Kırgızistan
Kırgızistan (Kırgız Türkçesi: Кыргызстан {Kırgızstan}; Rusça: Киргизия, {Kirgiziya}; UFA: /ˈkəːgɪztan/), Orta Asya'da bir ülkedir. Kırgızistan, (Azerbaycan, Kazakistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Özbekistan, Türkiye, ve Türkmenistan ile birlikte) günümüzdeki yedi bağımsız Türk devletlerinden biri olup Türk Konseyi ve TÜRKSOY'un üyesidir. Denize kıyısı olmayan ülkenin komşuları kuzeyde Kazakistan; batıda Özbekistan; güneybatıda Tacikistan ve güneydoğuda Çin Halk Cumhuriyeti'dir.
Etimoloji
Kırgızistan, “Kırgız ülkesi” anlamına gelir. Kırgız isminin kökeni hakkında ise birkaç teori mevcuttur. Bunlardan birincisi -iz eki (iki - iz=ikiz vb.) almış "kırk"tır. Yani Kırk-ız, "Kırklar"dır Konu ile ilgili diğer bir teori de Prof. Dr. Nadir Devlet'in Çağdaş Türkiler kitabında geçmektedir. O da Kırgız adı Türkçede kır - gez'mekten geldiğini söylemiştir.
Tarih
Bişkek
Sovyetler Birliği'nde bulunan Kırgızistan'ın üyeliğinin kutlandığı (şimdiki Millî Müze'nin bir kısmı olan) eski Lenin Müzesi'nde sergilenen eserler
Kırgızlar, Göktürk devrinde Kögmen (Sayan) Dağları'nın kuzeyinde yaşamışlardır. 840 yılında Uygur Devleti'ni yıkarak bu topraklarda kendi devletlerini kurmuşlardır. Daha sonra bugün yaşadıkları topraklara gelen Kırgızlar, Karahanlılar zamanında Müslüman olmuşlardır.
Ruslara Orta Asyalı halklardan ilk olarak girerler. Toplumlar arası kavgalar çıkmaya başlayınca Bagış uruusu (toplumu), 1881 yılında Rusya İmparatorluğu'nun egemenliği altına girmeye karar verir.
Sovyet Dönemi
Başlangıçta 1919'da Sovyet gücü bölgede kabul görmüştür ve Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti içinde Kara-Kırgız Özerk Bölgesi oluştu. Kara-Kırgız terimi 1920'lerin ortasında Ruslar onları aynı zamanda Kırgız olarak bakılan Kazaklardan ayırıncaya kadar kullanılmıştır. 5 Aralık 1936'da Kırgız Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, tam bir Sovyetler Birliği cumhuriyeti olarak kabul görmüştür.
1920'ler boyunca Kırgızistan, kültür, eğitim ve sosyal yaşam açısından epeyce geliştirildi. Okur yazarlık büyük ölçüde gelişti ve standart bir edebi dil ortaya çıkarıldı. Ekonomik ve sosyal gelişme de dikkate değerdi. Kırgız milli kültürünün çok sayıda yönleri Stalin'in milliyetçi eyleminin baskısına rağmen muhafaza edilmişti ve bu nedenle, tüm Birlik otoriteleri ile olan gerginlikler sürmekteydi.
Sovyet açıklık ve dürüstlük politikasının ilk yılları, Kırgızistan'da politik iklim üzerinde küçük bir etki yapmıştır. Bununla birlikte Cumhuriyet'in basın mensuplarına daha fazla liberal bakış edinmeleri ve Yazarlar Birliği'nce yeni bir yayın olan Literaturniy Kirghizstan'ı kurmaları için izin verilmişti. Gayriresmi politik gruplar yasaklanmıştı fakat 1989'da derin iskân krizi ile uğraşmak için ortaya çıkan birkaç grubun faaliyetlerine izin verilmişti.
1990 yılının Haziran ayında Özbekler ve Kırgızlar arasındaki etnik gerginlikler Özbeklerin olduğu Oş İli'ni kaplamıştı. Şiddetli karşılaşmalar birbirini izledi ve bir emniyet ve sokağa çıkma yasağı durumu hasıl oldu. 1990 yılının Ağustos ayına kadar düzen eski haline getirilemedi.
1990'ların başları Kırgızistan'a yeni değişimler getirdi. Kırgızistan Demokratik Hareketi, Parlamento'nun desteğiyle önemli bir politik güç haline geldi. Kırgız Bilim Akademisi'nin liberal başkanı Askar Akayev 1990 yılının Ekim ayında başkan seçildi. Takip eden Ocak ayında Akayev, yeni hükümet yapılarını öne sürdü ve çoğunlukla daha genç ve reforma yönelik politikacılardan oluşan yeni bir hükümet tayin etti.
Bağımsızlık
1991 yılının Ekim ayında Akayev rakipsiz ilerledi ve oyların %95'ini alarak doğrudan yeni bağımsız cumhuriyetin başkanı seçildi. O ay diğer yedi cumhuriyetin delegeleriyle birlikte Yeni Ekonomik Toplum Paktı'nı imzaladı. Sonunda 21 Aralık 1991'de diğer dört Orta Asya cumhuriyeti ile birlikte Bağımsız Devletler Topluluğu'na resmen katıldı. 1992'de Kırgızistan, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na katıldı.
2005 yılının Mart ayındaki parlamenter seçimlerden sonraki Lale Devri, Başkan Akayev'i 4 Nisan 2005'te istifaya zorladı. Muhalefet liderleri koalisyon kurdular ve yeni hükümet Başkan Kurmanbek Bakiyev ve Başbakan Feliks Kulov altında şekillendi.
Politik istikrarı sağlamak mümkündür, 2005 yılının Mart ayında seçilen parlamentonun 75 üyesinden üçü suikast sonucu öldürüldü 10 Mayıs 2006'da ölenlerin birisinin kardeşi de suikaste kurban gitti.
6 Nisan 2010 tarihinde Talas'ta başlayan halk isyanı, ertesi gün başkent Bişkek'e sıçradı. Olayların yükselmesi üzerine hükümet istifa etmek zorunda kaldı. Kurulan geçici hükümetin başına ise eski Dışişleri Bakanı ve Sosyal Demokrat Partisi Milletvekili Roza Otunbayeva getirildi.
Kırgızistan coğrafyası
Kırgızistan Orta Asya'da yer almaktadır. Komşuları kuzeyde Kazakistan, batıda Özbekistan, güneybatıda Tacikistan ve güneydoğuda Çin Halk Cumhuriyeti'dir. Tanrı Dağları ülkenin %65'ini kaplar ve ülke bu yüzden "Orta Asya'nın İsviçre'si" olarak adlandırılır. Kuzeybatı Tanrı Dağları üzerinde bulunan ve ülkenin en büyük gölü olan Issık Göl, Titikaka'dan sonra dünyanın en büyük dağ gölüdür.
Kırgızistan demografisi
2005 Dünya Almanağı verilerine göre Kırgızistan nüfusu 5,210,450'dur. Bu nüfusun %34.4'ü 0-15 yaş, %6.2'si ise 65 yaş ve üzeridir. Kırgızistan'da halkın %63.9'u şehirlerde geri kalanı ise kırsal kesimde yaşar. Ülkede kilometrekare başına 29 insan düşer.
Kırgızistan’ın 2009 yılındaki nüfusu 5.482.000 olarak tahmin edilmiştir.
Kırgızistan'da yerli halk olarak belli olan Kırgızlardır (%64.9). Diğer etnik gruplar içinde en büyük Özbekler (13.8%) ve Ruslar (%12.5) oluşturur. Küçük gruplar ise Tatarlar (%1.9), Uygurlar (%1.1), Kazaklar (%0.7) ve Ukraynalılardir (%0.5).
Demokrasi
1991'den beri cumhurbaşkanı değişen ve çok partili sisteme geçerek, Jogorku Keneş'te (meclis) muhalefetin temsil edildiği tek bölge ülkesidir.
Diller
Kırgızca Eylül 1991'den beri ülkenin resmî dilidir. Bunun yanında Rusça da bu ülkede resmî konuma sahiptir.
Kırgızca Türk lehçelerinin Kıpçak Grubu'na mensup bir lehçe olarak kabul edilir. Ayrıca, onu Güney Sibirya bölgesi içinde bir Türk şivesi olarak kabul eden fikirler de vardır.
20. yüzyıla kadar Arap alfabesi kullanılarak yazılan Kırgızca 1928'de Latin alfabesini, 1948'de ise Kiril alfabesini kullanmaya başlamıştır.
Dinler
Karakol Dungan Camisi
Kırgızistan halkı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dönemleri diğer birlik üyeleri gibi Devlet Ateizmi içinde yaşamıştır. Bugün Kırgızistan'ın resmi dini İslam'dır. Müslüman oranı %76'dir. Ülkede %18 Hristiyan, %2 Budist, %4 Ateist bulunur.
Yönetim Birimleri
Kırgızistan'ın illeri
Kırgızistan, başkent Bişkek dâhil 8 ile (oblast) ayrılmıştır. Başkent Bişkek'tir.
İller, başkent ve il merkezleri:
Bişkek (eskiden Frunze)
Batken (Batken)
Çuy (Tokmok)
Calal-Abad (Celal-Abad)
Narın (Narın)
Oş (Oş)
Talas (Talas)
Issık-Göl (Karakol)
Kültür
Kırgızlar önceleri göçebe olduğundan eğitime dikkat edilmemiştir. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği zamanında eğitim alanında büyük gelişmeler yaşanmıştır. 1934 yılında 7 yıllık okul okuma zorunluluğu getirilmiştir. 1950 yılından itibaren bu zorunluluğuna uyulması ile birlikte eğitim gelişmeye başlamıştır.Kırgızistan İlimler Akademisi 1965 yılında kurulmuştur. Bugün 17 araştırma enstitüsü mevcuttur.
Üniversiteler
Kırgızistan'da 60 civarinda üniversite bulunmaktadır. Belli üniversite şunlardır:
Uluslararası Atatürk-Alatoo Üniversitesi
Orta Asya Amerikan Üniversitesi
Kırgız-Rus Slav Üniversitesi
Ulusal Kırgız Üniversitesi
Kırgız-Türk Manas Üniversitesi
Bişkek Beşeri Bilimler Üniversitesi
Uluslararası Kırgızistan Üniversitesi
Oş Devlet Üniversitesi
Kırgız Özbek Üniversitesi
Oş Teknoloji Üniversitesi
Kasım Tınıstanov Üniversitesi
Celal-Abad İktisat ve Girişimcilik Üniversitesi, Türk Dünyası İşletme Fakültesi
Edebiyat
Kırgız halk edebiyatında Manas Destanı önemli bir yer tutar. Kırgız edebiyatının kurucusu olarak Toktoul Satılgan kabul edilir. Kırgızların dünyaca meşhur edebiyatçıları Cengiz Aytmatov’dur.
Turizm
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği zamanında ülke, birliğin önemli bir turizm merkezine dönüşmüştü. Son senelerde Issık Göl çevresine yüz binlerce turist gelmektedir. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin dağılmasından sonra seçilen Kırgızistan Başkanı Askar Akayev yaptığı bir açıklamada turizmin ülke ekonomisine en önemli katkıyı yapabilecek sektör olduğunu ifade etmiştir.
Ülke son yıllarda turizm alanında büyük gelişmeler göstermektedir. Denize kıyısı olmasa da yaz mevsimlerinde göl turizmi yapılmakta, ayrıca ülke dağlarla kaplı olması nedeniyle kış sporlarına bağlı turizm gelişmektedir. Kış sporlarından sonra doğa gezileri, termal turizm yapılmaktadır. Ülkenin turist çeken başka bir özelliği ise çok sayılardaki ormanlar ve Issık Göl'e sahip olmasıdır. Bunlar yaz turizmine açık yerlerdir.
Kırgızistan ekonomisi
Ülke ekonomisi tarım ve madenciliğe dayalıdır. Daha çok hayvancılık kesimi ağırlıklı bir tarım ekonomisi hâkimdir. Başlıca tarım ürünleri buğday, pamuk, şekerpancarı, mısır, tütün, sebze ve meyvedir. Dağlık bölgelerde yarış atları yetiştirilir, tavşan beslenir, arıcılık yapılır. En çok küçükbaş hayvan beslenir.
Kırgızistan'da 1970'li yıllarda çeşitli madenler çıkarılmaya başlanınca maden sektörü büyük hızla gelişmiştir. Makine, otomotiv, gıda, çimento, cam ve konserve fabrikaları başlıca sanayi kuruluşlarıdır. Akarsu üzerlerinde kurulan hidroelektrik santralleri ekonomiye önemli ölçüde katkıda bulunur. Ülkede 600 civarında sanayi kuruluşu vardır.
Ülkede son yıllarda doğal güzelliklerin etkisi ile turizm faaliyetleri de hızlanmakta ve bu da ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.
Kırgızistan belki de Türk Dünyasındaki en fakir ülkedir. Sanayi kuruluşları 1000'i geçmemektedir. 600 civarındadır. Ayrıca, çıkan iç isyanlar (Bakiyev hükümetinin düşüp Roza Otunbayeva'nın hükümete geçmesi) da ekonomiyi zayıflatmıştır.
Ulaşım
Ülkenin dağlık yapısından ötürü ulaşım büyük ölçüde kısıtlanmıştır. Yollar, yüksekliği 2000 metre ve üzerini bulabilen rakımlar ve dik vadilerden dolayı sık sık viraj yapmak durumundadır. Kış boyunca ulaşım ülkenin kimi yüksek rakımlı ve tenha bölgelerinde hemen hemen imkânsızdır. Bunun yanında ulaşımı güçleştiren diğer etmenlerden biri de kara ve demiryolunun bugün uluslararası sınırlarla kesilmesidir. Bu da, yolların kapalı olmadığı yerlerde birçok zaman alıcı formalite gerektirdiğinden pek tercih edilmemektedir. Ülkede geziler ya da kısa ulaşımda atlar da kullanılabilir.
Kırgızistan (Kırgız Türkçesi: Кыргызстан {Kırgızstan}; Rusça: Киргизия, {Kirgiziya}; UFA: /ˈkəːgɪztan/), Orta Asya'da bir ülkedir. Kırgızistan, (Azerbaycan, Kazakistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Özbekistan, Türkiye, ve Türkmenistan ile birlikte) günümüzdeki yedi bağımsız Türk devletlerinden biri olup Türk Konseyi ve TÜRKSOY'un üyesidir. Denize kıyısı olmayan ülkenin komşuları kuzeyde Kazakistan; batıda Özbekistan; güneybatıda Tacikistan ve güneydoğuda Çin Halk Cumhuriyeti'dir.
Etimoloji
Kırgızistan, “Kırgız ülkesi” anlamına gelir. Kırgız isminin kökeni hakkında ise birkaç teori mevcuttur. Bunlardan birincisi -iz eki (iki - iz=ikiz vb.) almış "kırk"tır. Yani Kırk-ız, "Kırklar"dır Konu ile ilgili diğer bir teori de Prof. Dr. Nadir Devlet'in Çağdaş Türkiler kitabında geçmektedir. O da Kırgız adı Türkçede kır - gez'mekten geldiğini söylemiştir.
Tarih
Bişkek
Sovyetler Birliği'nde bulunan Kırgızistan'ın üyeliğinin kutlandığı (şimdiki Millî Müze'nin bir kısmı olan) eski Lenin Müzesi'nde sergilenen eserler
Kırgızlar, Göktürk devrinde Kögmen (Sayan) Dağları'nın kuzeyinde yaşamışlardır. 840 yılında Uygur Devleti'ni yıkarak bu topraklarda kendi devletlerini kurmuşlardır. Daha sonra bugün yaşadıkları topraklara gelen Kırgızlar, Karahanlılar zamanında Müslüman olmuşlardır.
Ruslara Orta Asyalı halklardan ilk olarak girerler. Toplumlar arası kavgalar çıkmaya başlayınca Bagış uruusu (toplumu), 1881 yılında Rusya İmparatorluğu'nun egemenliği altına girmeye karar verir.
Sovyet Dönemi
Başlangıçta 1919'da Sovyet gücü bölgede kabul görmüştür ve Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti içinde Kara-Kırgız Özerk Bölgesi oluştu. Kara-Kırgız terimi 1920'lerin ortasında Ruslar onları aynı zamanda Kırgız olarak bakılan Kazaklardan ayırıncaya kadar kullanılmıştır. 5 Aralık 1936'da Kırgız Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, tam bir Sovyetler Birliği cumhuriyeti olarak kabul görmüştür.
1920'ler boyunca Kırgızistan, kültür, eğitim ve sosyal yaşam açısından epeyce geliştirildi. Okur yazarlık büyük ölçüde gelişti ve standart bir edebi dil ortaya çıkarıldı. Ekonomik ve sosyal gelişme de dikkate değerdi. Kırgız milli kültürünün çok sayıda yönleri Stalin'in milliyetçi eyleminin baskısına rağmen muhafaza edilmişti ve bu nedenle, tüm Birlik otoriteleri ile olan gerginlikler sürmekteydi.
Sovyet açıklık ve dürüstlük politikasının ilk yılları, Kırgızistan'da politik iklim üzerinde küçük bir etki yapmıştır. Bununla birlikte Cumhuriyet'in basın mensuplarına daha fazla liberal bakış edinmeleri ve Yazarlar Birliği'nce yeni bir yayın olan Literaturniy Kirghizstan'ı kurmaları için izin verilmişti. Gayriresmi politik gruplar yasaklanmıştı fakat 1989'da derin iskân krizi ile uğraşmak için ortaya çıkan birkaç grubun faaliyetlerine izin verilmişti.
1990 yılının Haziran ayında Özbekler ve Kırgızlar arasındaki etnik gerginlikler Özbeklerin olduğu Oş İli'ni kaplamıştı. Şiddetli karşılaşmalar birbirini izledi ve bir emniyet ve sokağa çıkma yasağı durumu hasıl oldu. 1990 yılının Ağustos ayına kadar düzen eski haline getirilemedi.
1990'ların başları Kırgızistan'a yeni değişimler getirdi. Kırgızistan Demokratik Hareketi, Parlamento'nun desteğiyle önemli bir politik güç haline geldi. Kırgız Bilim Akademisi'nin liberal başkanı Askar Akayev 1990 yılının Ekim ayında başkan seçildi. Takip eden Ocak ayında Akayev, yeni hükümet yapılarını öne sürdü ve çoğunlukla daha genç ve reforma yönelik politikacılardan oluşan yeni bir hükümet tayin etti.
Bağımsızlık
1991 yılının Ekim ayında Akayev rakipsiz ilerledi ve oyların %95'ini alarak doğrudan yeni bağımsız cumhuriyetin başkanı seçildi. O ay diğer yedi cumhuriyetin delegeleriyle birlikte Yeni Ekonomik Toplum Paktı'nı imzaladı. Sonunda 21 Aralık 1991'de diğer dört Orta Asya cumhuriyeti ile birlikte Bağımsız Devletler Topluluğu'na resmen katıldı. 1992'de Kırgızistan, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na katıldı.
2005 yılının Mart ayındaki parlamenter seçimlerden sonraki Lale Devri, Başkan Akayev'i 4 Nisan 2005'te istifaya zorladı. Muhalefet liderleri koalisyon kurdular ve yeni hükümet Başkan Kurmanbek Bakiyev ve Başbakan Feliks Kulov altında şekillendi.
Politik istikrarı sağlamak mümkündür, 2005 yılının Mart ayında seçilen parlamentonun 75 üyesinden üçü suikast sonucu öldürüldü 10 Mayıs 2006'da ölenlerin birisinin kardeşi de suikaste kurban gitti.
6 Nisan 2010 tarihinde Talas'ta başlayan halk isyanı, ertesi gün başkent Bişkek'e sıçradı. Olayların yükselmesi üzerine hükümet istifa etmek zorunda kaldı. Kurulan geçici hükümetin başına ise eski Dışişleri Bakanı ve Sosyal Demokrat Partisi Milletvekili Roza Otunbayeva getirildi.
Kırgızistan coğrafyası
Kırgızistan Orta Asya'da yer almaktadır. Komşuları kuzeyde Kazakistan, batıda Özbekistan, güneybatıda Tacikistan ve güneydoğuda Çin Halk Cumhuriyeti'dir. Tanrı Dağları ülkenin %65'ini kaplar ve ülke bu yüzden "Orta Asya'nın İsviçre'si" olarak adlandırılır. Kuzeybatı Tanrı Dağları üzerinde bulunan ve ülkenin en büyük gölü olan Issık Göl, Titikaka'dan sonra dünyanın en büyük dağ gölüdür.
Kırgızistan demografisi
2005 Dünya Almanağı verilerine göre Kırgızistan nüfusu 5,210,450'dur. Bu nüfusun %34.4'ü 0-15 yaş, %6.2'si ise 65 yaş ve üzeridir. Kırgızistan'da halkın %63.9'u şehirlerde geri kalanı ise kırsal kesimde yaşar. Ülkede kilometrekare başına 29 insan düşer.
Kırgızistan’ın 2009 yılındaki nüfusu 5.482.000 olarak tahmin edilmiştir.
Kırgızistan'da yerli halk olarak belli olan Kırgızlardır (%64.9). Diğer etnik gruplar içinde en büyük Özbekler (13.8%) ve Ruslar (%12.5) oluşturur. Küçük gruplar ise Tatarlar (%1.9), Uygurlar (%1.1), Kazaklar (%0.7) ve Ukraynalılardir (%0.5).
Demokrasi
1991'den beri cumhurbaşkanı değişen ve çok partili sisteme geçerek, Jogorku Keneş'te (meclis) muhalefetin temsil edildiği tek bölge ülkesidir.
Diller
Kırgızca Eylül 1991'den beri ülkenin resmî dilidir. Bunun yanında Rusça da bu ülkede resmî konuma sahiptir.
Kırgızca Türk lehçelerinin Kıpçak Grubu'na mensup bir lehçe olarak kabul edilir. Ayrıca, onu Güney Sibirya bölgesi içinde bir Türk şivesi olarak kabul eden fikirler de vardır.
20. yüzyıla kadar Arap alfabesi kullanılarak yazılan Kırgızca 1928'de Latin alfabesini, 1948'de ise Kiril alfabesini kullanmaya başlamıştır.
Dinler
Karakol Dungan Camisi
Kırgızistan halkı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dönemleri diğer birlik üyeleri gibi Devlet Ateizmi içinde yaşamıştır. Bugün Kırgızistan'ın resmi dini İslam'dır. Müslüman oranı %76'dir. Ülkede %18 Hristiyan, %2 Budist, %4 Ateist bulunur.
Yönetim Birimleri
Kırgızistan'ın illeri
Kırgızistan, başkent Bişkek dâhil 8 ile (oblast) ayrılmıştır. Başkent Bişkek'tir.
İller, başkent ve il merkezleri:
Bişkek (eskiden Frunze)
Batken (Batken)
Çuy (Tokmok)
Calal-Abad (Celal-Abad)
Narın (Narın)
Oş (Oş)
Talas (Talas)
Issık-Göl (Karakol)
Kültür
Kırgızlar önceleri göçebe olduğundan eğitime dikkat edilmemiştir. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği zamanında eğitim alanında büyük gelişmeler yaşanmıştır. 1934 yılında 7 yıllık okul okuma zorunluluğu getirilmiştir. 1950 yılından itibaren bu zorunluluğuna uyulması ile birlikte eğitim gelişmeye başlamıştır.Kırgızistan İlimler Akademisi 1965 yılında kurulmuştur. Bugün 17 araştırma enstitüsü mevcuttur.
Üniversiteler
Kırgızistan'da 60 civarinda üniversite bulunmaktadır. Belli üniversite şunlardır:
Uluslararası Atatürk-Alatoo Üniversitesi
Orta Asya Amerikan Üniversitesi
Kırgız-Rus Slav Üniversitesi
Ulusal Kırgız Üniversitesi
Kırgız-Türk Manas Üniversitesi
Bişkek Beşeri Bilimler Üniversitesi
Uluslararası Kırgızistan Üniversitesi
Oş Devlet Üniversitesi
Kırgız Özbek Üniversitesi
Oş Teknoloji Üniversitesi
Kasım Tınıstanov Üniversitesi
Celal-Abad İktisat ve Girişimcilik Üniversitesi, Türk Dünyası İşletme Fakültesi
Edebiyat
Kırgız halk edebiyatında Manas Destanı önemli bir yer tutar. Kırgız edebiyatının kurucusu olarak Toktoul Satılgan kabul edilir. Kırgızların dünyaca meşhur edebiyatçıları Cengiz Aytmatov’dur.
Turizm
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği zamanında ülke, birliğin önemli bir turizm merkezine dönüşmüştü. Son senelerde Issık Göl çevresine yüz binlerce turist gelmektedir. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin dağılmasından sonra seçilen Kırgızistan Başkanı Askar Akayev yaptığı bir açıklamada turizmin ülke ekonomisine en önemli katkıyı yapabilecek sektör olduğunu ifade etmiştir.
Ülke son yıllarda turizm alanında büyük gelişmeler göstermektedir. Denize kıyısı olmasa da yaz mevsimlerinde göl turizmi yapılmakta, ayrıca ülke dağlarla kaplı olması nedeniyle kış sporlarına bağlı turizm gelişmektedir. Kış sporlarından sonra doğa gezileri, termal turizm yapılmaktadır. Ülkenin turist çeken başka bir özelliği ise çok sayılardaki ormanlar ve Issık Göl'e sahip olmasıdır. Bunlar yaz turizmine açık yerlerdir.
Kırgızistan ekonomisi
Ülke ekonomisi tarım ve madenciliğe dayalıdır. Daha çok hayvancılık kesimi ağırlıklı bir tarım ekonomisi hâkimdir. Başlıca tarım ürünleri buğday, pamuk, şekerpancarı, mısır, tütün, sebze ve meyvedir. Dağlık bölgelerde yarış atları yetiştirilir, tavşan beslenir, arıcılık yapılır. En çok küçükbaş hayvan beslenir.
Kırgızistan'da 1970'li yıllarda çeşitli madenler çıkarılmaya başlanınca maden sektörü büyük hızla gelişmiştir. Makine, otomotiv, gıda, çimento, cam ve konserve fabrikaları başlıca sanayi kuruluşlarıdır. Akarsu üzerlerinde kurulan hidroelektrik santralleri ekonomiye önemli ölçüde katkıda bulunur. Ülkede 600 civarında sanayi kuruluşu vardır.
Ülkede son yıllarda doğal güzelliklerin etkisi ile turizm faaliyetleri de hızlanmakta ve bu da ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.
Kırgızistan belki de Türk Dünyasındaki en fakir ülkedir. Sanayi kuruluşları 1000'i geçmemektedir. 600 civarındadır. Ayrıca, çıkan iç isyanlar (Bakiyev hükümetinin düşüp Roza Otunbayeva'nın hükümete geçmesi) da ekonomiyi zayıflatmıştır.
Ulaşım
Ülkenin dağlık yapısından ötürü ulaşım büyük ölçüde kısıtlanmıştır. Yollar, yüksekliği 2000 metre ve üzerini bulabilen rakımlar ve dik vadilerden dolayı sık sık viraj yapmak durumundadır. Kış boyunca ulaşım ülkenin kimi yüksek rakımlı ve tenha bölgelerinde hemen hemen imkânsızdır. Bunun yanında ulaşımı güçleştiren diğer etmenlerden biri de kara ve demiryolunun bugün uluslararası sınırlarla kesilmesidir. Bu da, yolların kapalı olmadığı yerlerde birçok zaman alıcı formalite gerektirdiğinden pek tercih edilmemektedir. Ülkede geziler ya da kısa ulaşımda atlar da kullanılabilir.