Kuvaterner (IV. Zaman)
En az 4 belirgin buzul ve buzuburası devrenin yaşandığı Kuvaırmcr, yaklaşık 2 .000. 000 yıllık kısa bir jeolojik zaman olmasına karşın, dünya genelinde çok farklı pakocoğrafya ortamlarının oluştuğu zamandır. Olasıya! dönemlerde soğuk iğne ormanlar ve yaprağını döken ormanlar ona enlemler den aşağı (Ekvator a sarkmışlardır. Günümüzden sıcak ve nemlidönemlerde tropikal ve subtropikal bitki kuşaklan kutuplara doğru ilerleyerek sahaları genişletmişlerdir. Bu devrin sonlannda insan ortaya çıkmış, önce paleolitik sonra neolitik (yerleşik) döneme geçerek çeşitli uygarlıklar kurmuştur.
Kuvaterner'in büyük bir bölümünü kaplayan Pleyistosen'de Avrupa'da Günz, Mindel, Riss ve Wünn olmak üzere başlıca 4 buzul devri yaşanmıştır. Son Buzul döneminde (Würm) düz alanlan kaplayan örtü buzullan 50’nci efilemlere kadar sarkmış, Orta Avrupa, K. Amerika' da Büyük Göller Bölgesi'nin güneyi ve Asya'nın bir kısmı tamamen kutup iklimi şartlarına bürünmüştür. Bu dönemde daha güneyde, örneğin ülkemizde Uludağ, Bolkar dağlan, Munzur dağlan gibi yüksek dağların üst kısımlannda, takke ve vadi buzullan oluşmuştur. Son glasiyal dönemde (günümüzden 20.000 yıl kadar önce) Batı Anadolu ve kıyı bölgelerinde 2200 m, Doğu Anadolu'da ise 2500 metrenin üzerindeki yüksek sahalarda gasiyal şekillerden sirkler, asılı vadiler vb oluşmuştur. Bu dönemlerde günümüzde kurak ve yankurak bölgeler durumundaki Büyük Sahra* da, Sudan ve İran'daki çöllerde yağışlı bir döneme geçilmiş ve bu bölgelerde arkarsulann şekillendirme faaliyetleri ön plana geçmiştir. Anadolu'da ise yağış artışından çok buharlaşmanın azalmasına bağlı olarak kapalı havzalarda göller oluşmuş ve mevcut göllerin su seviyeleri ve alanlan artmıştır. öte yandan buzul dönelerinde deniz seviyesi alçalmış ve şelf sah alan kara geniş çapta kara haline geçmiştir. Son buzul döneminde deniz seviyesinin 95-100 metre çekilmesiyle, Batı Anadoluda ve Marmara Denizi'nin güneyindeki şelf sahalan karalaşmıştır. Bu dönemde İzmir Körfezi'nde Gediz Nehri'nin oluşturduğu delta, 65 km kadar ilerlemiştir.
Buzul ve buzularası dönemler boyunca Deniz ve göllerdeki seviye değişimleri ve akarsuların aşındırma-biriktirme gücündeki değişiklikler çeşitli seviyelerde deniz, göl ve akarsu taraçalanmn oluşumuşu sağlamıştır.
Buzul ve buzularası dönemlerde yaşanan ekstrem iklim koşullan diğer faktörlerle beraber Anadolu'daki bitki tttrlerininin çeşitliliğinde, endemik ve telik Ukler açısından zenginliğinde rol oynamıştır.
Pleyistosen'de iklimin serinlemesine bağlı olarak Anadolu'da geyik, ayı, kurt bizonlar yaygınlaşmıştır, Antalya Karnin mağarasında Üst Pley ıstoseıû ya da son glasiyal dönemi temsil eden fil (Elephas sp), su aygın (Hippopotamus sp), Mağara ayısı (Ursus spelaeus ), mağara aslanı (Felis spelaeus ) fosilleri ile birlikte prehistorik insan kalmtılanna rastlanmıştır.
Kuvaterner'de volkanizmanm merkezi püskürmeler şeklinde devam ettiği görülmüştür. Bu dönemde çoğu Pliyosen'den beri zaman zaman faaliyete geçen Ağn Dağı, Nemnıt Dağı, Haşan Dağı ve Kula'da volkanik faaliyetler devam etmiştir.
Günümüzden 15.000 yıl öncesinden itibaren iklimin yavaş yavaş ısınmaya başlamasıyla, Anadolu ve Yakın Doğu'daki çölümsü steplerin yerini yavaş yavaş tğaçlı stepler almaya başlamış ve ormanlar kıyı bölgelerinden iç kesimlere doğru yayılmaya başlamıştır. Bu dönemde Anadolu, Suriye, İrak, Filistin ve Lübnan'da ‘Ayıcılık ve avcılıkla geçinen paleolitik insanlar mağaralara yerleşmiştir. Bu nemdeki paleolitik insanlar, akarsu, göl veya bataklıklara açılan mağaraları tercih etmişlerdir.
Gönümüzden 10.000 yıl öncesinden itibaren, Anadolu ve Yakın Doğu'da bugünkü iklim koşullan yerleşmeye başlamış ve insan topluluktan çeşitli hayvanları evcileştirmiş, bazı tahıl türlerini kültüre almıştır. Günümüzden 8000*6000 yıl Önce sıcak ve çok yağışlı klimadk optimum döneminde, bugün kurak ve yankurak sahalar dahilinde olan Mezopotamya, Mısır'da, Hindistan'da tndus vadisi ve Çin'in güneydoğusunda ilk uygarlıkların ortaya çıktığı görülmüştür. Tarım ve hayvancılık için ideal iklim ve toprak şartlannın meydana geldiği geniş vadi tabanları, deltalar ve alüvyal ovalarda yerleşik hayatla beraber ekonomik zenginlik ve kültür birikimi kısa zamanda çeşitli uygarlıkların ortaya çıkmasını sağlamıştır.
YARARLANILAN KAYNAKLAR
ARDEL, A.,(1971), Jeomorfoloji'nin Prensipleri. î.0. Yay. No: 1634
ATALAY, t.,(1992), Genel Fiziki Coğrafya. E.0. Bas. Evi, Bornova.
ATALAY, !.,(1992), The Paleogeography of The Near East and Hamam Impact. E.Ü. Bas. Evi, Bornova.
ATALAY, l.,(1994). Türkiye Coğrafyası. E.O. Bas. Evi, Bornova.
ATALAY, l.,(1994). Türkiye Vejetasyon Coğrafyası. E.Ü. Bas. evi, Bornova.
BAYKAL, F.A.,(1974), Hlstorik Jeoloji l.Ü. No:2002. İstanbul.
BREMER, H.,(1978), Paleontoloji. E.Ü. Fen Fak. Yay. No: 46 ERİNÇ, S.,(1982), Jeomorfoloji I. l.Ü. Ed. Fak. Yay. No: 2931
EROL. 0.,(1992), Kllmnjeomorfoloji 1, Genel Kofullar 1.0. Dan. Bâ w Co|. Eiisl yay. No: 10.