• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Kına ve Sanat

Kına ismini bitkisinden almaktadır. Kınanın ilk olarak, süsleme amacından önce çöl insanları tarafından serinlemek için kullanılmaktaydı. Çöl insanları bu bitki yaprağını ezerek çamurla karıştırdılar ve elde ettikleri karşıma ayaklarını ve ellerini batırdılar Bu şekilde cild üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturan çöl sıcaklığı karşısında cilde daha bir dayanıklılık sağlamaktaydı. Ancak ellerin her tarafına yapılması yerine sadece avuç içine yapılması ve bunun da kişiye bir serinlik duygusu vermesi sayesinde, daha farklı bir amaçla da kullanılmaya başlanmıştır.

Avuç içinde bir kırmızı nokta şeklinde yapmayı keşfeden kadınlar, bu merkez etrafında da kınayla küçük noktalar koyarak estetik bir görüntü yakaladılar. Kına sayesinde yakalanan bu zerafet kınanın bir estetik araç olarak da kullanılmasına yol açtı. Hindistan'da gümüş veya fildişinden yapılmış ince bir alet, Fas'ta sürme için kullanılan bir tahta , uygulamaları için malzeme oldu. Ve bu gün de çöl köylerinde kullanılan stil budur. Ancak, Hint konisinin bu kadar popüler olması ise sadece son yılda olan bir şeydir. Özellikle kınanın son on yılda kazandığı popülerlik sayesinde, sanatçılarının çoğalmasıyla ile ilgili uygulamaların klasik kullanılış biçiminin dışında denemelere yol açtı. Kadın vücudunun özellikle bir bütün olarak uygulamaları için kullanılması bu denemelerin bir sonucu oldu. Elbette bununla ilgili daha yeni tekniklerin de kullanılmasının da bir sonucuydu.

Çeşitli ülkelerdeki sanatçıları, kınayı farklı malzemeler eşliğinde kullanarak estetik açıdan son derece başarılı çalışmalar yaptılar. Bu başarılı çalışmalar aynı zamanda, dövme sanatına soğuk bakan ve vücut için zararlı olmayan ve bilakis faydalı da olabilecek ama aynı zamanda süsleme açısından da en az dövme kadar vurgulayıcı bir alternatif arayan insanlar için iyi bir örnek oldu. Kınanın dövme sanatının aksine uygulamalarındaki basitlik ve malzemelerindeki ekonomiklik de kınanın popüleritesini arttıran nedenlerden biri oldu. Ancak başarılı bir uygulaması için, kınanın doğru tanınması gerekmekte ve yanlış malzemelerden kaçınmak gerekir.


Kullanılabilecek ya da kullanılmayacak kına çeşitleri:

Taş Kınası

Özellikle ortadoğu ülkelerinde kullanılan ve siyah bir taşın öğütülmesinden elde edilen kına, diğer kına ile aynı özelliklere sahip değildir. Her ne kadar kına olarak bilinse de cilde olan etkisi açısından gerçeği gibi bir faydası da yoktur. Bu bakımdan ülkemizde taş olarak da bilinen bu kınanın gerçek ile bir alakası yoktur.


Renkli Kına :

Kına, asla mavi, sarı, yeşil, mor veya siyah değildir. Eğer bir ciltte bu tür çeşitlilikte renklerden oluşan süslemeler varsa o kına değil, boyadır. Kullanılan kınanın içinde boya maddesinin var olup olmağının en önemli belirtisi ise kınanın kokusudur.


Ceviz ve Kına:

Bir çok toplumda kına hazırlanırken karşımın içine ceviz kabuğunun tozu veya kaynatılmış ceviz kabuğunun suyu karıştırılır. Bundaki amaç kınanın daha yoğun ve koyu bir renk tonu vermesidir. Ancak pek çok insan cildinin de cevize karşı alerjik reaksiyonlar gösterdiği de bilinmektedir. O yüzden ceviz kullanılırken dikkat edilmelidir.


Limon ve Kına:

Limon kabuğu veya suyu kınayıı karartabilir. Ancak ciltte kaşıntıya da sebep olabilir.


Siyah Kına:

Siyah veya Hint kınası olarak bilinen ve çoğunlukla aktarlarda rahatça bulunan kınaların hiçbiri gerçek değildir. Ana olarak boya katkılı maddelerdir.


Petrol, Parafin gibi akışkanlar ve Kına:

Bazı ülkelerde ve özellikle Arap yarımadası, başta olmak üzere kınayı daha da karartmak içn petrol, parafin veya temizlik maddeleri olarak kullanılan sıvı deterjanlar da kullanılmaktadır. Bu son derece tehlikeli bir yöntemdir. İthal edilen pek çoğu bu kimyevi maddeleri barındırabilmektedir. Kına eğer hazır paketlerde alınıyorsa, içindeki katkı maddelerinin neler olduğuna dikkat etmek gerekir.


Kafur ve Kına:

Genelde Hint ustaları tarafından kullanılan kafur, kınayı daha da karartmak için kullanılır. Ancak kafurun özelliği sarhoş edici, mide bulandırıcı, baş döndürücü ve daha ağır rahatsızlıklara da neden olabildiğinden, hem uygulayan hem de kınayı cildine yaptıran için oldukça zahmetlidir. Kafur kullanmak bu anlamda pek tavsiye edilmez ve uygulayacılrının da çok bilinçi olması gerekir.

Uygulamada, kınanın standart bir yapılış biçimi olduğunu söylemek mümkün değildir. Çünkü en başta kişiden kişiye göre cilt yapısı, vücut ısısı ve ve kişinin stresli olup olmadığı, kınanın istenilen sonucu verip vermemesinde etkilidir. Kınayı uygulayan kişi ancak, deneme yoluyla doğruyu bulmalıdır.

Alıntıdır.
 
Geri
Top