.
Kerevizde çiçekler erselik yapıdadır. Bir çiçekte beş adet yeşil renkli çanak, beş adet beyaz taç yaprak bulunur. Taç yaprakların dip kısımlarına yakın bir yerden beş adet erkek organ çıkar. Ortada 2 karpelli dişicik tepesi ve dişi organ bulunur. Her karpel de çevre koşullarına bağlı olarak 10-14 adet arası değişen küçük sarımsı veya kurşuni kahverengi renkte tohumlar oluşur. Kerevizlerde çiçekler erselik yapıda olmasına rağmen yabancı döllenme görülür. Zira çiçek üzerindeki erkek organlar dişi organlardan önce olgunlaşır. Bu nedenle olgunlaşan polen tozları arı veya böceklerle başka çiçeklere taşındığı için yabancı döllenme oranı yüksektir.
3. Tohum ve Çimlenme Özellikleri
Kervizlerde oluşan tohumlar aslında bir meyvedir. Tohumları çok küçüktür. En küçük tohumlu sebzeler arasında yer alır. Tohumların kendine özgü bir kokusu vardır. Bu koku tohumun bünyesinde bulunan yağlardan kaynaklanır. Tohumların bin dane ağırlığı 0.35-0.50 gramdır. Bir gramda bulunan tohum sayısı ortalama 2000-3000 adet arasında değişir. Tohumlarda en düşük çimlenme gücünün % 75 olması istenir. Tohumlar çimlenme özelliğini 4-6 yıl muhafaza eder. Kontrollü koşullarda saklanan tohumlar çimlenme özelliklerini yaklaşık 15 yıl muhafaza ederler. Tohumların çimlenebilmesi için optimum çimlenme sıcaklığı 20-30 °C ?dir. Bu sıcaklıkta tohumların çimlenmesi 14-15 gün içinde tamamlanır. Tarla koşullarında ise tohumların çimlenmesi daha uzun sürede gerçekleşir.
4. Yetiştirilme İstekleri
4.1. İklim isteği
Kereviz kışları ılık, yazları fazla sıcak ve kurak geçmeyen yerlerde çok iyi gelişme göstermektedir. Yetiştirme döneminde optimum sıcaklık isteği 15-20 °C ?dir. Düşük ve yüksek sıcaklıklardan hoşlanmaz. 30° C ?nin üzerindeki sıcaklıklarda gelişme olumsuz yönde etkilenir. Tohumların toprakta çimlenebilmesi için minimum sıcaklığın 4 °C olması gerekir. Bitki ?1 °C?ye kadar olan düşük sıcaklıklara dayanabilir. İlkbahardaki geç donlardan olumsuz yönde etkilenir. ?2° C ?deki sıcaklıklarda toprak içinde bulunan kök kerevizlerin yumruları zarar görür. Bitkiler 10°C ?nin altındaki düşük sıcaklıklarda vernalizasyona uğrar ve erken çiçeklenme meydana gelir. Vernelizasyon durumunda bitkiler ne kadar yaşlı olursa çiçeklenme yüzdesi o kadar artar. Kerevizin vegetatif devreden generatif devreye geçmesinde en önemli faktör düşük sıcaklıklardır. Kerevizler ışık miktarı ve şiddetine karşı fazla reaksiyon göstermezler. Ancak ışıktan fazla hoşlanmazlar. Gölge yerlerde daha iyi gelişim gösterirler.
Kerevizler fazla rüzgarı sevmez. Ancak havadar yerlerden hoşlanırlar. Kuytu ve havasız yerlerde gelişme yavaşlar ve çeşitli mantari hastalıklara yakalanırlar.
4.2. Toprak isteği
Kereviz toprak istekleri açısından seçici bir bitki olmamakla birlikte, derin bünyeli tınlı kumlu ve turbiyer nitelikli toprakları sever ve buralarda iyi gelişir. Hafif bünyeli topraklarda yapılacak üretimlerde bitkinin düzenli gübreleme ve beslenmeleri sağlanmaktadır. Killi topraklarda yumrular küçük kalır. Toprak pH?sı 7.0 civarında olmalıdır. Toprakta humus miktarı arttıkça yumrunun büyüklüğü ve kalitesi de artar.
5. Toprak hazırlığı, ekim ve dikim
Kereviz üretimi için kullanılan toprak ekim veya dikiminden önce çok iyi hazırlanmalıdır. Bu nedenle torağın birkaç defa derin olarak sürülüp işlenmesi gerekir. Ekim ve dikim öncesinde de toprak tekrar derin olarak sürülmeli ve dekara 4:4:8 oranında azot, fosfor ve potasyumlu gübre verilmelidir.(12kg N, 12kg P, 24 kg K)
Kereviz doğrudan yerine tohum ekimi ile de yetiştirilebilir. Ancak ülkemizde olduğu gibi bir çok ülkede kereviz fide ile yetiştirilmektedir. Vegetasyon dönemi uzun ve sonbaharı ılık geçen yerlerde direk tohum ekimi ile yapılan yetiştiricilikte iyi sonuç alınabilir. Ancak direk tohum ekimi yerine fide dikimi ile yapılan yetiştiricilik daha çok tercih edilir. Kereviz fideleri ya hiç şaşırtılmadan ılık yastıklarda, yada kasalara ekilerek orada çimlenmiş toprak üzerine çıktıktan sonra ılık yastıklara şaşırtılması suretiyle yetiştirilir.
Şaşırtılmadan ılık yastıklarda üretilen fidelerde çimlendirme döneminde çok büyük sorunlarla karşı karşıya gelinir. Bu yetiştirme yönteminde kereviz tohumları ılık yastıklara seyrek olarak ekilir. Ancak yeknesak bir çimlenme ve gelişme olmadığı için tercih edilmez. Bu nedenle kereviz tohumları kasalara ekilir ve daha sonra ılık yastıklara şaşırtılır. Kereviz tohumlarının ekiminde 60 cm uzunlukta 40 cm genişlikte ve 8-10 cm yükseklikteki kasalar kullanılır. Bu kasaların içi, çok iyi hazırlanmış ince nitelikli harçla doldurulur. Bu harcın çok iyi elenmiş olması, ayrıca tohumların üzerine atılacak kapağında çok ince elekten geçirilmiş olması gerekir.
Kasaların içi harçla doldurulduktan sonra tesviye yapılır. Daha sonra kereviz tohumları ince elenmiş toprakla karıştırılarak m2?ye 2 g hesabı ile birkaç defada enine boyuna serpilerek ekilirler. Ekimden sonra tohumların üzerine 2-3 mm kalınlığında ince elekten geçirilmiş kapak atılır. Kapak kalın atılırsa tohumlar küçük olduğu için çimlenemez. Kapak atıldıktan sonra çok ince bir süzgü ile tohum ve kapağı akıtmayacak şekilde su verilir. Tohumların ekildiği harç ve kapak materyalinin suyu iyice emmesi için birkaç defa dikkatlice sulanmalıdır. Sulamadan sonra nem kaybını asgariye indirmek amacıyla kasanın üzeri cam veya naylon ile örtülür. Camile örtülürse hem rutubet hem de çimlenme çok iyi bir şekilde takip edilir. İlk çimlenme görülünceye kadar kasaların üzeri örtülür. Bu dönemde sıcaklığın en az 10 ° C olması gerekir. En iyi çimlenme 25-30 °C? de görülür. Tohum ekiminden 2 hafta sonra çimlenme başlar. 4. Haftanın sonunda çimlenme tamamlanır. Tohumların çimlenmesinden sonra kereviz fideleri çok kuvvetli bir şekilde gelişir. Bir m2?den 4000-5000 adet fide elde edilir. Kerevizin fideleri ilk hakiki yapraklarını çıkardıklarında, yaklaşık 2.5-3 cm boy aldıklarında yeknesak bir gelişme sağlamak için ılık yastıklara şaşırtılırlar. Fideler şaşırtılmadan önce boca sulanır. Kasalardan sökülen fideler genellikle sıra arası 6-8 cm, sıra üzeri 2-3 cm olacak şekilde şaşırtılırlar. Daha sonra fideler üşümelerini önlemek amacıyla en az 10°C?nin üzerindeki sularla düzenli olarak sulanırlar. Fideler 10-15 cm boy aldığında ve 4-5 yapraklı hale geldiğinde esas yetiştirme yerlerine dikilmesi gerekir. Bu dönemde fideler bol miktarlarda saçak kök meydana getirmiştir. Dikimden 1 veya2 gün önce yastıklar sulanır. Bu arada toprak dikim için hazırlanmış olmalıdır. Kereviz fideleri düzenli yağış alan yerlerde düze, kurak yerlerde ise tava veya masuralara dikilir.
Düzenli yağış alan veya sulamanın yağmurlama şeklinde yapıldığı yerlerde kereviz üretimi yapılacak ise fidelerin dikimi düze yapılır. dikimde Sıra arsı 50-60 cm, sıra üzeri 30-40 cm olmalıdır. Ancak dikine büyüyen varyetelerde dikim mesafeleri daha düşük, yatay gelişen varyetelerde ise bu mesafeler daha geniş olabilir. Fidelerin dikimleri sökülmüş oldukları derinliğe yapılmalıdır. Dikimden hemen sonra yağmurlama sulama yapılır. Dikimde gecikme olursa fidelerin kökleri ve yaprakları tıraşlanabilir. Ayrıca dikimde fidelerin büyüme uçlarının toprak altında kalmamasına özen gösterilmelidir.
Kurakj bölgelerde ve küçük aile işletmeleri veya ev bahçelerinde kereviz fideleri tavalara dikilir. Bu yetiştirme yöntemi fazla uygulanmamaktadır. Fazla rutubet ve ıslaklık nedeniyle köklerde çürüme, yapraklarda ise bazı mantari hastalıklar meydana gelmektedir.
Kerviz yetiştiriciliğinde en çok uygulanan dikim yöntemi dar masuralara tek sıralı veya geniş masuralar çift sıralı dikim şeklindedir. Dar masuralara ise 70-80 cm olacak şekilde masuralar açılır. Masuralara dikimde sıra üzeri mesafeler genellikle 30-40 cm arasında olmalıdır. Dikim büyüklüğüne gelmiş fideler sökülür. Masuralara su verilir. Daha sonra masuraların boyun noktasına fidelerin büyüme ucu su seviyesinden yukarıda kalacak şekilde dikim yapılır.
Fidelerin dikimi genellikle elle yapılır. Geniş alanlarda ise düze dikimin makine ile yapılmasın iyi sonuç verir. Derin dikim yumrunun şekli ve kalitesini olumsuz yönde etkiler. Dekara 4000-6000 fide dikilir.
Sap kerevizlerin üretim şekli kök kerevizlerin üretim şeklinden farklı değildir. Sadece dikim sıklığı ve yaprak saplarının ağartılması için yapılan işlemler farklıdır. Sap kerevizleri dikine büyüdüğü için sıra arsı 40-50 cm, sıra üzeri 25-30 cm olacak şekilde dikilirler. Ayrıca yaprak sapları 25-30 cm boy aralığında, yaprak saplarının ışık almaması için siyah ışık geçirmeyen alüminyum folye, siyah fotoğraf kağıdı benzeri örtülerle fazla sıkmadan ışık almasını engelleyecek şekilde sarılırlar. Bu şekilde yaprak sapları1.5-2 ay sonra ağarmış hale gelir. Yaprak sapları toprak seviyesinden kesilir ve üst taraftaki yaprak ayaları da kesilerek hasat edilir. Beyazlatma için sapların üzerine bağlanan materyal hiç çözülmeden hasat edilmelidir.
5.1. Çapalama
Dikimden sonra toprağın çatlamasını önlemek için sulama ve çapa işlemi düzenli ve dikkatli bir şekilde yapılmalıdır. İlk çapa dikimden 2-3 hafta sonra fideler yeni yaprak çıkarmaya başladığı zamanda yapılır. Daha sonra bitkiler toprak yapısı ve otlanma durumuna bağlı olarak 2-3- kez çapalanırlar. Çapalama ot mücadelesi ve toprağı yumuşatmak açısından önemlidir. Ot mücadelesi herbisitlerle yapılsa bile toprağın havalandırılması ve kabartılması için mutlaka çapalama yapılmalıdır.
5.2. Sulama
Dikimden sonra bitkinin ihtiyacı olan su düzenli olarak aksatılmadan verilmelidir. Suyun kesilmesi veya az su verilmesi bitkinin gelişmesini ve sebze olarak değerlendirilen kısımların kalitesini olumsuz yönde etkiler. Yaz dikimlerinde, dikimden itibaren Kasım ayına kadar bitkinin ihtiyacı olan su miktarı oldukça yüksektir. Ayrıca aşırı sulama durumunda veya yağışlı bölgelerde yetiştirilen kerevizlerde pas hastalığı görülür. Pas hastalığı ürünün pazar Değerini düşürdüğü gibi kök gelişmesini de olumsuz yönde etkiler. Yağışlı bölgelerde sık dikim yağmurlama şeklinde sulamadan kaçınmalıdır.
5.3. Gübreleme
Kervizn organik maddeye olan ihtiyacı fazladır. Toprakta organik maddenin yeterli miktarda bulunması ürün miktarını ve kalitesini arttırır. Hafif bünyeli topraklarda yetiştiricilik yapılacak ise organik gübreleme önem kazanır. Hafif bünyeli topraklarda iyi ürün alabilmek için dekara 3-4 ton iyi vasıflın çiftlik gübresi verilmelidir. Çiftlik gübresi bitkinin büyümesi ve gelişmesi için yeterli değildir. Kereviz azot ve potasyuma karşı aç bir bitkidir. Dikimden önceki son toprak işlemesi sırasında dekara 4:4:8 oranında ( 12 kg H, 12 kg P, 24 kg K) verilmelidir. Daha sonra bitki gelişmesine bağlı olarak dikimden 1-2 ay sonra dekara 4 kg civarında saf azot vermek suretiyle gübre takviyesi yapılır.
5.4. Tarımsal savaşım
Kereviz üretiminde pas hastalığı çok önemlidir. Sık dikimlerde aşırı sulama durumunda veya yağışlı bölgelerde veya yağışlı bölgelerde pas hastalığının zararı çok büyük olur. Pas hastalığı bitkilerin Pazar değerini düşürdüğü gibi kök gelişmesini olumsuz yönde etkiler. Bu hastalığa karşı kültürel mücadele yapılması daha olumlu sonuç verir. Aşırı sulamadan ve sık dikimlerden kaçınmak gerekir. Ayrıca zirai mücadele ilaçları ile koruma önlemleri alınmalıdır.
Kerevizin yaprak ve sapları üzerinde sarımtırak lekeler halinde görülen kereviz mildiyösü de önemli bir hastalıktır. Bu hastalığa karşı fazla sulamadan kaçınılmalı temiz tohum ve fide kullanılmalıdır. Kültürel önlemler alınmalı veya 3-4 yıllık münavebe planı uygulanmalıdır.
Kerevizlerde mozaik virüsü de önemli zarar yapar. Genç bitkilerde yapraklar sararır ve bodur kalır. Genç yapraklarda buruşma görülür. Bitki üzerinde virüs hastalığının belirtileri farklı şekillerde ortaya çıkar. Bitkinin gelişimi zayıflar emici böcek ve yaprak bitlerinin zararı artar.
Zararlılar arsında yer alan kereviz sineğinin kurtları bitkinin yenen kök kısmına zarar verir. Kereviz sineğinin zararına bağlı olarak bitki solar ve daha sonra ölür. Zarar görmüş bitkiler sökülüp hemen imha edilmeli veya 3-4 yıllık münavebe planı uygulanmalıdır. Ayrıca kereviz sineğine karşı zirai mücadele ilaçları ile de zamanında mücadele yapılmalıdır.
Kerevizlerde kök uru nematodu, kırmızı örümcekler, yaprak bitleri ve toprak pireleri de oldukça zarar yapar. Bu zararlılara karşı düzenli ve dikkatli bir şekilde mücadele planı uygulanmalıdır.
6. Olgunluk, Hasat ve Depolama
Kerevizler bulundukları yeri en az 16-24 hafta, en fazlada 24-34 hafta işgal ederler. Erkenci veya geççi oluşlarına göre tarlaya dikimden hasada kadar geçen süre değişir. Genellikle hasat seyretme şeklinde kademeli olarak yapılır. Kerevizlerde en büyük sorun hasadın gecikmesi durumunda kök kerevizlerinde yumrularda meydana gelen koflaşmadır. Koflaşma kerevizler Pazar değerini tamamen kaybeder. Bu nedenle hasadın koflaşma başlamadan önce yapılması gerekir.
Hasat zamanı ilk yaprakların sararmasıyla kendini belli eder. Olgunluk ne kadar iyi olursa ürünün saklanma süresi okadar uzun olur. Aynı zamanda saklama sırasındaki kayıp oranda azalır.
Kök kerevizlerinde hasat edlle çekilerek yapılabildiği gibi bitkiler çapa veya belle de hasat edilebilir. Büyük işletmelerde ise özel pulluklar ile sökülürler. Hasat edilen kök kerevizlerin üzerindeki ince kökler ve Pazar değeri olmayan yaşlı yapraklar kesilerek uzaklaştırılır. Daha sonra yıkanarak temizlenir. Temizlenmiş kök kerevizleri ambalajlanarak satış merkezlerine gönderilir. Ülkemizde hasat edilen kerevizler hasat edildikten sonra temizlenir ve daha sonra tüketim merkezlerine gönderilir ve dökme olarak satılır.
Sap kerevizleri satış için uygun sap uzunluğu ve kalınlığı ile birlikte arzu edilen açık rengi alınca vakit geçirmeden hemen hasat edilir. Erkencilikte yaprak sapları tam gelişmelerini tamamlamadan da hasat edilerek piyasaya gönderilebilir. Sıcak dönemde hasat yapıldığında hasat edilen yaprak sapları bekletilmeden ambalajlanmalı ve satış merkezlerine gönderilmelidir. Aksi taktirde güneş ve rüzgarın etkisiyle hızlı bir şekilde Pazar değerini kaybederler. Hasat yaprak saplarının dağılmalarını önleyecek şekilde yumrunun hemen üzerinden keskin bir bıçakla kesilerek alınması şeklinde yapılır. Hasat edilen yaprak saplarının uç kısmındaki yaprak ayalarıda kesildikten sonra pazarlanacak yaprak sapları kalır. Pazarlanacak olan yaprak sapları yıkandıktan sonra 500 gramlık demetler halinde veya dökme olarak ambalaj kaplarına yerleştirilerek satış merkezlerine gönderilir. Hasat edilen yaprak saplarının uzun süre saklanması ve su kaybının önlenmesi için üzeri plastik örtülerle kapatılır.
Genellikle kök kerevizlerinde hasat seyreltme şeklinde kademeli olarak yapılır. Sadece hasat olgunluğuna gelmiş kök kerevizlerin hasadı yapılır. Geri kalan kereviz bitkileri daha iyi gelişir. Sap kerevizlerinde ise hasat genellikle bir defada yapılır.
Hasat edilen kök kerevizler normal koşullarda bile uun süre saklanabilir. Depolarda muhafaza edilecek kerevizlerde kök ve sürgünlerin tamamı kesilir. Adi depolarda 8-10 °C sıcaklıkta %60-80 nemde 3-5 ay saklanabilirler. Saklama sıcaklığı 0°C?nin altına düşmemelidir. Kök kerevizler 1-2 °C?de %90 nemde 6-7 ay muhafaza edilebilirler. Muhafaza süresinde ortam koşullarına bağlı olarak %5-15 arasında kayıp meydana gelir.
7. Verim
Dikim sıklığı, çeşit özelliği ve bakım şartlarına bağlı olarak dekardan 2500-3000 kg kök kerevizi alınabilir. Sap herevizi olarak dekardan 6-8 bin demet sap kerevizi hasadı yapılabilir.
8. Tohum üretimi
Kerevizlerde tohum üretimi kökten tohuma veya elverişli koşullarda tohumdan tohuma yöntemi ile yapılmaktadır. Tohumluk kerevizlerin üretiminde piyasa için yapılan retim şeklinde olduğu gibi aynı yol takip edilir.
Kışları soğuk geçen yörelerde tohumluk kereviz üretimi yapılacak ise, tohumluk özelliği göstermeyenler hasat edilerek satışa gönderilirler. Tohumluk özelliği gösteren kereviz bitkileri ilkbaharda yapılacak dikim zamanına kadar kışı geçirmek üzere elverişli koşullarda rutubet ihtiva eden kum içerisine gömülerek muhafaza altına alınır. Bu bitkilerde dikim zamanına kadar bazı zararlanmalar meydana gelebilir. Dikim zamanında kurumuş ve bozulmuş yapraklar ile diğer kısımları ayıklanır. Tohumluk özelliğini kaybetmiş bitkiler uzaklaştırılır. Sağlam kerevizler ise 80x50 cm mesafelerle yerleştirme yerlerine dikilirler.
Ayrıca kışları ılıman geçen bölgelerde tohumluk özelliği göstermeyen kereviz bitkileri hasat edilerek satışa gönderilir. Tohumluk özelliği gösteren bitkiler ise seçilerek yetiştirme yerlerine yukarıdaki ölçülerle dikilirler.
Tohumdan tohuma üretimde ise kereviz fideleri şaşırtma büyüklüğüne geldiğinde saksılara veya fide yetiştirme viyollerine şaşırtılırlar. Bu fideler soğuk yastıklara veya soğuk seralarda pişkin hale gelinceye kadar tutulur. Tohumluk üretimi için ekolojik koşullar elverişli hale geldiğinde yetiştirme yerleri hazırlanır ve kereviz fideleri esas yetiştirme yerlerine dikilir. Tohumluk kereviz bitkilerinde görülen dallanma nedeniyle sıra arası ve sıra üzeri mesafeler sofralık kereviz üretimine göre artırılmalıdır.
Tohumluk kerevizlerde kültürel işlemler piyasa için yapılan üretimde olduğu gibidir. Çapa, sulama, gübreleme, hastalık ve zararlılara karşı mücadele zamanında ve aksatılmadan yapılmalıdır.
Tohumluk bitkiler ekolojik koşullar ve çeşit özelliğine bağlı olarak Ağustos ve Eylül ayında tohumlarını olgunlaştırarak hasat olgunluğuna gelirler. Hasada gelmiş bitkiler küçük işletmelerde toprak seviyesinden kesilerek gölge bir yerde bezler üzerine serilir ve çiçek tablası üzerinde bulunan tohumlar tamamen kuruyuncaya kadar birkaç gün bekletilir. Büyük işletmelerde ise bitkiler makine ile toprak seviyesinde kesilir, daha sonra gölge bir yerde birkaç gün kurutulur. Ayrıca son yıllarda belli bir olgunluğa gelmiş tohumluk kereviz bitkileri kombine hasat makinaları ile hasat edilmektedir.
Hasat edilen tohumluk kereviz bitkilerinde hangi usulle olursa olsun harmanı yapılan tohumlar arasında sap, saman ve diğer küçük yabancı maddeler bulunur. Tohumlar selektörden geçilerek temizlenir ve boylara ayrılır. Ayrıca tohumlar üzerinde tohumluk materyale zarar verecek ölçüde rutubet bulunmamalıdır. Bunun için tohumlar çok iyi bir şekilde kurutulmalıdır.
Kerevizlerde tohum verimi, çeşit, bitkiler arası mesafe, yetiştirme ve bakım şartları ile hasat ve tohum ayırma usullerine bağlı olarak değişir. Dekardan ortalama 20-40 kg?a kadar değişen miktarlarda tohum alınabilmektedir.