Kuzey'le eğlenilir, Güney'le evlenilir
Güney aslında her şeyi doğru yapıyor kızı seviyor, bunu söylüyor, evlenmek istiyor oyalamıyor. Gelecek vaad ediyor. Kuzey, sizi gizli gizli ama tutkuyla sevdiğini, heyecanını anında hissettiriyor. Sonra güçlü.
Erkek yazıyor
Her şey bundan yaklaşık on yıl önce başladı. Bir süredir yurt dışında yaşıyordum ve yeni dönmüştüm.
O zaman şaşkınlığımı gizleyememiştim. Acaba ben yokken değişmiş miydi bir şeyler? Şıkır şıkır, kariyer sahibi kadınlar, tiki tiki liseliler, afilli fakülteliler haftanın bir günü ortalıktan kayboluyorlardı. Elit semtlerde, her apartmanda bir kına gecesi durumu. Kadınlar toplanmış, ayakkabılar kapılardan taşıyor, hem de gece vakti...
Ve haftanın o malum günü kız arkadaşım beni ekip, ev arkadaşıyla birlikte "Dizimiz var, onu seyredeceğiz!" dediği an benim jeton, suratıma yediğim acı gerçek tokadının hemen ardından düşüvermişti. Sorduğunda yurt dışında yüksek tahsil yapmış, İngiliz lordu kıvamındaki; sevgilisine, eşine prenses muamelesi yapan o centilmen erkeği tarif eden kadınların Seymen Ağa'ya aşık olduğunu öğrenmiştim. Önceleri Özcan Deniz'e "ıyyy" çekenlerin, arabalarının torpidosunda abimizin bir albümü yatıyordu kuzu misali.
O yüzden bugün Kuzey Güney dizisini kaçırmayan kadınlara hiç şaşırmıyorum. Her şeyden önce Kıvanç Tatlıtuğ gerçeği var. Yakışıklı, karizmatik, geçmiş dizileriyle gönüllere taht kurmuş şahane bir kardeşimiz. Şimdi bir de baklavaları çıkarmış ki, emin olun siz diziyi izlerken sizin erkekler "Ben de o kadar çalışsam benim de olur" diye içten içe çamur atıp karınlarını yokluyorlar. (Biliyoruz da konuşuyoruz)
Buraya kadar okuyanlar yadırganacak bir şey bulamamış olabilir. Bir nokta var ki siz kadınlar bunun farkında değilsiniz ama ben farkındayım ve çok yadırgıyorum. Bu tarifini yaptıklarımdan herhangi birinizi, bugün Seymen Ağa ya da Kuzey karakterlerinden biriyle gerçek hayatta tanıştırsam, bırak sevgili olmayı, yüzüne bakmazsınız. Ama diziyi izlerken böyle bir erkeğin hayalini kuruyorsunuz hepiniz. Niye? Çünkü hepinizin genlerinde oryantal kültürün derin izleri var ve az da olsa maçoluk hoşunuza gidiyor. Çünkü hepiniz o iki erkekteki ihtiras ve korumacı kişiliği kendi erkeğinizde arıyorsunuz. Çünkü her ne kadar göstermek istemese de o kaya gibi sert mizacın altından taşan aşk için canınızı verirsiniz. Çünkü siz Kuzey'e aşık olup Güney'le evlenirsiniz. Maalesef hepiniz, yüreğinizin istediğini arayıp, kitaba uygun olanı alıyorsunuz. Ama her kitaba uygun olanın, kitaba uygun davranacağının garantisi yok. O yüzden, popoda pijama, kucakta yastık, elde mendil ööööyle uzaktan kumanda mesafesinden seyredersiniz.
Davul bile dengi dengine. "Ay belki aşk buradadır kız ha! Ne dersin?" diye gidip şantiyenin birinden bir harç ustası kapıp gelin demiyorum ki ben. Diyorum ki kendiniz olun. Her şeyden önce kendinizi bulun, Kuzey - Güney fark etmez, aradığınız her kimse onu bulun ve bundan emin olun. Sadece moda ve herkeste var diye, üzerinize olmayan o elbiseyi alırsınız biliyorum. Almayın, bunu aşk hayatınıza uygulamayın. Başkalarının takdir edip kıskanacağı değil, sizin kıskanacağınız erkekle birlikte olun. Sevin, sevilin...
Hadi bana eyvallah.
Bizimkilerde de bu var:
Yanında 1.90lık Rus mankenle gezen abilerimizin, oryantal yapan bir Türk kadınından gözünü hala alamaması.
Dip not:
O yurtdışı dönüşü okuduğum bir araştırmada; kadınların seçtiği Türkiye'nin en çekici on erkeği arasında Kenan Işık, Fatih Terim ve Ahmet Mete Işıkara da vardı. Hey güzel Allahım...
Kadın yazıyor
Kuzey dizisi yine reytinglerde üst sırada, neden kadınlar bu kadar hayran bu diziye üstelik diziden çok da Kuzey'e? Öyle vücut az görüyoruz ondandır mı? İlk bizi ekrana çeken konudur bu ve doğrudur. Geçenlerde benim kuafördeki kız göbegi olup sürekli zayıflama telaşında olan eşine "Ben hayatımda senin vucüdunu hiç böyle baklavalı görebilecek miyim?" demiş. Eşi de "valla alırım bir kilo baklava dizerim göbeğime anca onu görürsün" demiş. Dürüst ! Severim dürüst adamları beklenti koymamış olduğu gibi salmış ortaya.
Asıl soru belki de neden Güney'den kimse bahsetmiyor olmalı? Bir arkadaşım var adı Ali o da yazıyor buralarda, ne mi yazıyor? İşte kendince bir şeyler... Gerçekler ve doğrular demişti aynı şey değil. Bakın ondan çaldım bu lafları yaptığım doğru değil ama gerçek . Güney aslında her şeyi doğru yapıyor kızı seviyor, bunu söylüyor, evlenmek istiyor oyalamıyor. Gelecek vaad ediyor. Anneler sever çünkü zaten bu laf anne lafıdır. Ee onun da 3-5 baklavası vardır. Fena çocuk değil hani. Ailesine karşı anlayışlı kardeşine karşı sorumlu hissediyor. Eee niye hala Kuzey de Kuzey ?
Çünkü Kuzey öyle bir bakıyor ki taaa içinize işliyor. Sert ve soğuk gibi gözüküyor ama ağlayabiliyor . Her şeyden önce hayatında milyonlarca sorun da olsa sizi, sevdiği kadını hayatının merkezinde görüyor ve önceliği sizsiniz. Böyle siz diye yazıyorum hoş oluyor di mi? Kuzey, sizi gizli gizli ama tutkuyla sevdiğini, heyecanını anında hissettiriyor. Sonra güçlü. Bunu parası eğitimi ile anlamıyorsunuz sizi sıkıca kolunuzdan tutup çektiğinde hissediyorsunuz. "Bırakmam seni kimseler, izin vermem kimsenin incitmesine" diyor. Bunlar büyülüyor sizi-bizi çünkü heyecan yaşatıyor. Ayrı olma birleşememe duygusu çok büyük taş olarak oturuyor midemizde.
Güney diger yandan önce işi, yerine göre ailesi, sonra sizi koyuyor neden ? Çünkü siz hazır nazır ordasınız -evet demişşiniz öyle bakmasına gerek yok. Konuşurken heyecanlanıp teklemesine de arada kaçamak bakışlar güzel sözler söylemesine de ... Varsayıyor sizi , gitmez diyor söylemeye ne gerek var biliyor diyor .
O zaman ne oluyor kadınlar Güneylerle evleniyorlar. Onlar iyi baba oluyor, güvenli bir hayatları oluyor. Siz değil onun işi, onun yorgunluğu, onun iş seyahatleri ön planda oluyor. Siz bir adım geri duruyorsunuz. Bunu severek yapıyorsanız, mutlu mutlu yaşıyorsunuz bunu. Sevgi bittiğinde devam ettiriyorsanız vıdı vıdı dırdır vırvır yapan kadın damgasını yiyor ve o çocuklara fena örnek oluyorsunuz.
O zaman Kuzey ile evlenin. Aç bir ilaç sarhoş gelsin eve ağzı gözü dağılmış. İsterse şiir okusun Hayyam'dan öyle bakamaz artık ,siz de öyle göremezsiniz. O yüzden Kuzey'ler hep tadında bırakır giderler sizi. Size başka bir yiğitlik yaparlar. Ömür boyu aklınızda kalarak aşkın varolduğuna inanır. Hep onunla olsa hayat nasıl olurdu hayalini kurar, o hayalle yine aynı heyecana geri dönersin midenizde acı tatlı bir kıpırdanma olur.
Güney aslında her şeyi doğru yapıyor kızı seviyor, bunu söylüyor, evlenmek istiyor oyalamıyor. Gelecek vaad ediyor. Kuzey, sizi gizli gizli ama tutkuyla sevdiğini, heyecanını anında hissettiriyor. Sonra güçlü.
Erkek yazıyor
Her şey bundan yaklaşık on yıl önce başladı. Bir süredir yurt dışında yaşıyordum ve yeni dönmüştüm.
O zaman şaşkınlığımı gizleyememiştim. Acaba ben yokken değişmiş miydi bir şeyler? Şıkır şıkır, kariyer sahibi kadınlar, tiki tiki liseliler, afilli fakülteliler haftanın bir günü ortalıktan kayboluyorlardı. Elit semtlerde, her apartmanda bir kına gecesi durumu. Kadınlar toplanmış, ayakkabılar kapılardan taşıyor, hem de gece vakti...
Ve haftanın o malum günü kız arkadaşım beni ekip, ev arkadaşıyla birlikte "Dizimiz var, onu seyredeceğiz!" dediği an benim jeton, suratıma yediğim acı gerçek tokadının hemen ardından düşüvermişti. Sorduğunda yurt dışında yüksek tahsil yapmış, İngiliz lordu kıvamındaki; sevgilisine, eşine prenses muamelesi yapan o centilmen erkeği tarif eden kadınların Seymen Ağa'ya aşık olduğunu öğrenmiştim. Önceleri Özcan Deniz'e "ıyyy" çekenlerin, arabalarının torpidosunda abimizin bir albümü yatıyordu kuzu misali.
O yüzden bugün Kuzey Güney dizisini kaçırmayan kadınlara hiç şaşırmıyorum. Her şeyden önce Kıvanç Tatlıtuğ gerçeği var. Yakışıklı, karizmatik, geçmiş dizileriyle gönüllere taht kurmuş şahane bir kardeşimiz. Şimdi bir de baklavaları çıkarmış ki, emin olun siz diziyi izlerken sizin erkekler "Ben de o kadar çalışsam benim de olur" diye içten içe çamur atıp karınlarını yokluyorlar. (Biliyoruz da konuşuyoruz)
Buraya kadar okuyanlar yadırganacak bir şey bulamamış olabilir. Bir nokta var ki siz kadınlar bunun farkında değilsiniz ama ben farkındayım ve çok yadırgıyorum. Bu tarifini yaptıklarımdan herhangi birinizi, bugün Seymen Ağa ya da Kuzey karakterlerinden biriyle gerçek hayatta tanıştırsam, bırak sevgili olmayı, yüzüne bakmazsınız. Ama diziyi izlerken böyle bir erkeğin hayalini kuruyorsunuz hepiniz. Niye? Çünkü hepinizin genlerinde oryantal kültürün derin izleri var ve az da olsa maçoluk hoşunuza gidiyor. Çünkü hepiniz o iki erkekteki ihtiras ve korumacı kişiliği kendi erkeğinizde arıyorsunuz. Çünkü her ne kadar göstermek istemese de o kaya gibi sert mizacın altından taşan aşk için canınızı verirsiniz. Çünkü siz Kuzey'e aşık olup Güney'le evlenirsiniz. Maalesef hepiniz, yüreğinizin istediğini arayıp, kitaba uygun olanı alıyorsunuz. Ama her kitaba uygun olanın, kitaba uygun davranacağının garantisi yok. O yüzden, popoda pijama, kucakta yastık, elde mendil ööööyle uzaktan kumanda mesafesinden seyredersiniz.
Davul bile dengi dengine. "Ay belki aşk buradadır kız ha! Ne dersin?" diye gidip şantiyenin birinden bir harç ustası kapıp gelin demiyorum ki ben. Diyorum ki kendiniz olun. Her şeyden önce kendinizi bulun, Kuzey - Güney fark etmez, aradığınız her kimse onu bulun ve bundan emin olun. Sadece moda ve herkeste var diye, üzerinize olmayan o elbiseyi alırsınız biliyorum. Almayın, bunu aşk hayatınıza uygulamayın. Başkalarının takdir edip kıskanacağı değil, sizin kıskanacağınız erkekle birlikte olun. Sevin, sevilin...
Hadi bana eyvallah.
Bizimkilerde de bu var:
Yanında 1.90lık Rus mankenle gezen abilerimizin, oryantal yapan bir Türk kadınından gözünü hala alamaması.
Dip not:
O yurtdışı dönüşü okuduğum bir araştırmada; kadınların seçtiği Türkiye'nin en çekici on erkeği arasında Kenan Işık, Fatih Terim ve Ahmet Mete Işıkara da vardı. Hey güzel Allahım...
Kadın yazıyor
Kuzey dizisi yine reytinglerde üst sırada, neden kadınlar bu kadar hayran bu diziye üstelik diziden çok da Kuzey'e? Öyle vücut az görüyoruz ondandır mı? İlk bizi ekrana çeken konudur bu ve doğrudur. Geçenlerde benim kuafördeki kız göbegi olup sürekli zayıflama telaşında olan eşine "Ben hayatımda senin vucüdunu hiç böyle baklavalı görebilecek miyim?" demiş. Eşi de "valla alırım bir kilo baklava dizerim göbeğime anca onu görürsün" demiş. Dürüst ! Severim dürüst adamları beklenti koymamış olduğu gibi salmış ortaya.
Asıl soru belki de neden Güney'den kimse bahsetmiyor olmalı? Bir arkadaşım var adı Ali o da yazıyor buralarda, ne mi yazıyor? İşte kendince bir şeyler... Gerçekler ve doğrular demişti aynı şey değil. Bakın ondan çaldım bu lafları yaptığım doğru değil ama gerçek . Güney aslında her şeyi doğru yapıyor kızı seviyor, bunu söylüyor, evlenmek istiyor oyalamıyor. Gelecek vaad ediyor. Anneler sever çünkü zaten bu laf anne lafıdır. Ee onun da 3-5 baklavası vardır. Fena çocuk değil hani. Ailesine karşı anlayışlı kardeşine karşı sorumlu hissediyor. Eee niye hala Kuzey de Kuzey ?
Çünkü Kuzey öyle bir bakıyor ki taaa içinize işliyor. Sert ve soğuk gibi gözüküyor ama ağlayabiliyor . Her şeyden önce hayatında milyonlarca sorun da olsa sizi, sevdiği kadını hayatının merkezinde görüyor ve önceliği sizsiniz. Böyle siz diye yazıyorum hoş oluyor di mi? Kuzey, sizi gizli gizli ama tutkuyla sevdiğini, heyecanını anında hissettiriyor. Sonra güçlü. Bunu parası eğitimi ile anlamıyorsunuz sizi sıkıca kolunuzdan tutup çektiğinde hissediyorsunuz. "Bırakmam seni kimseler, izin vermem kimsenin incitmesine" diyor. Bunlar büyülüyor sizi-bizi çünkü heyecan yaşatıyor. Ayrı olma birleşememe duygusu çok büyük taş olarak oturuyor midemizde.
Güney diger yandan önce işi, yerine göre ailesi, sonra sizi koyuyor neden ? Çünkü siz hazır nazır ordasınız -evet demişşiniz öyle bakmasına gerek yok. Konuşurken heyecanlanıp teklemesine de arada kaçamak bakışlar güzel sözler söylemesine de ... Varsayıyor sizi , gitmez diyor söylemeye ne gerek var biliyor diyor .
O zaman ne oluyor kadınlar Güneylerle evleniyorlar. Onlar iyi baba oluyor, güvenli bir hayatları oluyor. Siz değil onun işi, onun yorgunluğu, onun iş seyahatleri ön planda oluyor. Siz bir adım geri duruyorsunuz. Bunu severek yapıyorsanız, mutlu mutlu yaşıyorsunuz bunu. Sevgi bittiğinde devam ettiriyorsanız vıdı vıdı dırdır vırvır yapan kadın damgasını yiyor ve o çocuklara fena örnek oluyorsunuz.
O zaman Kuzey ile evlenin. Aç bir ilaç sarhoş gelsin eve ağzı gözü dağılmış. İsterse şiir okusun Hayyam'dan öyle bakamaz artık ,siz de öyle göremezsiniz. O yüzden Kuzey'ler hep tadında bırakır giderler sizi. Size başka bir yiğitlik yaparlar. Ömür boyu aklınızda kalarak aşkın varolduğuna inanır. Hep onunla olsa hayat nasıl olurdu hayalini kurar, o hayalle yine aynı heyecana geri dönersin midenizde acı tatlı bir kıpırdanma olur.