Mersin'de, Anadolu'nun en eski yerleşim yerlerinden Yumuktepe Höyüğü'nde sürdürülen kazılarda, içinde 8 bin yıllık olduğu belirtilen iskelet bulunan geç neolitik döneme ait mezar bulundu. İskeletin baş ve ayak kısımda 3 kase ile birer tane zeytin çekirdeği ve buğday tanesi elde edildi.
İtalya'nın Lecce Üniversitesinden Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsabella Caneva başkanlığında 40 kişilik ekiple yürütülen çalışmalarda önemli buluntulara ulaşıldı.
Önceki gün Suna ve İnan Kıraç Vakfı Akdeniz Araştırmaları Enstitüsünün desteğiyle höyüğün üst kısmındaki Orta Çağ açmalarında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülgün Köroğlu'nun yürüttüğü çalışmalarda, MS 11. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen 90 santimetre uzunluğunda demir kılıç ile Bizans dönemine ait olduğu sanılan sikkenin ardından, Neolitik dönemi kapsayan MÖ 5800'li yıllara ait yetişkin insan iskeleti ortaya çıkarıldı.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Caneva, yaptığı açıklamada, bu yıl erken neolitik dönemde yaptıkları çalışmalarda, geç neolitik döneme ait, içinde 8 bin yıllık yetişkin insan iskeleti bulunan mezara ulaştıklarını belirten Caneva, şöyle konuştu:
''Bu bizim açımızdan önemli bir buluntu. Geçen yılki kazılarda da geç neolitik dönemi kapsayan ve içinde iskelet olan bir mezar bulmuştuk. Yeni bulduğumuz mezarda ise kemikleri büyük oranda hasar görmüş komple bir iskelet yer alıyor. Doğum öncesi dediğimiz ve prehistoryada (tarih öncesi) tipik olan anne karnındaki pozisyonda sol tarafa yatık şekilde bulunan iskeletin yanında ayrıca 3 kase elde ettik. Kaseler kırmızı boyalı. Bu kaseler bize mezarın geç neolitik döneme ait olduğunu gösteriyor. Geç neolitik dönemde başlayan bu mezarlara içinde yiyecek olan vazo ve kaseler konuluyor. Bu da bize o dönemdeki insanların ölümden sonraki hayata inandığını gösteriyor. Bu inancın geç neolitik dönemde başladığını söyleyebiliriz.''
İtalya'nın Lecce Üniversitesinden Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsabella Caneva başkanlığında 40 kişilik ekiple yürütülen çalışmalarda önemli buluntulara ulaşıldı.
Önceki gün Suna ve İnan Kıraç Vakfı Akdeniz Araştırmaları Enstitüsünün desteğiyle höyüğün üst kısmındaki Orta Çağ açmalarında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülgün Köroğlu'nun yürüttüğü çalışmalarda, MS 11. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen 90 santimetre uzunluğunda demir kılıç ile Bizans dönemine ait olduğu sanılan sikkenin ardından, Neolitik dönemi kapsayan MÖ 5800'li yıllara ait yetişkin insan iskeleti ortaya çıkarıldı.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Caneva, yaptığı açıklamada, bu yıl erken neolitik dönemde yaptıkları çalışmalarda, geç neolitik döneme ait, içinde 8 bin yıllık yetişkin insan iskeleti bulunan mezara ulaştıklarını belirten Caneva, şöyle konuştu:
''Bu bizim açımızdan önemli bir buluntu. Geçen yılki kazılarda da geç neolitik dönemi kapsayan ve içinde iskelet olan bir mezar bulmuştuk. Yeni bulduğumuz mezarda ise kemikleri büyük oranda hasar görmüş komple bir iskelet yer alıyor. Doğum öncesi dediğimiz ve prehistoryada (tarih öncesi) tipik olan anne karnındaki pozisyonda sol tarafa yatık şekilde bulunan iskeletin yanında ayrıca 3 kase elde ettik. Kaseler kırmızı boyalı. Bu kaseler bize mezarın geç neolitik döneme ait olduğunu gösteriyor. Geç neolitik dönemde başlayan bu mezarlara içinde yiyecek olan vazo ve kaseler konuluyor. Bu da bize o dönemdeki insanların ölümden sonraki hayata inandığını gösteriyor. Bu inancın geç neolitik dönemde başladığını söyleyebiliriz.''