Mevsimsel Depresyon

cırcırböcee

V.I.P
V.I.P
Bahar havası akılları çeliyor

Mevsim değişiminden kaynaklanan depresyon en çok gençlerde ve çocuklarda ortaya çıkıyor. Uzmanlar, özellikle bu dönemlerde çocukların evden ve okuldan kaçabileceğini, gençlerin ise marjinal gruplara katılabileceğini söyleyerek anne ve babaları uyarıyor.
Soğuk geçen kış aylarının ardından güneş ışıkları altında caddelerde gezmek yerine, perdelerinizi örtüp eve kapanıyorsanız, içinizden hiçbir şey yapmak gelmiyorsa, sürekli uyumak istiyorsanız ve her uyandığınızda da eklemleriniz ve kaslarınız ağrı içinde kalıyorsa, kendinizi mutsuz hissediyor ve başınıza sürekli kötü bir olay geleceğinden endişe duyuyorsanız mevsimsel depresyon yaşıyor olabilirsiniz. Mevsimsel depresyon yetişkinler arasında kadınları iki kat daha fazla etkiliyor. Ama uzmanlara göre mevsimsel depresyonun en çok etkilediği çocuklar ve gençler. Özellikle bu dönemlerde çocukların evden, okuldan kaçabileceğini belirten uzmanlar, gençlerin de marjinal gruplara katılabileceği uyarınsında bulunuyor.


Dersleri olumsuz etkiliyor

Psikiyatrist Uz. Dr. Nihat Kaya da kendilerine bu tür şikayetlerden dolayı gelen hasta sayısının arttığını belirtiyor. Kaya, "Vücudumuzun bir biyolojik saati vardır ve mevsimlere göre özellikle baharda, bu biyolojik saate bir ayarlanma olur. Genetik olarak duyarlı olan, depresyon ve kaygı bozukluklarına yatkın olan insanlarda bu geçiş biraz sancılı oluyor" diyor. Ortaya mevsimsel geçişten dolayı depresif duygu durumunun çıkabildiğini anlatan Kaya, "Kişinin aktivitelerini ciddi olarak engelliyor ve yaşam kalitesini düşürüyorsa ve belirtiler iki hafta sürüyorsa buna hastalık demek lazım" diye konuşuyor. Kaya, kişinin yaşadığı bu belirtileri her sene yaşıyor olması halinde mevsimsel depresyon yaşadığını ve psikiyatrik tedavi gerektiren bir durum olduğunu anlatıyor. Yetişkinlerin yanında çocuk ve gençleri de etkileyen hastalıkla ilgili Kaya, şunları söylüyor: "Bu dönemde eğer hastalığı yaşayan öğrenciyse derslerine çalışmak istemeyebilir, aileye isyan edebilir. Evden ya da okuldan kaçabilir. Zararlı birtakım alışkanlıklar edinme riski fazladır. Aileler bu dönemlerde çocuklarına iyi ve doğru yaklaşmalılar. Çocuklar kadar gençler de hastalığın verdiği ruh haliyle kılık kıyafet değişiklikleri yapıp, marjinal gruplara katılma, hırçınlaşma gibi etkilerde bulunabilir. Kadınlar da ev işlerine karşı bir isteksizlik, misafir kabul etmek istememe gibi duygular içinde oluyor genelde.

Hasta sayısı artıyor

Psikiyatrist Funda Güdücü ise mevsimsel depresyon hasta sayısında bir artış olduğunu söylüyor. "Kişi yaşadığı durumun farkında olarak geliyor bize. Bunun geçici bir dönem olduğu konusunda telkinlerde bulunuyoruz ve antidepresyon ilaçları veriyoruz" diyen Güdücü, şu tavsiyede bulunuyor: "Gevşeme egzersizleri yapın. Beslenme alışkanlıklarında değişiklik yapın ve bol sıvı tüketin. Stresten uzak durup ve açık havada dolaşın." Psikolojik Danışman Hanzade Ozan Çelik de hastaların daha çok bahar yorgunluğu şikayetleriyle geldiğini belirterek, ekliyor: "Dışarda sıcak ve soğuk dengesi değişiyor. İnsanlar gün ışığından daha fazla enerji alarak yararlanıyor. Bu da insanların bedenleri kadar ruh hallerine de yansıyor."

Mutsuzluk ve sinirlilikte artış

Mevsimsel depresyonun belirtilerini "Mutsuzluk, neşesizlik, sabahları uyanmakta zorlanma, kaslarda gerginlik, kramp hali, iştahsızlık ya da aşırı iştahlı olma hali, kendi içine dönme enerji azalması yaptığı aktivitelerin gözünde büyümesi, gergin ve sinirli olma halleri, uyku bozuklukları, kaygı bozuklukları oluyor" diye özetleyen Dr. Nihat Kaya, yaşa, cinsiyete ve sosyal koşullara göre belirtilerin değiştiğini söylüyor.

Muz yiyin, mavi, yeşil kıyafet giyin...

Kişinin mevsimsel depresyona girmesinin elinde olan bir şey olmadığının altını çizen Psikiyatrist Dr. Nihat Kaya depresyon yaşayanlara tavsiyelerde bulunuyor: "Bu dönemlerde özellikle mevsimin sebze ve meyvesini bolca tüketmek lazım. Bu dönemlerde sıklıkla haşlanmış ıspanak yemeleri gerekiyor. Günde bir tane muz yemeliler. Kakao içermeyen çikolatalardan küçük bir miktar yenilebilir. Bu dönemde her gün duş almak ve duşta mutlaka çok güzel kokulu köpükler, jeller kullanılabilir. Çalışma mekanlarında ya da evlerde değişiklikler yapılmalı, canlı renkler tercih edilmeli. Giyim kuşamda da mavi yeşilin açık tonlarını kullanmak lazım. Onun dışında mümkünse her gün yarım saat yürüyüş yapmak iyi gelir. Mutlaka her gün portakal suyu, bir bardak domates suyu, bol su içmenin yanısıra canlandırıcı bitkisiel çayları bolca tüketmek gerekir. Ağır yiyeceklerden kaçınıp daha çok zeytinyağlı ve bitkisel yiyecekleri tercih etmeliler."
 
Geri
Top