Kıbrıs'ın Gizli Hazinesi ve İki Arkadaş

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Güneşin her zaman parladığı sıcak bir adada, Kıbrıs'ta, Ayşe ve Zeynep adında iki yakın arkadaş yaşarmış. Yaz tatillerini geçirmek için büyükannelerinin köyüne gelen kızlar, adanın gizemli köşelerini keşfetmeyi çok severlermiş.

Bir gün, eski bir taş evin kütüphanesinde, tozlu raflarda gizlenmiş eski bir harita bulurlar. Harita üzerinde, adanın derinliklerinde saklı olduğu söylenen büyülü bir hazinenin yeri işaretlenmişti. Kızlar, haritayı çözmek için heyecanla çalışmaya başlarlar.

Haritadaki ipuçlarını takip ederek, eski bir zeytin ağacının altındaki bir mağaraya ulaşırlar. Mağara karanlık ve ürkütücü olsa da, merakları onları içeriye çeker. Mağaranın derinliklerinde, parıldayan bir kristal bulurlar. Kristal, dokunduklarında onlara geçmişi gösteriyordu. Kristali sırayla tutarak, adanın tarihini öğrenirler. Adanın altında, antik çağlardan kalma bir şehir olduğu ve bu şehrin büyük bir sırrı barındırdığı söylenir.

Kızlar, sırrı çözmek için adayı keşfetmeye devam ederler. Eski kalelere tırmanır, gizli geçitleri takip eder ve yerel halktan hikayeler dinlerler. Yolculukları sırasında, adanın doğal güzelliklerine hayran kalırlar. Bembeyaz kumlu plajlar, turkuaz renkli deniz, yemyeşil ormanlar ve tarihi kalıntılar onları büyüler.

Bir gün, eski bir balıkçıdan duydukları bir efsane, onları heyecanlandırır. Efsaneye göre, adanın en yüksek tepesindeki eski bir kalede, bir ejderha yaşamaktadır. Ejderha, hazinenin koruyucusudur ve kimseye hazineye ulaşmasına izin vermez.

Kızlar, efsaneye inanmazlar ama yine de tepeye tırmanmaya karar verirler. Kaleye vardıklarında, eski ve yıkık bir yapı ile karşılaşırlar. Kalenin en üst katında, büyük bir mağara ağzı görürler. İçeri girdiklerinde, karşısında büyük bir ejderha ile burun buruna gelirler.

Ejderha, kızlara saldırmak üzereyken, Ayşe akıllı bir fikir ortaya atar. Kristali kullanarak ejderhayla iletişim kurarlar. Ejderha, aslında yalnız ve üzgün olduğunu anlatır. Kızlar, ejderhayla arkadaş olurlar ve ona yardım etmeye karar verirler.

Ejderha, onlara hazinenin yerini gösterir. Hazine, antik şehrin kalbinde, büyük bir tapınağın altında saklıdır. Kızlar, tapınağa ulaşmak için birçok engelin üstesinden gelirler. Tuhaf mekanizmaları çözmeleri, bulmacaları çözmeleri ve tehlikeli yaratıklardan kaçmaları gerekir.

Sonunda, hazine odasına ulaşırlar. Orada, altın ve mücevherlerin yanı sıra, antik bir kitap bulurlar. Kitap, adanın tarihini ve halkının kökenini anlatmaktadır. Kızlar, bu bilgiyi adanın insanlarıyla paylaşırlar.

Ayşe, haritayı ters tutarak "Burası kesinlikle hazinenin yeri!" der. Zeynep gülerek "Ayşe, harita yukarı aşağı değil!" diye cevap verir.
Karanlık mağarada ilerlerken, Ayşe birden durur ve "Bence burada bir hayalet var!" diye bağırır. Zeynep ise sakin bir şekilde "Sakin ol Ayşe, o sadece yarasalar." der ve elindeki fenerle yarasaları kovalamaya başlar.

Ejderha onları görünce "Aaa, minik insanlar! Ne işiniz var burada?" diye sorar. Ayşe, cesurca "Hazineyi arıyoruz!" der. Ejderha şaşırır ve "Hazine mi? Benim sandalyemin altında bir kuruş bile bulamazsın!" diye karşılık verir.

Zeynep, bir anlık dalgınlıkla arkadaşlarından ayrılır ve eski bir zeytin ağacının arkasında kaybolur. Ayşe ve Ali onu ararken, Zeynep bir zeytin ağacına sarılıp ağlamaya başlar. "Ben kayboldum, beni kimse bulamıyor!" diye feryat eder.

Kızlar, kamp yaparken Ayşe'ye yemek yapma görevi düşer. Ayşe, tariflere bakmadan rastgele malzemeleri karıştırır ve ortaya ilginç bir yemek çıkar. Kendi yaptıkları yemeği zorla yerler ve birbirlerine gülerek bakarlar.

Ejderha, aslında çok iyi şarkı söylediğini söyler ve kızlara bir şarkı söyler. Şarkısı o kadar kötüdür ki, kızlar gülmekten yerlere yatarlar.
Kızların macerası, sadece bir hazine bulmakla kalmaz. Onlar, adanın tarihini öğrenirler, yeni arkadaşlıklar kurarlar ve kendilerine olan güvenlerini artırırlar. Bu macera, onların hayatında unutulmaz bir iz bırakır.
 
Geri
Top