~meLek~
GalataSaray'ım
İnsanların gündelik hayatta karşılaştıkları olaylar hayatlarına dair alacakları kararları büyük ölçüde etkiler. Toplumsal düzenin realizmi ile tanışan insanlar bu durumu kabullenirler.
Dolayısıyla mutlu olmak bir amaç haline gelir. Bu oldukça yanlış bir düşüncedir. Kişinin doğru kararları vermesindeki en büyük rehberi mutluluktur.
Huzursuzluk ile alınmış bir kararın götüreceği sonuç büyük çoğunluğu mutlu etmez.
Gündelik hayatta karşılaştığımız ve bizi etkileyen bu olaylar; dış etkenlerin hayatımızdaki yerini görmemiz için oldukça somut bir örnektir. Üçüncü şahıslara bağlı mutluluklar sarsıntılı olur.
Temeli sağlam olmayan bir ev ufak bir sarsıntıda bile güvensizlik yaratır. Güven mutlu olmak için atılan bir adımdır. Kişi için gereklidir. Bu sebeple kişinin mutluluğu kendisi aracılığı ile olmalıdır.
Kişinin kendisine soracağı ''Nasıl?'' sorusunun cevabı bizi yanlış bir sonuca götürecektir. Nasıl mutlu olunacağı değil ne ile mutlu olunacağı önemlidir. Çoğu kişinin hata yaptığı kısım burasıdır.
Ne ile mutlu olunacağına karar verildikten sonra buna yatkınlığımız gözlemlenir. Eğer kişi arzuladığı şeyden oldukça uzak bir profilde ise; arzuları ve kimliği hakkında seçim yapmak zorundadır.
Seçimler çoğu vakit kayıp gibi gözükse de söz konusu durumun ciddiyetine ikna olma açısından oldukça yararlıdır. Gayri ciddi bir durum her zaman için geri plandadır.
Dolayısıyla mutlu olmak bir amaç haline gelir. Bu oldukça yanlış bir düşüncedir. Kişinin doğru kararları vermesindeki en büyük rehberi mutluluktur.
Huzursuzluk ile alınmış bir kararın götüreceği sonuç büyük çoğunluğu mutlu etmez.
Gündelik hayatta karşılaştığımız ve bizi etkileyen bu olaylar; dış etkenlerin hayatımızdaki yerini görmemiz için oldukça somut bir örnektir. Üçüncü şahıslara bağlı mutluluklar sarsıntılı olur.
Temeli sağlam olmayan bir ev ufak bir sarsıntıda bile güvensizlik yaratır. Güven mutlu olmak için atılan bir adımdır. Kişi için gereklidir. Bu sebeple kişinin mutluluğu kendisi aracılığı ile olmalıdır.
Kişinin kendisine soracağı ''Nasıl?'' sorusunun cevabı bizi yanlış bir sonuca götürecektir. Nasıl mutlu olunacağı değil ne ile mutlu olunacağı önemlidir. Çoğu kişinin hata yaptığı kısım burasıdır.
Ne ile mutlu olunacağına karar verildikten sonra buna yatkınlığımız gözlemlenir. Eğer kişi arzuladığı şeyden oldukça uzak bir profilde ise; arzuları ve kimliği hakkında seçim yapmak zorundadır.
Seçimler çoğu vakit kayıp gibi gözükse de söz konusu durumun ciddiyetine ikna olma açısından oldukça yararlıdır. Gayri ciddi bir durum her zaman için geri plandadır.